Benim gözümden) doğANŞEHİR ve 93(1877) muhacirleri

ARİF ARMAĞAN – Kadir dayının ikinci eşi Ayşe’den olmadır. İş Bankası Koruma Memurluğunda çalıştı. Temiz ve güvenilir biridir. Fatma ile olan bera- berliğinden; Okan- Özge ve Müge dünyaya gelmişlerdir.

NERİMAN – İkinci eş Ayşe’den olmadır. Cevat Canpolat ile olan evliliğinden; Hazel ve Zümrüt dünyaya gelmiştir.

CEZMÜNÜR- Fazlı Hacı Memet Sarı ile olan beraberliğinden; Ali- Gülser- Mahinur- Fadime ve Ekrem dünyaya geldi. (Geniş bilgi “ Sarı” ailesindedir.)

Abdülkadir Armağan ile Fazlı Hacı Memet Sarı, birbirleriyle hem kayınço hem de eniştedirler.

II-AHMET- Emin ve Hüsne’den olma diğer oğuldur. Dujdur Ahmet olarak anıl- mıştır. Akif Dayının kızı ……?………. ile olan evliliğinden; Zekiye, Mersinli biri ile evli olup, iki oğlan ve iki kız çocukları bulunmaktadır. Fatma(Aysel), Ankaralı Hüseyin ile evliliğinden iki oğulları bulunmaktadır. Hasan( Dujdur) ise Kör Zekiyenin kızı Fahriye ile evli olup Gıney adında bir kızları vardır.

III-PEMBE (1869-…) Emin ve Hüsne’den olmadır. Mahmut Tekin(1861-…) ile olan beraberliğinden; Hüseyin(1895-1970)- Sündüs(1899-…)- Emine(1901-…)- Hatice(1904-…)- H.Abdullah(1915-…)- Hasan(1919-1998) ve Fatma(1913-1916) dünyaya gelmişlerdir. ( Geniş bilgi “ Tekin “ ailesindedir.)

V) H A Y A T İ – Yıldırım ailesinden Muhammet Hoca ile olan beraberliğinden; Molla Hakkı İsmail( 1895-1918)- Haydar Hoca(1899-1974)- Abdullah(ölü)- Hanife(1884-…)-Emine(1906-…)- Hamide( 1895-1917) olmuştur.( Geniş bilgi “Yıldırım” ailesindedir.)

---BEDEL PEHLİVAN- Şanlı, şerefli, çok güçlü bir saray pehlivanı olarak ün yapmıştır. Adı ve şanı sadece Osmanlı’da değil, Rusya’da da yaygındır. Onun sırtını ne Osmanlı’da ve ne de Rusya topraklarında yere getiren olmamıştır. Çok heybetli ve aynı zamanda çok güçlü bir insandır. Kendisi Gürcistan’da Cağıs- man’a bağlı Entel köyünden olup, Reşit Ağa’nın iki oğlundan biridir. Diğer oğul ise Halil Ağadır.Yani Viranşehir’e gelen Recepoğulları ailesinin atasıdır. Bedel pehlivan meşhur ve çok güçlü bir pehlivan olduğu için, Ruslar onu sahiplenmiş onu kendi ülkelerine zoraki olarak götürmüşler ve akrabalarıyle irtibatını kes- meye çalışmışlardır. İhtiyarlık dönemlerinde bile,Viranşehire gelen Seyfullah Yörük pehlivanı tek eliyle yıkıverdiğini daha önceden anlatmıştık. Seyfullah Pehlivan’ın ne kadar güçlü olduğunu muhacir kesimin çoğu bilmektedir. Ayrı- ca,Viranşehir’e gelmişken tekrardan memlekete dönen ününü duyduğu Bedel Pehlivan ile güreşmek adına, onu arayıp, bir derede ağaç keserken iri yapısından ve gücünden ürkerek, ona görünmeden oradan uzaklaşan Mahmut Pehlivan hikayesinden de bahsetmişik.

… & …

- Ş E N A İ L E S İ -

Bu aile, şu durumda Gürcistan toprakları içinde bulunan Ahıska eyaletinin GOMARA köyündendirler. Bu nedenden ötürü bu aileye Gomaralılar hitap edil- miştir. Aileden Halil Bey Ruslara karşı, kurduğu çete ile yıllarca mücadele ver- miş, en sonunda öldürülerek, mücadele sonlandırılmıştır.

Bu aile, MOLLA ŞERİF ve PERUZE(1829-1910) türemiştir. Bu beraberlikten olan; Süleyman- Ahmet- Ömer- Safiye muhacir olarak Viranşehir’e yerleşen- lerdir. Aynı ana ve babadan olan Mehmet ve Ali’den birisi Muş, diğeri ise Be- len’e gitmişler, bir daha da onlardan haber alınamamıştır.

1)SÜLEYMAN HOCA(1867-1944)

Viranşehir’e gelen muhacirlerin çoğunun; molla, hafız, hoca düzeyinde oldukça zengin dini kültüre sahip olduklarından yeri geldiğince bahsedilmiştir. Buraya geldiklerinde, bura insanlarının dini konularda yetersiz olduklarından bahisle, insanların dini açıdan yetişmeleri hususunda gayret gösterilmiştir. Bu hususta en çok gayret gösteren ve tercih edilen kişi de Süleyman Hocadır. Ken-disi geldiği köy isminden dolayı Gomaralı Hoca diye tanınmıştır. Dini konulara çok hakim olup, birçok öğrenci yetiştirmiş, Harapşehir(Günedoğru) köyü cami imamlığını yapmıştır. Çok hızlı ve seri yürümesi kayda değerdir. Şöyleki; sabah erkenden köye gider(5 km.) sabah namazını vaktinde kıldırır ve vaktinde geri dönermiş eve. İhtiyaç duyulduğunda sabah erkenden yola koyulur, Malatya’dan lüzumlu öte beriyi alır, yatsı namazı vakti eve ulaşırmış(60 km.). Mustafa ve Zeynep’ten olma Saliha ile yaptığı izdivaçtan; 1) Hacı Memet 2) Mahmut 3) Hatice 4) Fatma 5) Fatma II. dünyaya gelmişlerdir.

HACI MEMET (1920-1942)- Öztürk ailesinden Akali ve Fatma’dan olma Fahri- ye ile olan beraberliğinden; 1)MAHİRE(1931-…) 1946 yılında Memet Tekin ile evlenmiş, bu evlilikten; İbrahim- İrfan- Rahile ve Ahmet olmuştur. ( Geniş bilgi “ Tekin” ailesindedir.)-

2)AHMET ŞEN(1937-….)- Yakınen tanıdığım, sevgi ve saygı duyduğum bir ağabeyimizdir. Hoş sohbet, cana yakındır. İlkokul mezunu olmasına rağmen bil- gili ve kültürlüdür. Bu özelliğini biraz da kendi dönem arkadaşları ile iletişimine borçludur. Çevre, insan yaşamında ve gelişiminde önemli bir yer tutmaktadır. “Arkadaşını söyle, kim olduğunu söyleyeyim.” sözü bu durumu çok açık bir şekilde izah etmektedir. Uzun süre terzilikle iştigal etti. Bilahare ailecek İstan- bul’a göçtü. Kendisi şu anda 80 yaşın üzerinde olmasına rağmen sanki 35 yaşın-da gibi bedenen ve zihnen güçlüdür. Bu durumunu, gailesiz, soyadından da anla-şılacağı üzere şen ve şakrak bir insan olmasına borçludur diye düşünmekteyim. Kendisi gibi hayatı dert edinmeden üzüntüsüz ve gailesiz yaşam sürmekte olan Vahit Doğan, Vefa Erdoğan, Yaşar Güler, Servet Özbey ile ilçede güzel ve cazip bir ortam oluşmasına etken olmuştur. Doğanşehir’i de hiçbir zaman ihmal etme-miştir. Sürgülü Emine ile 1956 yılında yaptığı izdivaçtan;

1-Mehmet Şeref Şen( Müh.) + Ümit(Necati-Ayşe Kutlu kızı)= Buğra- Emre –Ogün. M.Şeref Şen akıllı, tutarlı, saygılı ve insanlarla iletişimi iyi düzeydedir. Kendisi Malatyada bulunduğundan tanıma fırsatım oldu. Diğer çocuklar İstan- bulda anne ve babalarıyla yaşam sürmektedirler. Onlar hakkında fazla bilgim bulunmamaktadır. Ancak Şener, bir süre öğrencim olarak iyi intiba bırakmıştır.

2-Şener (Müh.) + Derya = Fatih 3-Müzehher + Bekar. 4-Saliha + Henüz bekar.

3)FATMA (1938-…)- 1957 yılında Beşir Taner ile olan izdivacından; Orhan- Ayhan- Abdülkadir ve Nadir dünyaya gelmişlerdir. ( Geniş bilgi “ Taner “ ailesindedir.)- Fatma Abla çoğu kişinin yakından tanıdığı, olgun, insanlara saygılı ve hürmete layık bir insan olarak bilirim.

4)GÜLTEN(1941-…)- 1962 yılında Nezir Taner ile olan izdivacından; İlke- Eylem –Kıvılcım dünyaya gelmiştir. ( Geniş bilgi “ Taner “ ailesindedir.)-

Gülten bizlerin akranıdır. Ortaokulda okurken o ikinci, bizler ise birinci sınıfta idik. Otoriter bir yapısı vardı. Erkeklere adeta taş çıkartırdı. Yamandı, kimseler yanına kolay kolay yaklaşamazdı.

--MAHMUT ŞEN (1921-1991)- Yerine göre anlayışlı hoşgörülü ve fakat yerine göre de sert mizaçlı bir insan olarak tanımaktayım. Gerek aile hayatı içinde ve gerekse görev sorumluluğu içinde, sert tavır koyan bir yapısı vardır. Bunu da şuradan anlamaktayım. Eşi Hamide ve çocuklarına karşı tutumu, görev yaptığı belediye zabıta memurluğu sırasında belediye temizlik işçilerinden Şahabettin’i işten kovması, sonradan farkına varan Belediye Başkanı Esat Doğan’ın ikazı üzerine yeniden işe almak zorunda kalması ve ayrıca mahalle çocuklarının oyun oynarken gürültü çıkarmaları karşısında sert bir şekilde azarlaması ve tepki koy-ması.. Bunun haricinde toplumda kabul görmesi ve görevlerini aksatmamaya özen göstermesi, iyi yanlarını oluşturmaktadır. İlk evliliğini İsmail Hakkı ve E-mine’den olma Hamide( 1915-1952) ile yapmış, bu beraberlikten; Tayyar- Yıl-maz ve Nurettin dünyaya gelmişlerdir.

TAYYAR ŞEN- Bizlerden bir-iki yaş büyük olmasına rağmen ortaokulda öğren- cilik yıllarımız birlikte geçmiştir. Güler yüzlü ve çok iyi niyetli, arkadaşlık sami- miyeti güçlü biridir. Hayatının büyük bir bölümü İstanbulda esnaf ve işçi olarak geçmektedir. 1962 yılında Şefkat ile yaptığı izdivaçtan; Osman + Sevgi =Volkan ve Serap +……….. çocuk yok.

YILMAZ ŞEN- Bizim akranlarımızdandır. İyi niyetli ve samimi, değer verdiğim arkadaşlarımdan biridir. O da ağabeyi Tayyar gibi hayatının büyük bölümünü İstanbulda geçirmektedir. Kendisi mühendistir. 1981 yılında Gülmeral ile yap- mış olduğu izdivaçtan; Çağın ve Pınar…… dünyaya gelmiştir. Her ikisi de he- nüz bekardır.

NURETTİN ŞEN- Ortaokulu Doğanşehirde bitirdikten sonra, o da diğer kardeş- leri gibi İstanbulda hayatını sürdürmektedir. Bir ara Tiyatro oyunculuğuna me- rak salmış ve bu alanda popüler olmuştur. Bilahare 1986 yılında, yine tiyatro ve sinema oyuncusu Fisun Demirel ile evlenerek bu alanda söz sahibi olmuş, birçok sinema ve tiyatro oyunlarında birlikte rol almışlardır. Fisun Demirel ile olan beraberliklerinden bir süre çocukları olmamış, bilahare tüp bebek yardımı ile ikiz çocukları dünyaya geldiğini, bir süre sonra da evliliklerini noktaladıklarını duyduk. Uzun süredir de kendisi ve kardeşleri Doğanşehirle irtibatlarını kesmiş durumdadırlar.

Mahmut Şen, ikinci evliliğini eşi Hamide’nin ölümünden sonra Zübeyde ile yap- mış, bu beraberlikten de; 1)Gülay 2) Melehat 3) Nebehat 4) Hazin dünyaya gelmişlerdir.

--HATİCE (1902- 1942- Süleyman Hoca ve Saliha’dan olma) Bekar olarak vefat etmiştir. --FATMA I.(1912-1918)- Çocuk yaşta vefat etmiştir.

--FATMA II.(1906-…Süleyman Hoca ve Saliha’dan olma) Molla Pehlül Kutlu ile olan beraberliğinden, Hacı Osman dünyaya gelmiştir. ( Geniş bilgi “ Kutlu ailesindedir.) II- AHMET ŞEN (1879-1914) - Gülizar ile olan evliliğinden; Mustafa- Ayşe ve Zahide olmuştur.

1-MUSTAFA ŞEN- Körhan Mustafa diye anılmıştır. Taner ailesinden H.Memet ve Fatma’dan olma Hatice ile olan evliliğinden; Nazif- Nazife ve Sevgi dünyaya gelmiştir. Mustafa Şen’i ruhunun temizliği adeta yüzüne aksetmiş, nazik, kibar, kimse ile alıp veresi olmayan biri olarak tanıdım. Onu hemen hemen hergün kendi hayvanları ve kağnı arabasiyle tarlaya gidip gelirken görürdüm. Bu gay- retinden dolayı da kendisine hayranlık duyardım.“Körhan”, çocuğu olmayan in-sanlara yakıştırılan bir sıfattır. Oysa ki Mustafa Şen’in çocukları vardır. O halde bu sıfat kendisine nereden gelmiştir? Bu sıfat kendine, çocuğu olmayan dayısı Körhan Memet’ten mirastır. Körhan Memet Meyro ile evlenmiştir. Meyro’nun önceki evliliğinden, Meryem isminde bir kızı vardır. Meryem’in İsmail Bilgili ile olan beraberliğinden; İbrahim- Süleyman-Hatice ve Hacer dünyaya gelmiş-lerdir. ( Geniş bilgi “ Bilgili” ailesindedir.)

NAZİF ŞEN- Bizlerden bir-iki yaş büyük, gözü pek, cesur ve çalışkan biri idi. Genç yaşta vefat etti. Hatice ile olan evliliğinden; Ömer- Osman- Emine ve Se-vinç dünyaya gelmiştir.

Ömer Şen- İyi güreş atan gençlerden biridir. Onun Malatyadaki güreş müsa- bakasında, meşhur İbrahim Pehlivan’ın oğlunu nasıl altettiğini daha önce detayı ile anlatmıştım. Sibel ile yaptığı izdivaçtan; Merve- Sena- Hatice ve Ayşe dün- yaya gelmiştir.

Osman Şen – İmam olarak görev yapmaktadır. Sevgi ile olan beraberliğinden; Şeyma- Nazif ve Mustafa dünyaya gelmişlerdir.

Emine – İlyas Sivri ile olan beraberliğinden; Şeyban- Furkan- Enes ve Hüda olmuştur. Sevinç –Nejat Karaman ile olan evliliğinden; Leyla- Büşra ve Hü-meyra olmuştur.

NAZİFE – Saim Yurtçu ile olan beraberliğinden; Tülay- Ülkü- Belda ve Ayda olmuştur. Kendisi ağabeyi Nazif gibi genç yaşta vefat etmiştir. ( Geniş bilgi “ Yurtçu” ailesindedir.)

SEVGİ – Akçadağlı Mustafa Şahin ile beraberliğinden; Yusuf ve Yunus dünya- ya gelmiştir.

2-A Y Ş E –Ahmet ve Gülizar’dan olmadır. Hacı Tuncel evliliğinden çocuk yok.

3-Z A H İ D E – Molla Pehlül Kutlu ile olan evliliğinden; Ümmü- Hatice ve Yaşar Kutlu dünyaya gelmişlerdir. ( Geniş bilgi “ Kutlu” ailesindedir.)

III) Ö M E R (1881-…)-

………?…… ile olan evliliğinden çocukları olmamıştır. Başka bir bilgi yoktur.

IV) S A F İ Y E (1874-1911)-

Molla Süleyman Durak oğlu Hasan Durak ile olan evliliğinden Beç Yusuf dünyaya gelmiştir. Beç Yusuf’un Vehbi ve Siyyare Durak kızı Asiye(1901-1936) ile olan evliliğinden de; Hasan(Sulu)- Mürüvvet ve Memet dünyaya gelmişlerdir. ( Geniş bilgi “ Durak “ ailesindedir.)

Molla Şerif ve Peruze’den olma diğer kardeşlerden, Mehmet ve Ali başka yöre- lere giderek kardeşlerinden ayrılmışlardır.(Muş- Belen) Başkaca da bilgi yoktur.

- L A Ç İ N A İ L E S İ -

Bu aile, Kahraman ve Rahime’den türemedir. Gürcistan topraklarında bulu- nan Lilvan’dan gelmedirler. Kahraman ve Rahime beraberliğinden; Vezir ve Fi- ke dünyaya gelmiştir.

VEZİR LAÇİN (1907-1978)- Cana yakın, iyi niyetli, sevilen sayılan bir toplum insanı idi. Sevdiği insanlarla ve özellikle İshak Özcan ile şakalaşmayı pek se- verdi. İshak Özcan da ondan geri kalmazdı. İlk evliliğini 1936 yılında Molla Refet ve Gülperi’den olma Rabia ile yaptı. Bu beraberlikten, Menşure adında bir kızları dünyaya geldi. Ancak ne yazıktır ki, anne ve kız doğumdan bir süre sonra hayatlarını kaybettiler. Vezir Laçin, ikinci evliliğini Molla İrfan ve Tontul’dan olma Hatice ile 1939 yılında yaptı. Hatice, daha önce H.Memet Durak ile bir evlilik yapmış, bu evlilikten; Hikmet ve Saadet adlarında iki çocukları olmuştu. H. Memet’in askerden tebdil hava ile gelmesi, hastalığının ilerlemesi sonucu vefat etmesi üzerine,Vezir Laçin ile ikinci bir evlilik yapmıştır. Bu beraberlikten de; Evsal- Mansur- Aysel- Maşide- Nursel ve Günser dünyaya gelmişlerdir.

EVSAL LAÇİN(1943-2000)- Akranlarımdan, sevdiğim ve takdir ettiğim arka- daşlarımdan biridir. Dürüstlükten taviz vermeden, polislik görevini ifa edip emekliye ayrılmıştı. Ancak ağır bir hastalığın pençesinden kurtulamadı ve ara- mızdan ayrılıverdi. Temiz yürekli, çok insancıl biri olarak daima hafızamızda iz bırakacaktır. Mustafa ve Fadime Tatar’dan olma Zöhre ile olan beraberliğin- den; 1) Bilge-2) Ayfer- 3)Aysun + Ömer Faruk Şenocak =Aynur ve Hilal-4) Hülya + Uğur Canpolat = Zeynep ve Ayşegül. –5) Fadime- 6)Selda + Memet Çağan = Kubilay ve Evsal. 7) Murat ( Çocuk yaşta öldü)

MANSUR LAÇİN (1954-…) Dürüst, hareketli, çalışkandır. Ağabeyinin aksine delişmen ve fevridir. Son zamanlarda Kayseride yollarımız kesişti. Bu nedenle kendisini daha iyi tanıma fırsatı buldum. Sevgi ve yakınlık duyulabilecek biri olduğunu kanıtlamıştır. Kendisi bana karşı daima saygılı davranmış, ben de onu kardeşim gibi sevmişimdir. Şahin Erdem Hocanın kızı Güner ile olan beraberli-ğinden; 1) Gamze + Hasan=……. 2)Mertcan dünyaya gelmiştir.

AYSEL (1945-…)- Ali Demirkol ile olan beraberliğinden; 1)Adem Demirkol (Müftülük me.) + Nafiye = Büşra ve Ali Osman. 2) Adil Demirkol + Sermin= Ali İmran. -Aysel benim özellikle eşim Nuran’ın takdir ettiği, insanlarla iletişimi iyi olan, anlayışlı ve düzgün bir insandır.

Adem Demirkol ve babası Ali Demirkol, bizlerin ve tüm ilçe halkının sevip saydığı, saygılı, temiz ve dürüst insanlardır.

MAŞİDE (1940-1948)- Çocuk yaşta ölmüştür.

NURSEL (1950-…)- Ziya Han ile olan beraberliğinden; 1)Mine + Hakan Çiftçi-oğlu = Muhammet Emin-Ubeydullah- Abdülhamit ve Elifcan. 2)Hatice + Muzaffer Hakkatapan = Ali Muhammet 3)Tuba + Ahmet Taş = Tarık ve Ayşe.

Kendisini tanıma fırsatım olmadı. Ancak, dinine bağlı, terbiyeli ve dürüst bir in-san olduğundan kuşkum yoktur. Kocasının erken ölümü üzerine içine kapanık bir yaşam sürdüğü inancındayım.

GÜNSER (1955-…)- Memet Demirkol ile evliliğinden; Ülkü- Ülker ve Mustafa olmuştur. Kendisini hiç tanıyamadım.

---FİKE– Kahraman ve Rahime’den olma, Vezir Laçin’in kız kardeşidir. Doğan- şehir’e gelmemiştir. Posof’un Cacun köyünde ikamet etmektedir. Haydar Yıldı- rım ile evli olup, Cemal- Kemal- Kibar- Cemil- Nazlı- Adalet- Azmet adlarında çocukları bulunmaktadır.

-----------------------------------------------------------------------------------------------

- A R D A H A N M E R K E Z D E N G E L E N A İ L E L E R -

Ardahan, Kars’a bağlı yüksek rakımlı büyük bir ilçe iken 199O lı yılların başında il statüsüne dahil edilmiştir. Eski durumunu, Evliya Çelebinin “Seyahat- name”sinden aktaralım. I.Selim Han fethidir. Çıldır Eyaletinde Sancak beyinin merkezidir. Sancağında; timar, zeamet, alaybeyi, çeribaşı, kale ağası, bin kadar askeri vardır.Yüz elli paye ile şerif kazasıdır. İkinci olarak III.Murat zamanında Lala Mustafa Paşa fethidir. Su ve havası soğuk olduğundan bağ-bahçesi yoktur. Meyvesi Tortum’dan gelir. Ardahan halkı mümin, ibadete düşkün, ehl-i sünnet, garip dostu kimselerdir. İnsanları ziraat ve hayvancılıkla uğraşır.

Ardahan ile ilgili diğer bilgileri, değerli meslektaşım Metin Günaydın’dan ala-lım. “ Ardahan, Cumhuriyetin ilk yıllarında il merkezi iken, 1926 yılında Kars iline bağlı bir ilçe konumuna dönüştürülmüştür. 1992 yılında yeniden il statüsü kazanmıştır. Posof, Çıldır, Damal, Hanak ilçeleri kendisine bağlanmıştır. Artvin, Erzurum illeri ve Gürcistan sınırları ile çevrilidir. Trafik kodu 75 tir. Deniz seviyesinden 1800 m. Yükseklikte olup, yüzölçümü 4.842 km.2 dir. Ardahan, soğuk ve elverişsiz iklimi ve işsizlik nedeni ile dışarıya çok göç vermiştir. 2009 nüfus verilerine göre merkez nüfus 17.171, genel toplam nüfusu ise 108.169 dur. Ardahan, göz alabildiğine yeşilin her tonunun bulunduğu doğa harikası bir küçü- cük il görünümündedir. Geceleyin yükseklerden bakıldığında, ovanın içine yer-leşmiş onlarca köy ışıkları aynen gök yüzündeki yıldızlar gibi ışıl ışıl parlamak- tadır.

- Ç O B A N A İ L E S İ –

İSMAİL ve AYİŞE’ den türeyen bu aile, Ardahan’dan ayrıldıktan sonra, diğer 93 muhacirleri ile birlikte Malatya’ya gelir, ancak diğer muhacirlerden ayrılarak Tohma çayı kenarında uygun bir yere yerleşir. Burada, sonradan iki oğul dünyaya gelir. 1)Cuma(1895-1923)genç yaşta bekar ölmüştür. 2)Memet Ali (1900-1996).

MEMET ALİ (1900-1996)- Anne babası da ölünce yalnız kalan Memet Ali bu-lunduğu yerde sıkılmaya başlar. Duymuştur ki diğer muhacirlerin büyük bir bö-lümü yakındaki Viranşehirdedir. O da tası, tarağını toplayarak gelip Viranşehir’ e yerleşir. Burada, çobanlık yapar. İnsanların küçük baş hayvanlarını gütmeye başlar. Soyadı kanunu çıktığında da, yaptığı işten dolayı “Çoban” soyadı uygun görülür. Memet Ali, çobanlık görevini hiç aksatmadan ölünceye kadar sürdürür. Tanıdığım kadarı ile çok halim, selim, kimse ile alıp, veresi olmayan kendi ha-linde sessiz bir insandı. Sabah erkenden halkın hayvanları toplar yazı-yabana götürür, akşam geç vakitte de getirirdi. Dışarıda boş aylak gezdiği hiç görül-memiştir. Zaten buna zamanı da yokturdur. Çocukları onun 6 kez evlendiğini söylerler, ama onların kim olduğunu bilmezler. Ben iki evlilik yaptığını tespit edebildim. İlk evliliğini Ahmet-Fatma kızı ZEYNEP(1904-1944) ile yapmış, bu evlilikten; İsmail(1928-1945)genç yaşta vefat etmiştir, Ahmet(1933-1937)çocuk yaşta vefat etmiştir. İkinci evliliğini ise Hasan-Aişe kızı Zeliha ile yapmış, bu evlilikten de; Bekir- Turan- Mustafa- Yılmaz- Doğan ve Hatice dünyaya gel-mişlerdir.

BEKİR ÇOBAN- Halk arasında “Hutti Bekir” diye anılan Bekir Çoban, ilçeden genç yaşta ayrılmış, askerliğini yaptığı İzmit’te yaşamını sürdürmüştür. Hiç ev-lenmediği ve ilçeye bir daha dönmediğini bilmekteyim.

TURAN ÇOBAN- Bizim dönem arkadaşlarımızdandır. Arkadaş canlısı biridir. Berber çıraklığı ile işe başlamış, sonradan P.T.T.ye memur olarak girmiş ve ora-dan emekli olmuştur. Şimdilerde eski mesleği berberliğe devam etmektedir. Fatma ile olan beraberliğinden; 1)Selim(polis) +Dilek = Ege- Çağrı. - 2) Suna (kuaför)+ Ünal Erbatan =Tuba Nihal. 3) Zeliha +M.Kemal Aydoğan= Şeval- Enes 4) Fatih+ Derya =Yiğit

MUSTAFA ÇOBAN- Gülseren ile olan evliliğinden; Hakan- Zeliha olmuştur.

YILMAZ ÇOBAN –Zeynep ile evliliğinden; Murat- Özlem- Burak

DOĞAN ÇOBAN- Fatma ile evliliğinden; Ebru- Tuna- Ayşe dünyaya gelmiş- tir. Doğan’ı, samimi ve insanlarla iletişimi iyi olan biri olarak tanıdım.

HATİCE- Mustafa Kurukafa ile evliliğinden; Zeliha- İbrahim olmuştur.

Memet Ali’nin ikinci eşi Zeliha’nın ilk evliliğini yaptığı Tuluk Abdullah’dan olan 1) Zekiye + Mustafa Esen = Medeha- Mesleha- Saadet. 2) Nazife + Mustafa(Akçadağlı)=Turan-Abidin-Gülsün3)Hamma+NazımKekenç= .. ………

… & …

- Ç O L A K İ S A ve A İ L E S İ –

Koldan sakat olan insanlara “Çolak” sıfatı yakıştırılır. İsa’nın da kolu sakat ol- duğu için memlekette “Çolak İsa” diye anılmıştır. Çolak İsa’nın Ahmet ve Mak-bule’den olma Mesude ile olan evliliğinden; Bilal – Mustafa ve Hatice dünyaya gelmiştir. Bu arada, Çolak İsa seferberliğe katılmış, ancak geri dönememiştir.

BİLAL ve MUSTAFA- Babalarının konumundan dolayı “Çolak” soyadını kul- lanmışlar, her ikisi de genç yaşta bekar olarak ölmüşlerdir.

HATİCE –(Topal)Hasan Yılmaz ile olan evliliğinden; Nuri- Medeha- Veceha-Nuriye ve Duran dünyaya gelmiştir. Hatice abla bizlerin yakını olduğu için yaki-nen tanımaktayım. Yakınlığımız ninem Sultan’ın yeğeni olmasındandır. Kendisi Sultan nineme çok benzerdi. Bizleri sever, kendisini ziyaret ettiğimizde çok mutlu olurdu. Hasan Yılmaz’ın ilk eşinden, Ümmi-Elmas ve Şakir(ölü) olmuş-tur. (Geniş bilgi “Yılmaz” ailesinde.)

Çolak İsa’nın eşi Mesude’nin, Çiftçi Ahmet ve Makbule’den olma iki kız kar- deşi daha vardır. Birisi Kaya Hacı’nın annesi Fatma, diğeri ise Yusuf Taştan’ın annesi ve benim ninem Sultan’dır.

… & …

- Ç İ F T Ç İ A H M E T –

Soyadı kanunundan önce öldüğü ve üç kız çocuğu dışında hiç oğlu olmadı- ğı için, nüfus idaresinde kaydı bulunmamaktadır. Kız çocukları üzerinden gide- rek ve de yakın büyüklerinin bilgisinden hareket edilerek bu sonuçlara ulaşılmış- tır. ÇİFTÇİ AHMET- Makbule ile olan evliliğinden; Fatma- Mesude ve Sultan adlarında üç kız çocuğu dünyaya gelmişlerdir.

1)F A T M A – İlk evliliğini Kaya ailesinden Ahmet ile yapmıştır. Bu beraber- likten ; Hacı Memet(1912-1972)- Mahmut(1915-1924)- Rahime(1917-1934) dünyaya gelmişlerdir. Mahmut çocuk, Rahime ise genç yaşlarda vefat etmişler- dir. Hacı Memet ve Yeter beraberliğinden; Necmiye- Remzi- Mehpare- Necmet- tin- Naci – Meftune olmuştur. Fatma, eşi Ahmet seferberlikte şehit düşünce, Gölbaşılı Osman Garip ile evlenmiş ve bu evlilikten de Fahriye ve Gülperi olmuştur.(Geniş bilgi “Kaya” ailesinde)

2)M E S U D E – Çolak İsa ile evlilik yapmıştır. Bu evlilikten; Hatice- Bilal ve Mustafa olmuştur. Bilal ve Mustafa genç yaşlarda ölmüşlerdir. Hatice(1905-1983)- Topal Hasan Yılmaz ile evlilik yapmış, bu evlilikten= Nuri Yılmaz- Me- deha ve Veceha dünyaya gelmişlerdir. (Geniş bilgi “Yılmaz I” ailesinde)

3)S U L T A N – Ömer Taştan ile evlilik yapmıştır. Bu evlilikten; Naciye ve Yu- suf Taştan olmuştur. 1-Naciye + İshak Özcan = Latif- Latife- Naci- Necmi- Mustafa- Turgay- Leyla ve Canan.

2-Yusuf Taştan + Cemile = Münir- Münire- Ünver- Nevide- Nevriye- Gürsel.

- K O R K U T A İ L E S İ –

Ardahan’dan gelen bu aile, Hasan ve Ayşe’den olma TEVFİK ve ELVE-DA’dan türemedir. Bu beraberlikten Rüstem ve Gülefer dünyaya gelmiştir. Tevfik’in Hasan ve Ayşe’den olma Hafize( 1844-1910) adında bir kız kardeşi daha vardır. Hafize dul olarak ölmüş, evliliğinden çocuğu olmamıştır.

RÜSTEM (1901-1951)- Mustafa-Emiş kızı AYŞE(1904-2000) ile olan beraber- liğinden; Mustafa- Mahmut- Ahmet- Ayhan(Mesedet)- Hacer( aybüge)-Emine Hatice ve Fatma dünyaya gelmişlerdir. MUSTAFA(1932-..)-Sıdıka ile olan evliliğinden; Önder +…………..- MAHMUT(1934-1994)- Belediye’nin elektrik ve santral işlerinden sorumlu idi. Tanıdığım kadarı ile dürüst ve temiz bir insan-dı. Polatlı Zeliha ile olan evliliğinden ; 1)Gülay + Celal Akçadağ - 2)Tülay + … (Asb.) ile evlidirler. - AHMET(1937-…)- Bir süre Almanyada çalıştı. Orada dikiş tutturamayınca yurda döndü. Belediyede işe girdi ve buradan emekli oldu. Belki bana bozulacak ama, kendisini duyarsız bir kişi olarak tanıdım. Ailevi ilişkileri kardeşleri ve annesine karşı tutumunu yadırgadım. Belki kendine göre haklı bir nedeni vardır. Ancak, kendi çocuklarına karşı iyi ve müşfik bir baba olmayı becerebilmiştir. Arkadaşları ve benimle ilişkisi daima iyi olmuştur. Ken-disi olmadığında eşi Rabia’nın, çocukların okuyup ve gelişmesinde çok çaba gösterdiğine eşim ve ben çok şahit olmuşuzdur. Günedoğru köyünden olan Rabia ile olan evliliğinden ; Sadık- Arif- Birgül ve Mehmet olmuştur.

1)Sadık( Polis Em. ) + Meral (Üni.Sos.Des.Md.)= Sinan- Arina. – Sadık Korkut kendini bilen, akıllı, işinin ehli ve toplum insanıdır. 2)Arif (Banka Kor.Me.) + Öznur = Doğukan- Elif. Arif Korkut görev yaptığı zamanda, bankaya ait paraları ortalığa saçarak, ihtiyacı olanların faydalanmasına ön ayak olmuş ve o gün için gündeme oturmuştu. 3)Birgül( Tapu Me. )+ Henüz bekardır. 4)Mehmet( Zabıta Me.) + İlknur = Telha