Teke oyunu, oyuncu tekeye benzetilerek hazırlanıp oynanılır. Bunun için bezden ve yünden bir teke yapılır. Üzerine teke derisi dikilir, boncuk takılır, teke oynatılırken şiirler okunur. Teke oyunları Anadolu’da da vardır.95
Afşar Türkmenlerinde küçük çillenin ilk yirmi gününe bir komşunun adı verilir. O gece kar yağar, hava bozuk olur ise bu durum o komşunun iyi olmadığı şeklinde yorumlanır. Komşu bu ithamdan rahatsız olmadığını göstermek için hoşgörülü davranır.
Güney Azerbaycan Afşarlarında “ikinci çarşamba” da çocukların saçlarının; atların yele ve kuyruklarının kesilmesinin uğuruna inanılır.96 Saçların Türk halk inançlarında önemli bir yeri vardır. Anadolu’da ilksaç için özel merasim yapılır. Saç altınla tartılır ve fakire sadaka verilir. Bu saç çok kere atılmaz saklanır. Özbekistan ve Türkmenistan’da ilk saç tıraşında “saç toyu” yapılır. Dağıstan, Kırım, Azerbaycan, Borçalı, Suriye, Irak ve İran Türklerinde hanımlar saçlarını gelişigüzel atamaz, özel şekilde muhafaza ederler.97
Altay kişi halk inancına göre saçların dibinde “kut” vardır. Saçların ayak altına dökülmesi kutdan yoksun olmaya yol açacağı için muhafaza edilmelidir. Saçın bağlanılma şekli, dış çevreye mesaj verir. Saçı bağlamak, başı bağlı olmayla izah edilir. Saçı örten başmak / yazmayı düşmanın ayağına atan kadın, onun bir adım dâhi atmasını önler. Atların yeleleri (saçları)nın kesilmesi ve kuyruklarının kesilmesi ve örülmesi ile, saç kesimi arasında da bir bağlantı vardır. Ünlü komutanların büyük seferlere çıkarken atlarının kuyruğunu örmeleri veya kesmeleri bir nevi teslimiyettir. At, bahadır ile birlikte savaşır, onunla birlikte âdeta şehit olur. Bu konuda Doç. Dr. Ali Çınar98 ve Y. Kalafat’ın ayrıntılı çalışmaları vardır.99
Güney Azerbaycan’ın Afşar Türkmenlerinde “son çarşamba -ahır çarşamba” çok tantanalı geçer. Bu çarşambaların akşamı et toprağı (kırmızı toprak) çamur gibi yapılır. Bu çamur ile doğuya bakan duvarlara büyük bir güneş yapılır. Güneşin sağında ve solunda melek gibi ayakta durmuş insanlar ve ellerinde terazi vardır. Ayrıca bir genç kız ve erkek el ele evliliği temsil eder. Batıya bakan duvarlara hilâl hâlinde bir ay birkaç yıldız yapılır. Kuzey yönünde birkaç erkek resmi el ele yapılır.
Türk halklarında sağlıklı inanç karşılaştırmasının yapılabilmesi için dinî katmanlaşmanın yerel boyutları ayrı ayrı ve dönemlere göre ele alınmalıdır. Türk halk resminin sırlarının çözülebilmesi için, Altay kaya resimlerinin şifresi muhakkak çözülebilmeli ve bugünkü kültürümüze mesajları taşınabilmelidir.
Afşar Türkmenlerinde “çarşamba hatun” un evlerin içine girip evlere mutluluk getirdiğine inanılır. Çarşamba günü hatunlardan biri evin duvarına çıkar. Onun bir elinde demir bir şiş, diğer elinde gavurga vardır. Damın üzerinde şişle bir dikdörtgen çizer. İkinci hanım gavurgayı damın üzerine eker gibi yapar ve “Bismillâhirrahmanirrahim Allahümmeselli ve Ali Muhammed. Allahu Teala İnşallah Nuri Muhammed ve İbrahim devleti ve uzun ömür ve beden sıhhatini tüm komşulara inayet eylesin. Yoksullara devlet, zenginlere keramet versin, amin” der. Kavurgadan bir avuç evin bacasından aşağıya, bir avuç tavla - ahırın bacasından ağıya, bir avuç kıbleye damdan aşağıya, tarlalar niyetine havaya serper ve bereket diler. Havaya serperken “kurdun kuşun payı” der. Bunu bütün haneler yapar. Sonra aksakallar toplanır yas evlerine giderler. Onları yasdan çıkarmak isterler. Yaslıların, ağsakallara karşı hürmeten evin damında ateş yakarak yapılan teklifi kabul ettiklerini göstermiş olurlar. Komşuları bu ateşi görünce sabaha kadar tüfek atarlar.100
Türk halk sufizminde kişi Allah’a dua ederken, talepte bulunurken ilkin herkes için, komşuları için dilekte bulunur. Sonra kendileri için veya bu arada kendileri için isterler; bu çok önemli bir noktadır.
Afşar Türklerinde bacadan aşağıya kavurga dökmek ocak kültü ile ilgilidir. Evlerin iyesi olduğu gibi inanca göre ahırların da iyesi vardır. Bu saçıların kıbleye dönülerek yapılması ve serpilmeye besmele ile başlanılması onların İslâmı bir giysiye büründürülmüş olmaları ile izah edilebilir. Kars’ta tarlaya tohum atıldıktan sonra, son bir avuç daha serpilir ve “bu da kurdun kuşun payı” denir. Bu uygulama, sacının kapsamına yerin ve bu arada diğer canlıların alınması inancının bir sonucudur. Borçalı Terekeme Türkmenlerinde, pazar yerinde çuvaldan yuvarlanan patates türü ürünü sahibi almaz. “O da yerin payı” denir. Bütün bunlar, oda suya, yere sacı yapılması inancının uzantılarıdır.
Anadolu’da yastan çıkmak için ya 40 gibi sayılı gün beklenir veya bayramların gelmesi takip edilir. Yaslı aileyi yakın komşuları berbere ve hamama götürerek, yastan çıkmalarını sağlar. Bu uygulama, Afşarlarda da vardır.101
Güney Azerbaycan’ın Afşar Türkleri o gece yemek yenildikten sonra bulağ (çeşme) başına gidip mum yakarlar. Evvelce, evin dört bucağında mum yakılır. Bir meşel (meşale), yapılır, bulag veya akarsuya gidilir. (Bu uygulamayı ağsakallar yaparlar. Kadınlar suya yanlarında su tuluğu, boncuk ve sein (su testisi, küzesi) götürürler. Bulağa veya akarsuya götürülen tuluğ önce akar suda yıkanır. O su, geyce (makas)la temsili olarak esilir. Kesilirken; “Biz yaşadığımız kötü günleri baş, diş, göz, ayak, beden, ağızlarımızın hepsini atamızın, anamızın tüm sıkıntılarını, kesiyoruz ve bu su ile akıtıyoruz. Gelecek günlerimiz bu su gibi parlak olsun denir. Akşam yapılan bu uygulamadan sonra kızlar aldıkları bu su ile evlerine dönerler. Bu uygulama sabaha karşı bir daha tekrarlanır ve gençlerin kız-oğlan tanışmalarına vesile de oluşturur.
Afşar Türklerindeki bu uygulama Nahçıvan’da da vardır. Borçalı Karapapah Türklerinde ise “suyu hançerleme” uygulaması vardır. Hamile kadın bebeği doğmak üzere iken, yakını olan erkekler, daha ziyade kocası, hançer veya kama ile suyu bıçaklar. Böylece doğumun tehlikesiz ve daha kolay olacağına inanılır. Bilindiği gibi hamile hanımlara ve onların yeni dünyaya gelmiş bebeklerine musallat olan alkarısı bir kara iye olup su kenarlarında ve harabe değirmenlerin arklarında yaşadığına inanılır. Suyun makaslanması veya bıçaklanması ile bu kara iye ile mücadele edildiğine inanılmış olabilir. Sudan çıkarken ağırlığın, uğurluğun def edilmesi inancı Aras Vadisi Türklerinde de vardır. Ayrıca 40’ı dökülen (çıkarılan) bebek için de “ağırlığı, hastalığı, gada balası, kurda kuşa, dağa taşa” denilir.102
Afşar Türkmenlerinde o gün daha ziyade öğlen yemeğinde ayran aşı pişirilir. Rengi ağ (ak) olan bu aşın uğruna inanılır. Akşamdan derisi kurumuş tuluğlar bulağı bırakılır.Sabaha kadar bunlar yumuşarlar. Sabahleyin bunlar kadınlar tarafından at gibi binilir. Binilirken “sütünüz yoğurdunuz çok olsun” denir. Bu esnada Afşar erkekleri havaya tüfekle ateş ederler.103
Türk halk inançlarında “binme” fiili incelemeye muhtaçtır. Anadolu Türklerinde kısmetinin açıklamasını isteyen genç kız, minarede veya evin damının üstünde oklavayı at gibi biner veya kıbleye bakan çeşmenin borusuna oklavı veya yün çubuğunu sokar. Birçok yerde gelin, sayanın bereketli olması için koçun sırtına bindirilir. Bazı yörelerimizde gelinin ilk çocuğunun erkek olması için gelin atına erkek çocuk da bindirilir.
Güney Azerbaycan’ın Afşar Türkleri yılın son çarşambasında eğirdek yaparlar. Eğirdek kızartılmış ufak yağlı ekmektir. Un, yağda kızartılarak helva yapılır. Yufka ile doşap (üzüm pekmezi) karıştırılıp top biçimde köfte yapılır. Buna müçe denir. Yapılan bu hazırlıklar halk arasında dağıtılır. Gün batınca ağsakal ve ağpürçekler mezarlığa mücebber tepsileri ile gider. Onlardaki mücebberler biribirine karıştırılır sonra paylaşılır. Buradaki karıştırılıp tekrar bölünme olayı çok önemsenir. Fatiha okunmasından sonra evlere dönülür.104
Afganistan Türkleri arasında yaptığımız bir tespitte, aynı kaptan yemek yenilmesi, “ağız birliği” söz birliğinin sağlanılması şeklinde izah edilmişti. Müçelerin karıştırılarak paylaştırılmasının sosyal psikoloji itibarıyla önemi olabilir.
Nevruz da “şal sallama”, “şala hediye bağlama” inanç ve uygulamaları Afşar Türkmenlerinde de vardır. Biz yaygın olan gelenekleri tekrarlamaktan ziyade, renk katabilecek tespitler üzerinde duruyoruz.
Güney Azerbaycan’ın Afşar Türkmenleri yılın tehvil (dönüm) zamanı, gençler biraz soğan ve sarımsak yerler ve biraz da ayakkabılarının altına sürerler. Bu arada;
“Buyur buyur buyrulsun
Hükmü Süleyman olsun
Çarşamba’da bayramda
Dostları ilə paylaş: |