bayırtan , bk. bayırı.
bayıt- , (birini) zenginleştirmek.
bayka- , takibetmek , gözetlemek; dikkat etmek ; ihtiyatlı davranmak ; baykap cür- : ihtiyatlıca yürümek ; baykabay kaldım : gözden kaçırdım , dikkat etmedim.
baykabastak , 1. teemmülsüzlük , tedbirsizlik ; 2. dikkatsizlik i ihmal.
baykal- , müşahade edilmek , gözetlenilmek.
baykat- , et. bayka-tan
baykoo , gözetleme ; baykoomdo : müşahedelerime göre.
baykooçu , müşahid , gözetleyen.
baykooston , birdenbire , ansızın.
baykuş , 1. çobanaldatan kuşu ; 2. mec. miskin , beceriksiz.
bayla- , 1. bağlamak , bir araya toplayıp bağlamak ; bir yere bağlamak ; bee bayla- : kısrakları sağmak için ayırıp komak ; 2. besiye komak ; bir öönün toogun cesenğ , kız bayla ats. : lif alırsan , kayış verirsin (harfiyen : birinin tavuğunu yersen , kaz besle , hazırla ; hayvanını yersen kız besle , yani kızını vermeye hazırla!)
baylagıç , bağlamıya yarayan nsne , bağlama yeri ; at baylagıç : at bağlanacak kazık.
Dostları ilə paylaş: |