Bilim ve Ütopya, 2011 Steve Jobs: Sermayenin Diktatörlüğünün Gözde yatırımcısı İrfan Erdoğan Tarihi yapanlar ve Yazanlar


Gerçek Steve Jobs ve Bilgi Toplumu



Yüklə 44,83 Kb.
səhifə2/4
tarix07.01.2022
ölçüsü44,83 Kb.
#88563
1   2   3   4
Gerçek Steve Jobs ve Bilgi Toplumu

Kapitalisti ve kapitalist umutluyu harekete geçiren din para olduğu için, kapitalistin ve umutluların peygamberi de en çok parayı kazanan olur. Hz İsa onların aslında düşmanıdır, çünkü Hz İsa baskıya, köleliğe, sömürüye ve adaletsizliğe ve de örgütlü dini kullanarak yapılan tüccarlığa karşıdır: Yani, kapitalizmin temel karakterlerine karşıdır. Kapitalistler sömürüyü, köleliği, kaderciliği ve sömürgene huşuyla hizmeti destekleyen ve Steve Jobs gibileri başarının sembolü olarak niteleyen ve onlara kılınmayı getiren dinleri ve tarikatları destekler.

Bu tür bir egemenlikte, sizin de sadece Apple ve Walt Disney’de 10 milyar dolarlık hisseniz olsaydı, siz de ilah ilan edilirdiniz: Apple şirketinin kurucusu Steve Jobs'ın ölümünün ardından yaygın medyada övgüler yağdırıldı (aslında, çok fazla sövgüler var, ama gözümüze sokulan yerde değiller); örnek alınacak insan, bilgi toplumunun öncü ismi, çağımızın mucidi olarak sunuldu.

İlk gerçeği sunalım: Bilgi toplumu demek “insanların bilgiden geçerek karar verdiği toplum” demektir. Böyle bir toplum henüz dünyada yok; ama bilgi kullanılarak dünyayı cahilleştiren ve cehalete-bilgiçlik taslatan bir sermaye yapısı var. Gerçek Steve Jobs “bilgi toplumu” uydurusuyla ve firmasının ürettiği ürün ağı ve kullanıcılarıyla, bu cahilleştirmenin ve aptallaştırmanın şampiyonlarından biridir. Stanford üniversitesinde mezuniyet töreninde kendi kendine övgüler sunan konuşmasının bitiminde öğrencilere “aç kalın, aptal kalın” öğüdünü veren; okuldan mezun olan öğrencilerin “aptal ve aç kalmalarını sağlayan” gözde kapitalistlerden biridir. İşte bu bağlamda, Steve Jobs çağımızın simgelerinden/ikonlarından biridir.

Bilgisayar, internet ve İphone gibi teknolojik araçlar, onları kullanan toklardan farklı bir şekilde, açların çoğu kez aptalca pratkilerinden geçerek, aç ve aptallar üzerinde yeni egemenliklerinin kurulduğu, tüm egemenliklerin yürütüldüğü ve ticari ve siyasal egemenliğin kapsamının genişletildiği kontrol aracıdır. Bir araç potansiyel olarak “faydalı” olabilir, ama potansiyel ile (olabilir) olanı karıştırmamak gerekir: Örneğin, internet “çoğulcu demokrasi” denen sahtekarlığı “katılımcı demokrasiye” veya bilgisiz ortamları “bilgili ortama” dönüştürebilir. Bu kurnaz uydurunun ötesinde asıl soru, internetin ne yapabileceği değil, internet ile ne yapıldığıdır. İnternet sadece bir araçtır ve özellikle endüstriyel yapıların amaçlarını yaygınlaştırması ve bireye kadar inen kontrolün sağlanması için en gözde bir araçtır. Bu araç asla katılımcı demokrasi veya bilgi toplumu “olmak” için kullanılmamaktadır; tam aksine, araç bilgiçlik taslayan cehaletin, aptalca tüketimin, aptalca boş zaman geçirmenin ve kaçış mecrası olarak kullanmanın en yaygın olarak teşvik edildiği bir araçtır; bu araç aynı zamanda, ekonomik ve siyasal çıkarları gerçekleştirmenin ve de siyasal ve eknomik gözetimin/izlemenin en etkili aracıdır. Steve Jobs’ın ürünleri de, bireyleri gözetim altından tutma ve faaliyetlerini kapitalist ekonomik ve siyasal pazar çıkarları yönünde yönlendirme aracıdır. Bu araçlar asla “devrimler” yapmazlar veya “devrim araçları” değildir; çünkü (1) devrimi yapmak için devrimi yapacak insanlar gerekir ve (2) “devrimin araçları” olamazlar çünkü yöneten güçlerin kararıyla anında kapatılan ve işlemez hale getirilen araçlardır. Ama bu araçları kontrol eden güç odaklarının çıkarına olan “devirmeleri” (devrimleri değil) yaymada ve desteklemede etkili bir şekilde kullanılırlar (Orta Doğuda ve Afrikada şu sıralarda olduğu gibi). Orta Doğudaki “halk ayaklanmaları” bir devrimi anlatmaz, çünkü zamanımızın devrimi, günümüzde egemen olan kapitalist üretim tarzı ve ilişkilerini dönüştürmek amaçlı hareketse devrim olur. Kapitalistlerin, özellikle banka sermayesinin özgürce sömürüsünü getiren yapıyı kurmak için halk ayaklanmasını ve NATO uçaklarını kullanma, ancak “devirme” veya “karşı-devrim” veya kapitalist sermaye için en garantili sömürüyü sağlayan “ılımlı gerici-devrim” olabilir. Bu sırada ve başka zamanlarda, cep telefonlarının ve internetin kullanılması da, doğru ve geçerli bilginin dolaşıma sokulduğunu, bu bilgininin rasyonel bir şekilde süreçten geçirilerek, bilgi toplumu olma yolunda ilerlendiğini anlatmaz: çoğunlukla ürün satışını artıran ve sermayenin diktatörlüğünü destekleyen mitler yaratmayı ve dolaşıma sokmayı anlatır.

Kapitalizm 1960’larda kalkınma uydurusu altında, teknolojik determinist mitler yaratarak endüstriyel ürünler için dünyada tüketici pazarı yaratma işine girmişti. Bu işte başarı sağladı. Örneğin, televizyon gibi truvanın atlarını biz kendi eilimizle evimizin en egemen yerine yerleştirmiş durumdayız; gece gündüz feyz aldığımız kıblemiz ve Kabemiz yapılmış ve yapmışız. Şimdi de endüstriyel ürün olarak internetle ilgili araçların dünyanın her köşesinde satılması, internet yoluyla mal, hizmet ve biliş pazarlama ve satış için, internet ve ilgili teknolojik araçlar bilgi toplumu, katılımcı demokrasi, karşılıklı bağımlılık, iki yönlü demokratik iletişim gibi şahane uydurularla mitleştirilmektedir. Kaçınılmaz olarak, bu araçların pazarlanmasında en başarılı olan Steve Jobs gibiler de bu mitleştirmenin parçası olacaktır.




Yüklə 44,83 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin