|
kaaloo, isteme; arzu etme.
kaalooçu
|
səhifə | 812/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| kaaloo, isteme; arzu etme.
kaalooçu, isteyici.
kaamıt, r. hamut; kaamıttın çığaçı: hamutun ağacı; kaamıt ayak. iğri bacaklı.
kaamıtta- , hamutlamak: hamut geçirmek.
kaap I, a. korku; dehşet; ıstırap, havif.
kaap II, kap V’ten gerund.
kaapçılık, korku; tehlike; kaapçılık keltir- : korku salmak; tehlikeye sokmak.
kaar, a. gazap, hiddet, kahır tehevvür, kudaydın kaarı: Allahın belâsı, mel’un; alçak herif.
kaarda, sövmek; tahkir etmek, kahretmek.
kaardan- , kızmak; gazaba gelmek.
kaardant- , et. kaardan- ’dan.
kaarduu, kızmış; gazaplı, gözü dönmüş.
kaarı- , kızgın demirle yakmak; kızgın demirle damga basmak; yakmak; kavurmak; tili cön turbay, köründöngü kaariy beret: dili rahat durmuyor, rastgelen herkesi iğneliyor; suuk betti kaarıdı: soğuk hava yüzü çimdikledi; carğakşım köttü kaarıdı: deri don kıçı yara içinde bıraktı.
kaarıl- , mut. kaarı- ’ dan; çet elderdeği emgekçilerdin turmuşuna cürögüm kaarılıp çıdabayım: yabancı yurtlardaki emekçilerin hayatına kalbim acıyor ve sabrım tükeniyor.
Dostları ilə paylaş: |
|
|