Alonot com
Yüklə 395,77 Kb.
|
- Bu səhifədəki naviqasiya:
- Tekerleme Bilmece
- AZİZ İLE İZZET
- Arı Rondu Bilmece
- Saymaca Bilmece
- MÜGE’NİN GÖZLERİ
- Karga Bilmece
- CAN İLE CANAN
ŞAŞKIN TAŞKIN Çarşının birinde kuş satan Taşkın adında biri varmış, Taşkın her gördüğüne şaşkın şaşkın baktığı için adını Şaşkın Taşkın beş liraya beş tane kuş satarmış. Arkadaşları da buna şaşırırmış. Şaşkın taşkın, iş isteyenlerden kuş beslemelerini istermiş. Kuşları taşla oynamayı, taşların şakırtılarını çok severmiş. Kuşlarını beslemek isteyenlerden her akşam taşları şakırdatarak kuşları uyutmalarını istermiş. Kuşların uyumaları büyümelerini sağlarmış. Şaşkın Taşkın da mutlu olurmuş. Tekerleme Bilmece Şu köşe yaz köşesi, Dalda durur, Bu köşe kış köşesi, Elde durmaz Ortada su şişesi ( Kuş ) HECE VE KELİME ÇALIŞMALARI EŞ AŞ İŞ OŞ UŞ IŞ ÖŞ ÜŞ ŞE ŞA Şİ ŞO ŞU ŞI ŞÖ ŞÜ
EŞE EŞİ AŞI AŞA ÜŞÜ TAŞ İŞE BAŞ KAŞ YAŞ DÜŞ KIŞ DUŞ KOŞ BOŞ COŞ ŞOM BEŞ EŞLİ EŞME EŞSE EŞMİŞ AŞMA AŞSA ŞENAY ŞEBEK ŞEKER KAŞI YAŞI ŞAŞI TAŞI BAŞI ŞİŞE DİŞİ ŞUNU ŞUNA KUŞU BOŞU DÜŞÜ ŞÖLEN İŞTE ŞÖMİNE MAŞA ŞİŞE ŞİMŞEK ŞEMSİ ŞORT ARKADAŞ YAŞIT BÜŞRA ŞÜKRAN TAŞKIN HAŞHAŞ YAŞLI EŞEK ŞAKŞAK EŞYA İŞLEK İŞTE BAŞARI KÖŞE KAŞIK KARDEŞ BARIŞ BEŞİK TEŞEKKÜR ALKIŞ ATEŞ AKŞAM TAŞKIN TURŞU İŞARET MARŞ ŞENLİK KOŞU AYŞE ŞİMDİ ŞEMSİYE YEŞİL ŞAŞKIN DÖŞEK NEŞE MEŞİN ŞUBAT EŞİK İŞLE ŞARKI TAŞIT BAŞAK ŞIMARIK METİN ÇALIŞMALARI İşte şanlı Atatürk. Neşe şekerli süt tattı. Işık beş kaşık bamya yedi. Şenay yeri eşmemiş. Şule, beş şişe süt al. Akşam dayım şarkı söyledi. Minik bebek üşüdü. Şule turşu yedi mi? Ablam mendile oya işledi. Büşra taşıtları şaşırdı? Barış şimdi okula koşar. Dede bana beş şeker al. Koşma Şule koşma. Taşkın arabayı taşlama. Ninem sarı şal örmüş. Şermin düşünde düştü. Kardeşim beş yaşında. Şükran teşekkür etmişti. Şakir şaşı bebek alma. Başak ile Şermin yaşıt. Şenay boşu boşuna konuş ELMALI ŞEKER İşte şanlı Atatürk, Babam iki tane elmalı şeker aldı. İşte şanlı bayrak. Bir tanesi bana, bir tanesi kardeşime. Yaşa büyük Atatürk. Elmalı şekerleri aldık, yedik. Yaşa şanlı al bayrak. Babama teşekkür ettik.
Uygun noktalama işaretleri koyalım.
“ş” ekleyelim, okuyalım.
AŞURE
Ayşe abla, aşure pişirdi. Aşure tatlı oldu. Şenay bol bol aşure yedi.Ayşe ablaya teşekkür etti. Şule de aşure yemek istedi. Ayşe abla ona da bir kase aşure ikram etti. Şule aşureyi yedi, bitirdi. Ayşe ablaya teşekkür etti. Barış şarkı söyledi. Şenay şıkır şıkır oynadı. Arkadaşları onu alkışladılar.
Şaşkın ördek suya düştü. Şımarık kedi eşikten onlara baktı. Neşe ninesine şekerli süt ikram etti. Annesi Neşe’nin başını okşadı. Ablası bulaşıkları yıkadı. Annesi ona teşekkür etti. Bebek de yeşil beşikte uyudu.
Bak Şenay bak. Bu Şule. Şule’yi eş al, eş tut. İyi eş tut. Beş taş oynayın. Şarkı söyleyin. Şiir okuyun. Şimdi sen oyna. Sonra Şule oynasın. Sıra ile oynayın. İyi iyi oynayın. Şenay oyun oynadı. Şule oyun oynadı. Yaşa Şule yaşa! Yaşa Şenay yaşa. Şule yolda bir kuş bulmuş. Kuşu eline almış. Kardeşine koşmuş. Kardeşi kuşa bakmış. Bu kuş yaralı demiş. Yarasını sarmış. Kuşun önüne su ile yem koymuş. Kuş yemi yemiş, iyi olmuş. Z SESİ VERİLİRKEN * “Azizi ile İzzet” ve “Az Gittik Uz Gittik” adlı hikaye okunur. * Tekerleme söylenir. * Öğrencilere resimler gösterilerek “z” sesine dikkat çekilir. * Adlarında “z” sesi olan öğrenciler belirlenir. * Ses levhası asılır. * Çalışma sayfası hazırlanır. İçinde “z” sesi olan nesneler kırmızıya diğerleri istenilen renge boyatılır. * Cd izletilir. * Sesin yazılış yönü gösterilir. * “Z z ” ler yazdırılır. * Yarışmalar düzenlenir. Ses ile ilgili en çok kelime söyleyen ve yazabilen grup birinci olur. * Hece, kelime, metin çalışmaları yaptırılır.
Yaz geldi, çiçekler açtı. Suyu tuzlu içilmez, Arılar hep çalıştı. Vapursuz hiç geçilmez, Arı vız vız vız, Rüzgarları çok eserse, Arı vız vız vız diye çalışır. Dalgaları eksilmez(DENİZ)
Az az iken, yaz yaz iken, biz iki kardeştik. Bir oğlan bir kız idik. Öyle haylaz, öyle yaramazdık ki, yerimizde duramazdık. Birimiz yapar, diğerimiz yıkıp bozardık. Güz mevsiminde bir pazar günü, ceviz ağacının altında oyun oynuyorduk. Bir vızıltı duyduk. Arının biri vız vız vızıladı. Çayır çimen yazıladı. Biz de düştük vızvızın peşine. Az gittik uz gittik, dere tepe düz gittik. Gide gide “Kazlar Ülkesi” diye bir yer vardık. Kazlar ülkesinden bir kaz istedik. Bize beyaz bir kaz verdiler. Aldık kazı düştük yola. Derken bir rüzgar esti, ayaz çıktı. Elimiz ayağımız buz kesti. Rüzgar, ayaz canımızdan bezdirdi. Ezdirdi, büzdürdü, bu yalanı düzdürdü. AZİZ İLE İZZET Aziz ile İzzet adında ikiz kardeşler varmış. İkizler sekiz yaşındaymış. Birbirlerine çok benzerlermiş. Çünkü tek yumurta ikizleriymişler. Çok iyi anlaşmalarına rağmen zaman zaman tartıştıkları da olurmuş. Ancak sözleri birbirlerini üzmezmiş. Birinin sözüne diğeri üzüldüğü zaman hemen diğeri özür dilermiş. En çok sevdikleri oyun ise arı “vızz vızz” oyunu imiş. Ellerini üst üste koyar kaldırırken en kaldıran Arı “vızz vızz” diye ses çıkarırmış. Diğeri de ona katılırmış. Bazı bazı oynadıkları zaman üzüntülerini giderirlermiş. Soru: Aziz ile İzzet hangi oyunu oynuyorlarmış? Nasıl bir ses çıkarırlarmış? Arı Rondu Bilmece Yaz geldi çiçekler açtı Biz biz biz idik Arılar hep çalıştı Yüz bin tane kız idik Arı vızz vızz vızz Gece oldu dizildik Arı vızz vızz vızz Sabah oldu silindik Diye çalışır. ( Yıldız ) Önce menekşeyi koklar Sonra gülü severiz Eli sırtında, ayağı karnında Arı balını İzi yıldız, gözleri yıldız Arı balını ( Salyangoz ) Çok severiz HECE VE KELİME ÇALIŞMALARI EZ AZ İZ OZ UZ IZ ÖZ ÜZ ZE ZA Zİ ZO ZU ZI ZÖ ZÜ ZAR ZAM ZİL ZOR YAZ KAZ SAZ SEZ TEZ BEZ BİZ SİZ BUZ TUZ KIZ SÖZ KÖZ BÜZ YÜZ SÜZ TOZ MUZ NAZ ZAN TAZE TEYZE ZAMAN ZEKİ ZİYA ZİLİ KUZU TUZU TOZU TAZI SAZI ÖZLEM DÜZÜ SÖZÜ UZUN KIZAK ÖZEL ZEKA AZİZ NAZLI ÖKÜZ DOKUZ BUZLU ZIMBA SEZER ÖZEL ZAMK YILDIZ ZURNA AZICIK SAKIZ ÇEREZ YAZI SEKİZ KUNDUZ KEZBAN KIZLAR OZAN İZİN NAZAN TÜZÜN BEZELYE ZAMBAK ÜZÜM HOROZ ZEYTİN DENİZ KAZAK ZARF DOMUZ SEBZE ARZU ZİNDE ZERRİN ÇÖZÜM UZAN ZEKİCE ZERDA BEZE MAYDANOZ METİN ÇALIŞMALARI
Sonra oynarsın bizle. Taze taze ye. Tamam Kaya. Yıka da ye. Sonra oynarım sizle. Azar azar ye. Zeki yazı yazmış. Zümrüt üzümü ezdi. Kınalı kuzu tuz yalamış. Şenay teyze bize bak. Özlem mısır közledi. Şaşıran kuşlara yem attım. Özlem zili alsana. Dede suya buz atma. Zambakları otlardan ayıkladım. Anne kiraz, zeytin alsana. Siz de yazı yazın. On iki tane bir düzine eder. Biz de yazı yazalım. Tozlu zemini temizle. Zekiye, yünleri taşırken yorulmuş. Ziya kaleye gol attı. Ziyaret saati 8’dir. Zeki zeybek oynar. Annem bize şort dikiyor. Ayşe, zeki bir kızdır. Nazlı iki salkım üzüm yedi. Atatürk( ) ü iyi tanırız( ) Özer taze süt aldı mı( ) 1-C şubesinde okuyorum( ) BİLMECELER Biz biz biz idik, Buzdan ayaz Uzun uzun uzanır. Dalda durur, Otuz iki kız idik. Şekerden beyaz. Yılda bir kez bezenir. Elde durmaz. Ezildik, büzüldük, (KAR) (KIŞ) (KUŞ) İki yana dizildik. Kuyruğu uzun, beli kısa, (DİŞ) Burnu uzun, beli kısa( FİL) ALİ’NİNİ ODASI Odama yeni bir yatak alındı. Odamın zemini kırmızı renkli oldu.Yatakta kırmızı örtü örtülü. Annem odama yeşil büyük bir koltuk koydu. Sarı lambamı yaktım. Odamda masal okudum. Soruları Yanıtlayalım
KUZU
Özlem’e dedesi bir kuzu almış. Özlem kuzuya zil takmış. Taze ot bulmuş. “Al ye.”demiş. Süt almış, sütü süzmüş.Süte biraz ekmek katmış. “Al sütlü ekmek ye.”demiş. Minik kuzu ot yemiş. Sütlü ekmek yemiş. Özlem ile oynamış. Mutlu olmuş. MARKET Zerda marketten zeytin, muz, kibrit, leblebi, şeker aldı. Sonra kasaya ödeme yaptı .Zerda markette Şermin teyze ile karşılaştı. Şermin teyze, kabak, domates, biber, maydanoz aldı. Zerda ile Şermin teyze eve döndüler.
EZEL’İN ÖYKÜSÜ Ezel güzel öyküler yazardı. Son öyküsünü bize okutmamıştı. Merak ettim.Öyküyü Ezel’den izinsiz aldım, okudum. Öyküsü yine güzel olmuştu. Etkilendim, aynı zamanda utandım. Öykü’yü Ezel’den izinsiz okumuştum. Bunu Ezel’e mutlaka söylemeliydim. Olanları anlattım. Ezel bana biraz kırıldı. Ondan özür diledim. Güzel öyküsünden dolayı Ezel’i kutladım. Ezel buna mutlu oldu. Bana teşekkür etti. Barıştık, birlikte oynadık. Ç SESİ VERİLİRKEN * “Üç Çekirge” ve “Çiftçi ile Oğulları” adlı hikaye okunur. * Tekerleme söylenir. Bilmece sorulur. * Öğrencilere resimler gösterilerek “ç” sesine dikkat çekilir. * Adlarında “ç” sesi olan öğrenciler belirlenir. * Ses levhası asılır. * Çalışma sayfası hazırlanır. İçinde “ç” sesi olan nesneler kırmızıya diğerleri istenilen renge boyatılır. * Cd izletilir. * Sesin yazılış yönü gösterilir. * “Ç ç” ler yazdırılır. * Yarışmalar düzenlenir. Ses ile ilgili en çok kelime söyleyen ve yazabilen grup birinci olur. * Hece, kelime, metin çalışmaları yaptırılır. TEKERLEME Çatalca’da topal çoban Cik cik hanım çayırda Çatal yapar, çatal satar. Yem veriyor ördeğe Bilmem neden topal çoban Ördek yemini yemeden Çatal yapar, çatal satar? Ciyak miyak demeden Al çık, bal çık. Seni seçtim, sen çık. BİLMECELER Üstü çayır,biçilir. Kat kat açılır. Küçücük fıçıcık, Çat orda, çat burada Altı çeşme içilir. Kokusundan kaçılır. İçi dolu turşucuk. Çat kapı arkasında. (KOYUN) (SOĞAN) (LİMON) (SÜPÜRGE) ÇİFTÇİ İLE OĞULLARI Bir çiftçinin üç oğlu varmış. Çiftçi çok iyi biriymiş. Fakat çocukları huysuz ve inatçıymış. Birbirleriyle iyi geçinemez, sürekli çekişirlermiş. Çiftçi ne dediyse fayda etmemiş. Çocuklar huylarını değiştirmemişler. Adamcağız sözle başa çıkamayacağını anlamış. “Bari şu çocuklara bir örnek göstereyim” demiş.Çocukları çağırıp bir yığın çubuk getirmelerini istemiş. Çubuklar gelince hepsini bir araya getirip bağlamış. Oğullarına uzatıp: -Kırın bakayım şu çubukları, demiş. Çocuklar teker teker uğraşmışlar. Ne kadar uğraştılarsa da çubukları kıramamışlar.
Çarşamba günleri çiçekli bahçede üç çekirge gezermiş. Çekirgeler bahçede çiçeklerin taç yapraklarına çıkar, sıçrar inermiş. Bahçenin sahibi Çetin çorbasını içerken çekirgelerin sıçramalarını izlermiş. Çekirgeler daha çok küçük çamın yanındaki çiçeklere sıçrar sıçrar inermiş. Çetin uçurtma uçurtmayı çok severmiş. Uçurtmasını uçurduktan sonra bahçeye bırakırmış. Hem de küçük çamın yanına. Bir gün suyunu içtikten sonra bahçeye çıktığında ne görsün. Üç çekirge de uçurtmanın üzerinde çıt çıt sesi çıkararak yaralar açmaya başlamışlar. Hemen uçurtmasını yakalamış, üç çekirgeyi kaçırmış, Soru : Çekirgeler uçurmanın üzerinde hangi sesi çıkarıyorlarmış? Saymaca Bilmece Elmalar yedi buçukm Bastım doldu Yasinler çoluk çocuk Çektim soldu Karpuz kestim kan çıktı, ( Çorap ) Meriç oyundan çıktı Çıtır Çıtır yenilir, Adına eğlence denir.( Çekirdek ) HECE VE KELİME ÇALIŞMALARI
ÇE ÇA Çİ ÇO ÇU ÇI ÇÖ ÇÜ MAÇ TAÇ KAÇ SAÇ SUÇ SEÇ ÇİL ÇÖL ÇAL ÇİM ÇİT ÇAY ÇOK ÇAK ÇUL GÜÇ AÇI BİÇ ÇEK ÇİY İÇİ ÇÖK ÇÖZ ÇÖM AÇIK ÇELİK İÇLİ ÇITA UÇAK BIÇAK ÇABA ÇIRA KEÇİ ÇOCUK ÇALI ÇADIR ÇİMEN ÇAMUR ÇANTA ÇİLEK ÇİÇEK ÇORBA ÇANAK AYÇA ÇİZME ÇARŞI KAÇAK ÇÖREK ÇETİN BORÇ BURÇ ÇATI ÇARK ÇALIŞKAN ÇAKAL ÇÜRÜK ÇOMAR ÇÖMLEK ÇEŞME ÇITA ÇİRKİN ÇABUK ÇUKUR REÇEL ÇAKMAK ÇANKIRI SARNIÇ ÇOMAK ÇAKIR ARAÇ ÇORUM ÇAMAŞIR ÇETELE ÇİNKO ÇEKİÇ ÇORBA ELÇİ UÇURTMA ÇÜNKÜ ÇÖZÜM ÜÇÜZ ÇÖKMÜŞ ÇEREZ ÇANAKKALE Seçil uçurtma uçurdu. Açık çilek çürük çıktı. Çömlekçi salça açtı. Çizmemi kim çizdi? Araba çukura uçtu. Çetin suçu üstlendi. Elçin, çorbanı çabuk iç. Çanaktan çökelek çıkardı. Koçla keçi çitten kaçtı. Annem evden geç çıktı. Teyzem çamaşır ……….. Dayım …. İzliyor. Ninemle dedem çay içiyor. Biz süt içmeliyiz. Çetin, Ayça’ya çanta al. Annem çilek reçeli yaptı. Sen çamurda oynama. Çürük elma seçme.
Küçük çocuk mu uyudu( ) Çarşıdan kaç kilo üzüm aldın( ) Çetin( ) in suçu yok( ) Ayça çanta( ) çizme( ) çörek aldı( ) Küçük kız çorbasını içti mi( ) Okullu olmak çok iyi( ) Biz çalışkan çocuklarız( ) Yaşasın( ) Okul açıldı ( ) Konuklara çorba( ) çay ( ) çerez ikram ettik( ) OKUYALIM- YAZALIM Çanak tabak mı demektir? SU Salça domatesten olur. Su çok yararlıdır. Neden dişlerim çürüyor? Kirli su zararlıdır. * * * Su temiz berrak Çetin çay içelim. Kokusuz olmalıdır. Saçıma toka aldım. Temiz su içelim. Açelya çiçek dikelim. * * * Melda çiller sana yakışıyor. AYTAÇ Çekirdek aldım yedim. Aytaç bir şişe alalım. Şule çanta mı aldın? İçine su koyalım. Alçı ile kalıp çıkardım. Dışarıya çıkalım. Kolonya şişesi açık kalmış. Çamur oynayalım. Çoban kuzulara keçilere bakar. Şekiller çıkaralım. * * * * * *
Sıçan ile kene aynı mıdır? Çirkin yazı yazmamalıyız. Bu tarlada çimen yok. Ben sana çok kızdım. Baba çerez al. Bu at niye su içmiyor? Dedeme çakmak aldım. Çamurdan kule yaptım. Çırak olarak çalışıyorum. Dikkat! Çukur açılmış. Kuş uçamıyor, kanadı kırık. Çimenlerde oyun oynadık. Bu sitenin bekçisi yok. * * * Çene yüzün neresinde olur? Meral çörek alalım. * * * Bu köyde içme suyu yok. Annem zeytin çizdi. Kuzular çayırda otluyor. Çıra odunda olur. Çiçeksiz yer iyi olmaz. Yola çakıl dökmüşler. Ölçü kabı aldım. Anne çay içelim. Kaç kişi oynayalım? Çabuk oynayalım, zil çalıyor. Şu kutuyu açamadım. Kaz tıs tıs sesi çıkarır.
ÇOBAN İLE ÇOMAR Çoban çadırdan çıktı. Çomar çalılıkta uyuyordu. Çoban Çomar’a seslendi. Çomar, tembel tembel yerinden kalktı. Çobanın yanına koştu. Başını çobana yasladı. Çoban, Çomar’ın başını okşadı. Çomar mutlu mutlu yalandı. ÇİLEKLİ DONDURMA Annesi Çetin’e çilekli dondurma aldı. Çetin çilekli dondurmayı çabukça yedi. Annesi ona “Dondurmayı çabuk yememelisin.” dedi. Çetin annesinin sözünü dinledi. Annesi çantasından temiz bir mendil çıkardı. Çetin elini, yüzünü mendille temizledi. Bir bardak da su içti. Annesine teşekkür etti. Annesi Çetin’in başını okşadı. Soruları Yanıtlayalım
KORKULUK İLE KUZUCUK Korkuluk çok yalnızdı. Yanına bir kuzucuk yaklaştı. Birlikte oyun oynadılar.
G SESİ VERİLİRKEN * “Müge’nin Gözleri” ve “Göksu Gezisi” adlı hikaye okunur. * Tekerleme söylenir. Bilmece sorulur. * Öğrencilere resimler gösterilerek “g” sesine dikkat çekilir. * Adlarında “g” sesi olan öğrenciler belirlenir. * Ses levhası asılır. * Çalışma sayfası hazırlanır. İçinde “g” sesi olan nesneler kırmızıya diğerleri istenilen renge boyatılır. * Cd izletilir. * Sesin yazılış yönü gösterilir. * “G g” ler yazdırılır. * Yarışmalar düzenlenir. Ses ile ilgili en çok kelime söyleyen ve yazabilen grup birinci olur. * Hece, kelime, metin çalışmaları yaptırılır.
Gülgüngile gelin geldi. Adı Güllü gelin. Hoş geldin Güllü gelin! Güllü gelin çok güzel. Saçları örgülü. Bilgili, görgülü. Gülünce yüzünde güller açıyor. Güllü gelinin küçük kardeşi Gizem gezmeyi çok sever. Geçen gün “Göksu’ya gezmeye gidelim” dedi. Güllü gelin, Gizem, Ogün ve Gülgün geceden hazırlandılar. Güneş doğdu, gündüz oldu. Ogün gazete,dergi aldı. Gezi araç gereçlerini bagaja koydular. Arabayla gezi yerine geldiler.
Karga karga gak dedi Dumanı tüter, isterse gider Çık şu dala bak dedi, Balık değildir, denizde yüzer Çıktım baktım o dala ( Gemi ) Bu karda ne budala Benim iki pencerem var Bu karga kimin kargası Gündüz açar gece kaparım. Hacı beyin kargası ( Gözler )
EG AG İG OG UG IG ÖG ÜG GE GA Gİ GO GU GI GÖ GÜ
EGE GİR GÖR GİY GÖM GÜÇ GÖÇ GÜN GÜM GÖK GİZ GEZ GAZ GÜZ GEN GEÇ GÖN GIY GÜNLÜK GÖZLÜK GÜLTEN KAYGI KARGA GAYE GEMİ GÖRGÜ GAZETE GÖMLEK GİTAR GELİNLİK YARGI GEZİ ÖZGE SEVGİ ÖZGÜR GÜNDÜZ GÜNEŞ DERGİ GÜLAY SERGİ GÜLSEN BULGUR ÇİZGİ BİLGİN DÜZGÜN GAZİ YENGE GÜRÜLTÜ YORGAN GECE BUGÜN YORGUN GURK KABURGA ŞENGÜL YENGEÇ SARGI GURBET YAYGIN GÖRKEM BAYGIN GIRGIR GİBİ GAGA GÖÇÜŞ GARGARA GİYSİ GÖRÜŞ GEYİK GIDIK GÜRLÜK GÖKYÜZÜ METİN ÇALIŞMALARI Güler gülleri budadı. Güzel gelin gelinlik giydi. Ege, kuşun gagasını okşadı. Çorba çok güzel oldu. Özlem, Özge’ye gözlük aldı. Gülten bize konuk oldu. Gazeteye göz gezdirdi. Gizem yorgan getirdi. Gülsüm bugün geç geldi. Tolga ders çalıştı. Gülay, köprüden geçemedi. Şengül güçlükle geçti. Gökdelene çıktın mı? Çömelerek çiçek topladık. Göçmen kuşlar gidiyor.
Geç saatlerde gürültü etmeyiz. Çimenlerin içinde güller açmış. Göçmen kuşlar ülkemizden geçti. Yürürken alt geçidi kullanalım.
2. Okuyalım bakmadan defterimize yazalım. GAZETE Babam günlük gazeteleri aldı. Dedem gözlüklerini taktı. Ninemle dedem gazete okudular. Gülşen, dedemin terliklerini getirdi. Dedem Gülşen’e teşekkür etti. Sonra odasına gitti, uyudu. Gülşen dedemin üstüne yorgan örttü. SESLER Karga gak gak dedi. Yere baktım. Dala baktım. Dereler şırıl şırıl aktı. Kedi ise mırıldandı. Suya baktım. Dama baktım. İnsanlar anlattı. İnekler mo mo dedi. Onlara baktım Ne dediklerini anladım.
Gelişi aslan gibi Şekere benzer, Gökte gider, izi yok. Duruşu sultan gibi, Tadı yok. Arkasında tozu yok. Yayılır hasır gibi, Gökte uçar, (UÇAK) Sürünür esir gibi. Kanadı yok. (KEDİ) (KAR) TEKERLEME Az gittik, uz gittik, Dere tepe düz gittik. Altı ay bir güz gittik. Biz kitabı bitirdik. C SESİ VERİRKEN * “Can ile Canan” ve “Cimri” adlı hikaye okunur. * Tekerleme söylenir. Bilmece sorulur. * Öğrencilere resimler gösterilerek “c” sesine dikkat çekilir. * Adlarında “c” sesi olan öğrenciler belirlenir. * Ses levhası asılır. * Çalışma sayfası hazırlanır. İçinde “c” sesi olan nesneler kırmızıya diğerleri istenilen renge boyatılır. * Cd izletilir. * Sesin yazılış yönü gösterilir. * “C c” ler yazdırılır. * Yarışmalar düzenlenir. Ses ile ilgili en çok kelime söyleyen ve yazabilen grup birinci olur. * Hece, kelime, metin çalışmaları yaptırılır. CİMRİ Nasrettin Hoca’nın cimri mi cimri bir komşusu varmış. Bu cimri adam nasıl olmuşsa olmuş, göle düşmüş. Komşular çevresine üşüşmüşler. Herkes heyecan ve panik içindeymiş. Cimri’yi kurtarmaya çalışıyorlarmış: -Aman komşu bayılacaksın. Ver elini de kurtaralım seni, diyorlarmış. Fakat cimri komşu bir türlü elini veremiyormuş. Neredeyse boğulacakmış. Tam o sırada Nasrettin Hoca çıkagelmiş: -Şöyle çekilin bakalım. Onu ancak ben kurtarabilirim, demiş. ………
Can ile Canan aynı mahallede yaşayan iki çocukmuş. Can çok cana yakın bir çocukmuş. Canan isi cıvıl cıvıl sevimli bir kızmış. Can ile Canan cırcır böceklerinin nasıl ses çıkardığını çok merak ederlermiş. Bunu öğrenmeye karar vermişler. Caddenin başında camcının yanında oturan Cemil Amca’nın yanına gitmişler. “Cemil amca cırcır böcekleri neden böyle ses çıkarırlar?” diye sormuşlar. Cemil Amca Can ile Canan’a cırcır böceği ile karıncanın öyküsünü anlatmış.Can ile Canan dikkatle dinlemişler. Cemil Amca’ya teşekkür ederek oradan ayrılmışlar.Yolda giderken ikisi birlikte “cır cır cır cır” diyerek cırcır böceğinin sesini taklit etmişler. Haydi şimdi hep birlikte cırcır böceğinin sesini taklit edelim mi?
Ce ce mercan Dal uçunda Ne getirdi amcan? Kilitli Sandık Tatlı patlıcan ( Ceviz ) Can, can, can
Burnum hokkacık Çıkar ağaca Yanaklarım elmacık ( Fasülye) Benim adım çocuk Gülsen CÜCÜK TEKERLEME Yerde ne var? O o o o Yer boncuk. Portakalı soydum. Gökte ne var? Başucuma koydum. Gök boncuk. ……… Annenin adı ne? Fatmacık. Kaldır beni hoppacık…
CE CA Cİ CO CU CI CÖ CÜ ECE CAN CİK ACI UCU CAM SAC CAZ CEM CET CÜCÜK CÜRÜM CILIZ CIRCIR SUCUK CURCUNA SİCİM CİMRİ CİRİT CİLT CİDDİ BACAK BOCA CEREN GECE OCAK CACIK TENCERE CÜRET CAMCI CEMAL CÖMERT CEMİL CEZERYE CANER CESUR CUMA CÜZDAN CEZA CESARET ÜCRA İCRA ACAYİP CEVİZ BACI GECELİK CABA CEMİLE GOCUK YÜCE CANAN BONCUK CİLA CEKET CANSU AMCA CANLI ACANAK KOCA CİKLET TÜMCE KUCAK BÖCEK ÖRÜMCEK CÜCE CEYLAN CÜMLE COŞKU BACA YAKACAK İMECE CAMİ CADDE ACABA CİVCİV KARINCA CİĞER ÇOCUK PENCERE SICAK COŞKUN CÜZDAN METİN ÇALIŞMALARI Cemil camcıya acıdı. Ece, cici bir elbise aldı. Bacacılar bacayı temizlediler. Tencere ocakta kaldı. Ceren acele acele okudu. Tencerenin içine ne koydun? Kış için yakacak aldık. Ceyda gece acıktı. Cuma günü teyzem bize gelecek. Karınca yuvasına girdi. Cesur Cemil geceledi. Atatürk cesur bir liderdi. Cengiz kapıyı açtı. Coşkun ceket aldı. Can cümleyi okudu. Cem cüzdanı kaybetti. Çocuklar bize geldi. Civcivler yem yerler. Cansu cacık yaptı. Köyde imece vardır. Ceylanlar ormanda yaşarlar.
Yenge Kızı Yenge kızı biricik. Yenge kızı ……… oldu. Bir tanesi minicik. Bir tanesi tatlıdır. Yenge kızı ikidir. Yenge kızı …….. dir. Bir tanesi tilkidir. Bir tanesi delidir. Yenge kızı üç oldu. Yenge kızı …….’dir. Biri bana güç oldu. Bir tanesi semizdir. Yenge kızı …….. oldu. Yenge kızı………’dır. Biri bana dert oldu. Bir tanesi domuzdur. Yenge kızı ………oldu. Yenge kızı ……..tamam. Biri bana eş oldu. Bayıldım aman aman.
ŞENLİK Cemil’in arkadaşları Cemil’i ziyarete geldiler. Cemil’in annesi masaya tencerelerle yemek koydu. Yemeklerin tümünü çocuklara ikram etti. Çocuklar üç gün üç gece yediler, içtiler. Oyunlar oynadılar. Üçüncü günün sonunda şenlik sona erdi. Çocuklar çok mutlu oldular. Cemil’in annesine teşekkür ettiler. Cemil de arkadaşlarına “Güle güle!” dedi.
GEZİNTİ Çarşıdan ceket( ) cüzdan( ) çizme aldık( ) Annesi Ece( )ye azıcık dondurma aldı( ) Canan da macun( ) şeker aldı( ) yedi( ) gece amcamlarda kaldık( ) İyice dinlendik( ) BİLMECELER Gelin uyandı, Dam üstünde kadı gibi, Elimin eli, Cama dayandı, Gözleri cadı gibi, İncecik beli, Cam kırıldı, (BAYKUŞ) (ÇATAL) Kana boyandı. (DOMATES) “P” SESİ VERİLİRKEN * “Serap ile Pinokya” ve “P Oyunu” adlı hikaye okunur. * Tekerleme söylenir. Bilmece sorulur. * Öğrencilere resimler gösterilerek “p” sesine dikkat çekilir. * Adlarında “p” sesi olan öğrenciler belirlenir. * Ses levhası asılır. * Çalışma sayfası hazırlanır. İçinde “p” sesi olan sebze ve meyveleri kırmızıya diğerleri istenilen renge boyatılır. * Cd izletilir. * Sesin yazılış yönü gösterilir. * “P p” ler yazdırılır. * Yarışmalar düzenlenir. Ses ile ilgili en çok kelime söyleyen ve yazabilen grup birinci olur. * Hece, kelime, metin çalışmaları yaptırılır.
Paydaş’ın canı sıkılıyordu. Kardeşi Perihan’a “Polisçilik oynayalım” dedi. Perihan polisçilik oynamak istemedi: Şarkıcılık oynayalım. Aynı konuda şarkılar söyleyelim, dedi. P’li şarkılar söylemeye karar verdiler. Oyuna Pelin de katıldı. İlk şarkıyı Perihan söyledi: -Param yok, pulum yok. Hiçbir şeyim olmasın, ziyanı yok. Sıra Paydaş’a geldi: -Neşeli gençleriz biz, Yaşamayı severiz. Bir pantolon, bir gömlek. İstediğimiz yere gideriz. Pelin biraz düşündükten sonra: Pazara gidelim, bir tavuk alalım. Pazara gidip bir tavuk alıp n’apalım? Gıt gıt gıdak, gıt gıt gıdak diyelim, Hapur hupur, hapur hupur yiyelim. Birlikte tempo tuttular. Daha sonra atasözleri söylediler. Yüklə 395,77 Kb. Dostları ilə paylaş:
|