çıbık, çubuk, küçük çubuk, kesilmiş dal ; köyöö çıbık ve aça çıbık (ağın bir kısmı) : iki tane çubuktur ki , bunların arasına yem bağlanır; çıbık kırk yahut çıbık karma- es.
: and içerken çubuğu parça parça etmek (andın bozulmazlığının remzi olarak) ; son ve bozulmaz bir (hakim) kararı çıkarmak; çıbıktay kırkılıp kalalı (eğer ahdı bozarsak) çubuk gibi parça parça olalım.