BaşÖRTÜSÜ raporu 2007 Sakarya Başörtüsü Platformu


Kasım 2007 - Başörtüsü Platformları Eylemleri



Yüklə 2,1 Mb.
səhifə85/102
tarix30.10.2017
ölçüsü2,1 Mb.
#22656
1   ...   81   82   83   84   85   86   87   88   ...   102

24 Kasım 2007 - Başörtüsü Platformları Eylemleri


Sakarya Başörtüsü Platformu, 115’üncü açıklamasıyla direnişte 26’ncı ayı geride bıraktı. Açıklamada “Bu ülkede, en başından beri bu karakteristik yapı değişmiyor. Günü birlik yaşamaya özendirilen Müslüman halkın, bu olan biteni sorgulamaması için de yine baskı ve yasakların yanında gerçeklerin üzerini örtmek için de kartel medyası, magazin kültürü ve spordaki taraftarlık histerisi kullanılmaya devam ediliyor. Asırlardır Müslüman bir kimlikle yaşayan insanlar İslam’dan her geçen gün biraz daha uzaklaştırılmaya çalışılıyor.” denildi. Başörtüsü mücadelesi, Kocaeli’deki 136’ncı, Ankara’daki 94’üncü, Van’da 65’inci eylemle devam etti. Akyazı’daki 42’inci açıklamada, bir zamanlar yasakçıların ‘gâvurlar’ olduğu ifade edilerek ,” Bugünkü başörtüsü yasakçıları kim?” sorusu gündeme taşındı. Konya İnanç Özgürlüğü Platformu’nun 12’inci hafta açıklamasında ise şu ifadelere yer verildi: “Kur'an'ın başörtüsü emrine uyduğumuz, başörtümüzü Peygamberimizin öğrettiği şekilde takmaya çalıştığımız için saldırılara uğruyor, engellerle karşılaşıyoruz. "mikro faşist" suçlamalarını duyuyoruz. Bunları önemsemiyor, Kur'an'ın "..cahillerden yüz çevir..." emri gereğince saldırganlardan yüz çeviriyor ve ".. selam" deyip geçiyoruz. Ancak Kur'an'ın ve Peygamberin emirlerine "mikro faşist" sıfatını uygun görenlere, Ebu Cehiller'in saflarını seçtiklerini, "makro Ebu Cehiller" olduklarını hatırlatmak istiyoruz.”

24 Kasım 2007 - Başörtüsü yüzünden ödülünü alamadı


Öğretmenler Günü dolayısıyla Kozan Belediye Sineması'nda program düzenlendi. Programın sonunda 24 Kasım münasebetiyle yapılan yarışmalarda derece alan öğrenciler kürsüye davet edildi. İmam hatip lisesi 11-C sınıfı öğrencilerinden Tevhide Kütük, "Bir Öğretmen Olmalı" isimli eseriyle kompozisyon dalında kazanmış olduğu birincilik ödülünü almak için kürsüye çıktı; ancak Kaymakam Aydın Tetikoğlu ve Garnizon Komutanı Hüseyin Çopur tarafından indirildi. Kütük, gözyaşları arasında kürsüden ayrıldı. Başörtülü öğrenci, tepkisini Milli Eğitim Müdürü Mutlu Canbolat'ın karşısına gelerek "Neden hocam?" diyerek gösterdi. Salondakiler de yaşananlara tepki gösterdi. (Zaman)

24 Kasım 2007 – Yeni anayasa tartışması 'giyim kuşam' sorununa indirgeniyor

AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan anayasa tartışmaları hakkında şöyle konuştu: 'Yeni anayasa tartışmasını giyim kuşam sorununa indirgemek ve bütün süreci bu esasta tartışmak herhalde 25 yıl süren anayasa tartışmalarını hiçe saymaktır. Daha henüz süreç başlamışken ve ortaya henüz bir metin çıkmamışken, bunu 'AKP'nin Anayasası' diye yaftalamak demokratik ahlaki bir bakışın ürünü olamaz. Aslında demek istedikleri şudur, çünkü bunlar biliyorsunuz niyet okuyucudur; 'Siz yapmayın'... Peki biz yapmayacağız da kim yapacak? Bundan önce, yamalı bohça halindeki koalisyon hükümetleri bunları yapmaya gayret etti de şu anda bu milletin parlamentoda yüzde 65 güç vermiş olduğu bir iktidar niye böyle bir çalışmayı yapmasın? Biz burada kendi adımıza yokuz... Milletimizin verdiği vekaleti de yerine getirmekle sorumluyuz.''



24 Kasım 2007 – “İslam'a göre türban nedir, var mıdır, yok mudur?”

Hürriyet yazarı Özdemir İnce, “Gerçek Zulüm: Mikrofaşizm” başlıklı yazısında ilahiyat fakültesindeki öğretim görevlilerine şu soruları yöneltti: "İster yasanın, ister İslam'ın cehennemi olsun, dini kötüye kullananlar cehenneme gitmeyeceklerse kim cehenneme gidecek? Cehennemlik fuller (eylemler) belli değil mi? Katiller, hırsızlar, ırz ve namus düşmanları, işçinin ve yoksulun hakkını yiyenler, dini politikaya alet edenler, işçiyi sendikasız bırakanlar cehenneme gitmeyecekse, kim gidecek? Bir de adam gibi karar versinler: İslam'a göre türban nedir, var mıdır, yok mudur? Laiklik iki karara da eşit mesafededir, soğuktur, ama bir karar versinler, verebilirlerse tabii..."


25 Kasım 2007 – Tevhide Kütük’e yapılan militer faşizmin açık bir yansımasıdır


Adana'nın Kozan ilçesinde başörtülü İmam Hatip 11. sınıf öğrencisinin, ödülünü almak için çıktığı kürsüden indirilmesini Özgür-Der Başkanı Hülya Şekerci, yaptığı bir basın açıklamasıyla kınadı. Açıklamada şöyle denildi: “Utanmazlık, zorbalık sınır tanımıyor! İnancımızın gereğini yerine getirdiğimiz için maruz kaldığımız zulüm ve hakaretlere her gün yenileri ekleniyor. Başörtümüz, aşağılık komplekslerinin baskısı altında kendilerini bir biçimde fark ettirmeye çalışan hasta kişilikler eliyle inanılmaz saldırılara uğruyor. Ve tüm bu vahşilik kesintisizce sürerken, insan hakları ve özgürlüklere yönelik her türlü baskıyı sona erdirme vaadiyle halktan yetki talep eden siyasi sorumlular ise olan biteni boş gözlerle seyrediyorlar. Kaymakam Aydın Tetikoğlu ve Garnizon Komutanı Binbaşı Hüseyin Çopur’un talimatıyla gerçekleştirilen bu aşağılama sıradan bir insan hakkı ihlali olarak görülemez. Yapılan İslami kimliğe yönelik açık bir düşmanlık, aynı zamanda da halkı gerektiğinde sopa zoruyla güdülecek bir sürü olarak gören militer faşizmin açık bir yansımasıdır... Tevhide Kütük adlı genç kızın onlarca davetli ve yaşıtının arasında maruz kaldığı bu zorbalığı protesto ediyoruz. İnandık demelerine rağmen tutarsız ve samimiyetsizce hareket edenlere benzemeyip, inancına uygun bir hayat tarzı sergileme gayretinde olan kardeşlerimiz ve tüm başörtüsü savunucuları, direnişçileri onurumuzdur.” (Haksöz Haber)

26 Kasım 2007 - Bir başörtülü öğrenciyi değil, bütün bir milleti ağlattınız!

Yeni Asya Gazetesi’nden Faruk Çakır, “Bu kızı nasıl ağlattınız?” başlıklı yazısında Tevhide Kütük olayını değerlendirdi: “Eğer Türkiye ‘hür ve demokrat bir hukuk devleti’ ise, bu yanlışlara imza atanların; kanun önünde hesap vermesi gerekir. Dünya âlem biliyor ki, başörtüsünü yasaklayan ve halen yürürlükte olan bir kanun maddesi yok. O halde, bu kanunsuz uygulamalara sebep olanlara uygulanması gereken hukukî bir müeyyide yok mu? Hiç kusura bakılmasın, ama burada asıl kabahatli olan; birinci olduğu halde o öğrenciyi sırf başörtülü olduğu için kürsüden indirenler değil, onlardan daha önce buna göz yumanlar ve bu yanlışa imza atanlara hukuk önünde hesap sormayanlar, soramayanlardır. İktidara talip olanlar; milletin sıkıntılarına çare olmayacaklarsa niçin o makamlara talip olurlar? Ortada dünyanın da bildiği bir yanlış uygulama var ve milyonları mağdur ediyor. Son haber, bunun sadece bir örneğidir. Bu kadar kanunsuz, bu kadar keyfi uygulamalar sürüp gidecekse ve ‘tek başına iş başına’ gelen hükümet de bunları seyredecekse millet kime derdini anlatsın? Başörtüsü yasağı kökten yanlıştır ve bunun devamından da tabiî ki kesinlikle hükümet sorumludur. Bir başörtülü öğrenciyi değil, bütün bir milleti ağlattınız! Ya bu yasağı kaldırın, ya da bu yasağı kaldırın!”



Yüklə 2,1 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   81   82   83   84   85   86   87   88   ...   102




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin