- 336 -
A)
Belâzurî ve Ya’kubî’ye Göre Azerbaycan ve lk slâm Fetihleri
Azerbaycan, Hz. Ömer (634-644) devrinde Huzeyfe b. el Yeman vasıtasıyla fethedilmi tir. slâm
topraklarına katıldı ında Azerbaycan’ın en önemli ehri Erdebil olup ehirde oturan Sâsânilere ait merzuban
(askerî vali), bölgenin vergilerini toplamaktaydı. Hz. Ömer’in Kûfe Valisi el Mu ire b. u’be’den direktifleri
alan Huzeyfe, Azerbaycan’ın merkez ehri olan Erdebil’e geldi inde ehrin merzubanı ile kar ıla mı , iki
ordu arasındaki iddetli bir sava vuku bulmu tu. Sonunda Merzuban, bütün Azerbaycan halkı adına
800.000 dirhem vergi ödemeleri, ate gede mabetlerinin yakılmaması vs. artlarla Huzeyfe ile anla mı tır. Bir
müddet sonra Hz. Ömer, Huzeyfe’yi valilikten azledip yerine Utbe’yi Azerbaycan’a vali tayin etmi tir (el-
Belâzurî, 2013: 373).
Hz. Osman (644-656) devrinde Utbe azledilip Azerbaycan valili ine el Velîd b. Ukbe atandı. Yeni
vali, bölge halkının antla mayı bozması üzerine H. 25 (645/646) tarihinde baskınlar yaparak ganimet ve esir
alınca Azerbaycan bölgesi halkı barı istemi ve el Velîd de kendileriyle Huzeyfe’nin barı artlarına göre
tekrar antla mı tır (el-Belâzurî, 2013: 374). Bir süre sonra Sa’id b. el Âsi bölgeye vali olmu ve Hz. Ali (656-
661) devrinde ise el E ’as Azerbaycan valisi yapılmı tır. El E ’as Azerbaycan’a gelince halkının
ço unun
Müslüman olduklarını ve Kuran okuduklarını görmü , Araplardan bir zümreyi Erdebil’e yerle tirmi ve
burayı ehir haline getirip cami yaptırmı tır (el-Belâzurî, 2013: 375).
Emevi Devleti’nin (661-750) yıkılı ına müeakip kurulan Abbasi Devleti’nde ilk halife olan Ebu’l
Abbas (750-754) devrinde Rum (Bizans)’a sınır (uc-sugur) olan Cezire, Ermeniye
ve Azerbaycan eyaletleri
tek bir yönetim (valilik) altında birle tilmi tir. Tabii bu yapı, bir süre sonra Halife Ebu Ca’fer el Mansûr (754-
775) tarafından Cezire ve Ermeniye bölgesine ayrı ayrı vali ataması yapılmak suretiyle bozulacaktır (Bonner,
1994: 18).
Abbasi ça ında ran ve Azerbaycan co rafyasında zaman zaman Arap fetihlerine ve hâkimiyetine
kar ı olmak üzere ayrılıkçı hareketler ve bazı bâtıl mezhepler ortaya çıkmı tır. Bunlardan en önemlisi
Azerbaycan bölgesinde Erdebil merkezli ortaya çıkan ve IX. yüzyıla damgasını vuran Babek liderli indeki
[bâtıl] Hurremiye Mezhebi’dir. 816 yılında Babek’in ba lattı ı isyan yayılarak hilafeti tehdit etmeye
ba lamı tı. Bunun üzerine Halife Mutasım (833-842) ünlü Türk asıllı kumandanı Af in’i Azerbaycan,
Ermeniye ve Cibal bölgelerinin umumi valisi tayin ederek isyanı bastırmakla görevlendirmi tir. Bir takım
u ra lardan sonra neticede Af in, 837/838 yılında isyanı kökünden kazıyarak Babek’i tutuklamı tır (Çelik,
2006: 95-106).
Abbasi halifeleri zaman zaman güvendikleri Türk komutanlarını eski Sâsâni co rafyasında çıkan
isyanları bastırmak üzere görevlendirmi lerdir. Bu ba lamda Abbasi Halifesi Mütevekkil (847-861),
Azerbaycan bölgesinde Muhammed b. Buays tarafından çıkarılan isyanı bastırmak için 848 yılında Türk
komutan Bo a es Sa ir’i bölgeye göndermi tir. Bo a, Merend’e varıp isyankâr Muhammed b. Buays’ı
yakalayarak Halife’ye teslim etmi tir (A ır- en, 2012: 15).
Babek isyanı, Azerbaycan bölgesinde Arap hâkimiyetini ve gücünü sadece belirli bir süre sarsmı ,
isyanın ardından bir süre sonra Ba dat Abbasi halifelerinin bölgedeki baskısı ve otoritesi genelde Türk
komutanları vasıtasıyla tekrar tesis edilmi tir. Abbasi Halifesi Mutemid (870-892) ise 892 yılında
Saco ullarından Muhammed b. Ebi’l Sac’ı Azerbaycan ve Ermeniye Valisi olarak atamı tır. Zira
Muhammed’in ataları Af in komutasında Babek isyanını bastıran Abbasi ordusunda yer almı ve sonraları
da sivrilerek halifelerin hizmetine girmi lerdi. Muhammed, vali tayin edildikten
sonra ilk i olarak
Mera a’yı i gal eden Abdullah b. el Hasan el Hamdanî’nin üzerine giderek onu ma lup etmi ve Mera a’yı
valili inin ba ehri yapmı tır (Madelung, 1975: 228).
el-Belâzurî (ö. 892), Fütûhu’l Büldân adlı eserinde Azerbaycan ehirleri hakkında unları
zikretmektedir: “
el-Merâ a, Akrahrûz adını ta ırdı. rminiyye ve Azerbaycan valisi Mervan, buraya yakın bir yerde
ordugâh kurdu. Orada pek çok gübre vardı. Mervan ile adamlarının hayvanları orada a nanıyordu. Bu sebeple halk
buraya yalnızca “el-Merâ a (hayvanların a nadı ı [yatıp yuvarlandı ı] yer)” demeye ba ladı. Mervan burada binalar
yaptırdı ve böylece imar faaliyetleri ba ladı. Sonraları el-Merâ a, Mü’minlerin Emiri er-Re îd’in kızlarının oldu. Yine
[Abbasi Halifesi 786-809] er-Re îd zamanında Azerbaycan valisi Huzeyme, buranın surunu yaptırdı ve burayı tahkim
etti. ehir halini alan Merâ a’ya pek çok asker yerle tirdi. Merend’e gelince burası küçük bir köy idi. Daha sonra kale ve
saraylar yapıldı. Bir isyan üzerine Halife el-Mütevekkil’in [847-861] azadlısı [Türk komutan] Bo a es Sâgîr, Merend’in
sarayını ve duvarını yıktırdı. Urmiye ise eski bir ehirdir. Mecusîler, kurucuları Zerdü t’ün bu ehirden oldu unu
iddia ederler. Tebriz’e gelince er-Revvad el-Ezdî buraya indi. Daha sonra el-Vecnâ b. er-Revvad da buraya yerle ti. O
ve karde leri ehre bina yaptı. Burayı kale haline getirdi. Kendisi ile birlikte halk da buraya yerle mi tir (el-Belâzurî,
2013: 376-377)”.
Muhtemelen 905 tarihinde vefat eden slâm co rafyacılarından Ya’kubî, Kitâbu’l-Buldân adlı
eserinde Azerbaycan bölgesi ile ilgili unları söylemektedir: “
Azerbaycan’a gitmek isteyen ki i Zencan’dan