BaşÖRTÜSÜ raporu 2007 Sakarya Başörtüsü Platformu


Kasım 2007 - Askerî kesim başörtüsü karşıtı bir görüntüye büründü



Yüklə 2,1 Mb.
səhifə86/102
tarix30.10.2017
ölçüsü2,1 Mb.
#22656
1   ...   82   83   84   85   86   87   88   89   ...   102

28 Kasım 2007 - Askerî kesim başörtüsü karşıtı bir görüntüye büründü


Mustafa Ünal, Zaman’daki “Bir genç kızın gözyaşları” başlıklı yazısında Kozanlı’da yaşanan haksızlığı kaleme aldı: “Tevhide henüz hayatının baharında. Ne siyasi simge bilir, ne politik mücadele. Başını örtmesi sadece inancı gereği. Bir imam hatip öğrencisi. 15 yaşındaki bir genç kızın örtüsüne bundan öte anlam yüklemek akla ziyan. Devlet 15 yaşındaki kızın örtüsünden bu kadar korkar mı? Sırf başı örtülü diye 15 yaşındaki kızı ağlatan devlet görüntüsü yakıştı mı Türkiye'ye? Maalesef resmi törenler veya özel günler dolayısıyla düzenlenen resepsiyonları fırsat bilerek sırf başörtülü eş yüzünden çıngar çıkarmayı hedefleyen kesimler var... Üzücü olan, bu fotoğraf karesine asker girmeye başladı..ç Son dönemde münferit bazı olaylar üzerine askerî kesim başörtüsü karşıtı bir görüntüye büründü. Paşaların karşılama sırasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eşine dönük kaçış manevraları, resmi törenlerde başörtülüler gerekçe gösterilerek yaşanan tatsız hadiseler... Askeri, başörtü karşıtlığında YÖK ve CHP'nin önüne geçirdi. Askerin bu fotoğrafta yer alması Türkiye için iyi değil... Başörtüsüne karşı sert ve tavırlı duruşunun yıpratıcı etkisini bir daha düşünmelerinde yarar var.”

28 Kasım 2007 - Bu haksızlık mutlaka bitecek


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, başörtülü olduğu için Kozan Kaymakamı ve Garnizon Komutanı tarafından ödül töreninde kürsüden indirilen İmam Hatip Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tevhide Kütük'ü telefonla arayarak üzüntülerini ilettiler. Başbakan Erdoğan, Kütük ailesine üzüntülerini ilettikten sonra Tevhide Kütük'ü başörtülü olduğu gerekçesiyle kürsüden indirilen yetkililer hakkında inceleme talimatı verdiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, "Sakın üzülmeyin. Ben gerekli talimatları verdim. Gerekenler yapılacak" dedi. Baba Arif Kütük'e başörtüsü yasağının kendisini çok üzdüğünü söyleyen Başbakan Erdoğan, "Kızımız Tevhide'nin maruz kaldığı haksızlık hepimizi çok üzdü. Ama bu haksızlık mutlaka bitecek. Böyle haksızlıklar maalesef hala devam ediyor. Bu sorun sadece sizin sorunumuz değil, hepimizin sorunu" dedi. (Yeni Şafak)

28 Kasım 2007 – Atatürk türbana karşı çıkmazdı

Washington Times'ta yayımlanan bir yorumda, Atatürk uzmanı Andrew Mango'nun ilginç açıklamalarına yer verildi: Atatürk, türban sorunu ile karşı karşıya kalsaydı bazı kriterlere bakardı. "Türkiye uygar ülkelerden farklı görünür mü ve sosyal ve ekonomik kalkınmada olumsuz etkisi olur mu?" sorularının yanıtı "Hayır" ise Atatürk görüntüsü kendisini memnun etmezse de üniversitelerde türbanlı kızların varlığına karşı çıkmazdı. (Takvim)



28 Kasım 2007 – Duyguları kullanarak “türban” baskısı

Ruhat Mengi, Vatan’daki yazısında “Yeni Şafak gazetesinden bir gazeteci arkadaşımız Pazartesi günü telefonla arayarak Adana Kozan'da kompozisyon yarışması kazanan ama "türbanı nedeniyle ödülünü alamayan" öğrenci olayıyla ilgili görüşümü sordu.” diyerek başladığı yazısında cevabının tam yayınlanmadığını belirterek, konuyla ilgili düşüncelerini şöyle aktardı: “Ödül töreni bir sinemada yapılmış, demek ki "kamusal alan" değil. Olsaydı duygusal açıdan olaya üzülmekle birlikte mevcut kurallara öğrencilerin, memurların ve herkesin uyması gerektiğini söylerdim. Yani siz kurallan bildiğiniz halde bir trajediye neden oluyorsanız sizin de sorumluluğunuz vardır. Ama sinemada yapıldığına göre böyle bir sorun çıkmaması gerekirdi. Ben okul, üniversite, devlet dairesi ve diğer 'kamusal alan' sayılan yerler dışında bir "dini simge" kuralı olmadığını, artık bazı belediyelerde bile türbanlı görevlilerin çalıştığını, bu nedenle de haberi inandırıcı bulmadığımı' söyledim.”



29 Kasım 2007 – Mahalle değil arkadaş baskısı

Namaz kılmaları ve örtünmeleri yönünde baskı gördükleri iddia edilen 4 kız öğrencinin durumunu incelemek amacıyla Amasya Anadolu Kız Meslek Lisesi 'nde incelemelerde bulunan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Alt Komisyonu raporunda okulda “dini baskı” yapılmadığı belirtilerek, medya eleştirildi. Rapora göre, görüşülen Okul Müdiresi Fatma Dikdere, okullarında öğretmenler ve öğrenciler tarafından kimseye “dini baskı” yapılmadığını söyledi. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Ahmet Aydın ise öğrencilere Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bastığı Kuran-ı Kerim'in mealini okumalarını tavsiye ettiğini ve okuldaki hangi öğrencinin Alevi olduğunu bilmediğini kaydetti. Pansiyonda kalan öğrencilerden bazıları oruç tutmadıklarını ve bu yüzden baskı görmediklerini savundu. Rapora göre kız öğrencilerden Ş.D, okuldan ayrılış gerekçesi olarak, kurumsal baskı görmediği halde arkadaşları arasında kendisini dışlanmış hissetmesi ve ailesinden uzak olmasını gösterdi. Raporda, "Okuldaki arkadaş baskısının varlığının, genel bir toplumsal sorun olarak vurgulanmasının, okul ve pansiyon yönetiminin bu konuda daha da duyarlı davranmasının yararlı olacağı" ifade edildi.



29 Kasım 2007 – Türbanlı hanımların bürokrat beyleri

Cüneyt Ülsever, Hürriyet’teki köşesinde iki bölüm halinde yayınladığı “Yeni asalaklar: Türbanlı hanımların bürokrat beyleri” başlıklı yazılarda, AKP döneminde “türbanlılara herkesle eşit hak iddiasıyla yola çıkıldığını ancak eski komünist George Orwell'in Rusya'da yaşanan rezaletleri gördükten sonra komünizmi yerden yere vurduğu romanında yazdığına benzer bir şekilde eninde sonunda "bazı türbanlılara daha çok hak!" sözüne ulaşıldığını” iddia ettiği yazısında şu görüşleri ifade etti: “Bu ülkede Turgut Özal kendi zenginini yarattı, Süleyman Demirel hiç geri kalmadı, hemen her dönemde para el değiştirdi. Ancak, paranın el değiştirmesi için önce kamuya kapılanmış asalakların yer değiştirmesi, sonra da zenginlerin sıra değiştirmesi gerekir. AKP iktidarı sırasında da kural değişmedi.... Ama bu kez değişim daha belirgin, zira AKP iktidarı ile bürokratların ve eşlerinin görünümü de bariz bir şekilde farklı olduğu için oyuncu değişimi anında fark ediliyor. Artık beylerin saç/bıyıklarının tıraşları başka, hanımefendileri ise türbanları ile metrelerce öteden dikkat çekiyor.”



30 Kasım 2007 – Şûra'ya Köşk'te eşsiz öğle yemeği

Cumhurbaşkanı Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün başörtülü olması nedeniyle Şûra'da yemek düzeni değişti. Gül, Şûra üyelerine Çankaya Köşkü'nde eşsiz yemek verdi. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ise dün akşam Şûra üyesi komutanları eşli akşam yemeğinde ağırladı.



30 Kasım 2007 – “Bu da ezber bozan türbanlı komünist”

Hürriyet, başörtüsünü magazinleştirerek anlamını yozlaştırma gayretine ilk sayfadan duyurduğu şu haberle devam etti: “Çevre duyarlılığı ya da nükleer santrallara karşı imza toplayan, taraftan olduğu parti ya da derneğin yayın organlarını satan gençler, İstiklal Caddesi'nin ayrılmaz parçalarından biridir. 24 Kasım günü akşam üzeri Yunanistan Başkonsolosluğu'nun önünde arkadaşlarıyla birlikte "Kızıl Bayrak" gazetesi satan türbanlı genç kız, o gün yolu Beyoğlu'na düşenlerin dikkatini çekti.“



Yüklə 2,1 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   82   83   84   85   86   87   88   89   ...   102




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin