Alulbeyt Yayınları: 07



Yüklə 10,66 Mb.
səhifə66/84
tarix03.08.2018
ölçüsü10,66 Mb.
#66726
1   ...   62   63   64   65   66   67   68   69   ...   84

HAYASIZ/HAYASIZLIK


1ـ إيّاكَ وَالقِحَةَ، فَإنَّها تَحْدُوكَ عَلي رُكُوبِ القَبائِحِ، وَالتَّهَجُّمِ عَلي السَّيِّئاتِ / 2718.

1- Hayâsızlıktan sakın! Zira o, seni kötülüklere bindirir ve günah işlemeye sürükler. /2718

2ـ اَلْقِحَةُ عُنْوانُ الشَّرِّ / 341.

2- Hayâsızlık, şerrin alametidir. /341

3ـ رَأسُ كُلِّ شَرٍّ اَلْقِحَةُ / 5331.

3- Her kötülüğün başı hayâsızlıktır. /5331


HAYIR / İYİLİK


1ـ اَلْخَيْرُ لا يَفْنى/ 917.

1- Hayır tükenmez. /917

2ـ اَلْخَيْرُ أسْهَلُ مِنْ فِعلِ الشَّرِّ/ 1199.

2- Hayır işlemek, kötülük yapmaktan daha kolaydır. /1199

3ـ آفَةُ الْخَيْرِ قَرينُ السُّوءِ/ 3971.

3- Hayrın âfeti kötü arkadaştır. /3971

4ـ إذا عَقَدْتُمْ عَلى عَزائِمِ خَيْرٍ فَامْضُوها/ 4016.

4- İyilik yapmaya karar verdiğiniz zaman onu yerine getirin. /4016

5ـ إذا رَأيْتُمْ الخَيْرَ فَخُذُوا بهِ/ 4023.

5- Hayrı gördüğünüz zaman yakalayın onu. /4023

6ـ ثَلاثٌ هُنَّ جِماعُ الْخَيرِ: إسْداءُ النِّعَمِ، وَرِعَايَةُ الذِّمَمِ، وصِلَةُ الرَّحِمِ/ 4675.

6- Üç şey hayrın toplayıcısıdır: Nimetleri ihsan etmek, ahitleri gözetmek ve sıla-ı rahimde bulunmak. /4675

7ـ جِماعُ الْخَيرِ في العَمَلِ بِما يَبْقى، وَالاسْتِهانَةِ بِما يَفنى/ 4735.

7- Hayrı toplamak, kalıcı şeyleri yapmak ve fani olup giden şeyleri hafife almakladır. /4735

8ـ أصلِحِ الْمُسيئَ بِحُسْنِ فِعالِكَ وَدُلَّ عَلَى الخَيْرِ بِجَميلِ مَقالِكَ/ 2304.

8- Günahkârı, işlerinin güzelliğiyle düzelt, sözünün güzelliğiyle de hayır işe sevk et. /2304

9ـ اِفْعَلِ الخَيرَ وَلا تُحَقِّرْ مِنْهُ شَيْئاً، فَإنَّ قَليلَهُ كَثيرٌ وَفاعِلَهُ مَحبُورٌ/ 2326.

9- Hayır yap ve ondan bir şeyi azımsayıp küçük sayma; zira onun azı çok, yapanı ise mesuttur. /2326

10ـ أكثِرْ سُرُورَكَ على ما قَدَّمْتَ مِنَ الخَيرِ، وَحُزْنَكَ على ما فاتَ مِنْهُ/ 2345.

10- Sevincini, yaptığın hayırlı işten dolayı, hüznünü ise onun elinden çıkıp kaçmasından dolayı artır. /2345

11ـ أعْجَلُ الخَيْرِ ثَواباً البِرُّ/ 2926.

11- Sevap bakımından hayrın en acil olanı iyiliktir. /2926

12ـ إنَّ ما تُقَدِّمُ مِنْ خَيْرٍ يَكُنْ لَكَ ذُخْرُهُ، وما تُؤَخِّرُهُ يَكُنْ لِغَيْرِكَ خَيْرُهُ/ 3504.

12- Şüphesiz ileriye gönderdiğin hayır, senin için; erteleyip geciktirdiğin şeyin hayrı ise başkası için azık olur. /3504

13ـ إنَّ أفْضَلَ الخَيْرِ صَدَقَةُ السِّرِّ، وبِرُّ الوالِدَيْنِ، وَصِلَةُ الرَّحِمِ/ 3550.

13- Şüphesiz hayrın en üstünü gizli sadaka, anne-babaya iyilik ve akraba bağını koruyup gözetmektir. /3550

14ـ اِفْعَلِ الْخَيْرَ، وَلا تَفْعَلِ الشَّرَّ، فَخَيْرٌ مِنَ الخَيْرِ مَنْ يَفْعَلُهُ، وَشَرٌ مِنَ الشَّرِّ مَنْ يَأتيهِ بِفِعْلِهِ/ 2418.

14- İyilik yap, kötülük yapma! İyilikten daha hayırlı olanı, onu yapan kimsedir; kötülükten daha kötü olanı ise kötülüğü yapan kimsedir. /2418

15ـ اِفْعَلُوا الخَيْرِ مَا اسْتَطَعْتُمْ، فَخَيْرٌ مِنَ الخَيرِ فاعِلُهُ/ 2532.

15- Elinizden geldiği kadar iyilik yapın; (zira) iyilikten daha iyi olanı, onu yapan kimsedir. /2532

16ـ ألا إنَّ أبْصَرَ الأبْصارِ، مَنْ نَفَذَ فِي الخَيْرِ طَرْفُهُ/ 2757.

16- Bilin ki şüphesiz gözlerin en keskini, bakışı hayırda nüfuz eden kimsenin gözüdür. /2757

17ـ جِماعُ الخَيْرِ فِي المُشاوَرَةِ، وَالأخْذِ بِقَولِ النَّصيحِ/ 4769.

17- Hayrı toplamak; meşveret etmek ve nasihat edenin sözünü yapmakla olur. /4769

18ـ جِماعُ الخَيْرِ فِي المُوالاةِ فِي اللهِ، وَالمُعاداةِ فِي اللهِ، وَالمَحَبَّةِ فِي اللهِ، وَالبُغْضِ فِي اللهِ/ 4781.

18- Allah yolunda dostluk etmek, Allah yolunda düşmanlık etmek, Allah yolunda muhabbet etmek ve Allah yolunda düşmanlık etmek hayrı toplamaktır. /4781

19ـ جِماعُ الخَير في أعمال البِرِّ/ 4796.

19- Hayrı toplamak, iyi amellerdedir. /4796

20ـ رُبَّ خَيْرٍ وافاكَ مِنْ حَيْثُ لا تَرْقَبُهُ/ 5363.

20- Nice hayırlar vardır ki hiç beklemediğin yerden gelir, sana ulaşır. //5363

21ـ مَنْ لَبِسَ الخَيْرَ تَعَرّى مِنَ الشَّرِّ/ 8085.

21- Hayır elbisesi giyen şer elbisesinden yoksun olur. /8085

22ـ مَنْ فَعَلَ الخَيْرَ  فَبِنَفْسِهِ بَدَأ/ 8177.

22- İyilik yapan (gerçekten önce) kendisinden başlamıştır. /8177

23ـ مَنْ زَرَعَ خَيْراً حَصَدَ أجْراً/ 8337.

23- Hayır eken ödül biçer. /8337

24ـ مَنْ لَمْ يَعْرِفِ الْخَيْرَ مِنَ الشَّرِّ فَهُوَ مِنَ البَهائِمِ/ 8755.

24- Hayrı şerden ayırt edemeyen (gerçekte) dört ayaklı hayvanlardandır. /8755

25ـ مَنْ لَمْ يَعْرِفْ مَنْفِعَةَ الخَيرِ لَمْ يَقْدِرْ عَلَى العَملِ بِهِ/ 9009.

25- Hayrın yararını bilmeyenin onu yapmaya gücü yetmez. /9009

26ـ مَنْ قَدَّمَ خَيْراً وَجَدَهُ/ 9214.

26- Hayrı, ilerisi için gönderen, onu bulur. /9214

27ـ مَنْ قَصَّرَ عَنْ فِعْلِ الخَيْرِ خَسِرَ وَنَدِمَ/ 9229.

27- Hayır iş yapmayı ihmal eden hüsrana uğrar, pişman olur. /9229

28ـ مِنْ أماراتِ الخَيْرِ الكَفُّ عَنِ الأذى/ 9330.

28- Eziyetin önünü almak, hayrın belirtilerindendir. /9330

29ـ ما خَيْرٌ بَعْدَهُ النّارُ بِخَيْرٍ/ 9496.

29- Sonrası ateş olan bir hayır, hayır değildir. /9496

30ـ لا تَعُدَّنَّ شَرّاً ما أدْرَكْتَ بِهِ خَيْراً/ 10185.

30- Varlığıyla hayra ulaşacağın şeyi asla şer sayma. /10185

31ـ لا تَعْمَلْ شَيْئاً مِنَ الخَيرِ رِياءً، وَلا تَتْرُكْهُ حَياءً/ 10254.

31- Hayırdan yana hiçbir şeyi riya olarak yapmayın ve onu hayâ yüzünden de terk etmeyin. /10254

32ـ لا يَقُولَنَّ أحَدُكُمْ إنَّ أحَداً أولى بِفِعْلِ الخَيْرِ مِنّي فَيَكونَ وَاللهِ كَذلِكَ، إنَّ لِلْخَيرِ وَالشَّرِّ أهْلاً فَمَهْما تَرَكْتُمُوهُ كَفاكُمُوهُ أهْلُهُ/ 10391.

32- Asla içinizden biri "Başkası iyilik yapmaya benden daha layıktır" demesin. Aksi takdirde Allah'a and olsun ki öyle olur. Şüphesiz iyiliğin de kötülüğün de ehli vardır; onu terk ettiğiniz zaman onun ehli onu yaparak sizin yerinize geçer. /10391

33ـ ما قَدَّمْتَهُ مِنْ خَيرٍ فَعِندَ مَنْ لا يَبْخَسُ الثَّوابَ، وَمَا ارْتَكَبْتَهُ مِنْ شَرٍّ فَعِندَ مَنْ لا يُعْجِزُهُ العِقابُ/ 9705.

33- İleriye gönderdiğin hayır, sevabı azaltmayan kimsenin (Allah'ın) katında, mürtekip olduğun kötülük ise azâbın kendisini aciz kılmayacak kimsenin yanındadır. /9705

34ـ مِلاكُ الْخَيْرِ مُبادَرَتُهُ/ 9718.

34- Hayrın ölçüsü, onda (herkesten) öne geçmektir. /9718

35ـ مِلاكُ كُلِّ خَيْرٍ طاعَةُ اللهِ سُبْحانَهُ/ 9731.

35- Her hayrın ölçüsü, Allah'a itaat etmektir. /9731

36ـ مِفْتاحُ الخَيْرِ التَّبَرّي مِنَ الشَّرِّ/ 9808.

36- Hayrın anahtarı, şerden uzaklaşmaktır. /9808

37ـ شَرٌّ لا يَدُومُ خَيْرٌ مِن خَيْرٍ لا يَدُومُ/ 5700.

37- Sürekli olmayan şer, sürekli olmayan hayırdan daha hayırlıdır. /5700

38ـ طالِبُ الخَيْرِ بِعَمَلِ الشَّرِّ فاسِدُ العَقْلِ وَالحِسِّ/ 5996.

38- Kötü amelle hayrı istemek aklı ve hissi bozar. /5996

39ـ ظَفَرَ بِالخَيْرِ مَنْ طَلَبَهُ/ 6046.

39- Hayrı isteyen ona ulaşmış demektir. /6046

40ـ عَزيمَةُ الخَيرِ تُطفِئُ نارَ الشَّرِّ/ 6308.

40- Hayrı dilemek kötülük ateşini söndürür. /6308

41ـ غارِسُ شَجَرةِ الخَيْرِ تَجْتَنيها أحْلى ثَمَرَةٍ/ 6442.

41- Hayır ağacını eken ondan en tatlı meyveyi alır. /6442

42ـ لَنْ تَتَحَقَّقَ الخَيرَ حتّى تَتَبَرَّأ مِنَ الشَّرِّ/ 7428.

42- Kötülükten nefret etmedikçe asla iyiliği gerçekleştiremezsin. /7428

43ـ لَيْسَ بِخَيرٍ مِنَ الخَيرِ إلاَّ ثَوابُهُ/ 7487.

43- Ancak hayrın sevabı hayırdan daha hayırlıdır. /7487

44ـ لَيْسَ الخَيْرُ أن يَكْثُرَ مالُكَ وَوَلَدُكَ، إنَّما الخَيْرُ أنْ يَكْثُرَ عِلْمُكَ، وَيَعْظُمَ حِلْمُكَ/ 7497.

44- Hayır, malının ve evladının çoğalması demek değildir. Hayır, ancak ilmin çoğalması ve sabrın büyük olmasıdır. /7497

45ـ مَنْ قَدَّمَ الخَيرَ غَنِمَ/ 7901.

45- Hayrı ileriye (ahirete) gönderen, büyük bir menfaat elde etmiştir. /7901

46ـ فاعِلُ الخَيْرِ خَيْرٌ مِنْهُ/ 6528.

46- Hayrı yapan ondan daha hayırlıdır. /6528

47ـ فِعْلُ الخَيْرِ ذَخيرَةٌ باقِيَةٌ، وَثَمَرَةٌ زَاكِيَةٌ/ 6545.

47- Hayır iş, kalıcı hazine ve temiz meyvedir. /6545

48ـ قَدِّمُوا خَيراً تَغْنَمُوا، وَأخْلِصُوا أعْمالَكُمْ تَسْعَدُوا/ 6779.

48- Hayrı ileriye gönderin ki yararlı ve kazançlı çıkasınız; amellerinizi halis kılın ki saadete eresiniz. /6779

49ـ لأن تَكُونَ تابِعاً لِلخَيْرِ خَيرٌ لَكَ مِنْ أنْ تَكُونَ مَتْبُوعاً فِي الشَّرِّ/ 7361.

49- Muhakkak ki hayra tâbi olman, şerde öncü olmandan sana daha hayırlıdır. /7361

50ـ لَنْ يُجْزى جَزاءَ الْخَيْرِ إلاَّ فاعِلُهُ/ 7406.

50- Hayrın karşılığı, ancak ve ancak onu yapana verilir. /7406

51ـ أرْبَعٌ مَنْ اُعْطِيَهُنَّ فَقَدْ اُعْطِيَ خَيْرَ الدُّنيا وَالآخِرَةِ: صِدْقُ حَديثٍ، وَأداءَ أمانَةٍ، وَعِفَّةُ بَطْنٍ، وَحُسْنُ خُلقٍ/ 2142.

51- Dört şey kime verilirse şüphesiz dünya ve ahiret hayrı ona verilmiştir: Doğru sözlülük, emaneti (sahibine) vermek, karnı (haramlardan) korumak ve güzel ahlak. /2142

52ـ ثَلاثٌ مَنْ كُنَّ فيهِ فَقَدْ رُزِقَ خَيْرَ الدُّنْيا وَالآخِرَةِ: هُنَّ الرِّضا بِالقَضاءِ، وَالصَّبْرُ عَلَى البَلاءِ، وَالشُّكْرُ فِي الرَّخاءِ/ 4670.

52- Üç şey kimde olursa şüphesiz dünya ve ahiret hayrıyla rızıklandırılmış sayılır: Kazaya razı olmak, belada sabretmek ve rahatlıkta şükretmek. /4670



Yüklə 10,66 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   62   63   64   65   66   67   68   69   ...   84




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin