Adap 28 Şubat darbesi basin açiklamasi

ADAP 28 ŞUBAT DARBESİ BASIN AÇIKLAMASI

Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar yaklaşık olarak 10 yılda bir sözde Demokrasinin balans ayarına yönelik darbelere tanık olmaktayız. İslami değerlere ve halka karşı yürütülen ve İnsan onurunu ayaklar altına alan, silahlı cuntanın darbeler zincirinin kara bir lekesi olan “28 Şubat Post Modern Darbesi”nin 16. yıldönümündeyiz.

28 Şubat Post Modern Darbesi, “İrtica İle Mücadele" adı altında MGK kararlarıyla Kırmızı Kitap'ta "İç Düşman" ilan edilen toplumun asıl unsuru olan Müslüman kesime yönelik sindirme politikasını uygulamaya koymuştur.

Özellikle okul ve kamu kurumlarından dini değerlerin tasfiyesi hedeflenerek, İmam Hatip Liseleri, İlahiyat Fakülteleri, Kur'an Kursları, cami, dernek ve vakıflar üzerinde bir karabasan gibi çökme hareketidir.

28 Şubat Post Modern Darbesi; bir kısım generallerin ve onların güdümündeki beşli çeteyi oluşturan sendika ağaları, medya kartelleri, sermaye patronları ve despot bürokratların illegal olarak ülkemizin geleceğine ipotek koymasıdır. Bu hareket, ülkemiz tarihine kara bir leke olarak geçen darbelerden biri olarak anılacaktır.

28 Şubat darbesi öncesi yaşananlarla bugünkü Ergenekon soruşturmasıyla ortaya çıkan “ülkeyi darbeye götürme” girişimleri benzerlik göstermektedir. Ergenekon soruşturmasında ortaya çıkan belgelerde darbeye zemin hazırlamak için toplumda kaos oluşturulmuştur. Kafes, balyoz, ay ışığı ve sarıkız gibi eylem planları ile bunu icra etmeye çalıştıkları görülmüştür.

Bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubat zihniyetin ürünü olan Ergenekon Çetesi hala tam olarak adaletin karşısına çıkarılmış değildir. Dışarıdakiler panik içinde resmi ve sivil ortamlarda pusuya yatmış, uygun bir zaman ve zemini kollamaktadırlar. Ellerine geçecek ilk fırsatta yeniden toparlanıp hortlayacak günü beklemektedirler.

Bu gün ülkemizde ve dünya da Emperyalist güç ve hıyanet şebekelerinin güdümünde olan 28 Şubatçıların tüm kukla, zalim ve despot yönetim ve yöneticilerinin karşılaştığı hak mücadelesi karşısında nasıl savunmasız kaldıkları, demir parmaklıkların arkasına atıldıkları ve dayandıkları şeytanı güçler tarafından terk edilip kullanılmış peçete gibi tarihin çöplüğüne atıldıklarını bizlere göstermektedir. Mahkeme-i Kübra’da Hz Ali’nin dediği gibi “Mazlumun zalimden hakkını alacağı gün, şüphesiz zalimin zulmettiği günden daha çetin olacaktır”

İlahi mukadderatın tecellisi olarak her bir zalim, gasıp, despot, müstekbir, tüm tağuti egemen güçleri bekleyen akıbet bu olacaktır. “Zulmedenler yakında nasıl bir inkılâpla devrileceklerini bileceklerdir” (Şuara 227) ayetinin hükmü ile İslam’a ve İslam Ümmetine ihanet eden tüm zalimleri bekleyen akıbet tecelli edecektir.

Milletimiz; yeni 28 Şubatlarla karşılaşmaması için uyanık olması zorunludur. Halkın iradesini önemsemeyen ve umursamayan dikta yönetimlere ve darbelere karşı, halkın daima dinamik gücünü ‘Mabetlerden damlara, karanlık dehlizlerden meydanlara döküp diktatörlerin heveslerini kursaklarında bırakacak iradeyi ve gücü ortaya koyabilmelidirler.’

28 Şubat cuntaları ise, İslami camiaya uygulanan tecrit ve zulümler nedeniyle darbeleri, darbe teşebbüslerini ve her türlü zulmü lanetliyor, darbe yapanları halkın vicdanında mahkûm ediyoruz.

Daha dün 28 Şubatta Sincan dan tankları bakıma götürüyorduk diyen ey emekli komutan ,tankları sincandan ostime götüreceğine ostimden 2 usta getiremedin mi.

28 Şubat Tarihin akışı içinde nokta kadar bile değeri olmayan adamların millete karşı darbesiydi.Oysa unutmuşlardı.Galip olan ALLAHDIR. 28 şubat’ın ismi konuldu.28 şubat eşittir zulüm,eşittir gaddarlık, eşittir adam kıyımı,eşittir öğrencilerin dışlanması,

28 şubat eşittir,Müslümanların,Türkiye’de zenci kabul edilmesi. 28 şubat kur’an kurslarına kilitlerin vurulduğu bir gündür.28 şubat

şu kapıdan başörtülü öğrencilerin girmesinin yasaklandığı bir gündür. 28 şubat Üniversite kapılarının arkasında profesörlerin tetikçi olarak kullanıldığı bir gündür.28 şubat ilmin dibe vurduğu,Türkiye’de ilmin rafa kaldırıldığı bir gündür.Türkiye’de üniversitelerin,üniversite olmaktan çıkarılıp, yüksek lise haline getirildiği bir gündür. 28 şubat darbecilerin,vur-alların ve generallerin halka düşman-

lığını ilan ettikleri gündür.Generaller 28 şubat’ları artık bir daha yaşamayacaklardır.buna halkımız asla müsaade etmeyecektir.darbe-

ciler ,artık darbe yapmayı hayallerinden silsinler.bu ümmet darbeye karşıdır.Hayatını Allah’ın razı olduğu biçimde yaşamaya ve İslam

dinini kendi hayatında uygulamak üzere Rabbine söz verdiğinden dolayı ,darbecilere asla yol vermeyecektir.Tanklar ,küçük bir ilçede sadece bir gece yapıldığı için,bir geceden dolayı tanklar Sincan da

yürütüldü.gerçekten orada ,bir kaç tane gencimizin icra ettikleri Kudüs gecesinden dolayımıydı bu darbe,hayır.Millete yapılmıştı dindarlara yapılmıştı Allahın dinine davasına ve bu davaya sahip çıkanlara yapılmıştı. Diğer çok önemli bir mevzuda bu işin yapılma sebeblerinden biriside paradır.

1997'de Hazine'nin faiz ödemeleri 2.2 katrilyon lira tutarken Erbakan'ın devrilmesinin ardından 1998'de 6.1 katrilyona,1999'da 10.7 katrilyona, 2000'de 20.4 katrilyona ve 2001'de de 41 katrilyona yükseldi. Böylece 2001 krizinin önemli nedenlerinden birinin 28 Şubat müdahalesi olduğu da bu yüzden kolaylıkla iddia ediyoruz. Zaten manevi haklarımızı helal etmemiştik. Ama bu paralar Darbecilerden alınmadığı müddetçe Maddi haklarımızı da helal etmeyeceğiz.

Türban gericiliktir,Başörtülüler arabistana gitsin diyen ergenekonun başı olduğu idea edilen ve 50 yıldır bu milletin başına musallat olan iskele babalarına hakkımızı helal etmiyoruz.

İmam hatipleri kapatılmasına karşı çıkanlara bunlar yarasadır diyen kumar oynarken burnunu kırdıran başbakanlara hakkımızı helal etmiyoruz.

28 Şubat kararları için o gün , kararlar UY-GU-LA-NA-CAK deyip te şimdi ise 28 şubat millete yapılmış bir darbedir diyen dindarlara yaranmak için de Allahı size emanet ediyorum diye Pot kıran hanımefendiye hakkımızı helal etmiyoruz.

Bugün 28 Şubat ogünlerde askerlere, askerlere çalışan gazetecilere, işadamlarına akademisyenlere,siyasetçilere esas amacı özgürlükler olan ama Ogün bugün 5 li çete diye anılan Sendikacılara hakkımızı helal etmiyoruz.Bunlar bugün utanıp ta bir özeleştiri yaparlar mı acaba.

Amma Bu gün 28 Şubat cuntanın mağduru, mazlumların ve mağdurların hamisi, halkın ve hakkın savunucusu, Savunan Adam Milli görüş lideri Prof.Dr.Necmettin ERBEKAN Hocamız 28 Şubat 2011 günü Hakkın Rahmetine kavuşmuştur. Vefatının 2.yıl dönümünde Savunan Adam; ülkemizdeki İslami hareketin öncülerinden ve Müslüman halkımızın gönüllerinde, her 28 Şubat’ta saygı ile anılıp, Rahmetle Yâd edilecektir.

AYRICA 28 Şubat denilince ‘’Namlusunu Millete çevirmiş tanka Selam durmam’’ diyen Darbeciler tarafından katledildiğine inandığımız Merhum Muhsin Yazıcıoğlu nu da Rahmetle yad ediyoruz.Biz bu iki Dev adamdan memnunduk sende memnun ol yarab. Onlara varsa her türlü haklarımızı helal ediyoruz.Onlarda bizlere hakkını helal etsin yarab.

Bizler dinimizin emri gereği bize yapılan bu Zulümleri yapanlara karşı bu meseleyi kan davası haline dönüştürmeyeceğiz. İntikamımızı Ali imran suresi 4.Ayeti gereği Allah azizdir. Ve intikam alandır ayetine havale edeceğiz.Rabbimize havale edeceğiz.

Ama Unutmayın ki ASLA Ve ASLA Unutmayacağız Unutturmayacağız.

Son olarak 28 Şubatla alakalı olmayan birkaç meseleyi de zikretmeden geçmeyeceğiz.

1-Acilen Memur senin başörtüsünün her alanda özgürlüğü için toplamış olduğu 12 milyon 300 bin imzanın gereği olarak tüm kamusal alan içi ve kamusal alan dışı yani her yerde şartsız şurtsuz serbest olmasını istiyoruz.İktidarın bundan daha iyi bir fırsat bulamayacağını ifade ediyoruz.

2-Bu iktidarın Teröre finans yasası ile Hayatının en büyük yanlışını yaptığını ve Acilen bu yanlıştan dönülmesini yoksa bu iktidarın sağlamış olduğu konjektürel rahatlama dönemi geçtikten sonra bu yasa tüm yardımlaşma vakıflarının ve derneklerinin sonu olacağını bilmesini bir kez daha ifade etmek istiyoruz.

3-Aileden sorumlu bakanın feministçe çıkardığı yasalar ve en son Süt bankacılığı gibi batılı ülkelerin yapmış olduğu yasaların aynısı uygulama gibi bizim midemizi bulandıran tüm bebeklerin küçük bir karışıkla SÜT KARDEŞLİĞİNİN tesis edileceği bu uygulamalardan acilen vaz geçilmesini insani ve dini bir görev olarak görüyoruz.

4-İktidarın kardeş kavgalarını sonlandıracak doğulu insanımızın haklarını batılı insanımızın ise hassasiyetini göz önünde bulundurarak çıkarılacak her türlü açılımın yanında olduğumuzu gerçek çözümün ÜMMED BİRLİKTELİĞİNDE Olduğunun unutulmamasını bir kez ifade etmek istiyoruz.

GÜZEL SONUÇ HAKKA TESLİM OLANLARINDIR. Tüm katılımcılarına teşekkür ediyoruz. 28.02.2013

İHH ANTALYA ŞUBESİ,　　

ANSED DERNEĞİ-ANTALYA,

DİYANET-SEN ANTALYA ŞUBESİ,

KARDEŞLİK VE DOSTLUK DERNEĞİ- KUMLUCA

MEMUR SEN - EĞİTİM-BİRSEN ANTALYA ŞUBESİ,

RADYO MERCAN,

ANTALYA RİBAT　DERGİSİ　TEMSİLCİLİĞİ,　

SERİK EĞİTİM-KÜLTÜR VE HİZMET　DERNEĞİ,

MANAD DERNEĞİ –MANAVGAT,　

İLİM YAYMA CEMİYETİ ANTALYA ŞUBESİ,

ANÇED DERNEĞİ-ALANYA,

İNSANI YARDIM DERNEĞİ İYAK ANTALYA,

İLKEDER ANTALYA

SEBİLAY DERNEĞİ-ALANYA.

YERYÜZÜ VAKFI-ANTALYA,

KUTUPYILDIZI DERNEĞİ-ANTALYA,

VAHDET VAKFI-ANTALYA,

ANİMDER-ANTALYA　

BİRLİK VAKFI-

AGD ANTALYA

AKPARTİ GENÇLİK KOLLARI

ANTALYA ALPEREN OCAKLARI