|
keme, büyük sandal, gemi, vapur; aba kemesi: hava gemisi; keme bk
|
səhifə | 961/1828 | tarix | 03.01.2022 | ölçüsü | 6,96 Mb. | | #48112 |
| Bu səhifədəki naviqasiya:
- (söv.)
keme, büyük sandal, gemi, vapur; aba kemesi: hava gemisi; keme bk. çayır.
kemeçi, sandalcı; salcı, araba gemicisi.
keme = = keme.
keemek = = bk. eek.
kemege, toprağı kazmak suretile yapılan uzunca ocak (obanın dışında yapılır)kemege bayge bk. bayge.
kemel, a. Kemal, kemalet; kemelge kel-: bulûğa ermek; kemiklinğekelbey öl! (söv.) vaktinden evvel geber!
kemendir, kon. = = komandir.
kemendiröpkö, kon. = komandirovka.
kemenger, hakîm, akıllı, dâhi, önder.
kementay, keçeden üst giyim.
kemer, f. 1. kayış kuşak; süslü kemer; 2. selin kazdığı çukur; 3. dere; dar vadi, 4. suyun eştiği kıyı.
kemi- , 1. eksilmek; 2. alçalmak, tezellül etmek.
kemik: bor kemik: kemik üzerindeki, yağla örtülmüş kıkırdak (ki gayet lezzetli sayılmaktadır); bor kemik kemir-: 1)kemiğin kıkırdağını kemirmek; 2) mec. büyük haz duymak, bir şeyden, zevkalmak, hoşlanmak.
Dostları ilə paylaş: |
|
|