ANKARA HALK OYUNLARI
Yıldız ülkenin marka şehri Ankara, zengin kültürel mirası ile de geçmişten geleceğe ışık tutuyor. Bu kültürel mirasta “Misket” gibi Türkiye’ye yayılan ve milli oyun haline gelen halk oyunları da büyük önem taşıyor. Ankara halk oyunları genelde “zeybekler ve düz oyunlar” olarak tanımlanıyor ancak Nail Tan ve Salih Turan, Ankara Halk Müziği kitabında Ankara halk oyunlarını “Zeybekler, düz oyunlar, halaylar, samahlar, kaşıklı-zilli oyunlar, karşılamalar, hora ve horanlar” şeklinde sıralıyor. Tan ve Turan, kadın oyunlarını ise ayrı bir kategori olarak değerlendirerek “Kadınlar, ilçe ve köylerde genellikle kına geceleri, düğün ve ferfenelerde tef ve kaşıkla seyrek olarak da ud ve kemanla kendi aralarında oyun oynarlar” diyor.
Ankara halk oyunlarının önemli bir bölümünü daha çok Ege yöresi ile özdeşleştirilen “zeybekler” oluşturuyor. Halk oyunlarının en gösterişlisi “Ankara Zeybeği”, ağır ve tatlı bir melodi eşliğinde bağlama ile oynanıyor, “duruş, kasılış ve poz” oyunun bütün ihtişamını ortaya koyuyor. “Mendil Zeybeği”; ağır ve akıcı figürleri ile Ankara Zeybeğine yakınlığı ile dikkat çekiyor, iki kişi tarafından bağlama ile oynanıyor. Ankara’nın beldesi Karaşar’dan adını alan bir başka zeybek türü; “Karaşar Zeybeği”, melodisindeki akıcılık ve tek ayak figürleri nedeniyle gösterişli bir oyun olarak tanımlanıyor. “Seymen Zeybeği” ise davul zurna ile iki ya da üç kişi tarafından, düğünlerde düzenlenen Seymen alayının önünde naralar eşliğinde oynanıyor.
Ankara düz oyunları ise akıcılık ve ahengi ile dikkat çekiyor. En önemli özellikleri ise yere eğilmeden ve çömelmeden oynanması… Düz oyunlar arasında en çok bilineni “misket”, yıllar önce yaşanmış gerçek bir aşk hikayesini bugüne taşıyor. Türküyü yakan efe, oyalı beyaz yazması arasında kızaran yanaklarını misket elmasına benzettiği yavuklusundan ayrı kalınca yüreğini kavuran sevgisini bağlamasıyla ezgilere döküyor.
Ankara’nın en eski tarihi oyunlarından Hüdayda’da karşılıklı gidiş geliş ve yan yana sekişler, oyuna ahenk, estetik ve güzellik veriyor. Bunların dışında “Mor koyun, Sabahi, Çarşamba, Kaşıklı Oyun, Sin Sin, Sürdüm ve Çeçen Oyunu” da düz oyunlar arasında sayılıyor.
GİMAT KÖPRÜSÜ’NDE TRAFİK RAHATLIYOR
Başkent’in en işlek kavşaklarından biri olan İstanbul Yolu Gimat Köprüsü ile Anadolu Bulvarı kesişimindeki trafik çilesi sona eriyor.
Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çalışmayla Anadolu Bulvarı’nın Gimat Köprüsü’nün altından geçen 3 gidiş 3 gelişlik kısmı, 2 şerit genişletilerek, 5 gidiş 5 geliş toplam 10 şerite çıkarılıyor.
Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından yapılan çalışmayla yonca şeklinde olan Gimat Köprüsü’nün varyantlarından gelen trafik, 3 şeritli köprü altında sıkışarak yığılmalara neden oluyordu.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Gimat Köprüsü’ne ait 4 varyanttan gelen trafiğin 3’er şeritli köprü altında sıkışıklığa neden olduğunu belirterek, bu trafik sorununa son vermek için köprülü kavşağın varyantlarının genişletildiğini, 3 gidiş 3 geliş olan Anadolu Bulvarı’nın, 2’şer şerit ilave edilerek, 5’er şeride çıkarılma çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu bildirdi.
Başkan Gökçek, Anadolu Bulvarı’nın geçtiğimiz aylarda 4 gidiş 4 geliş toplam 8 şeride çıkartıldığını, Gimat köprü altının ise 3 gidiş 3 geliş toplam 6 şerit olması nedeniyle bu noktada trafiğin yığılmalara neden olduğunu belirterek, “Köprü altında yaptığımız çalışma ile 3’er şeritli köprü altına 2 şer şerit ilave ederek, 5 gidiş 5 geliş toplam 10 şeride çıkarıyoruz” diye konuştu.
Çalışmalar hakkında bilgi veren Gökçek, yol genişletme çalışması için önce kazı ve dolgu çalışması yapıldığını, köprünün beton perde duvarlarla güçlendirildiğini anlatarak, “Eskişehir Yolu’ndan GİMAT istikametine doğru olan yol genişletme çalışması bitti ve asfaltlanarak trafiğe açıldı. GİMAT istikametinden Eskişehir Yolu’na doğru olan güzergahta çalışmalar ise hızla tamamlanmak üzere” diye konuştu.
ANKARA ÇAYI KÖPRÜLERİ
DE GENİŞLİYOR
Başkan Gökçek, GİMAT Köprüsü altının yanı sıra devamında bulunan Ankara Çayı üzerindeki köprünün gidiş-gelişli bölümünün de fore kazıklarla desteklenip genişletildiğini, Bu bölümlerinde köprüdeki varyantları destekler şekilde 5 şeritli hale geleceğini kaydetti.
HACI BAYRAM’DA KİTAPÇILARA YENİ ÇARŞI YAPILIYOR
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Hacı Bayram Veli Camisi Meydan Düzenlemesi ve Çevresi Yenileme Çalışmaları kapsamında Kitapçılar Çarşısı’nın 6 ay içerisinde yenilenmesinin hedeflendiğini bildirdi.
Hacı Bayram Caddesi’nde bulunan dükkanlarda yaklaşık 100’e yakın esnafın, kitap ve hac malzemeleri sattığını ifade eden Başkan Gökçek, “Esnaf tarafından boşaltılan Kitapçılar Çarşısı olarak bilinen ve hiçbir tarihi özelliği bulunmayan çarşıyı da yıkarak yerine çevreye uyumlu, Selçuklu ve tarihi Ankara Evleri mimarisine uygun bir çarşıyı yeniden yapacağız” dedi.
“ESNAFIN YENİ
YERİNE 6 AY İÇİNDE
TAŞINMASI
HEDEFLENİYOR”
Dükkanlarını boşaltan esnafı yine caminin alt tarafında Hükümet Caddesi’nde belediye tarafından yapılan konteyner dükkanlara taşıdıklarını vurgulayan Başkan Gökçek, “Esnafımız 15 metrekare büyüklüğündeki konteyner dükkanlarda geçici olarak ticari faaliyetlerini sürdürmeye devam edecek. Yıkımlarına başlanan eski dükkanları ise 6 ay gibi kısa bir süre içinde tamamlayarak, herkesin daha modern, sağlıklı ve daha geniş dükkanlarda ticaret yapmasına imkan sağlamış olacağız” dedi.
Konteyner dükkanlarda geçici olarak faaliyetlerini sürdürecek olan esnaf için rahat ve güvenli bir ortam sağladıklarını vurgulayan Başkan Gökçek, “Esnaf kısa süreliğine eski yerine çok yakın bir yerde ticaret yapmaya devam edecek. Buradaki konteyner dükkanların çevresini 4-5 metre uzunluğunda panolarla kapattık. Çarşıda 24 saat güvenlik sağlanıyor. Tamamen kapalı ve kendilerine has bir alan oluşturduk. Amacımız ve hedefimiz esnafı 6 ay içinde yine eski yerlerine taşımak. Ama bu süreyi daha da aşağılara çekmek için de gerekli gayreti göstereceğiz” diye konuştu.
“5 METREKARELİK
DÜKKANLAR YERİNE
18 METREKARELİK
DÜKKANLAR”
Esnafın önceden 5 metrekareden başlayarak en büyüğü 13 metrekare olan dükkanlarda satış yaptığını hatırlatan Başkan Gökçek, “Yeni yapılacak Çarşı’da en küçük dükkan 17 metrekare olacak. Bunun birkaç metrekare daha üstüne de çıkılabilir. Ayrıca çarşının içinde lokanta, çay bahçesi ve diğer sosyal te-sisleri ile hem müşteriler daha nezih bir ortamda alışveriş yapacak. Hem de esnaf daha temiz ve rahat ortamda hizmet vermiş olacak” diye konuştu.
“MECLİSTE ESNAFI ÜZMEYECEK KARARLAR ALINDI”
Proje başlamadan önce çarşı esnafı ile birçok kez toplantılar yapıldığını son olarak da şubat ayı Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında, kiracıları ve hak sahiplerini üzmeyecek kararlar alındığını belirten Başkan Gökçek, “100’e yakın esnaf içinde 12’si hak sahibi geri kalan esnaf ise belediyenin kiracısıdır. Alınan kararlar çerçevesinde çarşıda ne kiracı durumundaki esnaf ne de hak sahibi olan esnaf üzülecek. Burada hiçbir esnafımızın kaybı olmadığı gibi mağdur da olmayacak” şeklinde konuştu.
Ulus’un canlandırılması ve tarihi dokunun ortaya çıkarılması amacıyla başlatılan “Ulus Tarihi Kent Merkezi Yenileme Alanı” projesi kapsamındaki çalışmaların aralıksız olarak sürdürüldüğünü kaydeden Başkan Gökçek şunları söyledi: “Proje çerçevesinde bugüne kadar bölgede yaklaşık 200 binanın yıkımını gerçekleştirdik. Çalışmalar kapsamında, Hacı Bayram Camisi restore edildi. Çevre düzenlemesi yapıldı. Hacı Bayram Camisi'nin açılmasıyla bu bölgede yaptığımız çalışmalar da kendini göstermeye başladı. Camiye yakışır bir çevre için burada çok büyük, titiz ve ayrıntılı bir çalışmaya imza atıyoruz. Çalışmalarımızı da aksatmadan sürdüreceğiz. Bu alanı herkesin rahatlıkla gelip gezeceği ibadetini yapacağı nezih bir ortam haline getireceğiz.”
ESNAF PROJEYE BÜYÜK DESTEK VERİYOR
Büyükşehir Belediyesi’nin bölgenin tamamını tarihine uygun yepyeni bir görünüme kavuşturmak için başlattığı çalışmalar hakkında yıkımına başlanan Kitapçılar Çarşısı esnafı da düşüncelerini şu şekilde dile getirdi:
Kitapçılar Çarşısı’nda 10 yıldır hac malzemeleri sattığını ifade eden Cemal Bilezikçi, mülk sahibi olduğunu ve projenin hayırlı ve çok güzel olacağına inandığı için sonuna kadar destek verdiğini belirterek, “Bu proje bölgeyi dilencilerden, tinercilerden kurtaracak. Bu işi yokuşa sürmenin anlamı yok. Melih Gökçek, buradaki tüm esnafı topladı. Bize ‘Ne istiyorsunuz’ diye sordu. Biz de ‘Dükkanlarımıza karşılık aynı metrekarede dükkanlar istiyoruz’ dedik. ‘Konteyner dükkanlardan para almayacağım’ dedi. Almıyor. ‘Benim başka gelirim yok kira ile geçiniyorum’ diyenlere kira veriyor. Yani hem yeni dükkan veriyor. Hem kira almıyor. Daha ne isteyelim” dedi.
Çocukluğundan beri Hacı Bayram Veli Camii de esnaf olduğunu ifade eden Sadık Karaoğlan, Hacı Bayram Camii çevresinin eski mezbelelik görüntüsünden kurtarıldığı için çok mutlu olduğunu kaydederek, “Ben o görüntülerden çok rahatsızdım. Ne Ankara’ya ne de buraya bu görüntüler yakışmıyordu. Ben mistik kokular sattığım için yerli ve yabancı, birçok farklı yerden gelen müşterim vardır. Müşterilerim artık buraya daha rahat gelecek. Cami ve çevresi restore edildikten sonra gelen birçok insan ‘buralara ilk kez geldiğini’ söyledi.”
Bölgede kitap ve hac malzemelerinden oluşan dükkanında 17 yıldır hizmet verdiğini dile getiren Fatih Bozkır, Başkan Gökçek’e “teşekkür” ederek, düşüncelerini şu şekilde ifade etti: “Burada yapılan değişikliklerin yanında bizim yerimiz çok eski ve bakımsız kalmıştı. Biz yeni yapılacak yerlerimizi sabırsızlıkla bekliyoruz. Ben Sayın Başkan’ın bize verdiği sözlerin hepsine sonuna kadar güveniyorum.”
Kontenyır dükkanlara taşınan ve tam 30 senedir Kitapçılar Çarşısı’nda esnaflık yaptığını dile getiren Muhammet Şahin ise projenin çok olumlu olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Yeni dükkanlarımız daha geniş olacak. Medeni bir ortamda hizmet vereceğiz. Hacı Bayram Veli Camii Resterasyonu ve çevre düzenlemesi yapıldıktan sonra buranın ziyaretçisi bizim de müşteri potansiyelimiz değişti. Dükkanlarımız da yapıldıktan sonra burası tamamen değişip, çok daha kaliteli ve nezih bir hale gelecektir. Ayrıca belediye bizim rahat etmemiz için her türlü gayreti gösteriyor. Konteynırlar verildi. Taşınmamızı kendileri yaptı. Kira yardımı yapıyorlar. Daha ne yapsınlar?”
ULAŞIM ANA PLANI İÇİN ÖĞRENCİLER 35 BİN EVE KONUK OLUYOR
Yerel Yönetimler Yasası ile sınırları genişleyen Ankara Büyükşehir Belediyesi, sorumluluk alanında bulunan yerleşim birimlerindeki ulaşım, trafik ve toplu taşıma hizmetlerinin bir bütün olarak yeniden düzenleneceği “Ankara Ulaşım Ana Planı”nı belirlemek amacıyla dev bir anket başlattı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Gazi Üniversitesi’nin ortaklaşa yürüttüğü “Ankara Metropoliten Alanı ve Yakın Çevresi Ulaşım Ana Planı Ortak Hizmet Projesi” kapsamındaki “Ankara Ulaşım Ana Planı Hane Halkı Anketi”nde Gazi Üniversitesi’nde okuyan 500’ü aşkın öğrenci görev aldı. Anketörler 35 bin Başkentlinin kapısını çalacak.
BAŞKAN GÖKÇEK İLE PROF. ÖZBAY BAŞLATTI
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Özbay’ın son şeklini verdikleri projede, Ankara’da 35 bin konutta hane halkı anketi yapılacak. Anketi gerçekleştiren Gazi Üniversitesi öğrencileri, kapılarını çaldıkları Başkentliler’e yaka kartlarını göstererek, kendilerini tanıtacak ve anketle ilgili kısa bir bilgi verecek. Anketi kabul eden Ankaralılar daha sonra anketörlerin sorularını yanıtlayacak. Anket, hane reisinin evde bulunabileceği 17.30-22.30 saatleri arasında uygulanacak. Anket çalışmasının 15 Haziran’a kadar tamamlanması öngörülüyor.
1 YIL SÜRECEK ÇALIŞMA
EGO Genel Müdürlüğü yetkilileri, bu yıl Şubat ayında başlatılan Ulaşım Ana Planı çalışmalarının ise yaklaşık bir yıl süreceğini kaydettiler. Yetkililer, “Ulaşım Konut Anketi, bir kentte ulaşım yapısını tanımlamaya yönelik saha çalışmalarının en önemlisidir. Anket çalışması ile Ankara’da vatandaşların trafik davranışları tespit edilerek, bu verilerin hedef yıllar için yapılacak ulaşım planlamalarına ışık tutması sağlanacaktır” bilgisini verdiler.
NELER SORULUYOR?
Ankette, verilecek konutun kent içindeki adres bilgisi, hane halkı sayısı, cinsiyeti, yaşı, meslek durumu, ne tür işte çalıştığı, öğrenim durumu, öğrenci olup olmadığı, özel araç kullanım durumu, toplu taşım araçları kullanım durumu, hanedeki taşıt bilgilerine ilişkin 30 tane soru yer alacak.
Ayrıca ankette hane halkının 24 saatlik yolculuk bilgileri; yolculuk başlangıç ve varış noktalarına ne zaman, ne tür araçla hangi yolları kullanarak ne kadar sürede gittiği gibi bilgiler tespit edilecek.
EVLERDE ANKETHEYECANI
En son 2000 yılında halkın evlerde sayılmasıyla gerçekleştirilen nüfus sayımından yıllar sonra ilk kez bu kadar kapsamlı bir anketle karşılaşan ve anket görevlilerinin sorularını büyük bir içtenlikle yanıtlayan Ankaralılar ise geleceğin Ulaşım Ana Planı’nın oluşmasına katkı sağlamanın mutluluğunu yaşıyorlar.
Ankara Ulaşım Ana Planı Anketi kapsamında görev yapan Gazi Üniversitesi anketörleri, Aydınlıkevler’de 4 kişilik Ersan ailesinin konuğu oldu. Kendilerini tanıtan ve anketle ilgili kısa bilgi veren anketörlerin sorularını büyük bir ilgi ile cevaplayan aile fertleri, anket görevlilerini konuk etmekten büyük onur duyduklarını ifade ettiler.
Ahmet Fuat Ersan (53 Emekli):
Anketi daha önce duymamıştım, iyi bir amaç için yapılıyor, anket görevlilerinin yaklaşımları çok güzel. Anketle birlikte Aydınlıkevler’in ulaşımda biraz daha düzelmesini bekliyoruz.
Gülsün Ersan (44 ev hanımı):
Anket için evlerimize kadar gelen ve bizler için görev yapan öğrencilerin sorularını yanıtlayarak geleceğimizin planlarının hazırlanması için çabalayan kurumlara destek olduk, yardımcı olduk.
BÜYÜKŞEHİR’DEN ÜST GEÇİT ATAĞI İSTANBUL YOLU’NA 7 ÜST GEÇİT
Ankara Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Yolu’nun 8 şeritli trafiğinde yaya güvenliğini ve konforunu sağlamak üzere 7 önemli noktaya daha üst geçit yapacak. Yaya üst geçitleri ilk etapta “İl Bölge Trafik Müdürlüğü, Sivil Savunma Önü ve Jandarma Lojmanları’nın önüne” inşa edilecek.
Modern bulvarlar, yeni yollar, alt ve üst geçitler, viyadük ve köprülü kavşaklar ile Başkent’teki trafik yoğunluğunu rahatlatan Büyükşehir Belediyesi, yaya güvenliği ve konforunu da göz önünde bulundurarak üst geçit çalışmalarını sürdürüyor. İstanbul Yolu üzerinde 7 yaya üst geçidi daha yapılmasını planlayan Büyükşehir Belediyesi, birinci etap kapsamında 3 tane geçidi sözleşme aşamasına getirdi, 4 tanesinin ise ihale çalışması devam ediyor.
Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında yetkililerin verdiği bilgiye göre, İstanbul Yolu üzerinde “İl Bölge Trafik Müdürlüğü, Sivil Savunma Önü ve Jandarma Lojmanlarının önüne” yapılacak yaya üst geçitlerinin ihalesi tamamlandı. Ayrıca 4 adet daha yaya üst geçidinin ihale çalışmaları devam ediyor. Çalışmalar tamamlandığı takdirde İstanbul Yolu üzerinde 7 adet yaya üst geçidi daha hizmete girmiş olacak.
İSTANBUL YOLU’NDA 13 ÜST GEÇİT OLACAK
Büyükşehir Belediyesi tarafından İstanbul Yolu’nun modernleştirilmesi ve 8 şeride çıkarılması çalışmalarının ardından ihale edilen ve yapımına başlanan üst geçitlerden 6’sı daha önce yapım şartlarına uyulmadığı gerekçesiyle Büyükşehir Belediyesi tarafından mahkeme kanalıyla durdurularak yıkılmıştı.
Mevcut durumda İstanbul yolu üzerinde bulunan ve çalışan 6 yaya üst geçidin yanı sıra yeni yapılacak 7 üst geçit ile birlikte İstanbul Yolu üzerinde 13 yaya üst geçidi hizmet verecek.
ESKİŞEHİR YOLU’NDA 2 ÜST GEÇİT HİZMETE GİRDİ
Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından Eskişehir Yolu Dekocity önüne yeni bir yaya üst geçit yapılırken, aynı yol üzerinde Prestij Konutları önünde bulunan ve daha önce tır çarpması sonucu hasar gören yaya üst geçidi de tamamen onarılarak, hizmete açıldı.
Başkentin ana giriş yollarından biri olan ve birçok yerleşim birimini merkeze bağlayan Eskişehir Yolu’nda yeni yaya üst geçit yapımının tamamlanması ve hasar gören mevcut yaya üst geçidinin ise tamir edilerek yaya trafiğine açılması ile Eskişehir Yolu’ndaki yaya trafiği daha da rahatladı.
Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından Eskişehir Yolu Dekocity önüne yeni yapılan yaya üst geçit ile Ümitköy mevkiinde yaşayan vatandaşlar yolun karşısında bulunan alış veriş merkezlerine kolayca ulaşabilecekler. Bu bölgedeki insanların güvenliğini sağlamak acısından bu noktada yaya üst geçidine ihtiyaç duyulduğunu belirten Fen İşleri Daire Başkanı Vedat Üçpınar, “Bu bölgedeki vatandaşların ihtiyaçları doğrultusunda gelen talepleri de göz önüne alarak yaya üst geçidinin yapımına başladık ve tamamlayarak hizmete açtık” diye konuştu. Çelik Köprü olan yaya üst geçidi hakkında bilgi veren Vedat Üçpınar, üst geçidin yaklaşık 42 metre uzunluğunda tek açıklıklı, çelik konstrüksiyon ve gergi halatlı, 6.7 metre gabari yüksekliğinde olduğunu söyledi.
Vedat Üçpınar, yeni yapılan yaya üst geçidinde yaklaşık 550 ton beton, 116 ton betonerme çeliği, 430 metrekare yakılmış granitten döşeme ve merdiven kaplamaları, gergi halatı, korkuluk halatları ile imal edilen çelik çubuk ve çelik saç karkas kullanıldığını anlattı.
Vedat Üçpınar, beyaz renkte yapılan çelik köprünün Eskişehir Yolu’na modern ve estetik bir görünüm kazandırdığını, gece üst geçitte yapılan aydınlatma ile köprünün daha da güzel bir görünüme kavuştuğunu söyledi.
ÜST GEÇİT ONARILDI
Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanlığı tarafından Eskişehir Yolu’nda Prestij Konutları önünde bulunan ve daha önce tır çarpması sonucu hasar gören yaya üst geçidi de tamamen onarılarak yaya trafiğine açıldı.
Fen İşleri Daire Başkanı Vedat Üçpınar, Eskişehir Yolu üzeri Çayyolu mevkiinde bulunan köprünün daha önce 3 ayrı tır çarpması sonucu hasar gördüğünü belirterek, hasar gören köprünün vinçler yardımı ile aşağıya alınarak tadilatının yapıldığını ve köprü tabliyesinin Eskişehir Yolu kısa süreliğine tamamen taşıt trafiğe kapatılarak eski yerine tekrar konulduğunu söyledi.
MANTAR ZEHİRLENMELERİNE DİKKAT
Doğanın ve tüm canlıların susuzluğuna merhem olan ilkbahar yağmurları, besin olarak tüketilen yabani mantarların da bol miktarda yetişmesine imkan sağlıyor. Yağışların ardından ortaya çıkan yabani mantarlar ise lezzeti ve besin değerinin yüksekliği nedeniyle özellikle kırsal kesimlerde sofraların vazgeçilmezi olarak yerini alıyor. Uzmanlar, özellikleri çok iyi bilinmeden, kulaktan dolma bilgilerle toplanan mantarların tehlike saçtıkları uyarısında bulunarak, bu mantarların zehirlenmelere büyük oranda ise ölümlere neden olduğunu kaydettiler. Ülkemizde mantar zehirlenmelerinin önemli bir halk sağlığı olarak varlığını sürdürdüğünü ifade eden uzmanlar, mantarlar konusunda oluşacak toplumsal bilinçle, mantar zehirlenmelerine bağlı ölümlerin ortadan kaldırılabileceğini belirttiler. Uzmanlar, “Mantar zehirlenmesi nedir? Zehirli mantarlar nasıl ayırt edilir? Zehirlenme durumunda neler yapılmalıdır?” sorularına şu yanıtları verdiler:
Mantar zehirlenmesi nedir, zehirli
mantar nasıl ayırt edilir ve
nerelerde bulunur?
Ormanlık alanlar ve kırlarda kendiliğinden yetişen yabani mantarların yenilebilenlerini zehirlilerinden ayırmak oldukça zordur. Zehirli mantarları kolayca tanımak için ise pratik ayrım noktaları yoktur. Kulaktan dolma, yanlış, kalıplaşmış ve bilimsel değeri olmayan bilgilerle mantarları tanımaya ve yorumlamaya çalışmak, ölümcül sonuçlar doğurmaktadır. Hemen hemen bütün mantar zehirlenmelerine ‘Amanita Muscarina’ ve ‘Amanita Phalloides’ adı verilen iki cins zehirli mantar yol açmaktadır. ‘Amanita Muscarina’nın zehiri yüksek ısıda bile etkisini kaybetmediğinden; bu cins mantarlar pişirilerek yense dahi üç saat içinde zehirlenme belirtileri gösterirler. Mantar zehirlenmeleri ve buna bağlı ölümlerden korunabilmek için yabani mantarlardan tümüyle uzak durmak gerekmektedir. Seralarda özel olarak yetiştirilen ve marketlerde ambalaj içinde satılan, firma adı ve adresi belli olan mantarların tüketilmesi en doğru tercihtir.
Mantar zehirlenmesinin
belirtileri nelerdir?
Bu durumda olan kişide göz yaşarması, bol tükürük salgısı, terleme, mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, ishal, baş dönmesi, karın bölgesinde kramplar ve göz bebeklerinde küçülme şikayetleri görülür.
Tedavi yöntemleri nelerdir?
Hastalar vakit kaybetmeksizin kusturulmalıdır. Hasta en kısa zamanda doktora yetiştirilmeli, mümkün ise hastanın yediği mantar örneği de beraberinde götürülmelidir. Hastanın midesi yıkanarak, aktif karbon uygulamalarına başlanmalı ve hastanın serum-elektrolit ve sıvı dengesinin korunması sağlanmalıdır. Hastanın gözle görünür düzelmesi birçok mantar zehirlenmesi türünde yanıltıcı olabilir. Bu düzelme mutlaka biyokimyasal ve hematolojik kan testleriyle teyit edilmelidir. Yeterli düzeyde tedavi edilemeyen vakalar ağır karaciğer yetmezliği ve ölümle sonuçlanabilmektedir.
Mantarlarla ilgili yaygın yanlışlar
nelerdir?
“Zehirli mantar yoğurtla yenildiğinde zehirlemez. Pişirilen mantarda zehir yok olur. Sirkeli ve tuzlu suda kaynatmakla mantarın zehri alınır. Kurutulmuş mantarın yenmesiyle zehirlenme olmaz. Çayırlarda yetişen mantarlar zehirli değildir. Mantar koparıldığında rengi değişmezse mantar zehirsizdir; mantarın iç kısmı mavileşirse bu mantar zehirlidir. Ağaçlardaki mantarlar zehirsizdir. Zehirli mantar gümüş kaşıkla pişirilirse kaşık kararır. Salyangozlar zehirli mantarları yemezler, mantara zehri yılanlar verir. Mantar koparılınca zehirli ise iç kısmının rengi hemen mavileşir” gibi söylentiler hiçbir bilimsel geçerliliği olmayan bilgilerdir.
ASKİ’DEN ABONELİK İŞLEMLERİNDE BÜYÜK KOLAYLIK
ASKİ Genel Müdürü İrfan Kaya, Başkentlilere daha iyi hizmet verebilmek amacıyla teknolojiyi yakından takip edip, yeni olanı uygulamaya koyduklarını ifade ederek, abonelik hizmetlerini de bu gelişmelere paralel olarak sadeleştirip işlem süresini 3 ile 7 dakika arasında yapmaya başladıklarını kaydetti.
Bürokratik işlemleri azaltarak zaman kaybının önüne geçtiklerini vurgulayan Kaya, “Hızlı, kaliteli ve basitleştirilmiş işlemlerle abonelikleri en kısa sürede gerçekleştiren bir kurum haline geldik. Bürok-ratik işlemleri önemli ölçüde azaltan ASKİ, abone olan kişilerin su sayacını da aynı gün içerisinde takmaya başladı” dedi.
Konut, işyeri ve resmi kurumlarda gerçekleştirilen abone değişiklik işlemlerinin ise 1 ile 5 dakika gibi kısa bir süre içinde yapıldığının altını çizen Kaya, ASKİ tarafından uygulanan yenilikler hakkında şu bilgileri verdi:
“Abone hesabının kapatılması, tahliye, iptal ve perakende işlemleri, sadece güvence makbuzu ile 5 dakika içerisinde yapılırken, güvence paraları da 15 dakika içinde iade ediliyor. Abonenin borç gibi çeşitli sebeplerden dolayı sökülen sayacı, ödemenin yapılmasının ardından 4 saat içerisinde abonenin tesisatına yeniden takılıyor.”
EVRAK YERİNE BEYAN
ASKİ Genel Müdürü İrfan Kaya, abonelik işlemleri yapılırken daha önce istenilen birçok evrakı kaldırarak, sadece beyanı esas aldıklarını ifade ederek, “Abone olacakların beyanları esas tutularak işlem yapılmaktadır. Abonelik hizmetleri için Bölge Müdürlükleri de yetkilendirilerek, vatandaşların merkez bina yerine kendilerine en yakın ASKİ Bölge Müdürlüğü’ne giderek tüm abonelik işlemlerini kısa sürede yapmaları sağlandı” diye konuştu.
DASK DEPREM SİGORTASI ZORUNLU
Kanunen her abonelikte zorunlu olarak istenen DASK Deprem Sigortası’nın dışında, konutlarda yeni aboneliklerde, abone değişikliklerinde ve kapama işlemlerinde aboneden evrak istenmediğine dikkat çeken Kaya, işyerlerinde ise sadece işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı istendiğini söyledi.
Yeni binalar için yapı kullanım izin belgesinin sadece bir konuttan talep edildiğini belirten Kaya, şunları kaydetti:
“Artık her daire için ayrı ayrı yapı kullanım izni istenmiyor. Geçici abonelikler için de yine aynı şekilde sadece bir konuttan statik rapor talep edilerek diğer dairelerden tek tek statik rapor istenmiyor.”
ASKİ’nin yaptığı tüm hizmetlerde vatandaş memnuniyetini ön planda tuttuğunun altını çizen Genel Müdür Kaya, “Tüm abonelerimize en iyi, en kaliteli ve zaman kaybına yol açmadan en hızlı hizmeti verme gayreti içindeyiz. Bunun için bir yandan tüm teknolojik gelişmeleri takip ederek kurumuzda uyguluyoruz. Diğer yandan da tüm ekiplerimiz 24 saat özveriyle aralıksız çalışıyor” dedi.
TÜNELLERDE “BAHAR” TEMİZLİĞİ
Ankara Büyükşehir Belediyesi kış aylarında araçlardan çıkan egzoz dumanları ve tekerleklerden sıçrayan çamurlarla iyice kirlenen alt geçit ve tünelleri temizliyor, bakımdan geçiriyor. Başta Akay Kavşağı tünelleri olmak üzere Başkent’teki alt geçitlerde trafik akışının az olduğu gece yarılarında başlayan temizlik sabah saatlerine kadar sürüyor.
Büyükşehir Belediyesi Kent Estetiği Dairesi bu amaçla Ankara trafiğinin kilidi durumundaki Akay Alt Geçidi’nde çok sayıda ekiple “bahar temizliği” yaptı.
Akay Alt Geçidi’nde kış aylarında oluşan kirleri çok sayıda ekiple “şok temizlik” yöntemleriyle ortadan kaldıran Kent Estetiği Dairesi ekipleri, “Tünel Yıkama Makinası”nı da ilk kez Akay Alt Geçidi tünellerinde denedi. Zaman ve sudan büyük tasarruf sağlayan yeni temizlik makinası, görevliler tarafından da usta bir şekilde kullanılarak, temizlik işleminin kısa sürede bitirilmesine imkan sağlıyor.
TEMİZLİK GECE YAPILIYOR
Akay Alt Geçidi’nde trafik akışı tek şeride düşürülerek yapılan temizlik programı, planlanan günde saat 00.30’da başlayıp sabaha kadar sürüyor. İşlemin bitirilememesi durumunda temizliğe ertesi gün ayna saatlerde devam ediliyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi Kent Estetiği Dairesi Yıkama ve Temizlik Şubesi’nin 5 ekiple gerçekleştirdiği planlı temizlikle, Akay Alt Geçidi tünelleri pırıl pırıl oldu.
TÜNEL YIKAMAYA TEKNOLOJİ DESTEĞİ
Ankara Büyükşehir Belediyesi envanterine 2013 yılında giren “Tünel Yıkama Makinası”da ilk kez Akay Alt Geçitlerinin temizliğinde kullanıldı ve ekiplere büyük avantaj kazandırdı. “Tünel Yıkama Makinası”nı büyük bir ustalıkla kullanan ekipler, tünellerin duvarlarına deterjanlı ve fırçalı temizlik yaparak fayans yüzeylerinde yoğunlaşmış karbonmonoksit kirlerini kısa sürede ortadan kaldırdılar.
Yetişmiş personel tarafından kullanılan “Tünel Yıkama Makinası” zamandan ve emekten büyük tasarruf sağlarken, su kullanımını da büyük ölçüde azaltarak hem çevresel hem ekonomik fayda sağlıyor.
İlk defa Akay Alt Geçidi’nde kullanılan “Tünel Yıkama Makinası”nın Akay Kavşağı’ndan sonra diğer alt geçit ve tünellerde de kullanılacağı belirtildi.
NAKIŞHANE’DE TUVALE SERPİLEN ALTIN DEĞERİNDE BİLGİ
Zerefşan, “Altın saçılarak yapılan bezeme sanatı” anlamına geliyor… Nakışhane ise geleneksel Türk sanatları hat, tezhip, ebru, minyatür, kaatı gibi süslemelerin icra edildiği atölye… Zerefşan Nakışhanesi ise Başnakkaş Şahin İnalöz’ün de ifadesiyle “Altın değerindeki bilginin kağıda serpildiği eğitim yuvası”…
El sanatlarından meslek eğitimlerine, resimden müziğe pek çok branşta kurslar düzenleyen Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı, geleneksel süsleme sanatlarının meraklılarını bu yıl da Gençlik Parkı Kültür Merkezinde ağırlıyor. Bugüne kadar binlerce kursiyerin eğitim gördüğü nakışhanede, tezhip, minyatür, Türkkari (resim), kaligrafi, ebru ve kaatı (ince kağıt oymacılığı) branşlarında 6 öğretmen ile haftanın 6 günü kurs veriliyor.
Zerefşan Nakışhanesi, geleneksel Türk Süsleme Sanatlarının araştırılması, geliştirilmesi ve kursiyerlerin yetiştirilmesi amacıyla 2003 yılında Şafaktepe Kültür Merkezi’nde kuruldu, 2009 yılında Gençlik Parkı Kültür Merkezi’ne taşınarak, eğitimlerini burada sürdürmeye başladı.
Her hafta iki gün 10.00-16.00 saatleri arasında kursa gelen öğrenciler, eylül ayında ders almaya başlıyor, haziran ayında son açılan yıl sonu sergisi ile eğitimini tamamlıyor. Bir öğrenci yıllarca Nakışhane’den faydalanabiliyor. Çoğunluğu ev hanımlarından oluşan kurslarda çeşitli üniversitelerin el sanatları bölümünde okuyan 5-6 öğrenciye de staj imkanı sağlanıyor.
SEVGİ VE SABIR İSTİYOR
Geleneksel Türk süsleme sanatlarının büyük bir sevgi ve sabır istediğini kaydeden Başnakkaş Şahin İnalöz, unutulmaya yüz tutan kültürel değerlerin son yıllarda yaygınlaşan kurslarla yeniden ilgi görmeye başladığına dikkat çekti. Gönül veren herkesin iyi bir eğitimle süsleme sanatlarında başarılı olabileceğini vurgulayan İnalöz, ince çalışma gerektiren sanat branşlarına ilişkin şu bilgileri verdi:
“Tezhip, hat yazılarının etrafına altın ve boya ile yapılan süsleme sanatıdır. Genellikle kitap sanatıdır, kitaba verilen önemi gösterir. Bizim için en önemli olan örnekleri; Kuranı Kerim’in ilk sayfaları ile fermanlara yapılan süslemelerdir. Minyatür de kitap sanatıdır. Geçmişte bir olayı anlatabilmek için tasvir amaçlı yapılan sanattır. Örneğin padişahın av, savaş sahnelerini, eğlencelerini, tahta çıkışları kitap üzerinde anlatılmıştır. Minyatürde birebir ölçüler, ışık, gölge, perspektif yoktur, sadece anlatım vardır. Kaatı kağıt oyma sanatıdır. Kağıdın çeşitli renklere boyanıp, oyularak, çiçek, ağaç gibi motiflerle süslenmesidir. Ebru, kitre denilen eriyik üzerine toprak boyalar atılarak, meydana getirilen şekillerdir. Kaligrafi ise güzel yazı anlamına gelir. Günümüzde Latince harflerle yazılan güzel sözler dikkat çekmektedir. Türkari ise yeni bir uygulama. Minyatürün büyütülmüş hali, tuval üzerine yapılıyor. Bu sanatı pek icra eden yok. Yeni bir akım olarak burada hayata geçirmek istedik.”
Kursiyerlerden Nurten Harterioğlu ise bir sergi gezisi sırasında gördüğü eserlere hayran kalarak kurslara katılma kararı aldığını belirterek, “Kaatı ve minyatür kurslarına devam ediyorum. Kendimi çok yeteneksiz bulurdum ancak burada aldığım dört dörtlük eğitimle yapabileceğimi gördüm. Emekli bankacıyım, burası benim için gerçekten huzur, terapi ve stresle baş etme yeri. Hocamız tevazu içinde bildiği bütün incelikleri bize aktarıyor” diye konuştu.
“KOKO CANGO” HAYVANAT BAHÇESİ’NİN MASKOTU OLDU
Ankara Büyükşehir Belediyesi AOÇ Hayvanat Bahçesi’nde annesinin bakmayıp terk ettiği minik kaplan “Koko Cango” 3 aylık oldu, hayata tutundu.
Bir anne şefkatiyle veteriner hekimler, bakıcı annesi ve Hayvanat Bahçesi çalışanlarıyla yaşatılan yavru kaplan Cango, 3 ayını doldururken, 8 kiloya ulaştı. Hayvanseverlerin gözbebeği haline gelen ve sütle beslenen minik kaplan et yemeye de başladı.
Asya ormanlarının en vahşi hayvanını temsil eden kalabalık kaplan ailesinde sayı, 3 ay önce doğan yavru kaplan Koko Cango ile 10’a ulaşmıştı.
“CANGO ARTIK HAYVANAT BAHÇESİNDE KALIYOR”
Bengal kaplanı cinsi anne kaplanın, doğumdan itibaren yavrularını reddettiğini açıklayan Hayvanat Bahçesi Müdürü Mustafa Sancar, “Koko Cango adını verdiğimiz dişi yavru kaplanı, annesi reddedince hemen korumaya almıştık. Ankara dışında da tüm ülkemizdeki vatandaşlardan büyük bir ilgi gösterildi. Herkese çok teşekkür ediyoruz. Cango, 3 aylık oldu, artık Hayvanat Bahçesi’nde kalıyor ve herkesin sevgisini de kazanarak hayata tutundu” dedi.
1 KİLO 350 GRAM DOĞAN CANGO 8 KİLOYA ULAŞTI
Annesi bakmayan yavruların yaşamasının çok zor olduğunu bildiklerini kaydeden Hayvanat Bahçesi Müdürü Sancar, şöyle konuştu:
“Bu yüzden bir ilki yaşıyoruz. 3 aylık dişi kaplan Cango, bizim neşe kaynağımız oldu. Her gün saat 17.00’a kadar Hayvanat Bahçesi’nde veteriner hekimimiz ve bakıcı annemizin gözetiminde olan Koko Cango’yla, gece saatlerinde acıktığında da özel olarak nöbetçi hekimlerimiz ilgileniyor. Annesi 200, babası 250 kilo olan Cango, şu anda 8 kiloluk sağlıklı bir kaplan haline geldi. Son derece sevimli. Fakat bakıcılarına ve veterinerlere, istemeden de olsa şaka yapayım derken ısırıp zarar verebiliyor. Küçüklüğüne bakıp aldanıyoruz ama tırnakları ve dişleriyle artık o bir kaplan sonuçta. Gerçek doğasını bulmaya başlıyor. Yakında yeni yapılacak olan barınağına geçecek.”
BAŞARIDAN BAŞARIYA KOŞUYORLAR
Gölbaşı Arenaspor Kulübü sporcuları, katıldıkları şampiyonalarda elde ettikleri sonuçlarla başarıdan başarıya koşuyorlar. Düzenlenen iki turnuvada kulüp sporcuları yine Gölbaşı’nın gururu oldular. Boksta 2 Gölbaşılı sporcu, bir birincilik, bir üçüncülük elde ederken, kickboks turnuvasında da 2 altın, 4 gümüş, 3 bronz madalya aldılar.
Boksta İller Arası Çanakkale Şehitleri Anma Boks Turnuvası’nda alt minik 37 kiloda Ömer Faruk Savran 3. olurken, yıldız erkekler 70 kiloda Boran Doğan birinci oldu.
Kickboksta ise Mamak’ta gerçekleştirilen yıldız-gençlerde 23 Nisan Ulusal Egemenlik Kupası müsabakasına 12 sporcuyla katılan Gölbaşı ekibi 2 altın, 4 gümüş ve 3 bronz toplam 9 madalya kazanarak Gölbaşı’nı en iyi şekilde temsil etti.
Başkan Yardımcısı Kenan Karataş, “Antrenörlerimiz ve sporcularımız boks ve kickboksta Gölbaşımız’a madalya getirerek en iyi şekilde temsil ettiler. İlçemize yeni yeni başarılar kazandırmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Bizlere destek olan Gölbaşı Belediye Başkanımız Yakup Odabaşı’na da teşekkür ediyoruz” dedi.
ETİMESGUTLU ÇOCUKLARA HEDİYE
Etimesgut Belediyesi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı dolayısıyla ilçedeki ihtiyaç sahibi aileler ile engelli ailelerin çocuklarını giydiriyor. “Bütün Çocuklar Gülsün” sloganıyla sürdürülen faaliyetle, 23 Nisan’a kadar 2023 çocuğun giydirilmesi amaçlanıyor. Engelli çocuklar ve engelli ailelerin çocukları, evlerinden belediyenin servis araçlarıyla alınıp, yardım sonrası yine evlerine bırakılıyor.
Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, Şefkateli Çarşısı’ndaki yardımları yerinde inceledi. Çocuklarla yakından ilgilenerek onları kendi elleriyle giydiren Demirel, pantolonundan ayakkabısına gömleğinden kabanına kadar tepeden tırnağa giyinen çocukların sevincine ortak oldu. Başkan Demirel, Şefkateli Çarşısı’ndan yıl boyunca engelli ve ihtiyaç sahibi ailelerin yararlandığını belirterek, “Çarşımız randevu sistemiyle hizmet veriyor. Yoğun ve titiz bir çalışma yöntemiyle belirlediğimiz gerçek ihtiyaç sahibi ailelerimiz, randevu günlerinde çarşımıza gelerek gönüllerince alışveriş yapıyor. Çocuklarına istediklerini mağazadan alır gibi alıp deneyerek giydiriyorlar. Tamamen yeni kıyafet ve ayakkabılardan oluşan çarşımızdan, yıl boyunca binlerce ihtiyaç sahibi hemşehrimiz yararlanacak” dedi.
Demirel, giyim yardımlarının yanı sıra gıda desteğinin de sürdüğünü hatırlatarak, gıda paketlerinin belediye görevlilerince ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine kadar ulaştırıldığını söyledi.n
PURSAKLAR’DA YENİDOĞANLARA HEDİYE
Pursaklar Belediyesi Sosyal Yardım Müdürlüğü’nün bir yıldır sürdürdüğü “Hoş Geldin Küçük Hemşerim” kampanyası ile yenidoğan 600’ün üzerinde bebeğe hediyeler verildi. Pursaklar’da ikamet eden ailelerin yenidoğan bebeklerine ilk hediyelerini veren Pursaklar Belediyesi Sosyal İşler Müdürlüğü, düzenlediği kampanya ile takdir topluyor. Hem ilçe sakinlerinin hem de kamuoyunun beğenisini kazanan bu kampanya ile yüzlerce yenidoğan bebeğe ilk hediyeleri verildi.
Bebekler, Pursaklar İlçe Nüfus Müdürlüğü’nden tespit ediliyor. Bu hafta gerçekleştirilen ziyaretlerde aralarında Çetinkaya ailesinin bebeği Şevval Ahsen ile Arısoy ailesinin üçüz bebekleri Ümmühan Rana, Rüya Nur ve Neslihan Çetinkaya bebekler, ilk hediyelerini Pursaklar Belediyesi’nden aldı.
Ailelere teslim edilen pakette bebek takımı, zıbın, taşınabilir beşik, ana kucağı, bebek çantasından oluşan hediye veriliyor. Belediye Başkanı Selçuk Çetin’in mesajının da iletildiği çalışma kapsamda şu ana kadar 600’ün üzerinde yenidoğan bebek ziyaret edilerek, onlara ilk hediyeleri verildi.
KAZAN BELEDİYESİ FAALİYET RAPORU ONAYLANDI
Kazan Belediye Meclisi tarafından 2012 Yılı Belediye Faaliyet Raporu oy birliği ile kabul edilerek onaylandı. Kazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk’ün başkanlığında toplanan Kazan Belediye Meclisi’nde, İlçeyi ilgilendiren gündem maddelerinin yanı sıra Belediyenin 2012 faaliyet raporu oylanarak kabul edildi..
Belediyenin 2012 yılı faaliyetleri hakkında meclise bilgi veren Belediye Başkanı Ertürk, “Belediyeler halka hizmet konusunda mazeret beyan etmeden çalışmak zorunda olan kamu kurumlarıdır. Bizler seçim öncesi göreve talip olurken halkımıza verdiğimiz sözleri birer birer yerine getirmenin verdiği mutluluk ve azimle çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.
Belediye hizmetlerinin yürütülmesi konusunda verdikleri desteklerden dolayı meclis üyelerine de teşekkür eden Ertürk, bugüne kadar meclis üyelerinden habersiz iş yapmadıklarını, şeffaflığa büyük önem verdiklerini ve çok zor olmasına karşın Dağyaka, Orhaniye, Saray Mahallelerinde 12 bin kişiyi ilgilendiren başarılı imar çalışması yaptıklarını vurguladı.
Başkan Ertürk konuşmasının devamında şunları söyledi: “Kazan’ı çağdaş kentleşmeye hazırlayacak projelerimizi birer birer hayata geçiriyoruz. Yönetim olarak her fırsatta halkımızın ihtiyaçlarının giderilmesi için çalışıyor, plan ve projelerimizle çözüm üretiyoruz. Yaptıklarımızla da siyasi ve yerel yöneticiliğin yerine getirelemeyecek vaatlerin itibar edildiği bir hizmet olmaktan çıkarttığımıza da inanıyoruz.”
Meclis toplantısında ayrıca encümen üyelikleri ve ihtisas komisyonları üyeliklerinin de seçimi yapıldı.n
“BENCİL DEV VE ÇOCUKLAR” MAMAK’TA
Mamaklı minik tiyatrocular, sene başından itibaren hazırlandıkları “Bencil Dev ve Çocuklar” adlı oyunlarını Mamak Kültür Merkezi Hikmet Şimşek Sahnesi’nde seyirciyle buluşturdu.
Her yaştan çocuğu bu güzel oyunda buluşturan Mamak Belediyesi Çocuk Tiyatro Topluluğu’nun ilk seyircileri, Demirlibahçe İlkokulu öğrencileri oldu. Performanslarıyla göz dolduran Mamaklı minik tiyatrocular, yine kendileri gibi minik izleyicilerinden dakikalarca alkış aldı. Çocuklara bencilliğin kötülüğü ve paylaşmanın güzelliğini anlatan oyun, salondaki seyircileri de içine katan yapısıyla hem eğlence hem de önemli bilgiler sundu.
Oyun sonrasında ise izleyiciler de sahneye çıkarak Gangnam Style dansı yaparak coştu. Derleme tarzında yazılıp Mamak Belediyesi Çocuk Tiyatrosu Yönetmeni Sedat Aslan yönetiminde çocuklardan oluşan yedi kişilik oyuncu kadrosuyla ilk seyircisini selamlayan oyun, bir ay boyunca her salı saat 15.30’da sergilenecek.
Sanatın eğitimin vazgeçilmez öğelerinden biri olduğunu kaydeden Mamak Belediye Başkanı Mesut Akgül, çocukların iletişimi güçlü bireyler olabilmeleri için tiyatroya götürülmeleri gerektiğini söyledi.
ALTINDAĞLI KADINLARDAN ÖZEL TASARIMLI TAKILAR
Altındağ Belediyesi Sakarya Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi’ne üye kadınlar, takı tasarım kursunda edindikleri bilgiler ışığında hazırladıkları el emeği göz nuru ürünleri sergilediler.
Eğitmenleri Saliha Tokat ile birlikte yaklaşık 4 aylık bir emeğin ürünü olarak ortaya çıkan gerdanlıklar, küpeler, bileklikler, peyotelerin takı meraklıları ile buluştuğu sergi göz kamaştırdı.
Takı tasarım kursiyerlerinden İlknur Özyurt, 15 yıldır takı tasarımı ile ilgilendiğini ve atölye sahibi olduğunu belirterek, “Gümüş ve boncuk takılar, iğneli peyote, tığlı peyote çalışmalarım var. Kursta öğretmenim Saliha hanım ile birlikte kendimi daha da geliştirdim” diye konuştu.
El emeği ürünlerine büyük bir ilgi olduğunu ve sipariş üzerine satış da yaptıklarını belirten Sakarya Kadın Eğitim ve Kültür Merkezi üyesi hanımlar; kum boncuk, miyuki boncuk gibi çok çeşitli parçalar ve teknikler ile tasarladıkları takı ve aksesuarları düzenledikleri mini bir defile ile de katılımcılara tanıttılar.
KEÇİÖREN’DE BAHAR ÇİÇEKLERİ
Baharın gelişiyle birlikte çevre düzenleme ve peyzaj çalışmalarına hız veren Keçiören Belediyesi, ilçenin dört bir yanındaki parkları ve yeşil alanları çiçeklerle donattı.
İlçenin rengarenk çiçeklerle bezendiğini ifade eden Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, “Keçiören’e baktığımızda içimiz açılsın istedik” dedi.
Başkan Mustafa Ak, ilçeyi bahar çiçekleriyle süslediklerini belirterek, “Daha yeşil, daha güzel, görsel açıdan daha doyurucu muhteşem bir Keçiören için çiçeklendirme ve ağaçlandırma çalışması yaptık. Yaşadığımız alandan keyif alıp Keçiören’e baktığımızda içimiz açılsın istedik” şeklinde konuştu. Yemyeşil bir Keçiören için çalıştıklarını kaydeden Başkan Ak, rengarenk çiçeklerle donatılan parkların ve yeşil alanların mevsim itibariyle yıl sonuna kadar çiçeklendirme çalışmalarına aralıksız devam edileceğini kaydetti.
Başta Kalaba Vadisi ve Atatürk Botanik Parkı olmak üzere birçok parkı süsleyen çiçekler muhteşem renkleriyle Keçiörenlilerin kent içerisinde doğa özlemini gideriyor. Parklara ve yeşil alanlara mevsimine göre dikilen lale, menekşe, nergiz, zambak, sümbül gibi farklı türdeki çiçekler, ilçeyi renklendirirken, Keçiörenlileri de keyiflendiriyor.
BEYPAZARI’NDA MEME KANSERİ SEMİNERİ
Beypazarı Belediyesi’nin Sağlıklı Toplum seminerlerinde bu ayın konusu meme kanseriydi.
Lokman Hekim Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr.Kemal Yandakçı, meme kanseri hakkında seminer verdi. “Meme Kanseri Hakkında Her şey” konulu seminere, Beypazarı Belediye Başkanı M. Cengiz Özalp’in eşi Hamide Özalp, Belediye Meclis Üyesi Vildan Çalışkan, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Av. Ayla Yurdakul, AK Parti İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Semra Varlık ve vatandaşlar katıldı.
Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Kemal Yandakçı, meme kanserinin bu kadar sık görülmesine ve kadınlarda en fazla ölüme yol açan hastalık olmasına rağmen, erken evrede teşhiste tedavisinin mümkün olduğunu, ailesinde ve özellikle anne, abla, kardeş gibi birinci derece akrabasında meme kanseri olan kadınların mutlaka meme kontrolünden geçmesi gerektiğini belirtti. Yandakçı, şu bilgileri verdi:
“40 yaşından itibaren her 8-10 kadında bir meme kanseri görülür. Meme kanserinin en sık görülen belirtisi memede ağrısız, sert, düzensiz kitledir. Ayrıca meme başının içeri çekilmesi, koltuk altında kitle oluşumu, memede kızarıklık, şişlik gibi daha nadir belirtiler de görülebilir. Meme kanseri bu kadar yaygın görülmesine rağmen erken evrede teşhis edilirse yüksek oranda tam tedavi olur.”n
SEYYİD BURHANEDDİN CAMİ İNŞAATI BAŞLIYOR
Akyurt Belediyesi tarafından inşaatına başlanacağı daha önce duyurulan Seyyid Burhaneddin Cami için temel atma hazırlıkları son hızla sürüyor.
Akyurt Belediye Başkanı Gültekin Ayantaş, ilçenin önemli ihtiyaçlarından olan ve Merkez Cami niteliği taşıyacak caminin yapımına Akyurt Belediyesi olarak katkı sunduklarını, bundan önceki camilerde olduğu gibi Merkez Cami inşaatı süresince de imkan dahilinde her türlü yardımı yapacaklarını belirtti.
Osmanlı Mimarisi'nden esinlenilerek yapılacak olan Cami 1500 metrekare alanda, 3 bin kişilik cemaat kapasitesiyle otopark, gasilhane, bay-bayan tuvaleti ve abdesthane, sınıflar ve öğretmen odası, birer şerefeli 4 adet minare ve avluda şadırvanı kapsayacak. Temel demirleri yerleştirilen Caminin temeli ise 13 Nisan tarihinde düzenlenecek törenle atılacak. Akyurt Belediye Başkanı Gültekin Ayantaş, “Yapım aşamasında kullanılmak üzere vatandaşlarımız cami için bağış ve hayırlarda bulunacaklardır. Buna şimdiden teşekkür ederiz. Caminin yapımını Seyyid Burhaneddin Cami Yaptırma, Yaşatma ve Yardımlaşma Derneği yürütmektedir” ifadelerini kullandı.n
“HER ÇOCUK BİR FİDAN” KAMPANYASI
Çubuk Belediyesi ve Ankara Orman Bölge Müdürlüğü tarafından ortaklaşa yürütülen “Her Çocuk Bir Fidan” adlı kampanya kapsamında vatandaşlara 8 bin çam fidanı dağıtıldı.
Atatürk Parkı’na getirilen çam fidanları, Çubuk Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğüne bağlı ekipler tarafından vatandaşlara dağıtıldı. Genç yaşlı ilçe halkı fidan dağıtımına büyük ilgi gösterdi.
Çubuk Belediye Başkanı Lokman Özden, belediye olarak yürüttükleri hizmetlerin yanında ilçenin yeşil alana kavuşması için bir yandan da ağaçlandırma çalışmalarına tüm hızıyla devam ettiklerini ifade ederek, şöyle konuştu:
“1402 Ankara Savaşının olduğu yıllarda ilçemizin büyük kısmının ormanlık olduğunu tarih kitaplarından okuyoruz. Şu an o ormanlardan eser yok, ancak göreve geldiğimiz günden bu güne kadar bulduğumuz her yere ağaç dikerek şehrimizi yeşillendirmeye çalışıyoruz. Bu anlamda 279 bin 717 metrekare alana 24 bin 736 fidan diktik. Kişi başına düşen 3,73 metrekare yeşil alan ile devraldığımız ilçeyi, 3 yıl gibi kısa bir sürede 47 adet yeni koruluk oluşturarak kişi başına düşen yeşil alanı 7,8 metrekareye çıkardık. Bunların yanında geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da vatandaşlarımıza ücretsiz çam fidanı dağıtıyoruz. Amacımız ilçemizi eskiden olduğu gibi Yeşil Çubuk'a dönüştürmektir.”
SİNCAN, BAHARI
LALELERLE KARŞILIYOR...
Sincan Belediyesi, ilçeyi lalelerle donattı. Vatandaş tarafından büyük ilgi ile beklenen laleler, ilçeyi süslemeye başladı. 1 milyon lale, rengarenk görüntüsü ve hoş kokusu ile baharı müjdeliyor.
İlçeyi 34 çeşit rengârenk laleler ile donatan Sincan Belediyesi, vatandaşın da büyük takdirini topluyor. Kaldırım kenarları, kavşaklar, park ve meydanlarda laleler, güzel kokusu ve hoş görüntüsüyle adeta baharı müjdeliyor. İlçede bahar; cıvıl cıvıl kuş sesleri arasında lalenin rengârenk görüntüsü ile kartpostalı andırıyor. Kültürel değerlere sahip çıktıklarını belirten Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, “Baharın habercisi olan laleler ilçemizi süslemeye başladı. Sincanımız için sembolik öneme sahip laleyi halkımızla buluşturmaya devam ediyoruz” dedi.
Bu yılki dikimle beraber Sincan Belediyesi son 3 yılda vatandaşı 2 buçuk milyon lale ile buluşturmuş oldu. İlçenin simgesi olmasının yanı sıra görüntüsü ve kokusu ile de beğeni toplayan laleler, vatandaşın hoşça vakit geçirmesini ve birbirinden güzel fotoğraflarla bu anıları kaydetmesini sağlıyor.n
EGO SPOR TAKIM HALİNDE DÜNYA KUMİTE ŞAMPİYONU
Büyükşehir Belediyesi EGO Spor Kulübü, 4. Shotokan Karate Şampiyonası’nda Kumite dalında takım halinde şampiyon oldu.
İstanbul’da yapılan müsabakada Reyhan Becit, Kübra Yüksel ve Merve Baltay’dan kurulu Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Spor Kulübü Bayan Kumite takımı, İran’a 2-1, Türkmenistan’a 2-0 ve Destegül Spor Kulübü’ne 3-0’lık üstünlük sağlayarak, takım halinde dünya şampiyonluğunu elde etti.
Şampiyonanın ikinci gününde Bayanlar Kumite müsabakalarında ise Reyhan Becit ikinciliği elde edip gümüş madalya kazanırken, Kata müsabakalarında ümitler kategorisinde Tuğçe Gökmen üçüncü sırada yer alarak, bronz madalyanın sahibi oldu.
EGO SPOR, MİNİKLER DE
ŞAMPİYON
Türk sporuna ve amatör spora verdiği destekle adından sıkça söz ettiren EGO Spor Kulübü, Ankara Mamak Spor Salonu’nda yapılan 23 Nisan Minikler Karate Turnuvası’na da damgasını vurdu. Turnuvada Kata dalında 1 altın, 2 gümüş ve 4 bronz madalya kazanan minik karateciler, Kumite kategorisinde de 3 altın 1 gümüş ve 3 bronz madalya kazanarak, başarılarına bir yenisini daha ekledi.
BADMİNTONDA
İKİ MADALYA
Öte yandan, İstanbul’da gerçekleştirilen 17 Yaş Altı Balkan Badminton Şampiyonası’nda Türk Milli Takımı tüm ülkeleri geride bırakarak takım halinde Balkan Şampiyonluğuna ulaştı.
Şampiyonada çift erkekler kategorisinde EGO Spor’lu Buğra Ali Akdoğan altın, çift bayanlar kategorisinde ise Büşra Ünlü bronz madalya kazandı.
Dostları ilə paylaş: |