Basın açıklaması
Avrupa Parlamentosu İnsan Hakları Alt-komitesi heyeti 16-18 Mayıs tarihlerinde Türkiye'de
Avrupa Parlamentosu İnsan Hakları Alt-komitesinden bir heyet 16-18 Mayıs tarihlerinde Türkiye'ye bir ziyaret gerçekleştirdi. Marietje Schaake (ALDE- Avrupa Liberal ve Demokratlar İttifakı Grubu, Hollanda)'nin başkanlığındaki heyete Arne Lietz (Sosyal Demokratlar, Almanya) ve Liliana Rodrigues (Sosyal Demokratlar, Portekiz) eşlik ettiler.
Ziyaret kapmasında heyet özellikle, göç akınlarının daha iyi yönetilmesi amacıyla 18 Mart'ta AB-Türkiye arasında varılan anlaşmanın insan hakları boyutunun yanı sıra Güney Doğu'daki çatışmalar, ifade ve basın özgürlüğü dahil olmak üzere Türkiye'de hukukun üstünlüğüne ilişkin genel duruma dair incelemelerde bulundu.
Ziyaret, Parlamento'nun Türkiye'ye ilişkin kritik raporunun kabul edilmesini takip eden ay içerisinde ve Avrupa Parlamentosu'nda vize serbestisine ilişkin görüşmelerden yalnızca bir kaç gün sonra gerçekleştirildi. Avrupa Parlamentosu Milletvekilleri, Avrupa Parlamentosu'nun, terörle mücadele yasasının değiştirilmesi ve kişisel verilerin Avrupa standartlarına uygun şekilde korunması dahil olmak üzere, ancak kalan tüm koşulların yerine getirilmesinin ardından vize serbestisi anlaşmasının oya sunulmasını teklif ederek sorumlu ve ilkeli bir rol üstleneceğini vurguladı. Heyet ziyareti sırasında bu görüşünü yineledi.
Heyet AB, İç İşleri ve Adalet Bakanlıklarından Bakan Yardımcıları ve yetkililerle, Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleriyle, Kamu Denetçisiyle ve sivil toplum ve uluslararası kuruluşların temsilcilerinin yanı sıra gazetecilerle bir araya geldi. Heyet ayrıca Türkiye'nin önde gelen iki bağımsız gazetesi olan Cumhuriyet ve Hürriyet'in yazı işleri müdürlerini de ziyaret etti.
AP üyeleri, bazı milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin teklifin TBMM'de görüşüldüğü ve yeni liderliğin belirleneceği önemli bir AK Parti kongresinin yaklaşmakta olduğu bir ortamda Türk siyasetinin kritik bir dönemden geçtiği değerlendirmesinde bulunarak ziyaretlerini noktaladı. Ziyaret kapmasındaki tüm görüşmeler Türk muhataplarla samimi ve açık bir ortamda gerçekleştirildi ve her iki tarafında da takip ettiği hususlarda Türkiye Parlamentosu'yla yakın işbirliği içerisinde çalışılması konusunda mutabık kalındı.
Alt komite heyet başkanı Marietje Schaake (ALDE, Hollanda) de konuyla ilgili olarak şunları ifade etti:
AB ile Türkiye arasında varılan anlaşma, iki taraf arasındaki ilişkilerin üzerine yeni bir projektör tuttu. Temel ilkeler olan uluslararası hukuka, hukukun üstünlüğüne ve insan haklarına saygı, Avrupa Parlamentosu açısından yaşamsal önem taşımaktadır. İster mültecilere yönelik muamelelerle, isterse terörle mücadele veya basın özgürlüğüyle ilgili olsun, sadece ve sadece değerler temelli bir değerlendirme hem Avrupa’daki hem de Türkiye’deki insanlara hizmet eden inanılır ve dayanıklı bir ilişkiyi temin edebilir.
Liliana Rodrigues (S&D, Portekiz) de şunları söyledi:
Böylesi büyük sayılardaki Suriyeli mülteciyi misafir eden Türk halkı tarafından sergilenen yaklaşımla dayanışma içindeyiz; [bu konuyla ilgili] mevzuat ve kurumsal hazırlık düzeyleri açısından kaydedilen ciddi ilerlemeleri ve mültecilere sağlanan --çalışma hakkı gibi-- fırsatları da biliyor ve görüyoruz. Durumu izleyebilmeleri için uluslararası ajans ve uzman STÖ’ler için sürekli ve engelsiz erişim ile eğitim ve sağlık hizmetlerinin sağlanmasına dönük tedbir ve program çağrısında bulunuyoruz. Başta çocuklar ve kadınlar olmak üzere, kırılgan konumdaki grupların korunmasına duyulan ihtiyacın da altını çiziyoruz.
Arne Lietz (S&D, Almanya) ise şöyle konuştu:
Hayatların yok olması, büyük ölçekli insan hakları ihlalleri, sivillerin acı çekmesi, insani bir felaket ve mimari ve kültürel varlığın imhasıyla neticelenen Türkiye’nin güney doğusundaki çatışmalar dolayısıyla ciddi endişeler duyuyoruz. Her türlü terörü, sivillere karşı şiddet eylemini ve aşırı güç kullanımını kınıyoruz. Derhal bir ateşkese varılması ve barış görüşmelerinin yeniden başlaması yaşamsal önem arz ediyor. Çatışmalar sırasında işlenen ciddi insan hakları ihlalleriyle ilgili olarak kapsamlı ve tarafsız soruşturmaların da yapılması gerekiyor.
Dostları ilə paylaş: |