Ülkemizde, amortisman kavramı çok farklı şekillerde tanımlanmaktadır. Amortisman, bir rantın, bir borcun, bir duran varlığın bölümlere ayrılarak parça parça bitirilmesi, sona erdirilmesi, akışının durdurulması, ödenmesi şeklinde tanımlanabilir.
Tahakkuk Esaslı Devlet Muhasebesinde Amortisman, bir varlığın maliyetinin, öngörülen hizmet süresi boyunca dönemlere dağıtılması şeklinde tanımlanmıştır.
Tahakkuk Esaslı Devlet Muhasebesinde amortismana tabi varlıklar, bir yıldan fazla kullanılabilen ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz kalan maddi duran varlıklardır. Amortismana tabi varlıklar;
a-Birden fazla muhasebe döneminde kullanılması beklenen,
b-Sınırlı bir hizmet süresi olan,
c-Bir kamu idaresi tarafından mal ile hizmet üretim ve tedarikinde kullanılan ve/veya kurum içi genel yönetim amaçları için elde tutulan varlıklardır.
Devlet muhasebesinde, “Arazi ve arsalar, yapılmakta olan yatırımlar ve yatırım avansları amortismana tabi değildir.” denilmektedir. Bu ifadeden tüm arazi ve arsaların amortismana tabi olmadığı sonucu çıkarılmaktadır. Bu ifadenin “boş arazi ve boş arsalar, yapılmakta olan yatırımlar ve yatırım avansları amortismana tabi değildir.” şeklinde düzeltilmesi ve üzerine bina inşa edilen bir arsanın maliyetinin, inşaatın bitimiyle beraber Binalar hesabına eklenmesi gereklidir. Nitekim bu işlemin yapılmaması durumunda Devlet hesaplarında boş bir arsa varmış görüntüsü ortaya çıkmaktadır.
Ülkemizde geçen 6 yıl için üç farklı amortisman yöntemi ortaya konulmuştur ki bu da kamu idarelerinin amortisman yönetim bilgi sistemlerini içinden çıkılmaz bir hale sokmuştur. Özetle;
-2006 mali yılı sonunda; çok düzgün bir tebliğle tüm kamu idarelerine gerek taşınırları gerekse taşınmazları için ister % 100 isterse tebliğ ekindeki oranları kullanmak suretiyle amortisman uygulanması imkanı getirilmiştir. Birçok kamu idaresi bu yıl % 100 amortisman uygulamasını benimsemiştir.
-2007 yılında Taşınır Mal Yönetmeliği yürürlüğe girmiş kamu idarelerinin taşınırlarını kayıtlardan çıkarmaları sonrada yapacakları envanterle taşınırlarını kayıtlara almaları istenmiş ancak bu taşınırların amortismanları ihmal edilmiş adeta yok sayılmıştır. Yıl sonunda yayınlanan genel yazılarla kayıtlardan çıkarılan taşınırların envanterlerinin kayıtlardan çıkarılması, kayıtlara alınan yeni taşınırlara % 100 amortisman uygulanması yöntemi benimsenmiştir. 2007 yılında kayıtlara giren taşınmazlara ise 2006 yıl sonundaki tebliğ eki oranların uygulanması istenmiştir.
-2008 yılında yayımlanan tebliğde ise, amortisman uygulaması muhasebe teorilerini şaşırtmaktadır. 2008 ve önceki yıllarda edinilen taşınırlardan değeri 14.000 taşınmazlardan değeri 34.000 lirayı aşmayanlar % 100 amortismana tabi tutulacaktır. Bu değeri aşanlardan tebliğe göre % 100 amortismana tabi olamayanlar ise tebliğ eki oranlar uygulanarak amorti edilecektir.
2009, 2010 ve 2011 yıllarında da 2008 yılında yayımlanan bu tebliğe göre hareket edilecektir.
Bu üç karışık uygulamayı yürütebilmek için kamu idarelerinin ellerindeki tüm taşınır ve taşınmazları edinim yılları ve edinim değerleriyle birlikte listelemeleri; mevcut amortismanların tamamını kayıtlardan çıkmaları; listelenen taşınır ve taşınmazlara bu 6 yıllık uygulamayı dikkate alarak genel bir amortisman uygulamaları ve bunları kayıtlara almaları gerekmektedir. Bundan sonraki yıllarda da bu listenin düzenli olarak sürdürülmesi gerekmektedir. Muhasebesi ise aşağıdaki gibi olacaktır.
-------------------------- / ----------------------------------
257- Birikmiş Amortismanlar Hesabı (Önceki yıl amortisman tutarları)
268- Birikmiş Amortismanlar Hesabı (Önceki yıl amortisman tutarları)
500- Net Değer Hesabı
(Hesaplanan amortismanlardan geçmiş yıl payına düşenler)
630- Giderler Hs. (Hesaplanan amortismanlardan bu yılın payına düşenler)
257- Birikmiş Amortismanlar Hesabı (Tüm yıllar toplam amortisman tutarı)
268- Birikmiş Amortismanlar H. (Tüm yıllar toplam amortisman tutarı)
------------------------- / ----------------------------------
Dostları ilə paylaş: |