Evlilik
-
Hıristiyanlık’ta evlilik, Tanrı’nın Adem’e eş olarak Havva’yı vererek temelini attığı kutsal bir faaliyettir ve önemli bir sakramenttir
-
Katolikler ve Ortodokslara göre, Tanrı huzurunda eşlerin birbirlerine yüz yüze söz vermeleri, kutsal bir özellik taşımaktadır
-
Bu sakrament Kilise tarafından Mesih adına verilmiştir. Eşler arasındaki beşeri aşkı pekiştirir
-
İncil’de geçen "Onlar artık iki değil, bir bedendir, imdi Tanrı'nın birleştirdiğini insan ayırmasın" (Matta, 19:6) ifadesi de bu eylemin sakramentel özelliğine delil gösterilmektedir
-
Katoliklerde evlenenler boşanamazlar. Eğer boşanıp da yeniden evlenirlerse zina yapmış sayılırlar
-
Ruhban sınıfı evlenemez
-
Ortodoks Kiliseleri belirli bazı olaylarda evliliğin bozulabileceğini ve daha sonra yeni bir evliliğin kurulabileceğini kabul eder- Papazlar evlenebilirler, ancak keşişler, piskoposlar ve patrikler evlenemezler
-
Protestan Kiliselerine göre ise, eşlerin Tanrı huzurunda sözleşmeleri otantik olarak dini bir güvenirlik içerir ve bu kesinlikle bir sakrament özelliği taşımaz- boşanma serbesttir
-
Ermenilerde sadece piskoposlar ve piskopos adayları evlenemezler. Evlenmiş olanlar terfi edemezler
-
Süryanilerde diyakos (papaz yardımcısı) ve papaz sınıfından olanlar evlenebilirler
-
Rahip Takdisi (Din Adamları Tayin Etme)
-
Hıristiyanlık’ta İsa Mesih’in ilk vekilleri havariler, sonra kilise babaları ve ondan sonra da kilise hiyerarşisi içinde yer alan din adamlarıdır
-
Din adamlığı görevi, ibadeti idare etme ve imanlıları takdis etme, tevbe ile insanları Tanrı’ya götürme olup, bu yetki de rahip takdisi sakramenti ile intikal eder
-
Bu sakrament, takdis edilecek şahsın üzerine papazın ellerini koyması ve o sırada bu sakramente ait dua ve sözlerin okunması şeklinde uygulanır
-
Katoliklere göre Piskoposlar içinde ilk sırayı Roma piskoposu almaktadır. İncillerde ve Rasullerin İşleri’nde formüle edilen hiyerarşi aşağıdan yukarı şöyledir:
-
Ortodokslara göre din adamlığı sınıfı içinde en yüksek sırada patrikler bulunmaktadırlar, fakat bütün patrikler derece itibariyle birbirlerine müsavidirler
-
Buradaki hiyerarşi ise şöyledir:
-
Protestanlık’ta kilise hiyerarşisi yoktur, kilisenin her türlü işiyle uğraşan pastör ünvanlı bir görevli bulunmaktadır. En büyük otorite İncil’dir
Hiyerarşik sıralamanın en fazla olduğu kilise Gregoryen Ermeni Kilisesi’dir. Bu kilisede görevliler aşağıdan yukarıya doğru sekiz sınıftan oluşmaktadır: 1. Diyakos Yardımcısı, 2. Diyakos, 3. Papaz, 4. Başpapaz, 5. Başrahip veya Doktor, 6. Piskopos, 7. Patrik, 8. Katolikos.
HIRİSTİYAN KİLİSESİ VE MEZHEPLERİ KİLİSE
-
Hıristiyanlık’ta dinî ve fizikî anlamda bir cemaat, bir ibadet yeri ve bir müessese olarak ortaya çıkan Kilise’yi ifade etmek üzere gahal, ekklesia, church, katakomp, chapel gibi isimler kullanılmıştır
-
Aslı Yunanca ekklesia’dan gelip toplantı, cemaat gibi anlamlara gelen “kilise” kelimesi, her şeyden önce Hz. İsa’ya inanan Hıristiyan cemaatinin tamamını ifade etmektedir
-
İlk Hıristiyan cemaati (kilisesi) Filistin’de yaşayan Mesih’e inananlar grubu idi. Bunlar Kudüs’teki Süleyman Mabedi’ne sıkı bir şekilde bağlı kalmışlardı.
-
Kilise’nin, cemaat anlamından hareketle fizikî manada bir ibadet yeri olarak ortaya çıkışı, Hıristiyanlığı bir devlet dini olarak tanıyan ve bir Hıristiyan anneden doğmuş olan İmparator Konstantin dönemine rastlar. Konstantin döneminde serbestçe yapılmaya başlanan kiliseler, Hıristiyanlığın yayıldığı her yerde inşa edilmiştir
-
Hıristiyanlık tarihinde bilinen en eski kiliselerin Latran’da inşa edilen Aziz Yohannes (IV. Yüzyıl) ve Aziz Sabin kiliseleri (V. Yüzyıl) olduğu söylenmektedir.
HIRİSTİYAN MEZHEPLERİ
-
Doğu Kilisesi ve Batı Kilisesi arasında bazı dinî ve siyasi mücadeleler yüzyıllardan beri aralıksız devam etti ve nihayet 1054 yılında iki kilise kesin olarak birbirinden ayrıldı
-
Roma Kilisesi’ne “Katolik” (evrensel anlamında), Bizans Kilisesi’ne de “Ortodoks” (öze bağlı, doğru inanç anlamında) isimleri verildi
-
Papa IX. Gregorius zamanında (1227-1241) Katolik Kilisesi tarafından Engizisyon Mahkemesi kuruldu. Engizisyon önce Fransa’da başlamış, daha sonra İtalya, Almanya, Bohemya, Macaristan, Slav ve İskandinav ülkelerine kadar yayılmış, tüm Katolik ülkeleri etkisi altına almıştır
-
Engizisyon uygulaması Almanya’da Reform ile birlikte ortadan kalkmış, Fransa’da 1772’ye, İspanya’da 1834’e, İtalya’da ise 1859’a kadar yürürlükte kalmıştır.
-
Almanya’da Martin Luther isimli Hıristiyan teoloğu 1517 yılında Wittenberg Kilisesi’nin kapısına astığı 95 maddelik itirâzî teziyle Katolik Kilisesi’ne isyan bayrağını açmış oldu. Martin Lutherle başlayıp, Jean Calvin ve Aultrich Zwingli ile devam eden bu hareket, sonunda Protestanlık Mezhebi’nin doğmasına sebep oldu
-
Bundan sonra da Avrupa’nın başını yüzyıllarca belaya sokan Din savaşları başladı. Din savaşları ifadesiyle başta Katolik Kilisesiyle Protestan Kilisesi olmak üzere Hıristiyan kiliseleri arasında ortaya çıkan mücadele, çatışma ve savaşlar kastedilmektedir
-
Bu çatışmalar Avrupa’da milyonlarca insanın ölümüne, milyonlarcasının da yerlerinden yurtlarından atılarak evsiz barksız kalmalarına sebep olmuştur.
1. Katoliklik
-
“Evrensel” anlamına gelir
-
kendisini tüm Hıristiyanların temsilcisi kabul eden Katoliklik günümüzde sayı ve tarihi yapı açısından en büyük Hıristiyan mezhebidir
-
Yaklaşık 41 millete dağılmış 1 milyara yakın müntesibi vardır
-
Müntesiplerinin büyük çoğunluğu Batı Avrupa’dadır (300 milyon civarında). Diğer büyük çoğunluk Latin Amerika’dadır (250 milyon civarında)
-
Katolik Kilisesi ruhban sınıfı hiyerarşisinin zirvesinde Papa bulunmaktadır. Papa rûhânî Vatikan Devleti’nin başkanıdır. Roma piskoposu olarak Havârî Petrus’un halefi olan Papa, Hz. İsa’nın diğer havarilere nazaran Petrus’a bahşettiği üstünlüğe varis olmuştur
-
Papalık tarihinde Katolik dünyasının en sıkıntılı anlarının yaşandığı “Avignon” dönemi vardır19
-
İtalya’da VI. Urban papa seçilmiş, ancak Fransız kardinaller ise kendi vatandaşlarından biri olan VII. Clement’i seçmişlerdir. Bu şekilde de 40 yıl boyunca Katolik dünyasında iki ayrı papa görev yapmış ve Kilise ikiye bölünmüştür. Sonra tekrar Vatikan’da ikamet eden tek papa dönemi başlamıştır.
Katolik Mezhebi’nin başlıca özellikleri şunlardır:
-
Tüm Katolik dünyasının dinî lideri Papa’dır
-
Papa, Petrus’un halefi, Hz. İsa’nın ise vekilidir
-
Kararları tartışılmaz, zira o, yanılmaz otoritedir
-
Roma Kilisesi diğer kiliselerin rûhânî merkezidir ve hepsinden üstündür
-
Kilise dışında kurtuluş yoktur
-
İncil’i yorumlama yetkisi Kilise’ye aittir
-
Kutsal Ruh Baba ve Oğul’dan neş’et etmiştir
-
İsa’da ilâhî ve insanî iki tabiat vardır
-
İsa gibi Meryem de günahsızdır, aslî suçtan uzaktır, Tanrı yanında Şefaatta bulunabilir ve göğe yükselmiştir
-
Azizler de Tanrı katında sözcü olur, şefaatta bulunabilirler
-
Onların resimlerine ve kutsal emanetlerine saygı gösterilir
-
Adlarına hemen her gün ayin düzenlenir
-
İnsan aslî suçu üzerinde taşıyarak dünyaya gelir
-
Bundan ancak vaftiz olarak kurtulabilir
-
Vaftiz olmadan ölen kimse cehennemlik sayılır
-
Günah çıkarma çok önemlidir
-
Ergenlik çağına giren her hıristiyanın yılda bir defa günah çıkartması 1215 yılında toplanan Lateran Konsili’nde karara bağlanmıştır
-
Yedi sakrament vardır. Ruhban sınıfı evlenemez
-
Ruhban sınıfı dışında evlenenler boşanamaz
-
Kilisede yapılmayan nikah sahih değildir
-
Boşandıktan sonra evlenmek zina sayılır
-
21 konsil ve kararlarını kabul ederler
-
Son yargı gününü, cennet, cehennem ve a’rafı kabul ederler
2. Ortodoksluk
-
ekümenik konsillerin yedincisi olan II. İznik Konsili’nde ikon meselesi; sekizincisi olan III. İstanbul Konsili’nde ise “Kutsal Ruh’un nereden neş’et ettiği meselesi ile ilgili tartışmalar artık bardağı taşıran son damlalar olmuştu. Doğu kilisesi bundan sonra artık başka bir konsile katılmadı ve 1054 yılında Batı Kilisesi’nden kesin olarak ayrılarak “Ortodoksluk” ismini aldı
-
Yunanca “doğru” anlamında “orthos” ve “düşünce, “inanç” anlamındaki “doxa” kelimelerinden oluşan Ortodoks terimi, genel anlamıyla bir dinin öğretisine, doktrin ve dogmasına; herhangi bir öğretinin ilkelerine, geleneksel olarak doğru kabul edilen düşüncelere ya da görüşlere uygun düşünce inanç ve bu inancı benimseyen kişi veya gruplara verilen isimdir
-
ortodoks (orthodox) X heterodoks (heterodox)
Ortodoks Kiliseler ve Özellikleri
-
Ortodoks kiliseler, kendi başpiskoposlarınca yönetilen otosefal ve bir ana kiliseye bağlı olan otonom kiliseler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır
-
Otosefal kiliseleri 14’tür: İstanbul, İskenderiye, Antakya, Kudüs, Bulgar, Sırp, Moskova, Rumen patriklikleri; Gürcistan Katolikosluğu; Kıbrıs, Yunan, Polonya, Arnavutluk, Çekoslavakya kiliseleri
-
Otonom Ortodoks kiliseleri 6 tanedir: Finlandiya Kilisesi, Japon Kilisesi, Çin Kilisesi, Estonya-Litvanya Kiliseleri, Macar Kilisesi, Makedon Kilisesi’dir.
Ortodoks Mezhebi’nin genel özellikleri:
-
Ruhani başkanları patrik veya başpiskoposlardır
-
Papa’nın üstünlüğünü kabul etmezler.
-
İnançla ilgili konularda piskoposlar meclisi kararlarını geçerli sayarlar
-
Ekümenik Konsiller olarak kabul edilen ilk yedi konsilin kararları emredici güçtedir
-
İznik ve I. İstanbul Konsilleri kararları iman esasları arasında yer alırken, diğerleri ilahiyatla ilgili düşünceler olarak kabul edilir
-
İlk yedi konsil dışındaki konsilleri kabul etmezler
-
Kutsal Kitap yanında Kilise Babaları’nın yazıları da ikinci derecede saygınlığı olan metinlerdir
-
Kiliselerde yanılmaz, hata yapmaz bir otorite yoktur
-
İlahî varlık ve hidayet sırrı konularının kavranılamayacağı ve ifade edilemeyeceği kanaatindedirler
-
İbadetleri ruhsal ve mistik karakterdedir
-
Sır kilisesi olarak antik dinlerin mirasçısı görünümündedirler
-
İkonlar semavi varlıkların vücutsuz ruhlarını temsil ederler
-
Bu sebeple önlerinde secde edilir, öpülür, okşanır ve tazim edilirler
-
Cemaat Hz. İsa, Hz. Meryem, melekler ve veliler ile birlikte ibadet ettiklerine inanırlar
-
Çocuklar vaftiz edilmekle veya organlarının miron yağıyla (kutsanmış yağ) yağlanmasıyla şeytani kuvvetlere karşı korunmuş, mühürlenmiş sayılır
-
İbadetleri sabah, gündüz, akşam ve gece vakitlerinde yapılır
-
Bu esnada İsa’nın cemaate gelişinin sembolü olarak Kutsal Kitap’tan parçalar okunur
-
Kutsal ekmek ve şarap dağıtılır
-
Advent, Paskalya, Havari ve Meryem oruçları dedikleri oruçlar tutarlar
-
Papazlar evlenebilirler- Boşanmaya bazı şartlarla izin verilir
3. Protestanlık
-
Protestan terimi, Kendilerini Roma Katolikleri’nden ve Ortodoks Doğu Kiliseleri’nden bilerek ayrı tutan Hıristiyan Kiliseleri ve toplulukları için genel olarak ilk defa 1529’da Spire’de toplanan bir politik mecliste kullanılmıştır
-
Bu tarihten üç yıl önce Alman İmparatoru Şarlken kendisinden Lutherci Reform’u desteklemesini isteyen Alman prenslerle geçici olarak anlaşmıştı- 1529’da bu düşüncesinden vazgeçtiğini ve herkesin Roma’ya bağlı kalmak zorunda olduğunu açıkladı
-
İmparatorun bu kararına Luther yanlısı prensler ciddî anlamda bir protesto ile karşılık vererek şu deklerasyonu yayınladılar: “Koruyucu, günahtan Kurtarıcı ve bir gün Hâkimimiz olacak olan yegane yaratıcımız Tanrı önünde protesto ediyoruz ve Tanrı’ya, Kutsal Sözü’ne, vicdanımıza ve Spire’deki son karara aykırı olarak önerilen hiçbir kararı benimsemiyoruz”
-
19 Nisan 1529'da 5 prens ve 14 kent yöneticisi tarafından gerçekleştirilmiş olan bu protestoda imparatorun ve katoliklerin kararlarının kendilerini bağlamayacağı vurgulanmış ve Luther'in yanında yer alacakları bildirilmiştir- “Protestan prensler” adı verilmiştir
-
Bu olaydan itibaren Lutherci Reformları tanıyanlar “Protestanlar” diye nitelendirilmiş
-
Protestanlığın ortaya çıkmasıyla birlikte Batı Hıristiyan alemi çeşitli kiliselere bölünmüştür:
Protestanlığın Genel Özellikleri:
-
Papa tek otorite değildir ve yanılmazlığı yoktur
-
Hıristiyanlığı bilen herkes otoritedir
-
Papanın dünyevi hiçbir yetkisi yoktur ve imparatordan üstün değildir
-
Kilisede hiyerarşi olamaz
-
Papanın ve piskoposların Hıristiyanlar üzerinde, onlara hizmet dışında yetkileri yoktur
-
Tanrı’nın ruhaniyetinde herkes eşittir
-
Bu nedenle laikle ruhban arasında hiç bir fark ve ruhbanın laike üstünlüğü yoktur
-
Laikler papazlık yapabilecekleri gibi rahipler de evlenebilirler
-
Ayrı bir Kilise hukuku olamaz
-
Hıristiyanlık’ta cemaatin hukuki bir kişiliği yoktur, ancak bir inananlar topluluğudur
-
Cemaat papaz olarak kimi seçerse kutsama işini yani vaftiz, evharistiya gibi ayinleri o yapar
-
Rûhânî imparatorluğunda Tanrı bizzat hüküm sürer
-
Bu nedenle günahları ancak o bağışlayabilir
-
Tanrı dışında hiç kimsenin böyle bir yetkisi yoktur
-
Dünyevî iktidar Tanrı tarafından verilmiştir
-
Bu yüzden dünyevî egemen Tanrı’nın görevlisidir
-
Bu sıfatla o, kötüleri cezalandırmak, dindarları korumak ve Hıristiyanlık öğretisinin benimsetilmesini denetlemekle görevlidir
-
Bu nedenle, günahlara engel olması için Devlete zorlayıcı güç kullanma yetkisi verilmiştir
-
Dînî konularda başvurulacak tek kaynak Kutsal Kitap’tır; konsil kararları ve kilise dogmaları değildir
-
Kutsal Kitab’ı yorumlamak Kilise’nin tekelinde değildir
-
Onu okuyup anlayabilen herkes yorumlayabilir
-
Kutsal Kitap esastır
-
İbadetin büyük bir bölümünü oluşturan vaazlar Kutsal Kitap’tan çıkarılır
-
Sakramentlerden ilk ikisini (Vaftiz ve Evharistiya) kabul ederler
-
Günah itirafının mecburiliğini ve Kilise mensuplarının günah çıkarma yetkisine sahip olduklarını kabul etmezler
-
Kiliselerde resim, heykel ve tasvirlere yer vermezler
-
Anglikanlar hariç, haç bulundurmaz ve haç çıkarmazlar
-
İbadet ve ayinleri ana dillerinde yaparlar. Vaazları, âyin ve ibadetin bir bölümü olarak görürler
-
A’raf’a ve ebedî cezaya inanmazlar
-
Meryem konusunda diğer mezheplere katılmazlar. O’na önem vermezler
-
Azizleri kabul etmezler. Azizler için kiliselerde özel ayinler yapmazlar
-
Teslis bütün Protestanlarda vardır. Bu konuda diğer Hıristiyan kiliselerden bir farkı yoktur
-
Katolik ve Ortodokslar gibi ruhanî başkanları yoktur
-
Tek tip mezhep yerine farklı anlayışlara sahip kiliseler halinde faaliyet gösterirler
-
Katoliklerin aksine Protestan râhipleri evlenebilir.
4. Monofizit Kiliseler
-
Hz. İsa’da ilâhî ve beşerî iki tabiatın birleşerek tek tabiat olduğunu savunan anlayışa verilen isimdir
-
Süryânî, Ermeni, Habeş ve Kıptî kiliseleri monofizit kiliseler olarak tanınmaktadır
Süryânî Kilisesi
-
Hz. Nuh’un Sam adlı oğlundan torunu Aram neslinden gelme Samî grubun adıdır
-
Mezopotamya bölgesinde, Suriye’de yaşadıkları için bu adı aldıkları da söylenmektedir
-
38 yılında Hıristiyan olduklarında Antakya’yı merkez edinmiş bir topluluk halinde idiler
-
Hıristiyanlığı havarî Petrus ve arkadaşı Thomas’ın şakirtleri Agay ve Mara’dan öğrenmişlerdir
-
Hıristiyan olduktan sonra Süryânî adını kullanmaya başlamışlar, putperest kalanlar ise, Arâmî adıyla anılmaya devam etmişlerdir
-
Kendilerini ilk Hıristiyan cemaat olarak kabul ettikleri için bağlı bulundukları kiliseye “kadîm” ünvanı verilmiştir
-
325 yılında yapılan Birinci İznik Konsili’nde kabul edilen dört büyük patriklik merkezlerinden biri ve en eskisi olan Antakya Bağımsız Süryani Ortodoks Patrikliği’ne bağlıdır
-
Türkiye’de yoğun olarak, Doğu ve Güneydoğu bölgeleriyle İstanbul’da yaşamaktadırlar.
Süryani Kilisesi’nin Genel Özellikleri
-
Allah, melekler, peygamberler, vahiyle gelen kitaplar, kıyamet, cennet ve cehennem haktır
-
Teslisin üç sıfattan oluşmaktadır, bu üç sıfat bir cevherde toplanmış ve bir vahdaniyyet oluşturmuştur
-
Sadece Birinci İznik (325), Birinci İstanbul (381) ve Efes (431) konsilleri ve bu konsillerde alınan kararlar geçerlidir
-
Patrik Petrus’un halefidir. Kilise İsa tarafından kurulmuş ve ebedidir
-
Kilise hiyerarşisinde üç rütbe vardır. Diyakosluk, keşişlik ve episkoposluk diye isimlendirilen bu rütbeler havarilerden gelmiştir
-
Namaz, oruç ve perhiz, vaftiz, evlenme, ölüm merasimleri, tövbe ve itiraf başlıca ibadet ve ayin şekilleridir. Namaz ismini verdikleri ayinleri rüku ve sücutludur. Namaz kılarken doğuya yönelirler. Sabah, kuşluk, öğle, ikindi, akşam, yatsı ve gece yarısı diye isimlendirilen yedi namaz vakitleri vardır
-
Oruçları perhizle karışıktır. Sünnet olmayı sadece sağlık yönünden düşünürler. Esas olan vaftizdir. Papazların dışındaki din adamları evlenirler. Boşanmak çok ağır şartlara bağlıdır
-
Günah itirafı Süryanilerde de rûhânîlere yapılır. İşlenen günaha göre maddî-manevî cezalar verilir
Ermeni Kilisesi
-
Hz. İsa’nın havarilerinden Aziz Todeos, Aziz Bartelomeos ve bunların bağlılarının çabaları sonucu Hıristiyanlıkla daha birinci asırda tanışan Ermeniler, 301 yılında Aziz Gregor’un öncülüğünde Hıristiyanlığı kabul etmişlerdir- Bu yüzden Ermeni Kilisesi’ne aynı zamanda Gregoryan Kilisesi de denir
-
Hıristiyanlığı toplu olarak ilk kabul eden milletlerden birisi, hatta ilki olduklarını ileri sürerler
-
Aziz Gregor, ilk Ermeni Kilisesi’ni Erivan yakınındaki Eçmiyazin’de kurmuştur. - Hz. İsa Eçmiyazin’e inmiş, ve Ermeni Kilisesi’ni kurmuştur
-
Din ile milliyet, Kilise ile Ermeni içiçe girmiştir, ikisi bir ve aynı şey sayılmışlardır
-
Kilise hem bir toplantı yeri, hem bir sığınma yeri ve hem de kendilerini geçmişe bağlayan örf, adet, dil, edebiyat gibi şeylerin sadakatle muhafaza edildiği bir “arş” kabul edilmiştir
Ermeni Kilisesi’nin Genel Özellikleri
-
Milli bir kilisedir. Ruhani başkanı “milletin temsilcisi ve en yüksek dinî otoritesi” anlamında “katoğikos/katolikos olarak isimlendirilmektedir
-
Ermeni Kilisesi tarafından ilk üç konsil kabul edilmekte, diğerleri reddedilmektedir
-
Hz. İsa’da tek tabiat olduğuna inanılmaktadır
-
Evharistiya ayininde ekmeğe maya, şaraba su katılmamaktadır
-
Kilise tarafından günahların bağışlanması reddedilmekte ve böyle bir şeyin gerçekleşeceğine inanılmamaktadır
-
Vaftiz edilen kişiye vaftiz edildiği gün hangi azizin bayramı ise, onun adı verilmektedir. Vaftiz sadece papaz tarafından yapılmakta ve ölmüş olan çocuk bile vaftize tabi tutulmaktadır
-
Katolik ve Ortodoks Mezhepleri tarafından sakrament olarak kabul edilen “Hastaları Yağlama” Ermeni Kilisesi tarafından sakrament olarak kabul edilmemektedir
-
Alt rütbedeki Kilise görevlilerine evlenme izni verilmektedir. Evlenme yasağı vartabetler (piskopos adayları) ve piskoposlar için geçerlidir
-
İkonlar ve tasvirler eski puta tapmanın bir hatırası sayılmış ve bir kenara bırakılmıştır
-
Diğer Hıristiyan kiliselerde hayvan kurbanı anlayışı olmamasına rağmen, Ermeni Kilisesi’nde vardır. Kurban edilebilecek hayvanlar dana, inek, koyun, keçi ve tavuktur
HIRİSTİYANLIK’TA YENİ DİNİ HAREKETLER
Son asırlarda Hıristiyan dünyasında ana kiliselerin dışında, çoğu onlara eleştirel bir anlayışla bakan yeni dini hareketler ortaya çıkmıştır. Geleneksel mezheplerin orijinallikten uzaklaştıklarını gerekçe göstererek, Hıristiyanlığı yeniden asli haline döndürmeyi hedeflemektedirler.
Yahova Şahitleri
-
Kurucusu: Charles Taze Russell (1852-1916)
-
Kitab-ı mukaddes’te Yahova isminin binlerce kez geçtiğinden hareketle bunun Tanrı’nın özel ismi olduğunu iddia ederek harekete de Yahova Şahitleri adını vermişlerdir
-
Hareketin öncüsü: William Miller (1782-1849) - 1843 yılında kıyametin kopacağını ilan ederek harekete dikkat çekmiş, kopmayınca da Charles Taze Russell’in ölüm tarihi olan 1916 yılına kadar farklı farklı tarihler verilmiştir
-
teslis, ruhun ölümsüzlüğü, Hz. İsa’nın bedensel dirilişi, cehennemi vs. inkar ederler
-
İncil’e mümkün olduğunca bağlı kalmaya çalışırlar. Gerçek Hıristiyanlığın M.S. 1. asırda kaldığını, sonraki hıristiyani anlayışların bozulmuş olduğunu düşünürler
Mormonlar
-
Kurucusu: Joseph Smith (1805-1844) 1830 yılında kurulmuştur
-
Cemaatine yön vermek için yazdığı kitabın adı The Book of Mormon (Mormon Kitabı)dır
-
Bu kitabın Kitab-ı Mukaddes ile paralellik arzettiğine inanmaktadırlar. Hıristiyanlığı bozduklarını iddia ederek diğer kiliselere tepki olarak ortaya çıkmış ve Hz. İsa’nın mesajını aslına döndüreceğini, yani kiliseyi ıslah edeceğini ifade etmişlerdir
-
Onlara göre Tanrı’nın çok sayıda çocuğu vardır ve İsa Mesih bunların en büyüğüdür. %10 kilise vergisi öderler
-
Teslisi reddederler. Baba'nın Oğul'un ve Kutsal Ruh'un birbirinden bedensel olarak ayrı üç birey olduğunu öğretirler
Dostları ilə paylaş: |