|
|
səhifə | 315/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| bülküldöt-, et. bülküldö-den; eerin bülküldöt- : dudakları birbirine dokundurarak ses çıkarmak; bülküldötö cürgülö! : atı hızlı koşturarak gidin!
bülküldötüş-, müş. bülküldöt-ten.
bülleten = byulleten.
bülö, aile uzvu; aile; üy bülö : aile ferdi, uzvu; bülö kıl- : evlâtlığa almak; eçe üy bülösü bar? : onun aile efradı kaç?; bölü sook keçesi: aile gecesi (müsameresi).
bülöö, (karş. kayrakI) bileği taşı; (bıçak, ustura ve s. bilemek için) ince bileği taşı.
bülösüz, ailesiz.
bültügüy, küçücük pürüz (diyelim, küçücük çıban) .
bültüy- , bir parça pürüzlü, azcık şişkin olmak; hafifçe şişmek, kabarmak; uktap, közü bültüyüp kaldı: uykudan gözleri şişti; carası bültüyüp turat: yarası hafifçe şişmiş.
bültüyt- , et. bültüy- den.
bülük, kargaşalık, niza; iç savaş; bülük tüş- : kargaşalık, karışıklık husule gelmek; tabışın uga koyup, töşekten ırgıp turup, bülük tüşüp kalar ele: onun sesini duyarak, yataktan sıçradı ve şaşkınlıkla kıvrandı.
Dostları ilə paylaş: |
|
|