A-uyun-u Ehbar-i Rıza a


BÖLÜM İMAM RIZA (A.S)’IN YAĞMUR DUASI



Yüklə 1,73 Mb.
səhifə33/46
tarix08.01.2019
ölçüsü1,73 Mb.
#92993
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   46

41.BÖLÜM




İMAM RIZA (A.S)’IN YAĞMUR DUASI



Müfessir Muhammed b. Kasım metnindeki senetle İmam Askeri (a.s)’dan o’da babası Ali b. Muhammed (a.s)’dan o’da babası Muhammed b. Ali (a.s)’dan şöyle naklediyorlar: Memun, Ali b. Musa Rıza (a.s)’ı kendisine veliahd karar verdikten sonra, bir süre yağmur yağması durdu. Bunun üzerine Memunun taraftarları ve Rıza (a.s)’ın düşmanları şöyle dediler. Bakınız Ali b. Musa Rıza aramıza gelip veliahd olunca, Allah bizlerden yağmuru kesti. Bu haber Memun’a ulaştığında kendisine çok ağır geldiğinden İmam Rıza (a.s)’a şöyle bir öneride bulunmuştu: Yağmur yağmıyor, eğer sizler (yağmur namazı kıldırarak) dua ederseniz, Allah bu millet için yağmur gönderir.

İmam Rıza (a.s): “Evet olur buyurdular.”

Memun: “Bunu hangi gün (ne zaman) yapacaksınız?” Dedi. O gün ise Cuma günüydü. İmam (a.s) cevabında şöyle buyurdular: “Pazartesi günü yapacağım, .çünkü dün gece Resulullah (s.a.a)’I Emir’el-Müminin Ali (a.s) ile birlikte rüyamda gördüm ve bana şöyle buyurdular: “Evladım! Pazartesi gününe kadar bekle. O gün sahraya çıkarak Allah’tan yağmur talebinde bulun ki, Allah halka yağmur gönderecektir. Allah’ın senin için bildirmiş olduğu şeyleri onlara haber ver ki o böylece senin faziletin ve Rabbi’nin katında ki makamın hakkında bilgileri artmış olsun.”

Pazartesi günü olduğunda İmam (a.s) sabahleyin sahraya doğru harekete koyuldu. Halk dışarı çıkarak olayı seyrediyordu. İmam (a.s) minbere çıkıp, Allah’a hamd ve sena ettikten sonra şu şekilde dua etmeye başladı: “Allah’ım! Ey Rabbim! Sen, biz Ehl-i Beyt’in hakkını büyük kıldın ki, halk emrettiğin şekilde bize tevessül etsinler, senin fazl ve rahmetini ümit etsinler, senin ihsan ve nimetini beklesinler. Öyleyse halka çok faydalı, durmayan ve her tarafı kaplayan zararsız bir yağmur yağdır. Bu yağmurun başlangıcı da eve döndükten sonra olsun.”

Ravi şöyle diyor: Muhammed (s.a.a)’ı hak olarak peygamberliğe seçen Allah’a yemin olsun ki (o esnada) rüzgar havada bulutlar oluşturmaya ve şimşekler çakmaya başladı; halk yağmurdan kaçmak istercesine yerlerinden kalkmaya başladılar. Rıza (a.s) halka hitaben; “Ey insanlar! Sakin olunuz, bu bulutlar sizler için değil, filan şehrin halkı içindir.” Derken bütün bulutlar yağmadan geçti. Sonra tekrar şimşeklerle beraber yeni bir bulut yığını geldi, halk tekrar telaşlanmaya başladı. İmam (a.s) yine halka; sakin olun, bu bulutlar sizin için değildir, filan şehrin halkı içindir” buyurdu. Böylece on parça bulut gelip geçti. Bunların her birinde Ali b. Musa Rıza (a.s), “Sakin olun, onlar sizin için değil, filan şehrin halkı içindir.” Diye buyuruyordu. Daha sonra on birinci kez bir bulut gelmeye başladı. Bu defa İmam (a.s) şöyle buyurdular: “Ey İnsanlar! Allah azze ve celle bu bulutları sizler için gönderdi, öyleyse Allah’ın size bu lütfundan dolayı, o’na şükrediniz. Kalkın ev ve meskenlerinize gidin. Bu bulutlar üzerinizdedir evlerinize ulaşmayıncaya kadar yağmaz. Daha sonra Allah-u Teala’nın kerem ve şanına layık olan bir şekilde sizlere hayır getirecektir.”

Bu sözleri buyurduktan sonra minberden indi.Halk ise evlerine geri döndüler. Bulut öylece yağmurunu tutmuştu, halk evlerine yaklaşır yaklaşmaz şiddetli bir yağmur yağmaya başladı. Vadiler, havuzlar çukur ve sahralar su ile dolup taştı. Halk, Allah’ın vermiş olduğu bu kerametinden dolayı Resulullah’ın oğlunu kutlamaya başladı ve şöyle dediler: “Allah’ın kendi resulünün oğluna vermiş olduğu bu kerametler mübarek olsun.”

Daha sonra İmam Rıza (a.s) toplanmış olan halkın yanına gelerek şöyle buyurdular: “Ey insanlar, Allah’tan vermiş olduğu nimetler hususunda çekinin (o nimetlerin kadrini bilir), o’na itaatsizlik sebebiyle nimetleri kendinizden uzaklaştırmayın. Allah’a itaat etmek, vermiş olduğu nimet ve ihsanlarına karşılık o’na şükrederek bu nimetlerin devamlılığını sağlayın ve bilin ki, Allah’a iman ve o’nun resulü Muhammed (s.a.a)’in Ehl-i Beyt’inin hak ve hukukunu itiraf ettikten sonra, mümin kardeşlerine rablerinin cennetine ulaşmaları için bir geçiş yeri olan dünyaları hususunda onlara yardım etmekten başka Allah katında daha sevimli olan bir şeyle Allah’a şükürde bulunamazsınız. İşte gerçekten bunu yapanlar, Allah’ın özel kullarından sayılırlar.

Resulullah (s.a.a) bu konu hakkında bir söz buyurmuştur, akıllı bir kimse eğer bunu iyice düşünür ve onun üzere amel ederse Allah’ın bu konuda ona olan fazlından yüz çevirmez. O söz şudur:

Resulullah (s.a.a)’e; “Ya Resulullah (s.a.a) falancı şöyle böyle günahları yaptığından dolayı helak oldu.” Dediklerinde Allah’ın resulü şöyle buyurdular: “Hayır ve kurtuluşa erdi; çünkü Allah Teala onun amellerini hayırla sonuçlandıracak ve çok geçmeden günahlarını temizleyecek ve onları onun için sevaba dönüştürecektir. Zira o, yolda giderken bir müminle karşılaştı, karşılaşmış olduğu bu adamın kendinden habersiz bir şekilde avret yeri açılmıştı, derken onun utanmaması için haber vermeden açılan yeri örttü. Daha sonra bir vadiye geldiklerinde karşı taraf onun yapmış olduğu bu iyi ameli anlayarak şöyle dedi: Allah sevabını artırsın, akıbetini hayırlı kılsın ve inceden inceye hesaba çekmesin. İşte Allah o müminin duasını karşı taraf hakkında kabul etti. Allah Teala, o adamın akıbetini sadece o müminin duasıyla hayırlı kılacaktır. Allah Resulünün sözleri o adama ulaşınca tevbe edip Allah’a itaata yöneldi. İşte bu olaydan yedi gün geçmiş idi ki, Medine şehrinin çevresine gece baskını yapıldı. Resulullah (s.a.a) de bunları takip etmeleri için bir grup insanlar gönderdi. O grupta olanlardan birisi de, onların arasında şehit düşen söz konusu şahıs idi...

42.BÖLÜM

MEMUN’UN HALKI İMAM RIZA (A.S)’IN ETRAFINDAN UZAKLAŞTIRMASI İÇİN KURMUŞ OLDUĞU PLANI VE İMAMI KÜÇÜK DÜŞÜRMEYE TEŞEBBÜSÜ



Saduk (r.a.) Metindeki senetle iki yolla Abdusselam Herevi’den şöyle dediğini nakletmiştir: Ebu’l-Hasan Ali b. Musa Rıza (a.s)’ın kelamla ilgili toplandılar düzenlediği ve halkın Onun ilmine hayranlığı hususunda Memun’u bir haber ulaştı. Bunun üzerine Memun, Muhammed b. Amr’ı Tusi’ye (kendi kapıcısı), halkı, İmamın toplandılarından kovmasını, İmam’ı ihzar etmesini emretti. Memun imamı görünce karşı saygısızlıkta bulundu. İmam (a.s) sinirli bir halde Memun’un yanından ayrılırken şunla söylemekteydi:

Mustafa’nın Murtaza’nın ve kadınların efendisinin hakkına and olsun ki, ona beddua ederek Allah’ın güç ve kudretinden, bu şehrin köpekleriyle dışarı atılmasına, yakın ve taraftarlarıyla birlikte aşağılanmalarına sebep olacak bir gücün inmesini isteyeceğim.” Daha sonra İmam (a.s) eve dönerek abdest için su istediler. Abdest aldı ve iki rekat namaz kıldılar. İkinci rekatta kunut tutarak şu duayı okudular: “Allah’ım! Kapsayıcı kudret, geniş rahmet, ard arda ihsan, bol nimetler, güzel lutuflar ve çok bağışlar sahibi! Ey temsil (benzetme) ile vasfedilmeyen, benzer ile benzetilmeyen ve bir destek ile mağlup olmayan! Ey yaratan ve rızık veren, ilham eden ve konuşturan, icat eden ve kanun koyan (yol gösteren), yüksek olan ve yükselten, takdir eden ve güzelleştiren, şekil veren ve sağlamlaştıran.1 İhticac eden ve ulaştıran, nimet veren ve kamilleştiren, bağışlayan ve çoğaltan! Ey yüceliğinde yüce olan ve gözlerin görebileceği sınırı aşan, letafetinde yakın olan, düşüncelerin sezgisinden öteye geçen! Ey saltanatında yegane olan, sultanlık melekutunda eşi olmayan, kibiryalıkta (büyüklükte) tek olan, makamının ceberutunda (azametinde) misli olmayan! Ey azametinin büyüklüğünde derin düşünenlerin hayran kaldığı ve azametini görmekten yaratıklarının gözlerinin aciz kıldığı! Ey ariflerin kalbinden geçenleri bilen ve bakanların gözlerinin bakmasına şahid olan! Heybetinden dolayı yüzlerin yere kapandığı, büyüklüğünden dolayı önünde başların eğildiği, korku ve dehşetinden dolayı kalplerin çarptığı, boyun damarlarının titrediği! Ey icad eden; ey (devamlı) yoktan yaratan; ey kudretli, güçlü ve ey yüceler yücesi! Kendilerine (namazda) salat göndermekle salatı (namazı) şereflendirdiğin kimselere, salat eyle, bana zulüm eden, beni küçümseyen ve şialarımı kapımdan kovan kimseden intikamımı al; bana tattırdığı gibi aşağılık ve korkunun acısını ona tattır; pislik ve necislerin uzaklaştırıldığı gibi onu kendi rahmetinden uzaklaştır...”




Yüklə 1,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   29   30   31   32   33   34   35   36   ...   46




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin