kekeerle - , kin bağlamak, istihaza etmek, başakakmak; kekeerlep bergen tamak: başakakarak verilen yiyecek; ötkön iştin emnesine kekeerlep kakşıktaysınğ? : olup– bitmiş işler için neden kin besliyorsun ve azarlıyorsun?
kekeerlüü, kinli, soğuk adam, her zaman herkesi iğnelemeye hazır olan kötü kalpli adam; keerlüü söz: iğneli söz, istihza.
keken-, öç almakla tehdit etmek, kin beslemek, fena düşünce beslemek; kekenip kaldı, bir deme kılıp cürbörsün: kin besliyordu, korkarım, ki bir şey yapmasın!
kekenğde-, başını yüksek kaldırmak (at hakkında) .
kekeniş-,müş. keken–’den.
keket-, azarlamak, sövmek, sözle incitmek.
keketinğki, hafif azar ve çıkışmayı ihtiva eden; keketinğki tartıp: bir parça inciterek, hafifçe azarlayarak.
keketiş, müs. keket – ten.
kekey - , 1-. başı yüksek kaldırmak-; 2-. kibirlenmek, kurulmak --, mağrurca tavır takınmak -, burun şişirmek.