BaşÖRTÜSÜ raporu 2007 Sakarya Başörtüsü Platformu


Şubat 2007 - AP, başörtüsü yasağı için 'ayrımcılık' dedi



Yüklə 2,1 Mb.
səhifə11/102
tarix30.10.2017
ölçüsü2,1 Mb.
#22656
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   102

14 Şubat 2007 - AP, başörtüsü yasağı için 'ayrımcılık' dedi


Hollandalı parlamenter Emine Bozkurt'un hazırladığı 'Türkiye'de Kadın Hakları' raporunu oylayan Avrupa Parlamentosu, 15 'hayır' oyuna karşılık, 522 'evet'le raporu kabul etti. Başörtülü kadınların iş hayatında ayrımcılığa maruz kaldığına dikkat çekilen raporda, Türk hükümetinin, kadın hakları konusunda gerçekleştirdiği yasal reformlar 'memnuniyet verici' bulundu; ancak uygulamadaki aksaklıkların giderilmesi istendi. Geçen sene onaylanan Türkiye İlerleme Raporu' nda da başörtüsü yasağına çözüm bulunması istenmişti. Sorunun iki AP raporunda yer alması önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Üniversitelerdeki başörtüsü yasağının 'dolaylı ayrımcılık'a yol açtığını belirten Bozkurt, 2005 yılında hazırladığı kadın hakları raporunda başörtüsü yasağına değinmemiş, yasağın raporda yer alması için getirilen değişiklik önergelerine de karşı çıkmıştı. (Zaman)

16 Şubat 2007 - “Çankaya için kılıf hazırlanıyor!”

Gözcü yazarı Hurşit Toksözlü, “Kimine göre ortada oynanan bir ‘Alışırlar, alışırlar’ oyunudur ve Erdoğan dikkatleri başka tarafa çekerek, kamuoyunu yavaş ve derinden kendi cumhurbaşkanlığına ve türbanın Köşkte kabulüne zemin hazırlamaktadır.” diye başladığı yazısında şu ifadeleri kullandı: “Dikkat ederseniz medyamız Çankaya'yla artık meşgul bile değildir. O kadar alışmışlardır ve meselâ denilmektedir ki: ‘Canım ne var bunda yadırganacak? Çankaya. Köşkü'nün tam karşısında ne var? Dışişleri Köşkü! Orada kim oturuyor? Bayan Gül! Hani şu AİHM'e türban için başvuran hanımefendi! Ona ses çıkaran asker-sivil var mı?’ Doğru! Ancak bundan bir yıl önceki gazetelerin havasına orada yer alan askeri ve sivil kesimin, Meclis’teki muhalefetin hassasiyetine bakarsanız; demek ki aradan zaman geçince bu işe ‘alıştık!’ bile...”


17 Şubat 2007 - Başörtüsü Platformları Eylemleri


Sakarya Başörtüsü Platformu, 75’inci açıklamasında “Asıl siyasetin belirleyicisi konumunda bulunan üniformalılar, kendi ideolojileri dışında hiçbir görüşe hayat hakkı tanımamak ve bilhassa Müslümanlara, İslami düşünceye, İslami hak ve taleplere olan isteği yok etmek için tüm imkanlarını seferber ediyorlar.” denildi. Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu, 96’ncı eyleminde “Yıllardır  hukuksuz  uygulamalara  maruz kalan başörtülü hanımlara uygulanan ayrımcılığı, daha hangi  hukuksuzluklar olduktan sonra kabulleneceksiniz?” denildi. Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu 54’üncü açıklamasıyla eylemlerine devam ederken, Van’daki 25’inci eylemde de tevhid ve özgürlük mesajı verildi. Akyazı İnanç Özgürlüğü Platformu da 2’inci eylemini gerçekleştirdi.

19 Şubat 2007 - Başörtülü hastalarına hakaret eden doktora soruşturma


Antalya Atatürk Devlet Hastanesi'nde radyoloji uzmanı olarak çalışan ve kendisini 'devrimci' olarak tanımlayan Doktor Levent Tuncel, başörtülü hastalarını tedavi etmek yerine onlara hakaretler yağdırıyor. Sık sık görevden uzaklaştırılmasıyla tanınan Tuncel, son olarak Hatice Akpınar (42) isimli başörtülü hastasına sözlü tacizde bulundu. 'Devrimci' doktor hakkında soruşturma açıldı. Atatürk Devlet Hastanesi'nde görevli Dr. Levent Tuncel, hastaneye safra kesesindeki rahatsızlığı sebebiyle ultrason çektirmek üzere giden Hatice Akpınar'ı muayene etmek yerine inancı ile dalga geçti. Akpınar, hastanede sıranın kendisine gelmesi üzerine Tuncel'in bulunduğu radyoloji bölümüne girdiğini belirterek, doktorla aralarında geçen diyaloğu şu şekilde anlattı: "Doktor, 'Kadınlar başörtüsünü neden takar?' diye sordu. Sesimi çıkarmadım. Üsteleyince, 'bilmiyorum' şeklinde cevap verdim. Daha sonra, 'Kadınlar müstehcenlikten ötürü başörtüsü takar. Kadınlar bir şey hissederse erkekler de mi takacak?' dedi." Kendisini 'devrimci' olarak tanımlayan Levent Tuncel'in hakaretleri bununla sınırlı kalmıyor. Ultrasonu çekip masasına geçtikten sonra Tuncel, sözlü tacizlerine devam ediyor. Tuncel, oruç tutan, başörtüsü takanlarla ilgili yorumlarını sürdürüyor. Akpınar, "Bunları neden bana söylüyorsunuz?" diyor. Tuncel ise, "Niye üzerine alınıyorsun? Aynı şeyleri senden sonraki başörtülü bayana da söyleyeceğim." şeklinde konuşuyor. Levent Tuncel, hastası ile arasında geçen konuşmaları doğruladı.” (Zaman)

21 Şubat 2007 – “Çankaya ve Türban”

Cumhuriyet yazarı Burhan Özbey, Başbakan Erdoğan’ın köşke adaylığı ihtimali hakkında şöyle yazdı: “Emine Erdoğan'ın türbanlı olması Cumhurbaşkanlığı seçiminde şu ya da bu şekilde tartışılacak... Muhalefet kanadında yer alan partilerin, ara sıra; "Sorun Emine Erdoğan'ın türbanlı olması değil.." biçimindeki açıklamalarına siz bakmayın. Aslında bunu fazlasıyla önemsiyorlar ama, "oy hesabı" için türbana karşı değillermiş mesajını zorunlu olarak vermeye çalışıyorlar. Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olursa, çok açıktır ki; Çankaya Köşkü'ne ve 23 Nisan, 30 Ağustos, Cumhuriyet balolarına türbanlılar rahatlıkla girecek, kamusal alan kavramı, birçok yer ve alanda türbanlılar açısından rafa kalkacak... İş orada kalmayacak! Devamı gelecek! Üniversiteler, resmi daireler, kamusal alanlar türbanın mekânı olacak!.. İş o noktaya geldiğinde başı açık olmak, önceleri toplum dışına itilmeyi, devlette iş verilmeme, terfi edememe gibi durumları ortaya çıkaracak, sonra da "suç" ölçeğinde algılanmaya başlanacak!”


24 Şubat 2007 - Başörtüsü Platformları Eylemleri


Sakarya Başörtüsü Platformu, 76’ıncı basın açıklamasında “Toplumsal sorunlar karşısında ruhunu 28 Şubat darbecilerine teslim edenlerin; bu ülke halkının sorunlarına sahici ve kalıcı bir çözüm sunması mümkün değildir” ifadeleri yer aldı. Kocaeli’deki 97’inci eylem yapılırken, Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu’nun 55’inci eyleminde “Türkiye'de toplumsal barış tehdit altındadır” denildi. Başörtüsü eylemleri, Van’da 26’ncı, Akyazı’da 3’üncü eylemle devam etti.

24 Şubat 2007 - 28 Şubatçılar kadınları eve kapatmıştır


Yasin Aktay, Yeni Şafak’taki “28 Şubat'ın onuncu yıldönümü” başlıklı yazısında aradan geçen sürecin sonuçlarını şöyle değerlendirdi: 28 Şubat sürecinin başarıya ulaşmış olduğu doğru değildir. Sadece bir iki kalemdeki duruma göz atalım: 1. On yıl sonra tek başına iktidara gelme ihtimali var diye engellenmek istenen hareket bu sayede sadece beş yıl sonra ezici bir çoğunlukla iktidara geldi. 2. Üniversitelerde başörtüsü sorunu çözülmüştür. Hiçbir direnç yoktur artık. Birileri okulda sebep olanlara lanet okuyarak açmakta, okul dışına çıkar çıkmaz kapanmaktadır. Önemli sayıda birileri de başörtüsünü çıkarmaktansa okul okumayı bırakıp eve kapanmaktadır. Demek ki neymiş? Kadını özgürleştirme adına hareket ettiğini söyleyen 28 Şubatçılar kadınları eve kapatmıştır. 3. İmam-Hatip liselerinin orta kısımları kapanmıştır, ama gelişen dünyanın yeni eğitim ve öğretim imkânları ve birçok başka nedenle din eğitimi çok daha yaygın ve çok daha verimli bir biçimde artmıştır. Üstelik kontrolü çok daha fazla zorlaşmıştır.”

Yüklə 2,1 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   7   8   9   10   11   12   13   14   ...   102




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin