HİLAFET VE HALİFE
1ـ واعَجَبا أنْ تَكُونَ الخِلافَةُ بِالصَّحابَةِ وَلا تَكُونَ بالصَّحابَةِ وَالقَرابَةِ/ 10123.
1- Şaşarım şu işe; hilafet Resulullah ile sohbet yüzünden tahakkuk ediyor da sohbet (sahabelik) ve yakınlık yüzünden tahakkuk etmiyor! /10123
2ـ لِلّهِ سُبْحانَهُ حُكْمٌ بَيِّنٌ فِي الُمْستأثِرِ وَالجازِعِ/ 7352.
2- Allah-u Teala'nın, kendi reyi ile hareket eden ve sabırsızlık gösterenler hakkında açık bir hükmü vardır.[59] /7352
HİLE
1ـ اَلْمَكْرُ وَ الغُلُّ مُجانِبَا الإيمانِ / 1594.
1- Hile ve kin (insanı) imandan uzaklaştırır. /1594
2ـ إيّاكَ وَ الْمَكْرَ، فَإنَّ الْمَكْرَ لَخُلْقٌ ذَميمٌ / 2705.
2- Hileden kaçın. Zira hile, kınanmış bir huydur. /2705
3ـ اَلْمَكْرُ لؤْمٌ، اَلْخَديعَةُ شُؤْمٌ / 105.
3- Hile azarlanmaya sebep olur; aldatmak ise uğursuzluktur. /105
4ـ اَلْمَكْرُ شيمَةُ الْمَرَدَةِ / 623.
4- Hile isyankârın huyudur. /623
5ـ اَلْمَكْرُ سَجِيَّةُ اللِّئامِ / 644.
5- Hile, alçak insanların huyudur. /644
6ـ اَلْمَكْرُ بِمَنِ ائْتَمَنَكَ كُفْرٌ / 1165.
6- Sana güvenene hile yapman küfürdür. /1165
7ـ آفَةُ الذُّكاءِ اَلْمَكْرُ / 3920.
7- Zekiliğin âfeti hiledir. /3920
8ـ رَأْسُ الحِكْمَةِ تَجَنُّبُ الْخُدَعِ / 5249.
8- Hikmetin başı, hilelerden uzak durmaktır. /5249
9ـ رُبَّ مُحْتالٍ صَرَعَتْهُ حيلَتُهُ / 5338.
9- Nice hilekârlar vardır ki hileleri kendilerini helak etmiştir. /5338
HİLELER
1ـ مَنْ لَمْ يَتَحَرَّزْ مِنَ الْمَكائِدِ، قَبْلَ وُقُوعِها لَمْ يَنْفَعْهُ الأسَفُ بَعْدَ هُجُومِها/ 8983.
1- Hileler gelip çatmadan önce onlardan korunmayana, hilelerin saldırısından sonra üzülmesi bir fayda sağlamaz. /8983
HİLİM (YUMUŞAK HUY / SABIR)
1ـ الحِلمُ أحَدُ الْمَنْقِبَتَينِ/ 1648.
1-Hilim, iki yüce sıfattan biridir. /1648
2ـ الحِلمُ عِنْدَ شِدَّةِ الغَضَبِ يُؤمِنُ غَضَبَ الجبّارِ/ 1776.
2-Gazap esnasında hilimli olmak, insanı cabbarın gazabından korur. /1776
3ـ الحِلمُ يُطْفِئُ نارَ الغَضَبِ، والحِدَّةُ تُؤَجِّجُ أحْراقَهُ/ 2063.
3- Hilim gazap ateşini söndürür, hiddet ise alevlendirir. /2063
4ـ أُحْلُمْ تُكْرَمْ/ 2229.
4- Hilimli ol, yüceltilirsin. /2229
5ـ أُحْلُمْ تُوَقَّرْ/ 2240.
5- Hilimli ol, sana saygı gösterilsin. /2240
6ـ أغْضِ عَلى القَذى، وإلاّ لَمْ تَرْضَ أبَداً/ 2319.
6- Zamanın çerçöpüne, eziyetine göz yum; yoksa hiçbir zaman razı olmazsın. /2319
7ـ احْتَجِبْ عَنِ الغَضَبِ بالحِلْمِ، وغُضَّ عَنِ الوَهْمِ بِالفَهْمِ/ 2365.
7- Gazaptan hilime kaçıp gizlen, boş zanna anlayış ile göz yum. /2365
8ـ أقوَى النّاسِ مَنْ قَوِيَ عَلى غَضَبهِ بِحِلْمِهِ/ 3182.
8- Halkın en güçlüsü, hilmiyle gazabına üstün gelen kimsedir. /3182
9ـ أفْضَلُ الحِلْمِ كَظْمُ الغَيْظِ، ومِلْكُ النَّفْسِ مَعَ الْقُدْرَةِ/ 3183.
9- En faziletli hilim, öfkeyi yatıştırmak ve kudretli olmaya rağmen ona nefse malik olmaktır. /3183
10ـ أشْجَعُ النّاسِ مَنْ غَلَبَ الْجَهْلَ بالحِلْمِ/ 3386.
10- Halkın en cesuru hilmi ile cahilliğe galip gelendir. /3257
11ـ إنّ أفْضَلَ أخْلاقِ الرِّجالِ الحِلمُ/ 3386.
11- İnsanların en faziletli ahlakı hilmidir. /3386
12ـ مِنْ كَمالِ الحِلْمَ تأْخيرُ العُقُوبَةِ/ 9332.
12- Cezalandırmayı ertelemek, hilmin kemalindendir. /3332
13ـ الحِلْمُ عَشيرةٌ/ 143.
13- Hilim kabiledir. /143
14ـ الحِلمُ زَينُ الْخُلْقِ/ 278.
14- Hilim hasletin ziynetidir. /278
15ـ الحِلْمُ عُنوانُ الفَضلِ/ 498.
15- Hilim faziletin nişanıdır. /498
16ـ الحِلْمُ رَأسُ الرِّياسةِ/ 771.
16- Hilim reisliğin başıdır. /771
17ـ الحِلْمُ ثَمَرَةُ العِلْمِ/ 842.
17- Hilim ilmin meyvesidir. /842
18ـ الحِلْمُ فِدامُ السَّفيهِ/ 994.
18- Hilim sefihin yularıdır. /994
19ـ الحِلْمُ زينةُ العِلْمِ/ 1004.
19- Hilim ilmin ziynetidir. /1004
20ـ اَلحِلْمُ تَمامُ العَقْلِ/ 1055.
20- Hilim aklın kemalidir. /1055
21ـ الحِلْمُ (الحكمةُ) نُورٌ، جَوْهَرُهُ (جَوْهَرَتُهُ) العَقْلُ/ 1185.
21- Hilim (veya hikmet) nurdur; zatı ve cevheri akıldır. /1185
22ـ الحِلْمُ حِلْيَةُ العِلْمِ، وعِلَّةُ السِّلمِ/ 1336.
22- Hilim ilmin ziyneti, barışın sebebidir. /1336
23ـ الحِلْمُ نِظامُ أمْرِ المؤمِنِ/ 1420.
23- Hilim, müminin işinin nizamıdır/düzenidir. /1420
24ـ إنْ كانَ في الغَضَبِ الانْتِصارُ، فَفِي الحِلْمِ ثَوابُ الأبْرارِ/ 3715.
24- Eğer sinir ve öfkede intikam almak varsa, hilimde iyi insanların ulaşabileceği sevap vardır. /3715
25ـ إنّما الحِلْمُ كَظْمُ الغَيظِ، وَمِلْكُ النَّفْسِ/ 3859.
25- Şüphesiz ki hilim, siniri yatıştırıp nefse sahip olmaktır. /3859
26ـ آفَةُ الحِلْمِ الذُّلُّ/ 3940.
26- Hilimin afeti zillettir. /3940
27ـ إذا حَلُمْتَ عَنِ السَّفيهِ غَمَمْتَهُ، فَزِدْهُ غَمّاً بِحِلْمِكَ عَنْهُ/ 4088.
27- Akılsız sefih insanın kötü davranışına karşı sabır gösterirsen onu hüzne boğarsın, öyleyse sabrın (hilmin) ile onun hüznünü artır. /4088
28ـ اذا حَلُمْتَ عَنِ الجاهِلِ فَقَدْ أوْسَعْتَهُ جَواباً/ 4104.
28- Cahilin karşısında sabırlı olursan şüphesiz ona çok güzel cevap vermişsindir. /4104
29ـ إذا سَمِعْتَ مِنَ الْمَكْرُوهِ ما يُؤذيكَ فَتَطَأطَأْ لَهُ يُخْطِكَ/ 4166.
29- Seni rahatsız eden kötü bir şey duyarsan başını aşağı eğ (duymazlıktan gel), böylelikle senden uzaklaşıp gider. /4166
30ـ إذا كانَ الحِلْمُ مَفْسَدَةً، كانَ العَفْوُ مَعْجَزَةً/ 4178.
30- Hilmin zararlı olduğu yerde affetmek acizliktir. /4178
31ـ بالحِلْمِ تَكْثُرُ الأنْصارُ/ 4185.
31- Hilimli olmak ile yardımcı ve taraftar çoğalır. /4185
32ـ بِالْكَظْمِ يَكونُ الحِلْمُ/ 4219.
32- Öfkeyi yatıştırmakla hilimli olunur. /4219
33ـ تَجَرُّعُ غُصَصِ الحِلْمِ يُطْفِئُ نارَ الغَضَبِ/ 4487.
33- Hilimin sıkıntısını yudumlayıp içmek gazap ateşini söndürür. /4487
34ـ تَجَرَّعِ الغُصَصَ، فَإنّي لَمْ أرَ جُرْعَةً أحْلى مِنْها عاقِبَةً ولا ألَذَّ مَغَبَّةً/ 4531.
34- Dertleri bir defada yudumla, çünkü ben akıbeti ondan daha tatlı bir şey görmedim, daha lezzetli olanını yudumlamadım. /4531
35ـ تَجَرَّعْ مَضَضَ الحِلْمِ، فَإنَّهُ رَأسُ الحِكْمَةِ، وثَمَرَةُ العِلمِ/ 4546.
35- Hilmin acısını bir defada yudumla; çünkü o, hikmetin başı ve ilmin meyvesidir. /4546
36ـ ثَمَرَةُ الحِلْمِ الرِّفْقُ/ 4644.
36- Hilmin meyvesi nazik olmaktır. /4644
37ـ حُسْنُ الحِلْمِ دَليلُ وُفُورِ العِلْمِ/ 4822.
37- Güzel hilim, ilmin çokluğunu gösterir. /4822
38ـ خَيْرُ الحِلْمِ التَّحَلُّمُ/ 4965.
38- En güzel hilim, kendini hilme zorlamaktır. /4965
39ـ رَأسُ العِلْمِ الحلْمُ/ 5233.
39- İlmin başı hilimdir. /5233
40ـ زَكاةُ الحِلْمِ الإحْتِمالُ/ 5446.
40- Hilmin zekâtı tahammüldür. /5446
41ـ سَبَبُ الوَقار الحِلمُ/ 5534.
41- Hilim, vakarın sebebidir. /5534
42ـ عَلَيْكَ بِالحِلْمِ فَإنّهُ ثَمَرَةُ العِلْمِ/ 6084.
42- Hilimli ol, çünkü o ilmin meyvesidir. /6084
43ـ عَلَيْكَ بِالحِلْمِ فَإنّهُ خُلُقٌ مَرْضِيٌّ/ 6105.
43- Hilimli ol, çünkü o beğenilen huydur. /6105
44ـ عِنْدَ غَلَبَةِ الغَيْظِ والغَضَبِ يُخْتَبَرُ حِلْمُ الْحُلَماءِ/ 6225.
44- Gazap ve öfke coşup taştığı zaman hilimli insanların hilmi denenir. /6225
45ـ قُوَّةُ الحِلْمِ عِنْدَ الغَضَبِ أفْضَلُ مِنَ القُوَّةِ علَى الانْتِقامِ/ 6808.
45- Sinirliyken hilmin kuvvetli olması, intikam alma kuvvetinden daha üstündür. /6808
46ـ كَفى بالحِلْمِ وَقاراً/ 7026.
46- Vakarlı olmak, hilim için yeterlidir. /7026
47ـ مِن كَمالِ الحلمِ تأخيرُ العقوبةِ/ 9332.
47- Cezalandırmayı ertelemek, hilmin kemalindendir. /9332
48ـ نِعْمَ وَزيرُ العِلْمِ الحِلْمُ/ 9929.
48- Hilim ilmin ne de güzel veziridir. /9929
49ـ وَقارُ الحِلْمِ زينَةُ العِلْمِ/ 10073.
49- Hilmin vakarı, ilmin ziynetidir. /10073
50ـ وَجَدْتُ الحِلْمِ والاحْتِمالَ أنْصَرَ لِي مِنْ شَِجْعانِ الرِّجالِ/ 10139.
50- Ben hilim ve tahammülü kendime cesur insanlardan daha iyi yardımcı buldum. /10139
51ـ لا تَفْضَحُوا أنْفُسَكُمْ لِتَشْفُوا غَيْظَكُمْ، وإنْ جَهِلَ عَلَيْكُمْ جاهِلٌ فَلْيَسَعْهُ حِلْمُكُمْ/ 10240.
51- Öfkelerinize şifa vermesi için nefislerinizi rezil etmeyin; eğer cahil kimse size cahillik yaparsa hilminiz onu kaplamalıdır. /10240
52ـ لا فَضيلَةَ كَالْحِلْمِ/ 10459.
52- Hilim gibi fazilet yoktur. /10459
53ـ لا ظَهيرَ كالحِلمِ/ 10485.
53- Hilim gibi yardımcı yoktur. /10485
54ـ لا حِلْمَ كَالتَّغافُلِ/ 10502.
54- Kendini gaflete vurmak gibi hilim yoktur (yani başkalarının kötülüklerini görmemezlikten gelmek gibi). /10502
55ـ لا عِزَّ أرْفَعُ مِنَ الحلمِ/ 10632.
55- Hilimden daha üstün izzet yoktur. /10632
56ـ لا شَرَفَ أعْلى مِنَ الحِلْمِ/ 10657.
56- Hilimden daha yüce şeref yoktur. /10657
57ـ لا يَحْلُمُ عَنِ السَّفيهِ إلاّ العاقِلُ/ 10734.
57- Akıllıdan başkası sefih insana hilimli olmaz. /10734
58ـ لا عِلْمَ لِمَنْ لا حلْمَ لهُ/ 10784.
58- Hilmi olmayanın ilmi yoktur. /10784
59ـ يستدِلُّ على حلمِ الرَّجلِ بِكثرَةِ احتمالهِ، وعَلى نُبلهِ بكَثرَةِ إنعامهِ/ 10971.
59- İnsanın çok tahammülü ile hilimli olduğu ve çok ihsan etmesi ile soyluluğu anlaşılır. /10971
Dostları ilə paylaş: |