1ـ ما كُلُّ مَفْتُونٍ يُعاتَبُ / 9463.
1- Fitneye maruz kalan herkes kınanmaz. /9463
FÜCUR/ FISK/ FUHUŞ/ FASIK
1ـ اَلْفُجُورُ دارُ حِصْنٍ ذَلِيلٍ، لا يَمْنَعُ أهْلَهُ، وَلا يُحْرِزُ مَنْ لَجَأَ إلَيْهِ / 2067.
1- Fücur aşağılık bir kaledir; içindekileri (belalardan) uzaklaştırmaz ve ona sığınanı korumaz. /2067
2ـ إيّاكَ وَمَحاضِرَ الفُسُوقِ، فَإنَّها مُسْخِطَةٌ لِلرَّحْمنِ، مُصْلِيَةٌ لِلنيِّرانِ / 2698.
2- Günah yuvalarından uzak dur! Şüphesiz bu tür yerler Allah'ı gazaplandırır, cehennem ateşini alevlendirir. /2698
3ـ اَلفُجُورُ مِنْ شِيَم الكُفّارِ / 574.
3- Fücur kâfirlerin özelliklerindendir. /574
4ـ إنَّ الفُجّارَ كُلُّ ظَلُمٍ خَتوُرٍ / 3403.
4- Şüphesiz fücur ehilleri pek zalim, pek vefasızdırlar. /3442
5ـ اَلفاجِرُ مُجاهِرٌ / 122.
5- Fücur ehli açıkça günah işleyendir. /122
6ـ اَلفاسِقُ لا غيبَةَ لَهُ / 1013.
6- Fasığın gıybeti olmaz. /1013
7ـ اَلفَجُورُ لاتَقِيَّةَ لَهُ / 1016.
7- Zinakârın (veya günah işlemeye ısrar edenin) korkusu olmaz. /1016
8ـ دُوَلُ الفُجّارِ مَذَلَّةُ الأبْرارِ / 5115.
8- Fücur ehlinin yurtları iyiler için zillet yurdudur. /5125
9ـ فِرُّوا كُلَّ الفِرارِ مِنَ الفاجِرِ الفاسِقِِ / 6573.
9- Var gücünüzle zinakar fasıklardan kaçınız. /6573
10ـ قَطيعَةُ الفاجِرِ غُنْمٌ / 6738.
10- Fücur ehlinden ilişkiyi kesmek ganimettir. /6738
11ـ لَيْسَ مَعَ الفُجُورِ غَناءٌ / 7456.
11- Fücur ve ahlaksızlık ile zenginlik olmaz. /7456
12ـ يَنْبَغي لِمَنْ عَرَفَ الفُجّارَ أنْ لا يَعْمَلَ عَمَلَهُمْ / 10941.
12- Fücur ehlini tanıyana onların yaptıklarını yapmamak yaraşır. /10911
13ـ مُذيعُ الفاحِشَةِ كَفاعِلِها / 9759.
13- Fuhuşu yayan onu yapan gibidir. /9759
GAFİL/ GAFLET
1ـ عَجِبْتُ لِغافِلٍ, وَ المَوْتُ حَثيثٌ في طَلَبِهِ /6249.
1- Ölüm onu aceleyle isterken gafil olana şaşarım. /6249
2ـ مَنْ طالَبَ غَفْلَتُهُ تَعَجَّلَتْ هَلَكَتُهُ /8318.
2- Gaflete düşenin helaki çabuklaşır. / 8318
3ـ مَنْ غَلَبَتْ عَلَيْهِ الغَفْلَةُ ماتَ قَلْبُهُ /8430.
3- Gafletin yendiği kimsenin kalbi ölür. /8430
4ـ مَنْ غَفَلَ عَنْ حَوادِثِ الأيّام أيْقَظَهُ الحِمامُ /9161.
4- Zamanın hadiselerinden gafil olanı ölüm uyandırır. /9161
5ـ وَيْلٌ لِمَنْ غَلَبَتْ عَلَيْهِ الغَفْلَةُ فَنَسِيَ الرِّحْلَةَ وَ لَمْ يَسْتَعِدَّ /10088.
5- Gaflete yenik düşene yazıklar olsun; zira göç edeceğini unutur ve (ahireti için) hazırlık yapmaz. /10088
6ـ لا عَمَلَ لِغافِلٍ /10451.
6- Gafilin ameli (kabul) olmaz. /10451
GAFLET
1ـ اِنْتِباهُ العُيُونِ لا يَنْفَعُ مَعَ غَفْلَةِ القُلُوبِ /1870.
1- Gözlerin uyanık kalması kalplerin gafletine yarar sağlamaz. /1870
2ـ اَلْغَفْلَةُ تَكْسِبُ الاِغْتِرارَ, وَتُدْنيِ مِنَ البَوارِ /2125.
2- Gaflet aldanmaya yol açar, helâka sürükler. /2125
3ـ اِحْذَرُوا الغَفْلَةَ, فَإنَّها مِنْ فَسادِ الحِسِّ /2584.
3- Gafletten kaçının; zira gaflet, hissi bozar. /2584
4ـ إيّاكَ وَ الغَفْلَةَ, وَ الاِغْتِرارَ بِالْمُهْلَةِ, فَإنَّ الغَفْلَةَ تُفْسِدُ الأعْمالَ, وَالآجالَ تَقْطَعُ الآمالَ /2717.
4- Gafletten ve zamana karşı aldanmaktan kaçın; zira gaflet amelleri bozar, ecel ise arzuları keser. /2717
5ـ اَلْغَفْلَةُ ضَلالَةٌ, اَلْغِرَّةُ جَهالَةٌ /196.
5- Gaflet sapıklık, aldanmak cehalettir. /196
6ـ اَلْغَفْلَةُ طَرَبٌ /221.
6- Gaflet eğlencelidir. (Zira gafil, hiçbir şeyi umursamadığından derdi olmaz) /221
7ـ اَلْغَفْلَةُ أضَرُّ الأعْداءِ /472.
7- Gaflet en zararlı düşmandır. /472
8ـ اَلْغَفْلَةُ شيمَةُ النَّوْكى /897.
8- Gaflet akılsızların huyudur. /897
9ـ اَلْغَفْلَةُ ضِدُّ الحَزْمِ /1031.
9- Gaflet basiretin zıddıdır. /1031
10ـ اَلْغَفْلَةُ ضَلالُ النُّفُّوسِ وَ عُنْوانُ النُّحُوسِ /1404.
10- Gaflet nefislerin sapkınlığı ve uğursuzlukların belirtisidir. /1404
11ـ دَوامُ الغَفْلَةِ يُعْمِى البَصيرَةَ /5146.
11- Gafleti devam ettirmek basireti kör eder. /5146
12ـ سُكْرُ الغَفْلَةَ وَ الغُرُورِ أبْعَدُ إفاقَةً مِنْ سُكْرِ الخُمُورِ/5651.
12- Gaflet ve gurur sarhoşluğuna kapılan, şarapların sarhoşluğuna kapılandan daha geç uyanır. /5651
13ـ ضادُّوا الغَفْلَةَ بِاليَقْظَةِ /5925.
13- Gaflete, uyanık olmakla karşı koyun. /5925
14ـ عَجِبْتُ لِغَفْلَةِ ذَوِي الألْبابِ عَنْ حُسْنِ الاِرْتيادِ وَ الاِسْتِعْدادِ لِلْمَعادِ /6263.
14- Akıl sahiplerinin kıyamet günü için iyi bir irtihal ve hazırlıklı olmaktan gaflet etmelerine şaşarım! /6263
15ـ فِي السُّكْونِ إلَى الغَفْلَةِ اِغْتِرارٌ /6454.
15- Gaflete sessiz kalmak aldanmaktır. /6454
16ـ فيالَها حَسْرَةً عَلى ذي غَفْلَةٍ إنْ يَكُنْ (أنْ يَكُونَ) عُمْرُهُ عَلَيْهِ حُجَّةً, وأنْ تُؤَدِّبَهُ (وَ أنْ تُؤَدِّيَهُ) أيّامُهُ إلى شَقْوَةٍ /6571.
16- Ömrü aleyhine hüccet olduğu ve zamanın talihsizliğe sürüklediği halde gaflet edene yazıklar olsun! /6571
17ـ فَأفِقْ أيُّهَا السّامِعُ مِنْ غَفْلَتِكَ, وَ اخْتَصِرْ مِنْ عَجَلَتِكَ, وَ اشْدُدْ أزْرَكَ وَ خُذْ حِذْرَكَ وَ اذْكُرْ قَبْرَكَ فَإنَّ عَلَيْهِ مَمَرَّكَ /6597.
17- Ey (sesimi) işiten kimse! Gafletinden uyan, aceleciliğini kıs, sırtını sağlam tut (şüphelenme), korkunu yenmeyi bil ve kabrini an; şüphesiz güzergâhın orasıdır. /6597
18ـ كَفى بِالغَفْلَةِ ضَلالاً /7017.
18- Gafletin sapıklık olması (onun kötü oluşuna) yeterlidir. /7017
19ـ كَفى بِالْمَرْءِ غَفْلَةً أنْ يَصْرِفَ هِمَّتَةُ فيما لا يَعْنيِهِ /7074.
19- İnsanın, kendisine faydalı olmayan şeylerle uğraşması gafil oluşuna yeterlidir. /7074
20ـ كَفى بِالرَّجُلِ غَفْلَةً أنْ يُضَيِّعَ عُمْرَهُ فيما لا يُنْجيهِ /7075.
20- İnsanın gafletine, ömrünü kendisini kurtarmayacak şeylerde zayi etmesi yeter. /7075
21ـ مَنْ غَفَلَ جَهِلَ /7686.
21- Gaflet eden cahilleşir. /7686
1ـ لا تُغالِبْ مَنْ لا تَقْدِرُ عَلى دَفْعِهِ /10176.
1- Mağlup etmeye gücün yetmediği birini yenmeye çalışma! /10176
Dostları ilə paylaş: |