kemirt-, et. kemir- ’den; söök kemirt-: birisine kemirmek için kemik vermek yahut kemirmeye müsaede etmek.
kemirüü, işs. kemir- ’den.
kemirüüçü, zool. kemirici hayvan.
kemisiye, kon. = = komisiya.
kemit-, 1. eskitmek; 2. alçatılmak, tezlil edilmiş olmak.
kemitüü, 1. işs. kemit-’ten; 2. mat. eskitme, tarh.
kemitüüçü, 1. eksiltici; 2.mat. matruh: çıkarılan (sayı).
kempir, kocakarı; kelindi kelgende kör, kempirdi ölgönde ats. : gelini (güveyin köyüne) geldiğinde gör, kocakarıyı ölürken; kempir = = cez tumşuk (bk. tumşuk).
kempiske, kon. = = konfiskatsiya; baydın malı kempiske boldu: bayın malı müsadere edildi.
kempiskelöö, kon. = = konfiskatsiyaloo.
kemput, r. “konfetı”: bonbon şekeri.
kemsel, kemsal, pamuk astarlı Kırgız paltosu.
kemsin- , kendini pek hakir saymak; küçültmek.
kemsint-, birisini yahut bir nesneyi pek hakir, aşağılık, liyakatsız saymak; birisine yüksekten bakmak.
kemsintiş- , müş. kemsint- ‘ten.
kemsit- = = kemsint.-
kemşegey, dişsiz ağızlı; peltek konuşan.
kemşenğde- , (dişsiz ağzıyla) peltek konuşmak.
kemşenğdet- , et. kemşenğde- ’den.
Dostları ilə paylaş: |