Destarî Mustafa Paşa Türbesi bak.
Mustafa Paşa Türbesi Desterecilerbaşı I:34b.
Destmal El yüz kumlamak, ter silmek için kullanılan büyükçe mendil. Kenarları ve zemini işlemeli olanlar, üzeri baskı ya da işleme yazılarla bezenenler de olurdu. Hırka-i şerif ziyaretinden sonra padişah tarafından ortası ve dört köşesi basma yazılarla bezenmiş, mendil büyüklüğünde "destmal" denilen tülbentler dağıtılırdı.
Dethier, Philippe Anton mad. IlI-Alb,
II:298c, 346b, IV:408c, 4l6a, V:490a,
VI:l62a, VII:208b, 325b. İlgili madde:
Arkeoloji Müzeleri I:307c Deuteron mad. III:42b, II:472a, VII:496c. Deuteron Sütunu III:42b. Deva Geçidi bak. Fresko Pasajı Devatî Mustafa Efendi Tekkesi mad.
III:42c, 42c, VII:239b. Deve Hanı V:50c. Devecis, Konstantin I:4l3a, V:129a.
Deveciyan, Karakin mad. IIL43b, VII:391a.
Devekuşu Kabare Tiyatrosu mad.
III:44a, IV:325b, VII:203c. Develi, Muammer IV:356a. Develüi Seyranî I:362a.
Deveoğlu Mescidi bak. Hoca Hamza Mescidi
Devlet Amira III:188c. Devlet Deniz Yolları ve Limanları İşçi Yardımlaşma Cemiyeti Tam adı
Devlet Deniz Yolları ve Limanları İşletme Genel Müdürlüğü Fabrika, Havuzlar, Doklar, Atelyeleri İşçi Yardımlaşma Cemiyeti olan kuruluş 16 Ekim 1944'te İstanbul Karaköy'de açıldı. Genel merkezi Liman İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün aynı yerdeki bi-nasındaydı. Sendikaların özgürce ör-gütlenemediği bir dönemde, amacı işçiler arasındaki dayanışmayı sağlamak ve yardımda bulunmaktı. Devlet Deniz Yolları ve Limanları Mensupları Yardım Cemiyeti 28 Mayıs 1942'de İstanbul'da kuruldu. Genel merkezi Liman İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün Karaköy'deki bi-nasındaydı. Üyelerden "teberru" alıyor ve ölen memurların cenaze masraflarının karşılanması, geride kalan muhtaç ailelerine yardım sağlanması gibi dayanışma faaliyetlerinde bulunuyordu. Daha sonra aynı yerde ve dalda kurulmuş olan Devlet Deniz
Yolları ve Limanları İşletme Genel Müdürlüğü Fabrika, Havuzlar, Doklar ve Atelyeleri İşçi Yardımlaşma Cemi-yeti'nin işçileri kapsamasına karşılık bu cemiyet memur ve hizmetlilerden oluşuyordu.
Devlet Denizyolları İşletmesi Müdürlüğü III:32c, VL542a.
Devlet Denizyolları ve Limanlar Umum Müdürlüğü III:32c, IV:12b, V:2l6c.
Devlet İstatistik Enstitüsü VL118c. Devlet Klasik Türk Müziği Korosu
mad. III:44c, L387b, III:44c.
Devlet Konservatuvarı mad. III~45a,
45a, 140a, VL322b. Devlet Konukevi II:486c, 505b.
Devlet Limanları İşletmesi Umum Müdürlüğü V:2l6c.
Devlet Matbaası IV: 4b.
Devlet Opera ve Balesi mad. III: 45b, I:387a.
ilgili maddeler: Opera VL132b Şehir Operası VII: 143e
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü III:45c.
Devlet Resim ve Heykel Sergileri
IIL82a, VI:437a.
Devlet Senfoni Orkestrası mad. III:46c, I:387b, III:318a, V:532c, VII:145b.
Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü
Devlet Tiyatrosu mad. IIL47b, I:387b. Devlet Usta (Mimar) II:224a.
Devlethane Ev sahibine duyulan saygıyı vurgulamak için "eviniz" yerine kullanılan, İstanbul'a mahsus konuşma inceliğinin gereği deyimlerdendi. Buna karşılık, kişinin kendi evinden söz etmesi gerektiğinde de "fakirhane" demesi âdetti.
Devlet-i Osmaniye Eczacıları Cemiyeti
1909'da kurulan mesleki dernek. Kurucuları arasında Edhem Pertev, Hasan Rauf, Beşir Kemal ve Nail Halid gibi dönemin ünlü eczacıları vardı. Dernek, "Cemiyetler Nizamnamesi", "Eczaneler Nizamnamesi" ve "Ecza Tari-fesi"ni hazırlayıp Meclis-i Sıhhiye-i Âli'ye sundu. Kısa bir süre sonra yönetim kurulunda yer almayan diğer eczane sahipleri başka bir dernek kurdular ve bu derneğin başına Pierre Apery'yi getirdiler. 1911'de başkanlığa Ahmed Vefik Bey (Uluçay) seçildi. Eczacıların sorunlarının çözülmesi için çalışmalar yapan dernek I. Dünya Savaşı ve onu izleyen Kurtuluş Savaşı nedeniyle bu çalışmalarından bir sonuç alamadı.
Devletliler 19. yy'ın ortalarına doğru ayrı saray ve köşklerde yaşamalarına, aile kurmalarına izin verilen Osmanlı
hanedanı bireyleri. Yetişkin şehzadeler, damad-ı şehriyarî denen, yüksek rütbeli kamu görevlileri, vezirler ve paşalarla evli sultanlar, İstanbul'daki devletlilerdi. Bunların oturdukları saray, konak, yalı ve köşklerde protokole uyulur, kalabalık hizmet personeli çalışırdı. Her devletlinin kalfaları, çeşniyarları, asıl saraydan yemek getiren tablakârları, vekilharçları, seyisleri ve arabaları, haremağaları vardı. Bunlara yazılı ve sözlü hitaplarda "devletlu, necabetlu", "devletlu ismet-lu" denilmesi de kuraldı.
Devoğlu AH Ağa III:47c. Devoğlu Ali Ağa Çeşmesi mad. 111:41 c. Devres, Mehmet R. IV:230a. Devrim, İhsan VI:81a. Devrim, İzzet Melih III:275b. Devrini, Kâzım Esat III:63a. Devrim, Nejad VII:544a. Devrim, Şirin VII:l46b, 544a.
Devrimci Ermeni Sosyal Demokratlar
IV:225c.
Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu (DİSK) mad. III:47c, II:238c, IIL35b, 426a, IV:285c, 287a, 290a, 294a, 498a, V:401a, 410a, VL130a, 523c, 525a.
ilgili maddeler: Bir Mayıs Kutlamaları II:236b İşçi Örgütlenmesi IV:288c
On Beş-On Altı Haziran Olayları \T:130a
Sendikalar VL523b Devrimci Öğrenci Birliği I:226a. Devrimci Sağlık-İş VL526c. Devrimci Yapı-İş VI:526c. Deycke, Georg III:439c. Dındesyan, Yeğya III:182c. Dırağman bak. Draman Dırağman Külliyesi nıad. III: 49b. Dış Cebeci Hanı bak. Cebeci Hanı Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu
(DEİK) IV:300c. Dış Hazine bak. Hazine-i Âmire
Diba Bir tür kalın ve işlemeli ipek kumaş. Bazılarında renkli ipek işlemeler arasına ince altın teller de konulurdu. Avrupa'dan gelenlerine "diba-yı Fi-rengi", Hindistan'dan gelenlerine "diba-yı Hindi", altın gümüş karışık işlemeli dokunanlarına "diba-yı mü-nakkaş", İran'dan gelenlerine "diba-yı Acem", Venedik'ten gelenlerine "Venedik dibası", yedi renk iplikle dokunanlarına "lıeft renk diba" denirdi. İstanbul'da dokunan bir çeşidi de "İstanbul'un telli al dibası" adını taşırdı.
Dibekli Camii bak. Emin Bey Camii
Didaskalos Bizans'ta genelde dini ya da dini olmayan konuları öğreten kişi, öğretmen, profesör; özel olarak Aya-
sofya'daki patrikhane okulunun öğretmeni. Bu adı taşıyan öğretmenlerin 11. yy'dan başlayarak Ayasofya'da sürekli olarak bulundukları saptanmaktadır. Bunlar inanç, İncil'in oluşumu ve peygamberlerin yaşamı ve doktrinleri üzerine ders verirlerdi. Bu öğretmenler Ayasofya'ya bağlı papazlar arasından, bazen de sivil halktan seçilirlerdi. Üniversite profesörleri de didaskalos adını taşırlardı. Çoğunlukla Mouseion'un eski öğrencileri arasından seçilen bu hocalar genellikle din adamı değildi. Ya da laik papaz denilen, kendini dine adamış keşişlerden çok farklı din adamlarıydı.
Diehl, Charles mad. IIL48c, I:325a, IILllSc, 333a, IV:236c, 315c, VL219a, VII:468a.
Diez, E. III:403b, VII:46a. Dihippion mad. III:51a. Dikaia Petra V:25c.
Diken Haftalık gazete. 30 Teşrinievvel 1918-Eylül 1919 tarihleri arasında 64 sayı yayımlandı. Sorumlu müdürü Sedat Simavi'ydi.
Diker, Hayrullah mad. III:51b, VII:552a.
Dikilitaş mad. III:5lc, II:257a, 483b, III:52c, 53a, VII:65a.
Dikilitaş Beşiktaş İlçesi'nde semt. Barbaros Bulvarı'mn Yıldız Sarayı ve Yıldız Teknik Üniversitesi kesiminde, bulvarın batısından başlayıp, Fulya ve Ihlamur derelerine inen yamaçlarda kurulmuştur. Doğudan Yıldız ve Balmumcu, kuzeyden Ertuğrul ve Fulya, batıdan Teşvikiye ve Ihlamur, güneyden ise Abbas Ağa Mahallesi ile çevrilidir. Nüfusu (1990) 12.6l4'tür.
II:l66a.
Dikilitaş Camii bak. Atik Ali Paşa Külliyesi
Dikilitaşlar mad. III:52c. İlgili maddeler. Arkadios Sütunu I:306b Burmalı Sütun II:340b Çemberlitaş II:482c Dikilitaş III: 5 lc Eudoksia Sütunu III:225c Gotlar Sütunu III:404a Kıztaşı V:17a Örme Sütun VL196b
Dikmen, Ayla V:534b.
Dikmen, Halil IL540b, VL315b, 474b.
Dikmen, Salih VI:468b.
Dikranyan Efendi Yahşi Sarıyer İlçe-si'nde, Kefeliköy'de, Kefeliköy Cad-desi'ndedir. Art nouveau ağırlıklı eklektik tarzda, ahşap/bağdadi bir yalıdır. İlk binası 1895'te, şimdiki binası ise 1920'lerde inşa edilmiştir. İki katlı, kare planlı yalının damı üzerinde cihannüma balkonu ve iki ışık penceresi vardır. Ahşap soğan biçimli ku-
123 Dilsiz Süleyman Ağa Çeşmesi
le başlığı eklektik mimari tarzına işaret eder. Alt kattaki ahşap merdiven korkulukları, tavan süslemeleri sade ahşaptandır. Üst katın bağdadi duvarları nakışlar ve manzara panolarıyla, tavanlar geometrik çıtalarla süslenmiştir. Sahil şeridinin doldurulmasıyla yalı niteliğini kaybetmiştir.
Dikses, Hamit III:4a.
Dil Burnu (Büyükada) II:350b.
Dil Oğlanı Yabancı elçilerle ilişkilerde tercümanlık eden dil oğlanları kapılandıkları yabancı elçiliklerde dil öğrenirken drağoman denen yabancı ya da gayrimüslim çevirmenlere de yamaklık ederlerdi. Fransızlar bu gençler için dil oğlanı anlamında "jeunes de langue" demekteydiler. İstanbul'daki elçiler, dil oğlanlarının her çeşit gereksinimlerini karşılarlar, sefaret binasında barındırırlar ve özel hocalardan ders aldırırlardı. Bu olanaklardan yararlanarak Batı dillerinden ve Türk-çeden başka Arapça ve Farsça öğrenen dil oğlanları da vardı.
Dilaver (Arap) IV:323a.
Dilaver Paşa (?, ? - 1622, İstanbul) Sadrazam. Kıbrıs, Bağdat, Diyarbakır ve Rumeli beylerbeyliklerinde bulundu, devlet otoritesini sağlama yönünde başarılı işler yaptı. Kendi parasıyla devlete hizmet etme isteği üzerine l621'de sadrazamlığa getirildi. Ayaklanan yeniçerilerin baskısıyla öldürüldü.
II:l68c, VL151c.
'. III:53b.
Dilenciler
Dilgan, Hüsnü Hamit V:l69b.
Dühayat Kalfa (18. yy) Bilinen ilk Türk kadın besteci. Sarayda haremin yüksek görevlilerinden biri olduğu sanılır. Yaşamı hakkında güfte mecmualarının dışında bir kayıt yoktur. Musikide III. Selim ekolüne bağlı olan Dühayat Kalfa, 100'den fazla peşrev, saz semaisi, kâr, semai ve şarkı bestelemiş ancak bunlardan yalnızca 12'si günümüze ulaşmıştır. Özellikle "Evcara Peşrev" ve "Saz Semaisi" ile en büyük Türk bestecileri arasına giren Dil-hayat Kalfa'nın sözlü eserleri arasındaki rast beste "Nevhıramım sana meyi eyledi can bir dil iki" ve mahur beste "Tabekey sinemde cay etmek cefa vü kine"yi belirtmek gerekir.
Dilich, Wilhelm III:205a, 4l8c. Dilküşa Kıraathanesi bak. Kıraathaneler Dilligil, Avni mad. III:54b. İlgili madde:
Ses Opereti VI:537c Dilligil, Belkıs VLSla Dilmen, Güngör VII:303b. Dilmen, Rıdvan III:287a. Dilnişin Vapuru mad. III:54c.
Dilsiz Süleyman Ağa Çeşmesi Eyüp'te, Nişancı Mustafa Paşa Mahallesi'nde, Alaca Çeşme Sokağı'ndadır. Banisi
Dilsiz Süleyman Ağa Çeşmesi 124
III. Murad dönemi (1574- 1595) saray dilsizlerinden Süleyman Ağa'dır. Kesme taştan, klasik üslupta, 9957 1586'da inşa edilmiştir. Ufak bir ayna-taşı ve tas koymak için bir gözü vardır. Sivri kemerinin üzerinde yer alması gereken kitabesi bugün mevcut değildir.
Dilsiz Süleyman Ağa Çeşmesi Samatya' da, Sosyal Sigortalar Kurumu'nun İstanbul Hastanesi bahçesindedir. 1001/ 1592'de inşa edilmiştir. Banisi, III. Mu-rad'ın dilsizlerindendir. Yakın zamanlarda tamir edilerek eski şeklini yeniden kazanmıştır. Kesme taştan, klasik üslupta bir çeşmedir. Sivri kemerinin içindeki kitabesi Fedaî ismail Bey'e aittir.
Dimadis (Mimar) III:281a. İlgili madde: Fener Rum Erkek Lisesi III:283a
Dimitraki Kıraathanesi bak. Kıraathaneler
Dimitraşko III:289b.
Dimitraşko Morozbeyzade V:132c.
Dimitrie Cantemir bak. Kantemiroğlu
Dimitri'nin Gazinosu III:379a.
Dimitrios (Ayios) III:56c.
Dimitrios (Ayios) Ayazması V:130a.
Dimitrios (Ayios) Kanavis Kilisesi
mad. IIL55a.
Dimitrios (Ayios) Kilisesi (Ayvansa-ray) Ilılla, VI:352a.
Dimitrios (Ayios) Kilisesi Büyükada' da, Alaçam Sokağı'ndadır. 1856'da inşa edilmiştir. Mimarı Fıstıki Kalfa'dır. iki yüzlü kırma çatı ile örtülü, kagir bir yapı olan kilise, bazilikal plan tipinde olup naosu üç netlidir. Naosun duvarları incil konulu tasvirlerle bezelidir.
Dimitrios (Ayios) Kilisesi (Edirnekapı) mad. IIl:55c.
Dimitrios (Ayios) Kilisesi (Kurtuluş) mad. III:56b.
Dimitrios (Ayios) Kilisesi (Kuruçeşme) mad. III:57a.
Dimitrios (Ayios) Manastırı IV: 198a.
Dimo'mm Meyhanesi Galata'da, Kara-oğlan Iskelesi'nin yanındaydı. 19. yy' in ilk yarısında açık olan meyhane, geceleri 40-50 hane berduşa sığmak da olurdu. Perişan Baba Tekkesi'nde gömülü olan Dilaver Baba, uzun bir destanda bu meyhaneyi tasvir etmiştir.
Dinamo, Hasan İzzettin (1909, Akçaabat - 1989, İstanbul) Şair, yazar. Gazi Eğitim Enstitüsü"nden ayrıldı, istanbul'a yerleşti. Gazete ve dergilerde yazı ve şiirler yayımladı. Siyasi görüşlerinden ötürü çeşitli defalar tutuklan-. di. Kurtuluş Savaşı'nı konu edindiği 8 ciltlik Kutsal İsyan (1966-1967) romanıyla ün kazandı. Kitapları şöyle sıralanabilir: Deniz Feneri (şiir, 1937), Karacaahmet Senfonisi (şiir, 1960),
Özgürlük Türküsü (şiir, 1971), Mapu-sanemden Şiirler (1974), Sürgün Şiirleri (1975), Gecekondumdan Şiirler (1976), Çoban Şiirleri (1982), Savaş ve Açlar (roman, 1968), Ateş Yılları (roman, 1968), Kutsal Barış {romun, l c., 1972-1976), Musa'nın Gecekondusu (1976), 2. Dünya Savaşı'ndan Edebiyat Anılan (l984).
I:215a, II:448c, IV:l45a, V:l69c.
Dinçer, Altan (1932, İstanbul) Basket-bolcu. Spora Vefa Lisesi'nde başladı. Fenerbahçe ve Moda takımlarında oynadı. 1952'de milli takıma seçildi. Daha sonra 64 kez milli forma giydi ve 13 kez takım kaptanlığı yaptı. Hürgün gazetesinde spor yazarı olarak çalıştı.
III:287a.
Dinçerler, Mehmet Vehbi (1940, Gaziantep) Mühendis, istanbul Teknik Üniversitesi inşaat Mühendisliği Fakültesi mezunudur. Syracuse Üniver-sitesi'nden master derecesi aldı. işletme yönetim uzmanlığı, DPT uzmanlığı yaptı. Anavatan Partisi kurucu üyesidir. 17. dönem (1983-1987) İstanbul milletvekili olarak parlamentoda bulundu. 18. ve 19. dönemde de başka illerden milletvekili seçildi. Milli eğitim, gençlik ve spor bakam, devlet bakanı oldu.
Dinçkök, Raif II:409b. Dinçmen, Kenan III:533a. Dindar, Mahir V:76b. Dindar, Nevzat V:76b.
Dini Musiki mad. III:5 7b. ilgili maddeler: Bektaşî Musikisi II:129b Mevlevi Musikisi ve Sema V:420a Musiki Hayatı V:521a
Dino, Abidin mad. III:59a, II:540a,
V:l69b, 169e, 411a, VII:464b. Dino, Arif V:l69c, VII:464b. Dino, Güzin IIL59a. Diocletianus II:155a, 440a, VII:247c. Diomedes V:477c.
Dionisios (Bizantionlu) mad. IIL59b, IL258a, 262a, 281c, IV:4l5c, V:477b, VII:43c.
Dios Manastırı 11:441 a.
Dioskorides Yazması Hekim ve eczacı Dioskorides'in 65'lerde kaleme aldığı De Materia medica'sımn Kons-tantinapolis'te bulunan kopyalarından biri. Bugün "Viyana Dioskoridisi" adıyla tanınan yazma, bitkilere dair 498 minyatür ve hayvan tanımlarım içerir. Yazmanın bölüm başlıklarından biri antik dönemin yedi ünlü hekimini, biri Imparatoriçe Galla Placidia'nın kızı Anikia luliana'yı resmeder. Yazma 1204'ten sonra Latinlere geçti, 14-15. yy'larda Petra'daki (Karagümrük) İo-annes Prodromos Manastm'nda muhafaza edildi. 1406'da İoannes Hortasme-
nos tarafından genişletilen yazma 1520' den sonra I. Süleyman'ın (Kanuni) Yahudi hekiminin elindeydi. II:257a.
Diplokionion mad. III:60a, II:l6lc, V:283c, VII:493a.
Direklerarası mad. III:60a, I:297b, II:185c, 481c, IILl42c, 260a, VII:155c.
Diren, Sadi V:297b, VI:530a.
Dirim Aylık tıp mecmuası. 1925-1928 arasında 48 sayı yayımlandı. Sahibi ve sorumlu müdürü Dr. Marko'ydu.
Dirimtekin, Feridun mad. III:6Ib, I:433c, III:236b, IV:222a, 222b, 223a, 223b, 379a. İlgili madde: Ayasofya Müzesi Yıllığı I:46lb
Dirvana, Selim IV:554b.
DİSK bak. Devrimci işçi Sendikaları Konfederasyonu
Diskolar III:l43c.
Diş Hekimliği mad. III: 62a.
Diş Kirası mad. III:62b, IV:l4la, VI:304b.
Diş Tababeti Mektebi III:63a.
Dişçi Mektebi mad. III:62c, II:187c, 189b, III:62b.
Divan Edebiyatı mad. III:63b, II:501a. İlgili maddeler: Ataî (Nev'îzade) I:376c Bakî II:Ic
Beliğ (Yenişehirli) II: 15 la Cafer Çelebi (Tacizade) II:367a Cemali II:400b
Divan Edebiyatı Müzesi III:68a Esrar Dede III:219a Fazıl (Enderunlu) III: 274a Fecr-i Âti III:275a Fennî III:291a
Hamdi (Akşemseddinzade) III:542a Haşmet IV:l6c İzzet IV: 313a
İzzet Molla (Keçecizade) IV:3l4a Kâmî IV:403a Latifi V:196c Leyla Hanım V:212c Mehmed II (Fatih) V:327c Nabî VI:25a Nedim VI:60c Nef'î VI:62a Neş'et (Hoca) VI:67b Niğâr Hanım VI:73b Sabit VI:381b
Sami (Arpaeminizade) VI:432a Sermed VI: 532a
Servet-i Fünun Edebiyatı VI:536c Sezai (Samipaşazade) VI:545c Sürurî Osman VII:ll6c
Şeref Hanım VII: 162a Şeyh Galib VII:l66a Şinasi VII:180c Vasıf (Enderunlu) VII:370b Vehbî (Seyyid) VII:376b Vehbî (Sünbülzade) VII:377a Yahya (Taşlıcalı) VII:408b
Divan Edebiyatı Müzesi mad. III: 68a, VI:321b.
Divan Kapısı II: 184a. Divan Meydanı VII:284c.
Divan Oteli ve Pastanesi mad. III: 68c, 550c, V:392b, VI:9b, 180a.
Divan Restaurant (Kuruçeşme) VI:9b. Divanhane I:519c, III:28b. Divanhaneler mad. III: 69a, 28b.
Divan-ıAhkâm-ıAdUye 1868'deMeclis-i Vâlâ'nın kaldırılmasından sonra, Av-rupa'daki yargı kurulları örnek alınarak oluşturulan ve hükümetle kişiler arasındaki uyuşmazlıklara bakan kurul. Belirgin özelliği, yönetime karşı özerk konumda olmasıydı. 1868'de ve 1870'te çıkarılan Nizamname-i Esasiye ve Nizamname-i Ahkâm-ı Adliye denen iki tüzüğü vardı. 1869'da, merkezi bir örgüte dönüştürülerek ,Divan-ı Ahkâm-ı Adliye Nezareti, ertesi yıl da Adliye Nezareti oldu.
L24a.
Divan-ı Âli 1876'da ilan edilen Kanun-ı Esasi'nin öngördüğü yüce yargı kurulu. Nazırlarla diğer yüksek kamu görevlilerinin yargılanmaları için oluşturulan bu mahkemenin 30 üyesinden 10'u Meclis-i Ayan, 10'u Şûra-yı Devlet, 10'u da Temyiz Mahkemesi üyelerinden gelmekteydi. Bu sivil mahkemenin bir benzeri de ordu için kuruldu ve Divan-ı Âli-i Askeri denildi. Her iki mahkeme de istanbul'daydı.
Divan-ı Âli Camii bak. Gedikpaşa Camii ve Sıbyan Mektebi
Divan-ı Âli Sokağı Sarnıcı mad. III: 71a.
Divan-ı Deavî Nezareti Adliye Nezare-ti'nden önce bu kurumun görevlerini yerine getiren daire. 1836'da Divan-ı Hümayun Çavuşbaşılığı'nm yerine kuruldu. Başında "deavî nazırı" ve onun emrinde 170 kişilik çavuş ve subay kadrosu vardı. 1870'te Adliye Nezareti' nin kurulmasıyla kaldırılan Divan-ı Deavî Nezareti bu tarihe kadar Babıâli'deki "Tomruk" adıyla anılan tevkifhaneyi de yönetiyordu.
Divan-ı Hümayun mad. III: 71a, I:513a, 520c, II:473a, III:72c, 288c, IV:435b, VII:284c, 384c.
Divan-ı Hümayun Çavuşları Ocağı
I:335a.
Divan-ı Muhasebat Tanzimat döneminde devlet harcamalarını denetlemek amacıyla kurulan en yüksek organ. 1863'te faaliyete geçen ve bugünkü Sayıştay'ın temelini oluşturan kurul
on iki üyeli iki daireye ayrılmıştı. Devletin mal ve parasını kullanan memurların hesaplarım inceler, öteki hesapları ve kesin genel hesabı gözden geçirir ve mutabakat beyannamesi hazırlardı. Cumhuriyet döneminde de aynı adla TBMM'ye bağlı olarak çalışan kurul, daha sonra Sayıştay adını almıştır.
I:24a.
Divan-ı Özbek Tekkesi Üsküdar Ilçe-si'nde, Bülbülderesi'nde bulunduğu kaydedilen bu tekkenin yeri, inşa tarihi ve banisi bilinmemektedir, istanbul'daki Özbek tekkelerinden olduğu anlaşılan bu tesis BOA'da bulunan 1199/1784 tarihli bir belgede zikredilmekte, Saliha Sultan'ın (ö. 1843) 12497 1834'teki düğününe davetli Nakşibendî şeyhleri arasında "Üsküdar'da, Bülbülderesi'nde Özbek Tekkesi şeyhi Mehmed Mukim Efendi'nin" adı geçmekte, Âsitane'de (1840) ayin günü cuma olan bir Nakşibendî tekkesi olarak gösterilmekte, Mecmua-i Tekâyâ' da (1889) ise yerinin arsa olduğu bildirilmektedir.
Divanyolu mad. III: 72b, IV:88b, V:404a, VII:67c, 495b.
İlgili maddeler: Arifin Kıraathanesi I:305a İstanbul Kız Lisesi IV:228c Lausos Sarayı V:198c Meşe V:404a
Divitçiler Üsküdar'da, Karacaahmet Me-zarlığı'nm kuzeybatısında, Tunusbağı, İnadiye, Harmanlık ve Toptaşı semtleriyle çevrili mevki. Zeynep Kâmil Has-tanesi'nin arkasına çıkan Divitçiler Sokağı ve gene aynı yerdeki Divitçiler Çıkmazı yörenin adını sürdürmektedir.
Divitçiler Hokka ve kalemi bir arada bulunduran eski yazı takımına divit adı verilirdi. Daha çok gümüş, bakır, pirinç gibi madenlerden yapılan divitte kapaklı bir hokka ile kamış kalem konulan mahfaza bulunurdu. Yaklaşık 30 cm uzunluğundaki kalemliğin ucunda bulunan hokka, içindeki mürekkep dökülmeyecek biçimde düzenlenmişti, istanbul'daki divitçi esnafının çoğu zaman kâğıtçılara yakın yerlerde dükkân açtığı bilinmektedir. Üsküdar'da bir semt de Divitçiler adını taşır.
Dostları ilə paylaş: |