çanğıt-, ayran (çalap'tan fariu şudur ki çanğıtta çalaptakine nisbeten su mikdarı fazla olur); ayranda su koşup, çanğıt kılıp ber : yoğurda su katarak çanğıt yapıp ver!
çanğıtta-,bozumtırak, donuk renge girmek; kün çanğıttap turat : hava bir parça kararıyor.
çanğk, çanğk - çanğk : yaygara, bağırıp çağırma.
çanğkay, tamamen, mutlaka, tam; çanğkay tuş : tam öğle zamanı; çargkay açık tün : büsbütün açık (bulutsuz) gece; çanğkay boz at :açık boz at.
çanğkılda-, l. bağırıp çağırmak (çocuklar, kadınlar hakkında); 2. acı sesle havlamak (köpek hakkında).