Başariyi taniyalim



Yüklə 450,41 Kb.
səhifə11/15
tarix15.01.2018
ölçüsü450,41 Kb.
#38439
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   15

6. İHTİYAÇ DUYMAK

Bir şeye ihtiyaç duyulursa aranır. İhtiyaç duyulunca araştırılır ve bulunur. İhtiyaç duyulunca okunur ve öğrenilir. İhtiyaç duyulunca üretilir veya ihtiyaç duyulunca eser meydana getirilir. Verimli çalışmak ihtiyaçla başlar, ihtiyaç duyulmadan, zorlamayla yapılan çalışma ürün vermez.



Bir işe girişirken veya bir konuyu öğrenmeye başlarken, sonunda kazancımızın ne olacağını önceden düşünmek ve bilmek zorundayız.

Ne yapacağımızı, niçin yapacağımızı önceden düşünmez ve tespit etmezsek, yapacağımız işe veya öğreneceğimiz konuya ilgi duyamayız. İlgi ve istek duyulmadan verilen çaba olumlu sonuç vermez...



7. METOT


Her şey yoluyla olur”
Amacımıza ulaşmak için gidilecek yola metot denir. Metot, en kısa ve en güvenilir yoldur. Bu yol, başarıyı arayan kişinin bilgi, beceri ve uygulama gücüne göre değişir.

Yol olmadan istediğimiz yere gidemeyeceğimiz gibi, metot bilmeden de amacımıza varamayız. Metot bilmeden verimli çalışamayız ve iyi öğrenemeyiz.



Metotlu çalışanlar, metotlu öğrenenler daha az emek ve daha az enerji ile daha kısa zamanda başarıya ulaşırlar.

Mesleğinin gerektirdiği bilgi ve beceriyi öğrenemeyen meslek erbabı, mesleğinde ilerleyemez. İşinin ehli olmayan iş adamı işini ileri götüremez. Bunun gibi, çalışmanın ve öğrenmenin yolunu ve usulünü bilmeyen öğrenciler de derslerinde başarılı olamaz.

O halde, iyi öğrenmeyi ve okulunda başarılı olmayı amaçlayan öğrenci, çalışmanın ve öğrenmenin yollarını bilecektir ve bildiğini de uygulayacaktır. Yani, öğrenme metodunu bilecektir ve öğrenmek için metotlu çalışacaktır.

8. ZAMAN

Her şeyin bir vakti zamanı vardır”


Başarmada zaman çok önemlidir: Neyi, ne zaman yapacağız? Ne kadar zamanda yapacağız? Neyi, ne zaman öğreneceğiz ve ne kadar zamanda öğreneceğiz? Bunu, işe başlamadan önce tespit etmeliyiz ( belirlemeliyiz).
Her şeyin bir zamanı vardır : Zamanından önce veya zamanından sonra yapılan iş değerinden çok şey kaybeder. Yarının işi bugün yapılamayacağı gibi, bugünün işi de yarına bırakılamaz. Bırakılırsa zamanı geçer. Zamanı geçen iş hem değerini kaybeder hem de zorlaşır. J.J. Russo’nun söylediği gibi : “Zamanında yapmamız gerekip de yapmadığımız kolay şeylerin birikmesiyle zor iş meydana gelir.”...

Bir işe yeteri kadar zaman ayırmalıyız. Ne fazla, ne eksik. Zamanın fazla olması ilgiyi dağıtır, boş yere emek ve enerji sarfına yol açar. Az olması aceleye ve başarısız çalışmaya yol açar...Başarılı sonuç için, çalışmanın başında zamanı ayarlamalı ama iyi ayarlamalıyız. Ayarladığımız zamana da uymalı ve uymaya kendimizi zorlamalıyız.


9. DÜŞÜNMEK


Düşünce körlüğü göz körlüğünden daha kötüdür.”

Düşünmek zekâyı işletmektir. Tefekkür etmek, zihin yormak, fikir ve mülahaza eylemek birer düşünmektir. Uzun uzadıya inceleyip tetkik etmek de düşünmenin katkısıyla olur. Her şeyin başı düşünmektir. Her işin başında düşünmek gelir. Her işe başlamadan önce düşünmeliyiz.

Öğrenciler, bir şeyi öğrenmeye başlamadan önce düşünmelidir: Neyi, niçin öğreneceğim? Ne zaman ve nasıl öğreneceğim? diye zihnini yormalıdır. Yapacağı iş ve öğreneceği konu üzerinde dikkatini toplamalı ve muhakeme etmelidir. Gerekli zihni hazırlığı yaptıktan sonra öğrenmeye başlamalıdır.

Yapacağımız bir iş de, daha başlangıçta iken neticeyi görebilmeliyiz. Bundan sonra, yapıcı bir güçle ve ciddiyetle konuya eğilmeliyiz...

Büyüklerimizin söylediği gibi; “Düşünmeden öğrenmek kaybedilmiş emektir.” Victor Hugo: “Çalışmak hayat, düşünmek ışıktır.” demiştir. Bir başka büyük adam: İnsanlığı bir kayığa, bilgiyi yelkene, düşünceyi rüzgara benzetmiştir. Rüzgar olmadan, yelkenli gemi yol alamaz ve hedefine ulaşamaz. Bunun gibi, insan da düşünmeden doğru yolu bulamaz ve amaca ulaşamaz.

Ülkümüzü seçmek, amacımızı tespit etmek, hedefleri belirlemek, ihtiyacımızı görebilmek, zamanı ayarlamak ve yolumuzu bulmak... Bunların hepsi ancak düşünmekle (yapıcı düşünmekle) mümkün olur. Yapıcı düşünmek diyorum. Zira düşüncenin yıkıcısı da vardır...

Düşünmeden çalışamayız. Düşünmeden öğrenemeyiz... Bir işe düşünmeden başlarsak, iyiyi, doğruyu, güzeli bulamayız; yönümüzü şaşırır yolumuzu kaybederiz; bocalarız, yanılırız, yoruluruz ve yarı yolda kalırız...

Başarılı olanlar düşünmesini bilenlerdir. Düşünerek başlayanlar, her safhada düşünmeyi devam ettirenler başarı yolunda yürüyenlerdir. Düşünemeyenler, düşünmeden işe başlayanlar kaybetmeyi peşinen kabullenenlerdir.
Başarısızlık kuyusuna düşmek istemiyorsak düşüneceğiz, düşünmeye kendimizi alıştıracağız. Bunun için, düşünmenin yollarını öğreneceğiz. Başarı yolunda ilerlememiz, yücelmemiz ve yüceltmemiz, düşünebilmemiz oranında mümkün olacaktır...

10. AZİM – AZMETMEK (Kararlılık)


Azimle yüce dağlar devrilir.”

Azim, bir işi yapmaya kesin niyet etmektir. Bir işi yaparken veya bir şeyi öğrenirken önümüze çıkan engelleri yenme kararı azimdir. Bu karar kesindir.

Engeller ne olursa olsun, bir işi başarmaya kesin karar vermekle azmetmiş oluruz.

Azim sahibi olanlar işlerini başarıyla yürütür, er geç verimli sonuca ulaşırlar. Azmeden öğrenciler istediklerini öğrenir ve okulunda başarılı olurlar.

İşlerimiz her zaman kolay yapılmaz. Başarıya ulaşmak için önümüze çıkan pek çok engelleri yenmek zorunda kalırız. Hayat yolu çalılarla, dikenlerle ve başka çeşitli engellerle doludur. Yolumuz üzerindeki engelleri görüp: “ Her ne pahasına olursa olsun bunları yeneceğim” azmiyle işe koyulmak başarının ön şartıdır.

Sadece kararlı olmak yetmez: daha işin başındayken - gerçekçi bir bakışla – engelleri iyi görmeli ve kendimizi ona göre hazırlamalıyız. Hazırlıksız ve tedbirsiz, kuru kuruya azim insanı başarıya götürmez.

Bir büyük adam:“İnsan, yapacağı işlerde karşılaştığı engelleri de sevmelidir.” diyor. Doğru söylüyor. Çünkü: Engeller ve başarısızlıklar bizi daha gerçekçi olmaya zorlar. Engelleri yene yene irademiz kuvvetlenir ve ileride daha büyük engelleri yenmeye hazırlıklı oluruz.

Azimli insanlar başarısızlıklar karşısında yılgınlık göstermez, bunlardan ibret dersi alır, tedbirini artırır ve daha da hızlanırlar.

Azimli ve cesur insanlar başarısızlıklardan başarılar üretirler, başarısızlıklarla iradelerini bilerler. “Beni öldüremeyen her şey gücümü artırır.” diyen kişinin azmi örnek alınmalıdır.

Engellemeler dışımızdan geleceği gibi, içimizden de gelebilir. Azmimiz, içimizden gelecek düzensiz hamleleri de önleyebilmeli, düşüncelerimizi disipline alabilmeli ve iç kuvvetlerimizi harekete geçirebilmelidir. Başarıya ancak bu yolla ulaşabiliriz.



Bir yandan iş yapma ve öğrenme enerjimizi ayakta tutarken, diğer yandan kendi içimizden gelecek olumsuz etkilere KARŞI KOYMA enerjimizi daima güçlü tutabilmeliyiz.

Azmin elinden hiç bir şey kurtulamaz”



Yüklə 450,41 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   15




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin