Bibliyografya : 16 HİZÂne-i ÂMİre 16



Yüklə 1,17 Mb.
səhifə28/38
tarix07.01.2019
ölçüsü1,17 Mb.
#91377
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   38

HOŞAP KALESİ

Van'ın güneyinde kale ve müstahkem derebeyi malikanesi.

Van - Hakkâri karayolunun 60. kilomet­resinde aynı adla anılan kasabanın kuze­yinde bulunmaktadır; Mahmûdî Kalesi ve Narin Kale adlarıyla da bilinir. Kalan iz­lerden Urartular tarafından kurulduğu. Bizans, Vaspurakan (Ermeni), Abbasî. Sel­çuklu, İlhanlı, Karakoyunlu, Akkoyunlu ve Safevî dönemlerinde kullanıldığı, son şeklini ise Osmanlı Devleti'ne bağlı Mah­mûdî Beyliği zamanında aldığı anlaşıl­maktadır. İç kalenin giriş kapısı üzerin­deki üç satırlık altı beyitli Farsça kitabe­de 1052 (1642) yılında Mahmûdî Beyi Sa­rı Süleyman tarafından yaptırıldığı yazılı­dır. XIX. yüzyılın ortalarına kadar faal olan kalede günümüzde de otuz kadar köy evi bulunmaktadır. İç kale 1970-1973 ve 1986 yıllarında kısmen restore edilerek ziyarete açılmıştır. Kale, Hoşap suyunun (Güzelsu) kenarında yükselen kaya küt­lesi üzerine kurulmuş bir iç kale İle kuze­yinde ona bitişen bir dış kaleden oluş­maktadır.

Dış Kale. İç kalenin eteklerinde teşek­kül eden iskân yeri eğimli ve engebeli bir arazi üzerinde bulunduğundan etrafını çe­viren surlar da bu konuma uygun olarak şekillendirilmiştir. Matrakçı Nasuh ve Ev­liya Çelebi gibi kaynaklardan önünün hen-deksiz olduğu, doğu ve batıda iki giriş kapısının bulunduğu ve kırk kadar kuley­le desteklendiği öğrenilmektedir. Zaman­la surların üst kısımları ile meskûn alan­daki bölümleri yıkılmış, burçlardan bazı­ları ve gözetleme kulesi günümüze ula­şabilmiştir. İç kalenin kuzeydoğu köşe­sindeki kayalıktan başlayıp karşı tepeye kadar uzanan doğu sudan toplam 380 m. uzunluğundadır. Başlangıçtan dere ya­tağındaki burca kadar olan 175 metrelik bölümü ile doğu kapısı ve bitişiğindeki ikinci burç subasman seviyesine kadar yıkılmıştır. 1,80-3.20 m. kalınlığındaki duvarların alt kısımları yaklaşık 2 m. yüksekliğe kadar taş. üst kısımları ise yö­re halkı arasında "bat" adı verilen bir çe­şit kerpiç malzemeyle yapılmıştır. Kuze­ye doğru tepeye tırmanan kesim araziye uygun olarak merdiven şeklinde teraslan-mıştır. Köşelerde burçlarla kesilen kuzey ve batı surları da aynı teknik ve malze­meyle şekillendirilmiştir. 40-50 m. yük­sekliğinde kayalık bir alanı takip eden 247 m. uzunluğundaki kuzey surları kalenin en sağlam kısmını oluşturur. İç kaleye kadar uzanan batı surları ise son zaman­larda yapılan evler arasında kaybolmuş­tur. 5,30-6,50 m. arasında değişen yük­seklikteki duvarlar içten 1,40 genişliğindeki seyirdim yolları ve mazgallı-den-danlı barbata ile sonuçlanmaktadır. Bazı bölümlerde kerpiçlerin erimesi sebebiyle aralarda açıklıklar oluştuğundan barba­ta yıkıldığı halde bu bölümler uzaktan dendan şeklinde görünmektedir. Surlar genelde 9-10 m. çapında yuvarlak planlı, duvar kalınlığı 3 m., yüksekliği 10 m. ci­varında olan üst kısımları barbata ve den-danlarla donatılmış İçi boş burçlarla des­teklenmiştir; burçların inşa tekniği sur­larla aynı özelliğe sahiptir. Etrafa hâkim bir tepeye rastlayan kalenin kuzeydoğu köşesinde bir gözetleme kulesi inşa edil­miştir. Günümüze harabe halinde ulaşan Evliya Çelebi'nin bahsettiği cami, 13.30 x 20,Sû m. ölçülerinde dikdörtgen planlı bir harimden ibaret olup düzgün kırma taşlarla yapılmış ve İzlerden anlaşıldığı­na göre düz toprak damla örtülmüştür; duvarların kireçle sıvanan içyüzlerinde bazı kalem işi süsleme kalıntıları mevcut­tur.

îç Kale. Kartal yuvasına benzetilen iç kale aslında bir derebeyi mâlikânesidir ve uzaklardan dikkati çeken heybetli ya­pısıyla günümüzde de ihtişamını koru­maktadır. Güney surlarıyla yalçın kayalı­ğın zirvesinden Hoşap suyuna bakarken kuzeyden de eğimli bir araziyle dış kale­ye açılır. Doğudan batıya doğru daralan dikdörtgen planlı topografik konuma uy­durulmuş ve içindeki üniteler kademeli üç bedene yerleştirilmiştir. İç beden se­yir köşkü, orta beden harem, selâmlık ve hizmet odaları, dış beden ise muhafız odaları, mescid. fırın, zindan ve depolar şeklinde değerlendirilmiştir. Kaleyi ku­zeyden çeviren 140 m. uzunluğundaki surlar doğuya doğru üç, batı tarafta da iki burçla takviye edilmiştir. Doğu ve batı surlarında birer burç, güney cephede de İki kule yer almaktadır. Duvarlar genelde 3.20 - 4.00 m. kalınlığında, birbirine harç­la tutturulan taş malzemeyle yapılmış, orta beden duvarlarının barbata kısımla­rında dış kalede olduğu gibi kerpiç kulla­nılmıştır.

İçeriye kuzeydeki büyük burçtan giri­lir. 26 m. çapında ve duvarları 4 m. kalın­lığında olan burç Mahmûdî Beyi Sarı Sü­leyman tarafından yaptırılmıştır. Munta­zam kesme taşla örülen burcun mimari­si gibi kayalar arasına gizlenmiş bir insan boyunda olan küçük kapısı da dikkat çe­kicidir, önü tıraş edilmiş bir kaya kütlesi­nin arkasına rastlatılan kapı küçüklüğü­ne rağmen görkemli bir süslemeyle taç-kapı görünümüne kavuşturulmuştur. Ka­lın silme kemerle kuşatılan giriş açıklığının üzerinde onunla aynı büyüklükte di­limli kemerli, kaval silme çerçeveli bir niş içerisinde ortada yörenin mimari tezyi­natına has damla motifi, yanlarda karşı­lıklı ayağa kalkmış iki arslan kabartması ve altta üç satırlık Farsça manzum kita­be yer almaktadır. Bitki motifleri, zenci-rek ve mukarnaslarla süslenen kitâbelik ayrıca sütunçelere yaslanan kademeli ke­merler ve kaval silmelerle kuşatılmıştır. Kapı kanatları çok kalın demir kaplama­dır. Taçkapının yanına, batıya doğru bas-tiyon şeklinde çıkıntı yapan sur duvarla­rında geniş bir kör kemerle kapı taklidi yapılmıştır. Kuzeydoğu surlarının orta burcunda zorunlu hallerde kaleye geçit veren küçük bir kapı daha bulunmakta­dır.

Taçkapıdan burcun alt katındaki giriş holüne girilir. Birbirine kemerlerle bağla­nan tonoz örtülü üç mekânla nöbetçi oda­larından oluşan holden sonra, güneyden doğuya doğru yönelen ve ana kayanın 4 m. derinliğinde oyulmasıyla elde edilen 1,20-1,80 m. genişliğinde ve 30 m. uzun­luğunda bir taş merdiven gelir. Bunu ta­kip eden üzeri tonoz örtülü yol batıya dö­nerek İç kalenin bedenlerine ulaşır. Bur­cun üst katı askerî eğitim ve gözetleme alanı olarak düzenlenmiştir; güney tara­fında 3 m. derinliğinde bir sarnıç vardır.

İç kalenin en yüksek ve manzaraya hâ­kim noktasına inşa edilen seyir köşkü ba­zı araştırmacılara göre kalenin sarayıdır. Doğu-batı doğrultusunda uzanan on iki köşeli ve kenar uzunlukları birbirinden farklı yamuk bir plana sahip olan köşke kuzeybatıdaki kapıdan girilmektedir. Ya­pı, giriş bölümü ile zemine çıkan iki ka­demeli merdiven boşluğu dışında üç kat­lıdır. Zemin katında güney beden duvar­larına bitiştirilmiş bir hamamla hizmet­li odaları olduğu sanılan bazı mekânlar mevcuttur. 3,50 x 8,50 m. ölçülerindeki hamam soyunmalık. sıcaklık ve külhan­dan müteşekkildir. Hamamın dışındaki kı­sımların tamamı yıkıldığından mimarile­ri ve işlevleri hakkında kesin bir şey söyle­mek mümkün değildir. Diğer iki katta se­yir salonları ve odalar yer almaktadır; düz tepe örtüsünün kenarları mazgallarla bar­bata şeklinde düzenlenmiştir. Güney be­den duvarlarının dışından yükselen pira­midal külahlarla örtülü silindirik kulele­rin biri izlerden varlığı anlaşılan merkezî ısıtma sistemi için baca. diğeri gözetle­me kulesi ve güvercinlik olarak değer­lendirilmiştir.

İç kalenin ikinci bedeninde bulunan harem kısmı seyir köşkünün batısına yer­leştirilmiş ve meyilli zemin üzerine otur­tulduğundan iki bölüm halinde planlan­mıştır. Doğudaki büyük bölümün yalnız­ca dış duvarları ayakta kalmış, iç yapısı tamamen yıkılmıştır; kalan izlerden iki katlı olduğu ve üzerinin ahşap malzemeli düz damla örtüldüğü anlaşılmaktadır. Gü­neydoğu köşede yer alan bir hamamın bazı hücreleri, ikinci kata ait ocak nişleri ve duvarlar üzerindeki kalem işi süsle-meli sıvalar bu bölümden günümüze ula­şabilen kalıntılardır. Duvarlar moloz taşla örülmüş, köşe ve açıklıklarda kesme taş kullanılmıştır. Haremin beye ait batıdaki ana bölümü 12.50 x 21,50 m. ölçülerin­de ve dikdörtgen planlı düzgün bir yapı olup ortadaki bir holle bunun güney ve kuzeyine yerleştirilmiş ikişer odadan mey­dana gelmektedir. Örtü sistemi yıkılan bu bölüm diğerine göre daha sağlam du­rumdadır. Doğudan bir kapıyla geçilen holün batısında iki mazgal pencere, güneyinde de bir ocak nişi ile odalara açılan kapılar bulunmaktadır. Aynı mimari dü­zenlemeyle ele alınan odalarda sivri ke­merli pencere kavsaraları ile ocak ve do­lap nişlerinin üst kısımları alçıdan mukar-naslar ve prizmatik üçgenlerle dolgulan-mıştır. Sıva üzerindeki kırmızı ve mavi renklerin hâkim olduğu kalem İşi süsle­melerde mahallî üslûpla işlenmiş bitki motifleri mevcuttur. İkinci kattaki odala­rın iç duvarlarında kerpiç, diğer kısımlar­da taş malzeme kullanılmıştır. Pencere­ler lokma demir şebekelidir.

Haremin batısında yer alan selâmlık, do-ğu-batı istikametinde uzanan dikdört­gen bir alana oturmaktadır. Uzun bir sa­lonla batısında ona bitişen tek bir oda­dan müteşekkil olan bu yapı da iki katlı­dır. Mimari ve süsleme Özellikleriyle ha­remin tekrarı durumundadır; ancak sa­lonuna daha fazla pencere ve dolap nişi açılmıştır. İç kalede harem duvarına biti­şik bir de mescid bulunmaktadır. 6,00 x 6,00 m. Ölçülerinde kare planlı ve üzeri tromp geçişli bir kubbeyle örtülü olan ya­pının kuzey duvarında giriş kapısı, kıble yönünde yuvarlak nişli mihrap, batısında da iki pencere vardır. Tromplarla kapı ve pencere açıklıklarında sivri kemer kulla­nılmıştır: kubbesi yıkılmış ve duvarların­daki kaplama taşlan sökülmüş vaziyet­tedir. Kalenin bunlardan başka fırını ile zindanı da günümüze ulaşmıştır. Kuzey beden duvarının hemen gerisindeki zin­dan hücreleri kısmen kayaların oyulma­sıyla elde edilmiş, merdivenle inilen bü­yükçe odalar şeklindedir.


Bibliyografya :

Matrakçı Nasuh, Sefer-i Irâkeyn, s. 103; Evli­ya Çelebi. Seyahatname, IV, 272-274; W. Bach-mann, Kirchen und Moscheen in Armenİen und Kurdistan, Leipzig 1913, s. 4-5, !v. 11-IV; A. CüzeyrîYazıcıoğlu. Van'ın Tarihi Kitabeleri, An­kara 1957, s. 5-7; Nazmi Sevgen, Anadolu Ka-(e/eri,Ankara 1959, s. 137-146; a.mlf.."Hoşap Kalesi", Coğrafya Dünyası,l/l, İstanbul 1950, s. 80-82; G. Goodwin, A History ofOttoman Architecture, London 1971, s. 188; S. Yerasi-mos. Les uoyageurs dans iempireottoman: XIV-XVIesiecies, Ankma 1991, s. 217; Mehmet Top, Hoşap'taki Mahmudî Beyliği Mimarisi (yüksek lisans tezi. 19^3, Yüzüncü Yıİ Üniversite­si Sosyal Bilimler Enstitüsü), s. 21-52; a.mlf., "Gökyüzünde Bir Kale-Sarp Kayalar Üzerinde: Hoşap Kalesi", Kültür ue Sanat, sy. 32, Ankara 1996, s. 25-27; Selçuk Güzeloğlu. Tanrı HaidV-nin Başkenti Van üe Çevresine Tarihi ue Arkeo­lojik Bir Bakış, İstanbul 1996, s. 80-81; Ali Salm Ölgen. "Hoşap (Mahmudiye) Kal'ası", AÛİFD, 11/4 (1953). s. 83-88; M. T. Tarhan - Veli Sevin, "Van Bölgesinde Urartu Araştırmaları", Ana­dolu Araşttrmalan,]V-V, İstanbul 1977, s. 287.




Yüklə 1,17 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   38




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin