^ ^ u n i s, Firdevs iil-îcjbdl, İstanbul Üniversite Kütüphanesi nüs
hası, s. 151. Ebülkhayır ve Nur Alinin Nadir Şahla temasları meselesi hususunda bak: B a r t h o 1 d, İstoria Jzv.çenyc Voslokcı, 1925 basımı, s. 221.
çok siyasî işlere iştirak etmiş ve Başkurdüstan hareketlerinde de rolü görülmüştür. Gayîp Sultan, Nadir Şaha daha Bukharaya geldiğinde iltihak etti. Bir rivayete göre Nadir Şahın Hindistan seferine bile iştirak etmişti. Nadir Şahla beraber Khorezmden Iraka gitti. Khıyva müverrihi Munisin rivayetine göre, Nadir Şahın ekser savaşlarında beraber bulunmuştur 21ii). «Artık İnak» öldürüldükten sonra Khuraz Bek, Iraka, Nadir Sahm huzuruna giderek Gayıp Sultanı Khorezme han edip göndermesini rica etti. G da kabul edip Gayıp Han «Khorezm şahlık tacıyla serfirâz» oldu. Gayıp, Khıyvada 1 l yıl kadar (1747-1757) hükümet sürdü. Nihayet Mangıt beğleriyle arası açılıp Khuraz Beğı öldürüp Konrat beğlerini tuttu. Fakat pek kuvvetli olan Konratlar, Gayıp Hana çok iltifat göstermez oldular. Gayıp Han da yaşlı babası Batır Hanı kalan Kazak asker tümenleriyle birlikte Khıyvaya çağırıp, onlarla beraber mallarını alarak geri, bozkıra çekildi. Yerine kardeşi Karabay Sultan han oldu216). O vakit bütün iş Konratlardan Mehmed Emin (Metemin) Bek (1 770-1971) ve oğlu İvaz İnak (1791-1804) elinde bulunuyordu.
Khokandda müstakil han hâkimiyeti olmadığından idarenin beğ- ler eline geçmesi mücadelesiz oldu. «Min» kabilesi Fergane ye ancak Şıbanlı Abdullah Han zamanında Tobıl ve Irtiş havzasındaki eski mevzilerini bırakarak gelmişti217). 17. nci asırda.Ferganen’in orta bölümünde bu «Min» uruğu en kuvvetli bir kütle idi. Bu kabileye mensup 188 189
■ beğler son Astarkhanlılar çağında duruma hâkim olmuşlardı. Bukha- ıada Mangıtlarm tagallübünü görünce bunlar da istiklâllerini ilân ettiler. Rus istilâsına kadar Zerefşan havzasını *idare eden Mangıt beğ- Jeri Rahim Bek, Danyal Atalık, Şahmurad, Emir Haydar, Emir Ömer, •Emir Nasrullah ve Emir Muzafferdir. Khıyva emirlerinin mühimleri de Mehmed Emin, İvaz inak, Eltüzer, Mehmed Rahim (Medreim), Meh- roed Emin (Metemîn), Seyid Mehmed Rahim /beğlerdir, ki hepsi de «han» lâkabını takınmışlardır. Khokandda ise Abdürrahim Bek, Erdene Bek, Narbuta Bek ve hanlık lâkabı almış olan Âlem Han, Ömer Han, Mehmed Ali (Meteli) Han, Melle Han v.e Hudâyâr Handır.
Şimalî Türkistanda hanlık yaşadı. Cenubî Türkis- Hanlık ile Beğlik tanda da, «hanlık» an’anelerini «beğlik» ile de- Mücadelesi ğiştirmek pek kolay olmadı. Bukhara Mangıt beğ- leri «emîr» ve «emîrülmü’minîn» lâkabını takındılar. Khıyva ve Khokand begleri ise 19. uncu asrın başında «han» lâkabını aldılar. Bukharada Rahim, Danyal Beğler ve Emîr Masuîm, Ebülfayız Hanın çocuklarından; Khıyva ve Aral begleri ise Kazak hanlarından «han» getirerek gösteriş için hanlamyorlardı. Mangıt beğleri Bukharanm kuvvetli bilginlerine ve tacik tüccar sınıfına dayandığından hanlık an aneleriyle oldukça kolay mücadele edebildiler. En güç mücadele, ahalisi tamamiyle ekincilerden ibaret ve çevresi göçebelerle dolu olan Khorezmde oldu. Orada Gayıp Handan sonra 1806 yılma kadar elli yıl içinde 12 han tahta çıkarılmış, kovulmuş, yahut öldürülmüştü ■*■). Nihayet ivaz inak ın oğlu Eltüzer Bek kendisini han ilân etmek
-1,s) Bukharada Kailim Bek Mangıt, Ebülfayız Hanın oğlu Abdülmü'min’i, sonra Karakalpak içindeki Şıban hanlarından Temür Sultanın oğlu Übeydullahı banlanmıştı. Danyal Bek ise, kendisi atalık unvanını alarak, Ebülfayız zamanında Kalmuktan kaçıp gelen Kazak hanı (yine Şıban ‘ oğullarından) Recep Sultanın biraderzadesi Ebülgazi ibn İbrahim Sultanı hanlandı ve kendisine ancak «atalık> unvanını aldı (Mîr İzzetullah, vr 64a). Şahmurad . Mangıt ise bunu ancak hükümetinin başlangıcında han tanıyıp sonra hapsetti ve kendisini emîr ilân etti. Ebül- gazıyı Kabil hükümdarı Temür Şahın müdahalesiyle tahliye etmişti. Şahmuradm oğlu Haydar zamanında bu «han» ömrünü alelade bir şahıs olarak gurbette ve sefalette geçirdi. Khıyvada Gayıp Handan sonra kardeşi Karabay (öteki adı Abdullah 4 yıl, Yadigâr Şıban Oğullarından son han olan Şirgazi Han neslinden Te- mür Gazi 7 yıl, sonra Kazak hanlarından «Tevke» 2%. yıl, sonra Gayıpm oğlu Şahgazı (1767), Temür Gazinin oğlu Üçüncü Ebülgazi, Orta Yüz Kazak sultanı Barak Hanın oğlu. Nur Ali (1768), Gayıp Hanın oğlu Cihangir, Nur Alinin oğlu *Bulekey, Adıl Sultan ibn Ebülkhayırın oğlu Akhtım Sultan (1770-1777), Gayıp istedi. Fakat an aneye sadık olan Uygur beğleri buna katiyyen razı olmadılar. Khorezmdeki Başkurtlar da 'bu zaman olaylarında Uygurlarla birlikte ve onların müttefiki olarak zikrolunuyorlar-lü). Eltüzer’in oğlu Mehmed Rahim, muhalif Uygur beğlerini yok edip bu * uruğun çoğu Bukharaya kaçtıktan sonra, kendisini han ilân edebildi. Bununla beraber yine Kazak hanlarından Gayıp Han oğlu Şirgazi ve oğlu Cangaziyi han tanıyorlardı. Han zamanındaki törene riayet yüzünden yine güya dört uruğa dayanıyorlardı. Khıyva Konrat beği «Muhammed Rahim Han»m dayandığı dört uruk şunlardı: 1) Şart, 2) Özbek, 3) Acem, 4) Türkmen. Bukharada ise, eskiden hiç itibarı olmıyan l) Miin, 2) Arlat, 3) Barın, 4) Bataş urukları «emaretin dört payesi» ilân edilmişti. Muhammed Rahim Konrat’ın mabeyincisi müslüman olmuş bir' rustu. Son Bukhara emîrlerininki ise Iranlılardı.
Türkîerde yerleşen «karadan (yani avamdan) khan olmaz» akidesine karşı, daha çok, eskiden tecrübe edilen moğol «küregen»lik yani damadlık usulüyle hanlarla münasebeti muhafaza etmek ve o da kâfi gelmediği takdirde, dinî ve kudsî şekillere dayanmak fikriyle pey- jgumber nesilleriyle sıhrî münasebetlere girmek esasları kullanıldı. Buk- lıaranın mangıt hükümdarı «Rahim Bek», Ebülfayız Hanın kızı Şem- sımâh Ayım ile evlenmişti--0). Rahim Beğin ölümünden sonra bununla
Hanın üçüncü oğlu Ebülfayız (1772-1776), Karakalpak hanlarından Yadigâr, İlbavs oğlu Seferin oğlu Pulat Gazi, Karabay (Abdullahm) oğlu Dördüncü Ebülgazi (1791- 1802), Yadigârın oğlu Beşinci Ebülgazi (1803-1806) hanlık tahtında bulundular. Dördüncü Ebülgazi zamanında 1793 yılında Khıyvada bulunan alman B 1 anken n a g e 1 ve ruslardan Yakov ve Petrov adındaki kimseler, bu memlekette hanlarla beğlerin münasebetini pek güzel tasvir etmişlerdir; ki onuncu asırda Edil havzasındaki Khazar hakan ve beğleri arasındaki münasebetlere pek benziyor. Bu zamanın Khıyva hanları arasında pazara geldiğinde yakalanıp han ilân edilenleri de oldu (Tevlce Han). Sonu öldürülmekten ve yahut rezil bir surette kovulmaktan ibaret olan bu hanlığı, birçokları, istemedikleri halde, kabul etmek zorunda kalıyorlardı. Hanların işi ancak yılda üç defa ahaliye parlak' surette görünüş yapmak, bazan düğüne gitmek, idam cezalarını tasdik etmek, kalan bütün ömrünü şehir dışındaki sarayların birinde mahpus bir halde geçirmekten ibaretti. Aralarında, fazilet sahibi planlar da vardı. Meselâ Dördüncü Ebülgazi şâirdi, «Beyzâ» mahlesıyle güzel şiirler yazardı.
Dostları ilə paylaş: |