(112-) Belâ men esleme vechehu Lillâhi ve huve muhsinun felehu ecruhu 'inde Rabbihi, ve la havfün aleyhim ve la hüm yahzenun;
* Hayır, öyle değil! Kim “ihsân” derecesine yükselerek özünü Allah’a teslim ederse, onun mükâfatı Rabbinin katındadır. Artık onlara korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir.
Hayır iyi bilin ki kim ki vechini Hakk’a teslim ettiyse ona ihsân olunur, yani sen cenneti şunu bunu bırak bu hakikate bak, cennete girmenin baş şartını söylüyor.
Vechin vechi ihsân olunur, yani vechin hakikati ihsân edilir, sen kendi vechini nefsaniyetine sahip çıkarmadan Hakk’a teslim ettiğin zaman. Bu vechi ihsân olur.
Burada yine bir varlık var, fakat işte o zaman o vecih Benim vechimdir, ey kulum diye sana ihsânda bulunuyor.
Onun karşılığı Rabbinin indindedir yani bu ilmin hakikati Rabbinin yanındadır.
Sen kendi hakikatini anlamak istiyorsan evvela vechini Hakk’a teslim edeceksin, yani zannını teslim edeceksin aslında, bu vecih zâten Hakk’ın vechidir ama kişi daha evvelce bunu kendi vechi olarak zannediyordu, kim ki bunu kendine sahiplikten çıkaracak Hakk’a teslim edecek o zaman ey kulum o zâten benim vechim Ben sendeyim, sen Ben’desin işte bu hakikati ona anlatacak ve bunun karşılığı diyor vechini teslim etmenin hakikati Rabbinın yanındadır yani Zâti bir oluşumdur deniyor ef’al, esmâ, sıfat değil Zâtının yanındadır bunun karşılığı, bunun hakikati.
İşte hakikat böyle olunca onların üzerlerine korku yoktur, korku nefsinin üstüne vardır, hayalinin korkusu vardır, hayalini, nefsini vechini Hakk’a teslim etmişsen sende zâten bir şey kalmamış ki neden korkacaksın, korkmak varsa korkan var demektir.
Onlar gelecekte mahzunda olmayacaklardır, yaptıkları işlerin tam karşılığı bulacaklardır, Zat yolundan, vecih yolundan gidemeyenler biraz hüsranda olacaklardır fakat hiç bu işleri yapmayanların yanında onlar gene de bir
230
şeylere sahip olacaklardır.
Zâti zuhurun hakikatini idrak edenlerin yüksek dereceleri ve ne kadar hızlı yol aldıklarının açık ifadesi burada vardır.
Bu hususta daha geniş bilgi (6 Peygamber 3 İbrâhîm a.s.) isimli kitabımızda verdır dileyen oraya bakabilir.
وَقَالَتِ الْيَهُودُ لَيْسَتِ النَّصَارَى عَلَىَ شَيْءٍ وَقَالَتِ النَّصَارَى لَيْسَتِ الْيَهُودُ عَلَى شَيْءٍ وَهُمْ يَتْلُونَ الْكِتَابَ كَذَلِكَ قَالَ الَّذِينَ لاَ يَعْلَمُونَ مِثْلَ قَوْلِهِمْ فَاللّهُ يَحْكُمُ بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ
فِيمَا كَانُواْ فِيهِ يَخْتَلِفُونَ
Dostları ilə paylaş: |