Anadolu Türk Beylikleri Sanatı



Yüklə 8,23 Mb.
səhifə70/179
tarix17.01.2019
ölçüsü8,23 Mb.
#100097
1   ...   66   67   68   69   70   71   72   73   ...   179

Canibeg Han’ın Melik Eşref’ten aldıktan sonra Azerbaycan valisi olarak Tebriz’de bıraktığı şehzade Berdi Beg Canibeg Han’ın ağır hastalığı üzerine babasından izinsiz tahta çıkmak üzere Altınordu merkezine dönmesi üzerine75 Tebriz’de Ahicug adındaki emir saltanatını ilan etmiştir. Azerbaycan halkının bu emirin zulümlerini Celayirli sultanı Şeyh Üveys’e iletmeleri üzerine Şeyh Üveys Ahicug üzerine gitmiş ve onu yenerek Celayirli Devleti sınırlarına Tebriz, Selmas, Sultaniye, Erdebil, Hoy ve Şirvan bölgelerini de katmıştır. Bu topraklar Şeyh Üveys H. 777 tarihinde vefat ettiği tarihte Celayirlilerin elinde bulunuyordu. 76

VI. Horasan Kirman ve Fars’taki

Gelişmeler

Horasan XIV. yüzyılın başında İlhanlı hakimiyetine girmişti. Olcaytu, Gilan’ı yıllık 2000 dinar vergiye bağlamış, Herat’a giriştiği taarruzlar neticesinde 1307’de Horosan’da İlhanlı hakimiyetini tesise muvaffak olabilmişti.77Fakat Horasan’da İlhanlı hakimiyeti şeklen sağlanmış, esasen burada mevcut Kert hanedanının elinde kalmaya devam etmişti.78

Olcaytu 1313’te Doğu Afganistan’ı Çağataylıların elinden aldı. Buna karşı Esen Buka Murgab’da İlhanlı ordusuna galip gelip 1315’te Horasan’ın bir kısmını ele geçirmiştir. Çin Hanlığı’nın Çağatay Hanlığı’na 1316’da yaptığı saldırılar Horasan’ın İlhanlı hakimiyetinde kalmasını sağladı.79

Çağatay şehzadelerinden olup Olcaytu zamanında Horasan’a geçmiş kendine bir miktar arazi ikta edilmiş Yasavur, Ebu said’in gençliğini fırsat bilip Horasan’ı ele geçirmeye teşebbüs etti. Bölgenin İlhanlı valisi Emir Yasavul’u öldürerek 1317’de Mazenderan’ı istilaya girişti. Ona karşı Ebu Said’in gönderdiği İsen Kutlug savaştan çekilince Yasavur, Horasan’a da girdi. Fakat Herat’taki Şarki Horasan hükümdarı Gıyaseddin kert ile bu yüzden mücadele etmek zorunda kaldı. 1318 tarihinde ise tekrar Mazenderan’a girip Tus’daki İlhanlı güçlerini bozdu. Bunun üzerine bölgeye gönderilen Hüseyin Celayir ile Gıyaseddin arasında kalan Yasavur Maveraünnehir’e geri döndüyse de burada Çağatay Hanı Kebek Han tarafından mağlup edilip öldürüldü.80

1326 tarihinde Emir Çoban oğlu Hüseyin Horasan’ı işgal eden Çağatay Han’ı Tarmeşirin’i Gazne’de yendi ve Türkistan’a ricata mecbur bıraktı. 1327 tarihinde Emir Çoban’ın gözden düşmesi ve Gıyaseddin Kert tarafından boğdurularak Ebu Said’in isteğinin yerine getirilmesi Horasan’daki İlhanlı hakimiyetinin sonunu getirmiştir.81 Çağatay Hanlığı’nda 1334’de göçebelerin yasaya riayetsizliği sebep göstererek isyan etmeleri, Tarmaşirin’in ise iktidarsızlığı, Çağatay Hanlığı’nın İlhanlı Devleti’nin dağılan siyasi coğrafyasından pay almasını

engellemiştir. 1370 tarihine kadar Çağatay prensleri Türk emirler tarafından tahta birer kukla hükümdar gibi oturtulmuşlardır.82

Afganistan’a baktığımızda siyasi gücü gitgide artan Kert ailesi Olcaytu döneminde muhtariyet temayülüne girmişti. 1306’da Olcaytu Danişmend Bahadır’ı hükümdar gibi davranmaya başlayan Kert meliki Fahreddin’e karşı Herat şehrini kuşatmaya gönderdi. Fahreddin Amankoh kalesine çekilmeye razı oldu, şehri savunan Muhammed Şam ise Danişmend’i şehrin içine çekerek öldürdü. Bunun üzerine herat önüne Danişmend oğlu Bucay ile Yasavul gönderildi. 1307’de Herat İlhanlı denetimine girdi Fahreddin ise Amankoh’ta öldü.83

Olcaytu bu durumdan istifade ederek Kert ailesinin elinden topraklarını alacağı yerde melikliği aileden Gıyaseddin’e 1307’de tevdi etti. Gıyaseddin ise 1315 tarihinde Olcaytu’nun yanına gelerek kendini temize çıkardı ve Herat şehri bu tarihte Kert ailesine bırakılmış oldu.84 Gıyaseddin’in oğlu Muizzüddin Kırman emiri Kutbeddin’e yardım ederek 1340 tarihinde sınırlarına Kirman’ı da katmak istemişse de Kert orduları mağlup olmuşlar böylece İlhanlı toprakları içinde Kert ailesi Afganistan dışına çıkamamıştır.85

Yezd bölgesinin önemli ailesi olan Muzafferiler ise Argun Han zamanında İlhanlı hizmetine girmişler, Gazan Han döneminde siyasi güç haline gelmişlerdir. Olcaytu’nun 1303’te tahta çıkması ile Ardistan, Herat ve Merv’den Abarkuh’a kadar yolların muhafazası Muzaffer’e verilmişti. Muzaffer’in 1314’te ölümü üzerine oğlu Mubarizüddin ailenin başına geçti. 1316’da Olcaytu’nun ölümü ve Ebu Said’in başa geçmesini müteakip Güney İran sahilindeki bölgenin hakimi Şah İncü ile birleşen Mubarizüddin 1318’de Yezd atabeği Hacışah’ın yerinden çıkarıp şehri hakimiyetine aldı ve böylece Muzafferilerin Yezd bölgesinde başlayıp Fars, Irak-ı Acem ve Kirman bölgelerine yayılan emirlik kurmaları mümkün oldu.86

Ebu Said, dönemi boyunca Muzafferiler şeklen İlhanlılara bağlı olan Muzafferiler Ebu Said Han’ın ölümünden sonra Fars Kırman ve Yezd’in hakimiyeti için Mesud Şah İncü ile mücadeleye başladılar. Mubarizüddin Muhammed Yezd’e ilave olarak Şirazi de İlhanlı valisi Ebu İshak’ın elinden aldı. Şah İncü Mubarizüddin’den Şiraz’i almaya çalışsa da başarılı olamadı ve 1340 tarihinde Celayirli Şeyh Hasan’dan destek almak üzere Bağdat’a gitti ve Celayirli Şeyh Hasan’dan destek alarak Müberiziddin ile mücadelelerini sürdürdü.87 Şah İncü Şiraz’ı 1347 tarihinde Muzafferilerden alarak hutbeyi tekrar kendi adına okutmaya başlamıştır.88

Mubarizüddin Kirman emiri Kutbeddin’i mağlup ederek Kirman’ı da Muzafferi hakimiyetine aldı. 1340 tarihinde Muzafferi orduları Kert güçlerini Kırman’da mağlubiyete uğratarak bu bölgedeki hakimiyetlerini sürdürmüşlerdir.89

VI. I. Tuga Timur

1305 yılında Olcaytu’nun himayesine girmiş ve Kıpçak hanı Özbek’in şikayeti üzerine 1315’te idam edilen Bahadır Bey’in oğlu olan Tuga Timur, Ebu Said Han’ın ölümünden sonra İlhanlı hanlığına çıkmış önemli bir tarihi şahsiyettir. Tuga, Timur’un içinde yaşadığı tümen Mazenderan ile Taberistan’ın doğu kısımları arasında yaşıyordu. Tuga Timur’da bu sebeple İlhanlı doğu coğrafyasının yıkılış dönemi siyasetinde etkili olmuştur.

Hasan Büzürg Celayir’in Muhammed’i İlhanlı tahtına çıkarması üzerine Hasan Büzürg’ün emirleri arasında huzursuzluk baş gösterdi. Prens Ali Cafer, Şeyh Ali Uygur İgrenç ve diğer birkaç emir 1337’de Tuga Timur’u İlhanlı hanı ilan ettiler. Tuga Timur, emirleriyle birlikte 1327’de Azerbaycan’da batıya doğru Sultaniye’ye kadar ilerledi ve diğer bir müddei Musa Han lehine harekete geçen Uyratların hücumunu püskürttü ve Uyratların tımarı yemi Hemedan’ı yağmalattı. Bu gelişme üzerine Tuga Timur ve Musa Han Muhammed Han’a karşı uzlaşmaya gittiler ve İran’ı aralarında taksim etmeyi kararlaştırdılar. Fakat Mayıs 1337’de Garmarûd’da Hasan Büzürg’e mağlup oldular.Musa ve emirleri yakalanarak Temmuz 1337’de idam edildi. Tuga Timur ise Mazenderan ve Horasan’da ailesinin başında hüküm sürdü.90

Bu gelişmeler sırasında Horasan veziri Hoca Alaeddin Muhammed’in adamları isyan çıkararak Serbedariler saltanatını tesis ettiler. Serbedari hakimiyetinin genişlemesiyle Tuga Timur’un Horasan’daki etkinliği bir hayli azaldı. Tuga Timur ise buna karşılık Muizzüddin Kert ile dostane münasebet içinde bulunma zorunluluğu duyuyordu.91

Hasan Büzürg 1338’de kuracağı saltanat için Cihan Timur’dan önce92 Tuga Timur’u şeklen ilhan yapmayı düşünmüş ve bu maksatla onu Irak’a çağırmıştı. O da Emir Argunşah’la birlikte Irak’a geldi. Fakat Hasan Büzürg’ün Çobanlı Hasan ile Tuga Timur’u dışlayacak şekilde müzakerelere girişmesi üzerine Tuga Timur Meraga’daki karargahını bozup Horasan’a geri döndü.93 Büyük Şeyh Hasan’ın Tuga Timur’un aleyhine dönmesine sebep olarak Irak’a gelişinde Tuga Timur Hasan Büzürg’ün denetimindeki Diyarbekir bölgesini ele geçirdi.

Bu gelişme üzerine Hasan Büzürg onu Horasan’dan da çıkarmaya karar verdi. Tuga Timur bundan habersiz Mart 1339’da Rey bölgesine kadar ileri hareket içine girdi. Onun bu hareketi Horasan’da ve batıda Hasan Büzürg’ü daha da güçlendirdi. Bu arada Tuga Timur’un Ebu Said’in kızı Sati Beg ile evlenmeleri mümkün olmayınca Tuga Timur’un İlhanlı merkezindeki iddiası azalmış oldu.94 Tuga Timur 1353 tarihinde Serbedariler tarafından öldürülünceye kadar Horasan’da hüküm sürmüştür. Fakat biz onun sikkelerinin basıldığı H. 739-743 tarihleri arasında95 İlhanlı Hanı olarak kabul edildiğini ifade edebilir.

Sonuç olarak ifade etmemiz gerekirse, İlhanlı siyasi coğrafyası, bu bölgenin nüfuz sahibi olup İlhanlı Devleti’nin hizmetine girmiş aşiret yapısındaki aristokrat aileleri tarafından paylaşılmış, bölgede uzunca bir süre siyasi istikrar sağlanamamıştır.

1 Berthold Spuler, İran Moğolları, Türkçe Trc. Cemal Köprülü, 2. Baskı, Ankara 1987, s. 78-88.

2 Rene Grousset, Bozkır İmparatorluğu, Türkçe Trc. M. Reşat Uzman, 2. Baskı, İstanbul 1993, s. 363-368; D’ Ohsson, Historie des Mongols depius Tchingis-Khan Jusgu’a Timour-Beg ou Tamerlan, II. Traduction, 1835, s. 586-610.

3 Donald M. Nicol, Bizans’ın Son Yılları (1261-1453) Türkçe Trc., Bilge Umar, İstanbul 1999, s. 150.

4 D’Ohsson, IV, s. 536; Rene Grosset, a.g.e., s. 364; Donald M. Nicol, a.g.e., s. 150.

5 Rene Grousset, a.g.e., s. 364; Donald M. Nicol, a.g.e., s. 150-151.

6 1307’de Moğolların Karacahisar’a yönelmesinden sonra İznik ve İzmit bağlantısı kesildi. Btinya’ya gelen 30 bin kişilik Moğol ordusu bölgede akınlar sırasında Karacahisar’ı yağmaladılar, Orhan Bey’e yenilince de geri döndüler. (D. M. Nicol a.g.e., s. 151; H. A. Gibbons, Osmanlı İmparatorluğu’nun Kuruluşu, Türkçe Trc. Bülent Arı, Ankara 1998, s. 38).

7 D’ Ohsson, IV, s. 532; Rene Grousset, a.g.e., s. 363-364.

8 Takıyyüddin Makrizi, Kitabu’s-Süluk Lima’rifet-i Düveli’l-Mülük, C: II, (Nşr. M. Mustafa Ziyade), Kahire, 1942, s. 38-39.

9 Rene Grousset, a.g.e., s. 364; Faruk Sümer, ‘Anadolu’da Moğollar’, Selçuklu Araştırmaları Dergisi, Sayı: I, Ankara 1970, s. 81.

10 Makrizi II, s. 142-143; Faruk Sümer, ‘Anadolu’da Moğollar’’, s. 81-82.

11 Makrizi, II, s. 430-446; Refet Yinanç, Dulkadir Beyliği, Ankara 1989, s. 9-11; Yaşar Yücel, “Eratna Devleti” (Anadolu Beylikleri Hakkında Araştırmalar II), Ankara 1989, s. 9-10. Memlük Sultanının Eratna’nın itaatini arz etmesine rağmen Darende’yi Karaca Bey’e ait olarak tescil etmesi, (Makrizi, II, s. 494-495; Refet Yinanç, Dulkadir Beyliği, s. 11) Memluk Sultanının Eratna’yı Moğol-İlhanlı Devleti’nin bir emiri olarak görmesiyle ilgili olmalıdır. Nitekim Memlükler Eratna’nın Karaca Bey’e karşı girişimlerini hutbeyi ve sikkeyi Memluk Sultanı adına kestirmediği gerekçesiyle cevapsız bırakmıştır. (Makrizi, II, s. 490).

12 Nitekim s. Albüm tarafından Ebu Said’den sonra İlhanlı hakimiyet mücadelesi sürdüren Muhammed Han, Musa Han, Cihan Timur Tuga Timur ve Süleyman Han’ın hakimiyet bölgelerinin Irak-ı Arap’tan daha doğuya doğru genişlediğinin ifade edilmesi, (S. Albüm, “Studies in İlkhanid History and Numismatics I; A Late Ilkhanid Hoard”, Studia Iranica, XIII, (1984) s. 74-110) Olcaytu’dan sonra İlhanlıların Suriye toprakları için çok ciddi çaba sarf etmediklerini gösteriyor.

13 Makrizi, II, s. 566 Refet Yinanç, a.g.e., s. 12.

14 Faruk Sümer, ‘Anadolu’da Moğollar’, s. 76; Makrizi, II., s. 38.

15 Zeki Velidi Togan, Umumi Türk Tarihine Giriş, III. Baskı, İstanbul 1981, s. 244.

16 Hamdullah Kazvini, Tarih-i Güzide (Nşr. Edward Baron) London 1910, s. 596.

17 Faruk Sümer, “Anadolu’da Moğollar”, s. 73.

18 Faruk Sümer, “Anadolu’da Moğollar”, s. 81. Daha sonra Anadolu umum valisi olan Timurtaş da babası gibi Anadolu’da Türkmen beylerini sıkı şekilde kendine bağlı tutma siyasetini sürdürmüş, Türkmen beylerinden Dündar Bey’in üzerine yürüyerek 1323’te onu tutsak etmiş, 1326’da Eşrefoğlu hanedanını sona erdirmiştir. (Faruk Sümer, a.g.m., s. 87-88).

19 Ahmet Eflaki, Ariflerin Menkibeleri, II, (Türkçe Trc. Tahsin Yazıcı) İstanbul 1986., s. 369-370.

20 Hafız Ebru, Chronigue Des Rois Mongols en Iran, K. Bayani II. Traduction et Notes, Paris 1936, s. 92-104; Kazvini, Tarih-i Güzide, s. 609-610; Zeki Velidi Togan., Türk Tarihine Giriş, s. 245. Timurtaş bu haberi duyunca Kayseri üzerinden İlnanlı sarayını teklikeli görerek Mısır’a Nasır’ın yanına sığınmış, Karamanoğullarının kışkırması sonucu 1328’de orada öldürülmüştür. (Osman Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye Tarihi., İstanbul 1984, s. 649-650; 2. V. Togan, a.g.e., s. 245).

21 İ, Hakkı Uzunçarşılı, ‘Eratna Devleti’, Belleten, Sayı: 126, (1968), s. 165; Kemal Göde, Eratnalılar, Ankara 1994, s. 13-17.

22 Makrizi, II., s. 445; Faruk Sümer, ‘Anadolu’da Moğollar’, s. 101; Uzunçarşılı, a.g.m. s. 165 Naib Eratna’nın bu görevini sürdürürken İlhanlı umum valiliğini kabul etmemesi, onun bağımsızlığını kazanması iyi bir fırsat olmuştur. (Yaşar Yücel, Eratna Devleti, s. 6-7.).

23 Abdulkadir Yuvalı, ‘İlhanlı Devleti’, Tarihte Türk Devletleri II., Ankara 1987, s. 549.

24 Ahmet Eflaki, Ariflerin Menkibeleri, II., 370.

25 İbn-I Haldun, Kitabu’l-İber, C. V., Taşbaskısı, Tarihsiz, s. 1185-1186; Faruk Sümer, “ Anadolu’da Moğollar“, s. 89-90; İ. H. Uzunçarşılı, Anadolu Beylikleri, Ankara 1984., s. 43: Kemal Göde, Eratnalılar, s. 13-14.

26 H. Hüsameddin Amasyavi, Amasya Tarihi, C. 2, İstanbul, H. 1332, s. 480-488.

27 İ. H. Uzunçarşılı, “Eratna Devleti”, s. 165; Kemal Göde, a.g.e., s. 35.

28 Faruk Sümer, “Anadolu’da Moğollar“, s. 101; İ. Hakkı Uzunçarşılı, Kitabeler, İstanbul 1345, s. 89; Bertold Spuler, İran Moğolları, (Türkçe Trc. Cemal Köprülü), II. Baskı, Ankara 1987, s. 151.

29 Bertold Spuler, a.g.e., s. 388.

30 İ. Hakkı Uzunçarşılı, Kitabeler, s. 89, 107; Bertold Spuler, a.g.e., s. 151.

31 İ. Hakkı Uzunçarşılı, A. Beylikleri, s. 156; F. Sümer, “Anadolu’da Moğollar, “s. 105. Eratna, bu savaşta galip geleceğinden emin olmadığı için Kayseri valisi vasıtasıyla Memluk sultanına bağlılığını bildirmiştir. (Makrizi, II., 635).

32 M. Halil Yinanç, “Akkoyunlular”, İ. A., (MEB) C. 1, Eskişehir 1997., s. 253; Faruk Sümer, Karakoyunlular, C. I, II. Baskı Ankara 1984., s. 37.

33 Faruk Sümer, a.g.e., s. 33-34; Yaşar Yücel. Eratna Devleti, s. 78.

34 Faruk Sümer, a.g.e., s. 37-38. Sutaylıların güçlerini yitirerek Musul ve Diyarbekir bölgelerini ellerinden çıkarmaları bu bölgelerdeki kale ve şehirleri Akkoyunluların ele geçirmelrine sebep olmuştur. (M. H. Yinanç, “Akkoyunlular“, s. 253).

35 M. H. Yinanç, a.g.m., s. 254; Faruk Sümer, Karakoyunlular, s. 37.

36 Arpagaun (Arpa) Han hanedanlık sülalesi olan Hülagü neslinden değildi. Hülagü’nün kardeşi Arık Böge’den geliyordu. (S. Albüm, Ilkhanid History……, s. 60; Rene, Grousset, Bozkır İmparatorluğu, s. 368.).

37 Hafız Ebru, a.g.e., s. lll-ll8; Abdüsselam Abdülaziz Fehmi, Tarihu’d-Devleti’l-Moğoliyyeti Fi İran, Ayn Şems Ün. Yay. 1981, s 232. Arpa Han adına 1335 tarihli Rey ve Şebinkara’da basılan paralar onun Ebu Said’I hemen müteakiben han olduğunu gösteriyor. (S. Albüm, Ilkhanid History and Numismatics, s. 62).

38 Faruk Sümer, “Anadolu’da Moğollar“, s. 95; Abdüsselam Fehmi, a.g.e., s. 232-233.

39 Abdüsselam Fehmi, a.g.e., s. 233.


40 Faruk Sümer, a.g.m., s. 95-96; Abdüsselam Fehmi, a.g.e., s. 233.

41 Faruk Sümer, “a.g.m., s. 96; S. Albüm, a.g.e., s. 66. Musa Han’a ait paralar H. 736/M. 1336 tarihine aittir. (S. Album Ilkhanid History and Numismatics…s. 69).

42 S. Albüm., a.g.m., s. 67.

43 Mustafa Ali, Fusül-I Hall ü Akd ve Usül-I Harc ü Nakd, Nuruosmaniye Ktp. Yazmalar No: 3399, v. 59 b-60 a.

44 W. Bardhold, “Ebu Said Bahadır”, İ. A., (MEB), C. IV, (Eşkişehir 1997), s. 44-45.

45 Hamdullah Kazvini, Tarih-i Güzide, s. 603-604.

46 H. Kazvini, a.g.e., s. 607-608. Sultanın bu ani kararla Dımaşk Hoca’yı öldürmesi Emir Çoban’ın nüfuzuna karşı Ebu Said Han’dan beklenmeyen bir tavırdı ve bu gelişme Emir Çoban’ın nüfuzunun kırılmasına sebep olduğu gibi İlhanlı merkezinde siyasi dengelerin değişmesine sebep oldu. Bu olayla İlhanlı yıkılışının öne alındığını söylememiz mümkündür.

47 Tarih-i Güzide, s. 608-609; Faruk Sümer, “Anadolu Moğollar”. S. 89-T. W. Haig, “Kert”, İ, A. (MEB), C. 6, Eskişehir 1997, s. 596.

48 H. Kazvini, Tarih-i Güzide, s. 609; Timurtaş’ın isyanı Anadolu’da İlhanlı ve Çobanlı hakimiyetinin sona ermesine sebep olmuştur. (R. Grousset, Bozkır İmparatorluğu, s. 368).

49 Çobanlıların Rum ve Canikli köklerden oluşan kuvvetleri bulunuyordu. Yine Türkmen güçleri de bulunuyordu. Çobanlı diye anılan bu Türkmen unsurları Arranda yerleşmişlerdi. Ayrıca Çobanlıların idaresi altında kıpçaklar, Berumlar, Herbatanlar ve Öngütler de vardı. (Faruk Sümer, ‘Anadolu’da Moğollar’, s. 99) İlhanlı hakimiyetinde daha önce Çoruk solundaki Barkal Dağlarında yaylayan Kıpçaklar Çobanlı-Celayirli ailelerin savaşlarından sonra İspir Bölgesi ile Çunda Bölgesi arasında yaşamaya başladılar. Fakat bu bölgelerde artık İlhanlı hakimiyeti yerine Kartel kralı Parlak Gorgi’yi matbu tanıdılar. Böylece İlhanlı döneminde Çobanlılara verilen Kıpçak desteği Çobanlı Devleti’nin kuruluşu ile birlikte ortadan kalkmıştır. (Fahrettin Kırzıoğlu, Yukarı Kür ve Çoruk Boylarında Kıpçaklar, Ankara 1992, s. 151-152.

50 S. Album, Ilkhanid History and Numismatic…, s. 71; Faruk Sümer, “Anadolu’da Moğollar”, s. 98; Z. Velidi Togan, Türk Tarihine Giriş, s. 231.

51 D’Ohsson, IV, s. 735; Hafız Ebru, Mongols en Iran., s. 131-135; Rene Grousset, Bozkır İmparatorluğu. 368.

52 Sati Beg adına basılan 739 tarihli sikkelerden (S. Albüm Numismatics, s. 80) ve yine Süleyman adına basılan 739 tarihli sikkelerden (S. Albüm, s. 83) Sati Beg’in İlhanlı saltanatının bir yıldan daha az bir süre sürdüğü görülüyor.

53 Bertold Spuler, İran Moğolları, s. 149-150; Faruk Sümer, “Anadolu’da Moğollar”, s. 99, Zeki Velidi Togan, Arpa Han ve Musayı’da katarak Sati Beg, Süleyman ve Melik Eşref’in tahta çıkardığı Nuşirvan dahil olarak beş “İlhan”ın Çobanlılar tarafından tahta çıkarıldığını ifade ediyor. (Z. V. Togan, Türk Tarihine Giriş., s. 231-232) ki bu beş isimden son üç tanesinin “Çobanlı İlhanı” olduğunu söyleyebiliriz.

54 Yaşar Yücel, Anadolu Beylikleri Hakkında Araştırmalar II., (Emir Mutahharten), s. 247.

55 B. Spuler, a.g.e., s. 151; S. Albüm, a.g.e., s. 100.

56 B. Spuler, a.g.e., s. 151-152. Kuşkusuz Süleyman Han’ın azledilmesinde Karanbük’te aldığı mağlubiyet etkili olmuştur. Yine Anuşirvan adına Tebriz’de Çobanlı Devleti merkezinde basılan altın sikkelerde tarih bulunmuyor. Diğer yerlerde darbedilen paralarda H. 741 tarihinin yer alması, Anuşirvan’ın Çobanlı Hanlığı öncesinde de saltanat iddiası içinde olduğunu gösteriyor. Bu tarihlerde Çobanlı tahtında Süleyman Han bulunmaktadır. (Mihab Derviş Lütfi, “El-Elkab ala’l-Meskükati’l-İlnani”, Sümer, 21/1-2, Bağdat, 1965., s. 166.

57 Mihab Derviş Lütfi. a.g.m., s. 166.

58 Mustafa Ali, Fusul-iHall ü Akd. V. 70a. B. Spuler. İran Moğolları, s. 153-154. Azerbaycan bundan sonar Canibeg oğlu Berdi Beg ve Ahicug tarafından yönetilmiş, daha sonra da Şeyh Üveys tarafından Celayir’li Devleti sınırlarına dahil edilmiştir.

59 S. Albüm, “…Numismatics…”, s. 71; M. Halil Yinanç, “Celayir”, İ. A. (MEB.) C. II., Eskişehir 1997, s. 64. Şeyh Hasan Celayir Cihan Timur’u Kuklabir Han olarak ileri sürmesine rağmen bağımsız bir hükümdar olarak Celayir Devleti’ni kurmuş, oğlu Üveys’ten itibaren İlhanlı hükümdar sülalesinden bir hana da ihtiyaç duyulmamıştır. (R: Grausset, Bozkır İmparatorluğu, s. 368; S. Albüm., a.g.m., s. 84-85).

60 S. Albüm, a.g.m., s. 84; B. Spuler, a.g.e., s. 149.

61 Faruk Sümer, “Anadolu’da Moğollar”, s. 99.

62 Mustafa Ali, Füsül, v. 70 a.

63 Makrizi, Sülük, II, s. 489; S. Albüm, Ilkhanid History and Numismatics…, s. 99-100; Faruk Sümer, “Anadoluda Moğollar”, s. 99-100.

64 Makrizi, Sülük, II, s. 521-522; Faruk Sümer, a.g.m., s. 100-101.

65 Cihan Timur’un basılan sikkelerinin H. 740 tarihine ait olması, (S. Albüm, Numismatics…, s. 85; Mihab Derviş Lütfi, El-Elkab Ala’l-Meskükati’l-İlhani, s. 166) Hasan Celayir’in H. 740-750 tarihleri arasında kendi adına sikkeler bastırarak hakimiyette tek başına kaldığını gösteriyor. (Bertold Spuler, a.g.e., s. 330-331) Tuga Timur’un H. 740 tarihinden itibaren saltanat mücadelesinden geri çekilmesi üzerine Çobanlılara karşı destek alabileceği bir müttefikten mahrum kalan Hasan Büzürg’ün meşruiyetini Tuga Timur’un mücadeleden çekilmesine dayandırdığı görülüyor. (S. Albüm, a.g.m., s. 96-97).

66 M. Halil Yinanç, “Celayir”, s. 64. M. Halil Yinanç’ın Şeyh Üveys’in babasının yerine 1356 tarihinde tahta geçtiğini belirtmesine karşılık Mustafa Ali, Şeyh Üveys’in tahta H. 750 tarihinde çıktığını ifade eder. (M. Ali, Fusul, v. 71 a) Fakat Ali’nin sehven H. 757 tarihini 750, H. 767 tarihinide H. 777 tarihi olarak yazdığı anlaşılmaktadır. (Faruk Sümer, Karakoyunlullar s. 40-41).

67 Faruk Sümer, Karakoyunlular, s. 40.

68 M. Halil Yinanç, “Celayir”, s. 64.

69 Faruk Sümer, a.g.e., s. 41.

70 Mustafa Kafalı, Altınordu Hanlığının Kuruluş ve Yükseliş Devirleri, İstanbul 1976, s. 73-75.

71 M. Kafalı, a.g.e., s. 76; W. Barthold, “Ebu Said Bahadır“, İ. A (M. E. B), C. IV, s. 45. Emir Çoban’ın bu seferde İlhanlı emirlerine uyguladığı baskı politikasi ümeranın ona süikast düzenlemesine yol açtı. Muhalifler Emir Çoban’ın Gökçegül kenarındaki karagahını ele geçirdiler. Emir Çoban ise oğlu Hasan ile birlikte Tebriz’e oradan da Sultaniye’ye Ebu Said Han’ın yanına ulaşmayı başardı. Bu isyanı bizzat Ebu Said’in ordusu 1319 Miyaniç Savaşı’nda bastırmayı başardı ve bu gelişmeyle Emir Çoban’ın İlhanlı Devleti’ndeki konumu daha da güçlendi. (Hamdullah Kazvini, Tarih-i Güzide, s. 605-606; W. Barthold, “Ebu Said Bahadır“ s. 45).

72 H. Kazvini, Tarih-i Güzide, s. 607; R. Grousset, Bozkır İmparatorluğu, s. 367.

73 Mustafa Kafalı a.g.e., s. 81 Özbek Han’I bu sefere, İlhanlı ailesinin sona erdiğini ve tahtın boş kaldığını belirten Ebu Said’in hanımı Bağdat Hatun’un teşvik ettiği görülüyor ki bu İlhanlı merkezindeki Ebu Said’in ölümünden sonra ortaya çıkan durumun nezaketini açıkça gösterir. (Aynı yer) Azerbaycan 14. yüzyılın ilk yarısında Cuci (Altınordu) ulusunun bütün çabasına rağmen İran Moğol sülalelerinin elinde kalmıştır. (A. Yu. Yokubovskiy, Altınordu ve Çöküşü, (Türkçe Trc. Hasan Eren), Ankara 1992, s. 52) Bu tarihte Azerbaycan’da Çobanlı hakimiyetinin tam olarak sağlandığı söylenemez.

74 A. Yu. Yakubovskiy, Altınordu ve Çöküşü, s. 110-111; Mustafa Kafalı, a.g.e., s. 83-84; Mustafa Ali, Fusul-I Hall, v. 71 a.

75 Mustafa Kafalı, a.g.e., s. 85.

76 Mustafa Ali, Fusul-I Hall, v. 72a. Bu bilgiden İlhanlı yıkılışından sonar kırk yıllık bir süreç içinde İlhanlı Devleti mirasının büyük bölümünü Celayirli Devleti’nin hakimiyetine geçirdiği ortaya çıkmaktadır.

77 Hafız Ebru, Mongols en Iran, s. 17, 25; T. Haig, “Olcaytu“, İ. a. (MEB) C. 8, Eskişehir 1997, s. 388.

78 Rene Grousset, Bozkır İmparatorluğu, s. 365.

79 R. Grousset, a.g.e., s. 365; D’ohsson, IV, 562-564. Olcaytu 1313 Horosan seferine Memlüklerin kışkırtması ile Çağataylı Kebek Han’ın çıkardığı isyan üzerine başlamış, isyan bastırılmış kontrol altına alınan Horosan’a Ebu Said vali olarak atanmıştır. (T. W. Haig, “Olcaytu” s. 388).

80 Hafız Ebru, Mongols en Iran, s. 71-86; D’Ohsson, IV. 612-628; W. Barthold, “Ebu Said Bahadır”, s. 44-45; R. Grousset, Bozkır İmparatorluğu, s. 365.

81 Hafız Ebru, a.g.e., s. 90-103; R. Grousset, a.g.e., s. 367. Bu gelişme Horosan’da Kert-Çağatay mücadelelerini alevlendirmiştir. Fakat Çağatay Hanlığı Tarmaşirin döneminde Horosan’ı ihmal etmiştir.

82 W. Barthold, “Çağatay”, İ. A. (MEB), C. III., Eskişehir 1997, s 269.

83 Hafız Ebru, Mongolsen Iran, s. 17-30; Rene Grousset, a.g.e., s. 365.

84 D’Ohsson, IV, 568-571; Hafız Ebru, a.g.e., s. 37-43; Rene Grousset, a.g.e., s. 365.
85 T. W. Haig, “Kert“ İ. İ. (MEB) C. 6 Eskişehir 1997 s. 596-597.

86 H. Kazvini, Tarih-i Güzide, s. 613; K. V. Zettersteen, “Muzafferiler“ İ. A. (MEB) C. 8, Eskişehir 1997, s. 774.

87 M. Ali, Fusül, v. 66b-67b; S. Albüm, Ilkhanid History and Numismatiç, s. 112-113; KV. Zettersteen, a.g.m., s. 774. Şah İncü’nün H. 740 tarihinde bastırdığı sikkeler Mubarizüddin’e mağlup olmadan darbedilmiş olmalıdır (S. Albüm, a.g.m., s. 114).

88 K. V. Zettersteen, a.g.m., s. 774.

89 T. W. Haig, “Kert”, s. 596-597.

90 V. Minorsky, “Tuga Timur” İ. A. (MEB) C. 12/1, Eskişehir 1997, s. 480; Bertold Spuler, İran Moğolları, s. 146-147; S. Albüm, a.g.m., s. 87-89.

91 Minorsky, “Tuga Timur”, s. 480-481.

92 S. Albüm., a.g.m., s. 84.

93 V. Minorsky, a. gm., s. 481; S. Albüm, a.g.m., s. 88. Tuga Timur’un H. 739/m. 1338 tarihinden itibaren sikke bastırmaya başlaması Irak’tan Horosan’a dönmesiyle kendi başına Tuga Timur’un İlhanlığını ilan ettiğini ve daha onceye ait basılmış paraları bulunmaması da onu bu harekete Hasan Büzürg’ün sürüklediğini gösteriyor. (S. Albüm, a.g.m., s. 88-90).


Yüklə 8,23 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   66   67   68   69   70   71   72   73   ...   179




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin