Bunlar 1927 de Rus Avrupasmın 24 kadar şehrinde konser verdiler -™). Özbeklerin en mâruf mugannisi olan Semerkandlı Haci Ab-
200) Enbekçil Qazaq,. 8/6/1927.
2T0) Maarif ve Oqutğuçı, 1926 Nr. 6; 1927 Nr. 5.
dulazize de devlet tarafından, kaydı hayatla, maaş (pensiye) veriliyor. Şehirli Özbek ve tacik havaları, daha ziyade Türkiye havalarına benzi- yor, ki İran tesirindedir. Bunlardan bilhassa «Şeş maqam» namiyle mâruf Dü gâh, Se gâh, Çehâr gâh, Bayat, Şehnâz-i gülyar, Nesrullah hava- lan meşhurdur. Bundan başka İran klâsiklerinden Irak, Hicaz, Uşşak, Neva, havalarını bilenler de vardır. Yerli «küy» (hava)Ierden daha ziyade Nalış, Terennüm, Gül oyun, Qaşqarça, Endicança, Dibaça, Gülbağ- ce, İsbay, Mirza-Devlet şarkıları, keza Terme, Lepe, Yaryar ve daha Temürlüler zamanında söylenen «Hay hay ölen hay ölen» havaları ve şarkıları mâruftur. Özbekistanın birçok şehirlerinde musiki mektepleri vardır. Bukhara Musiki Mektebinin müessisi ve müdürü,' şâir Fıtrattır. Sonra Recçb müdür oldu. Taşkent Musiki Mektebinin müdürü Gulam Zaferidir. Bu zatın Özbek millî musikisine yaptığı hizmet büyüktür. O- mın çalışmasiyle bütün Özbek mekteplerinde muşikj dersleri programa dahil edildi. Bu mekteplerde millî musiki île beraber Avrupa musikisi de öğretilmekte ise de, rağbet bulamamaktadır.
Taşkent musiki mekteplerinde Toyçı, Seme.4ft.anu iVlusiki Mektebinde eski hafız mugannilerden Hacî Abdulaziz muallimlik etmektedirler. Abdulaziz, Özbek ve Tacik arasında en mahir «dutarcı» dır. Mugannilerden Muhiddin ve Kari Yakubun idaresinde millî seyyar musiki «Bezm-Konsert» dernekleri tesis edilmiştir.: Bunlarda çalışanlardan Yusuf kızı, Abdülkadir Neyçi, Atakhoca Mehmed, Baba Hafız, Tacunisa, Khança Nisa, Kamer. Hanımlar mâruftur. Türkistan * devlet .tiyatrosu nezdindeki daimî musiki «tüde»sinden «Türkistan (Yese)lık Sultan oğ lu» pek büyük istidat göstermektedir. Bu sanatkâr meşhur Muhiddin Karinin eşi sayılıyor. Muhiddin Kari gerçekten de çok mâruf bir mugannidir. Göçebe Özbek oymaklarının musikisi Kazaklarınkine pek yakındır. Bu musiki, keza özbeklerin şamanî «Bakşı» havaları ve şarkıları bugüne kadar, maalesef, zaptedilmemiştir.
Kazak ve Kırgızların musikisi ise, şimalî «Ural-Altay turk musikisi» ile cenubî Türkistan musikisinin her ikisinden de istifade etmiştir. Yani Kazak musikisi, Tiirkmenler kadar değilse bile, «Horasan, Mâve* râünnehir, şehir musikisi tesirinden uzak kalmamıştır. Bununla berabeı kırğız, kazak, karakalpak, ve başkurt musikisi, eski bozkır türk aristokrasisinin orijinal havalarını muhafaza etmiştir. Orta Türk orijinal millî musikisini arıyanlarm, meselâ, şu havaları cidden beğeneceklerini zannederim: «Alçağırdıfi aççı kiivü» (bu Alçağır Mirza manğıt Musa Be- ğm oğlu olup, yukarıda s. 139 zikri geçmiştir.), «Boz aygır», «Aqsaq qulan Coçı Han», «Boz îngen». «Qonur qaz», «Sarı bel» , «Qoş kelin- çek», «lrke atan», «Ters qaqbay», «Azamat Qoca». «Bulan cigit»,
TAbrnbettin Soiq:ldağı», «Boz Turgay», «Qara curga»; Bunlardan son ikisi ve «Aqsaq qulan» ile «Boz ingen» Başkurtlarda da vardır ”'j). «Aqsaq quian» havası Çingiz’in oğlu Coçı Hana mensup bir havadır, ki bir parçası Temürlü Uluğ Beğin tarihinde (Târikh-i Arba‘-i Ulus) münderiç bulunmaktadır2'-).
«Boz ingen» havası hakkında, bir müthiş hâdiseyi mütaakıp yavrusuna verecek sütü kesilmiş olan dişi boz devenin karşısında çalınıp, nihayet kendisine süt geldiği; «Qonur qaz» hakkında, çalındığı zaman semalara uçan kazın uçamayıp yere inmek mecburiyetinde kaldığı rivayeti söyleniyor. Kazaklar millî musikiye fevkalâde rağbet gösterirler. Münevverlerin ekserisi «dombra» (tanbure) kullanmasını bilir, şarkıların ve havaların toplanmasına gayret ederler./ «Kazakistan! öğrenme cemiyeti», 1921 açlık yılını Kazak içinde geçiren rus musikişinası Zata- yeviçi çalıştırarak bütün havaları toplatmış ve bu Kayalar, 1925 te O- renburgda «Kırgız (Kazak) halkının 1000 şarkısı» adıyla 402 sahife olarak neşrolunmuştur. Bu işe, bütün kazak münevverleri iştirak ederek musikişinasa yardım etmişlerdir.
Mâruf münevverlerin imlâ ve not ettirdikleri en ehemmiyetli şarkı ve havalar şunlardır: Bayutrsun oğlu Ahmed «Qubakhan», «Qaraköz», «Qarakongır», «Köroğlu» havaları; Qaratay Sultan evlâdından Medet oğlu Kanber: «Aqsaq qulan Coçı Han»; Bükey Han evlâdından Abdullah: «Qaracas», «Seyt.ek», «İki ciren»; Cılkaydar oğlu Mukhtar: «Al- tay», «Navruzba$'-Kine Sarı»; Otegen oğlu Atikey: «Kine Sarı marşı»; Mukaş oğlu Eldad: «Kökçetav»; Abdurrahman oğlu Habibuîîa: «Emir Temir» (Aksak Temir); Orazbav kızı: «Cayıq», «Quşay»; İlen oğlu oğlu Cumas: «Qublandı»; Ispul oğlu Mirza Gazi: «Aq üyrek»; Sey- fullnh oğlu Sadivakas: «Abılaym sevarı marşı»; Mayii oğlu Baymemet: «Sarı Arqa»; Alman oğlu: «Asav qoiigır»; Abdıkhan oğlu İmankan: «Qara corga» ; Aymavut oğlu Yusufbek: «Kelinsek», «Qara turgay»; Bazan oğlu Habibullah: «İdige Mirza»; Kulbav oğlu Medet: «Kebek batır» ; Osman oğlu Ebîş: «Qızcibek»; Samet oğlu Mukhtar: «Közge- men amanati» ; Karaldı oğlu Baykadem: «Aq tas»; İs kızı Sare: «Sulu- cas»; muharrir Sıralı oğlu Mehmedcan: «Qar.a tav»; Ihsanali oğlu Salih: «Qasqa qulan»; Oraz oğlu Hacmurat: «Qarakhan».
Bunlardan başka münevverlerden aslen Kırımlı Bigiş oğlu Abdtır- 335 ıahman ve Cangeldin, akınlardan (yani halk şâirlerinden) Kuştan oğlu Akımkeray, Cumabay oğlu Balmukan iştirak etmişlerdir. Bu işe her milliyetçi münevver gerçekten candan iştirak etmiş, herkes bildiğini yazdırmış ve bulup kaydettirmeğe çalışmıştır. Neticede, Orta Türk millî musikisinin en seçkin havaları zaptedilmiştir. Bunlardan bazıları, artık unutulmakta olan eserler olup, meselâ «Qaraköz» havasını ancak Bay336 tursun oğlu Ahmed bilmiştir. Şarkıların izahında, Bükeykhan oğlu Ali- khan da yardım etmiştir. Münevver Kazakların kendi musikilerini bu kadar aşkla sevdiklerine hayran olan rus musikişinası Zatayoçiç, kitabının başına gayet heyecanla yazılmış bir mukaddime ilâve ederek, eseri, Kazak halkına hediye ettiğini söylemiştir. Gerçekten eseTİn mensur metin kısmı da baştanbaşa bir millî musiki âbidesidir.
Türkmenistanda da böyle bir teşebbüs oldu. 1928 de Türkmenistan hükümet âzasından Atalay oğlu Kaygısız, Berenli oğlu Beşim, Böri oğlu Kümüşali, yukarıda adı geçen Kulmehmed oğlu Abdulhekim, Berdi oğlu Bekki ve Khan Yomudski’lerin gayretiyle rus musikişinası üspenski, yânında Merv Teke Türkmenlerinden saatçi ve musikişinas Nefesali oğlu Mehmed Murad olduğu Kaide, Merv, Takhtabazar, Sirakhsda; Khorezmin Takhta, Pursa, Kühne-ve Yanı Urgenç şehir ve tümenlerinde bulunup, türkmen şarkılarının en mühimlerinden 115 kadarını zapt ve kaydetmiştir. Şerh ve izahatiyle beraber 376 sahife olarak neş/etmiş- lir. Eserin baş tarafında, sark musikisine bihakkın vâkıf olan Biliayev tarafından türkmen musikisinin tarihine ve tahliline ait yüz sahifelik bir mukaddime ilâve edilmiştir.
Türkmenlerin musikisine daha ziyade İslâmî, Horasan, İran ve medenî şehir Türkü musikisi tesir göstermiştir. Meselâ Nr. 13, 14, 23 «E- mir Ali Şir Nevaî»ye, Nr. 37 «Sultan Hüseyin Bay kara» ya nisbet verilen havalardır. Bu esere dercolunan Köroğlu destanına ait muhtelif havalar, bilhassa «Reyhan arab» (N. 97), «Qıratım» (N. 30), «Qırat gel» (N. 76), «Qıratjninen Köredalm» (N. 1 13); keza hayvanlara hitaben veyahut onların dilinden söylenen «Turna» (N. 34, 70); «Ço- barat» (N. 54), «Turgay» (N. 68, 88), «Tay atım gel» (N. 85) havaları, orijinal millî eserlerdir 337). Türkmen musikisi, Orta -ve Önasya Türkleri musikisi arasında bir vasıta teşkil etmektedir; millî havaları çalmakta en mühim âlet Başkurtlarda, Altay ve Anadoluda olduğu gibi «düdük» (ney)dir.