Sakaların tarihi bugün yeni baştan tetkika muhtaç bir haldedir. Buna dair yegâne bitaraf tetkik O. Frank e’nin tetkikidir, (Beitrttge, s. 46-61);. fakat bu da çok eksiklidir, bunun için çin ve greko-lâtin kayıtlan yanında İran ve türk destanları tam olarak istifade edilmelidir. Sakalar ve Şular meselesine dair tafsilât vermenin yeri burası değilse de.1 bu tafsilâtı vermeden de geçemedik.
, 3) Masagit’lerin esas unsurunun türklüğü, bâzı' yunan mfcnbalarmdan (The-
ophanes de Byzance, Photios, ve Prokopios ve ermeni müellifi Sebeos, bk. M.ar- belki de Eftalit (Abdal), Kank ve Karlıkların ataları olacağını sanıyoruz. Masaget gurupu kavimlerle birlikte Hararın şimalinde yaşamış olan Khazar, Bulgar ve Suvar lann da bir vakit güney Türkistanda yaşadıklarını gösteren deliller- vardır*1») . Khazar ve Bulgarların dili diğer Türklerinkinden, şimdiki çuvaşça gibi, Z. ve Ş seslerini R ve L telâffuz etmekle ayrılmıştır. Bu fark eski türk urug isimlerinde (meselâ Kümidh. Oğuz, Toquzoğuz ile muvazi olarak Kiimeri, Oğur, Toquroğur), coğrafî isimlerde (Semeıqand ile Semizkent, Öküz ile Ogurça, Özi ile Oor) görülmektedir413). R-L konuştuğu anlaşılan Oğur’lar ihtimal ilk Türk siyasî zümresi olmuştur. Bu eski zamanlar için arkeoloji, mitoloji ve dil mukayesesi gibi şeylerden başka vesika bulunmadığı için Türklerin aslı, Saka ve Masagetler hakkında her türlü ve biribirine .zıd nazariyelcr ileri sürülür durur. Fakat bugün kesin olarak' söylenebilecek bir cihet Türklerin asıl vatanının önce zannolunduğu gibi Moğolistan ve Aîtay686970) olmayıp, Batıtürkistan, Tiyansan ve Aral mıntakaları olduğudur. Eski Khazar ve Göktürk menşe’ menkibeleri de bunu müeyyittir. Khazar, Bulgar, Başkurt ve Peçenek uruğları tarihî devirlerde her vakit Hazar- Aral mıntakalarında yaşamışlar, fakat hiç bir zaman Altay-Tiyanşan hattının doğusunda görülmemişlerdir71). Türk dili ve medeniyeti Tüv- kistanın güney bölgelerinde eski Hindistanm 'Dravid ve Hinduküs ka- vimleri ile tarihten önceki devirlerde temas neticesinde inkişaf ettiği anlaşılmaktadır72).
Aryanîlerin istilası Aryanî kavimlerin bandan gelerek Türkistana gir- meleri M. ö. 2000 senelerinde başlanmış ve bu binyılın son yarısında gelişmiştir. Bunlar başta Hazar Denizinin güneyinde kaldılar ve Gürgan nehri, onların diline göre; «Sind» ismini taşıdı. M. ö. 1700 hududunda Vedik Aryanîler Hindistana geçmiş ve İndus nehrine «Sind» ismini vermiştir. Diğer Aryanîler de Türkistana gelmişlerdir. Bunlardan, kuzey Afganistanda yerleşen Baktryalılarla Mâverâünnehirde yerleşen Sogdlarm ve Khorezmlilerin önasya ve İran yoluyla, As(Alan, Aorsi)larm Hazar Denizinin kuzey sahili yoluyla gelmiş oldukları görülmektedir. Baktryalılar siyaselen İranın bir parçası sayılmış, Sogdlar Sakalara, Khorezmlilerle Aslar da Masaget zümresine iltihak etmişlerdir. Demek Sogdlarla Khorezmiler Türkistana ilk gelen Aryanîlerdir. El-Bîrûnî’nin naklettiği eski Khprezm rivayetine göre, onlar bir «Türk padişahının müsaadesiyle» gelerek kendi isimlerini alan ülkede yerleşmelerinin Selevk takviminden önce 982 de, yani
M. ö. 1292 de vaki olduğuna inanmış ve bu seneyi kendi takvimlerinin mebdei saymışlardır. 3u rivayetin 10. uncu asır müellifi Mukaddesi tarafından nakledilen şeklinde ise KHorezmlilerin «Şark padişahına» 400 bekâr asker olarak geldikleri, o padişahın verdiği 400 türk kızı ile evlenmiş, böylelikle İranlı ve Türk melezi bir kavim vücuda gelmiş olduğu anlatılmıştır.
Sogd, Khorezm ve Aslar müstakil siyasî teşkilâta malik olmamışlar, hâkim unsur Sakalarla Masagetler olmuştur. M. ö. 932 de «bazı garp barbarları» nın Çin’in batı sınırlarında zuhur ettiğini Çin kaynakları kaydeder. Bunlar Sakaların doğu kolu olsa gerektir. M. ö. 9 uncu asırda Saka (Skit), Masaget ve Kîmmeriej/siyasî Önderlik için Amu- derya havzasında savaştılar. Herodot’a göre bu mücadelfe neticesinde Kirnmerler MasagetleT tarafından Doğuavrupaya tazyik edildiler. Bir kaç batın sonra Sakaların bir kısmı Skit adı altında Doğuavrupaya gelerek, bazı şimalî İran kavimleri (Sarmatlar)la birlikte, muahher Batı- Hun ve Kıpçak-Möğollarınkine benzer bir devlet kuruyorlar. 665-615 lerde Sakalar önasyanin bazı kısımlarını fethediyorlar. Sakalar 623 te «Su» ismi altında Çinin batı sınırlarında görülüyorlar. Burıa dair Çin kaydını De Groot «Türkistana ait ilk mevsuk tarihî kayıt» olarak kabul etmiştir. M. ö. 6.-2. nci asırlar arasında Aryanı kavimllr sel gibi akıp geliyor ve Türkistanm cenubî kısımlarını istilâ ediyorlar. Akhemen lranîleri, ve MakedonyalTBüyük İskender, onun halefleri olan Greko- Baktra kıralları. eski Baktralıların yaşadığı Balkh mıntakasını merkez edinerek, kendi devletlerini kurdular, Semerkand gibi eski şehirleri yıkarak, yerine yeni şe*fiirler bina ettiler ve bunlarda Aryanî unsurları iskân ettiler. Memleketin yerleşik ve göçebe yerlileri kuzey ve doğuda bozkır sahalarına çekildiler. M. o. 1 122 de kuzey Cinde büyük bir devlet kurmuş ve oraya Ortaasya din ve nizamını getirmiş olan Çu (Chou) sülâlesinin buraya batıdan yapılan bir tazyik neticesinde geîmiş olduğuna dair rivayetler söylenmiştir. Kaşgarînin eski Türk rivayetlerinde dahi Çu havzasında yaşamakta iken batıdan, İran üzerinden gelen bir fatih kavmin tazyiki neticesinde Çin taraflarına giden bir «Şu» sülâlesinden bahsedilmektedir73). Buriuri gibi kuzey Sibiryada yaşıyan ve kendilerini «Saka» diye adlandıran «Yakut» Türklerinin atalarının da, milâttan birkaç asır önce dışardan gelen bir saldırış sonunda, cenuptan kaçarak Yenisey İrmağı ve Baykal Gölü yakınlarına sığınmağa mecbuT olduğu hakkında rivayetler vardır î>). Aryanı «Soğd» kavmine mensup tüccar sınıfları da, galiba Türkistanı istilâ eden aryanı hükümdarlara dayanarak, Türkistanm muhtelif noktalarına yayılmış ve kendi müsta- merelerini vücuda getirmişlerdir.
adlandırdığımız «Ural-Altay» kavimleri), bilhassa Oğuzlarla Kıpçak ve Kimakların cedleri Milâttan önce ikinci asırda Çinlilerin «Hun» yahut «Hiung -nu» dedikleri büyük «Kun» yahut «Koyunlu» Devletini kurdular) ..Bunların gerek Moğolistanda müstakil ve gerekTür- «i» »-'v ı rp ı , Bir kısım Turanlılar (yani «Turan» umumî adıyla Bir Daha TuranlIların w