AYRIMCILIK YASAĞI İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
Doğrudan Ayrımcılık
Ayrımcılık sınıflandırılırken genellikle doğrudan ayrımcılık ve dolaylı ayrımcılık şeklinde ikiye ayrılmaktadır. Doğrudan ayrımcılık yasağı, aynı veya benzer konumda olan kişiler arasında fark yaratılmasını engellemeyi amaçlamaktadır. Bu nedenle yukarıda da üzerinde durulan “şekli eşitlik” anlayışının bir ifadesi olarak görülmektedir.
Doğrudan ayrımcılık: Bir kişi veya grubun, ayrımcılığın yasaklandığı nedenlerden (dil, etnik köken, cinsel yönelim, engellilik vs.) birine dayalı olarak insan hak ve özgürlüklerinden, aynı veya benzer konumda olduğu diğer kişilerle eşit bir şekilde yararlanmasını ve bunları kullanmasını engelleme ya da zorlaştırma niyet veya etkisine sahip her türlü fark, dışlama, sınırlama ya da tercih. Burada aynı veya benzer konumdaki kişilerden biri veya bir kısmı bakımından daha olumsuz sonuçlar yaratan veya böyle bir sonucun ortaya çıkması ihtimalini doğuran farklı muameleler söz konusudur.
Doğrudan ayrımcılık, içerisinde farklı unsurları barındırır:
– İlk olarak, farklı bir muamelenin tespit edilmesi gerekmektedir. Ayrımcılık aynı veya benzer konumda olan kişiler arasında olabileceği için kişilerin konumları karşılaştırılmalıdır.
– İkinci olarak, kişilerin aynı veya benzer bir konumda oldukları ortaya konulduktan sonra yapılan farklı muameleyi meşru kılan bir amacın olup olmadığı değerlendirilir.
Amacın meşru olması için nesnel ve makul olması ve varılmak istenen amaç ile kullanılan araç arasında orantısallık olması gerekir. Avrupa Birliği (AB) tarafından 2000 yılında yayımlanan ve ırk ayrımcılığına karşı mücadeleyi öngören, Irk veya Etnik Kökenine Bakılmaksızın Kişilere Eşit Muamele Edilmesi İlkesinin Uygulanmasına Dair 29 Haziran 2000 tarihli ve 2000/43/EC sayılı Konsey Direktifi (bundan sonra Irk Eşitliği Direktifi olarak anılacaktır) doğrudan ayrımcılığı şöyle tanımlar: “...bir kişiye, ırk veya etnik kökene dayalı olarak, karşılaştırılabilir bir durumda, diğer bir kişiye göre daha az tercih edilir şekilde muamele edilmesi, edilmiş olması veya edilebilir olması halinde doğrudan ayrımcılık söz konusudur...”26 Doğrudan ayrımcılığa tipik örnekler olarak, geçmişte ABD’de siyah bir bireyin üniversitelere öğrenci olarak kabul edilmemesi ya da günümüzde bir restoranda Çingene/Roman bireylere27 servis yapılmaması sayılabilir.
Dostları ilə paylaş: |