Bilinmeyen Simasıyla Hz. Ali



Yüklə 0,63 Mb.
səhifə2/17
tarix21.08.2018
ölçüsü0,63 Mb.
#73557
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   17

Giriş / Çekim ve İtim


  • Çekim ve İtim Kanunu

  • İnsan Dünyasında Çekim ve İtim Kanunu

  • İnsanların Çekicilik ve İticilikleri Farklıdır

  • İkili Güç Sahibi İmam Ali (a.s)

Bismillahirrahmanirrahim

 

"Mümin erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin velileridirler, iyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve Allah'a ve Resulüne itaat ederler. İşte Allah'ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir." (Tövbe, 71)



"Allah, erkek münafıklara da, kadın münafıklara da ve -bütün- kâfirlere, içinde ebedi kalmak üzere cehennem ateşini vaadetti. Bu onlara yeter. Allah onları lanetlemiştir ve onlar için sürekli bir azap vardır." (Tövbe, 68)

Çekim ve İtim Kanunu


Çekim ve itim kanunu, bütün varlık dünyasına hâkim olan genel bir kuraldır. Çağdaş bilimin de ispatlamış olduğu üzere, bu kuralın dışında kalabilen bir tek zerre dahi mevcut değildir kâinatta. En küçük atom parçacıklarından en hacimli cisimlere varıncaya kadar bütün varlıklar bu esrarengiz çekim gücünün dairesi içindedirler; yani hem çeker, hem çekime uğrarlar.

Eski çağlarda insanoğlu, çekim kanununun bütün varlık âlemini kuşattığını bilmiyordu. Sadece mıknatısla kehribarın çekim gücü keşfedilmiş, bunun genel bir kanun olabileceği hiç düşünülmemiş; mıknatısla demir, kehribarla saman çöpüne mahsus sınırlı bir özellik olduğu zannedilmişti. Oysaki şairin de dediği gibi:

Şu yerle gökyüzünde ne varsa

Hep biri diğerini çeker aslında!

Astronomi bilimiyle uğraşanlar da aynı eksik bilgiye sahipti; onlar da sadece yerküresi için bu durumun geçerli olduğunu sanmaktaydı. Onlara göre yerküre göğün tam ortasındaydı; her taraftan çekime uğradığı için ortada muallâk kalmış olan bu yuvarlak gezegen, kâinatta hiçbir yöne doğru hareket edemiyordu. Hatta kimilerine göre gökyüzü yeryüzünü çekmiyor, bilakis itiyordu. Göğün her noktasından yerküreye eşit oranda bir güç yöneltiliyor olmasından, yerküre belli bir noktada asılı durmakta, yer değiştirememekteydi.

Bitkilerle hayvanlar için de bir çekim ve itim gücünün varlığına inanılmaktaydı. Bitkiyle hayvan şu üç güce sahipti: Beslenme, yeşerme ve döllenme. Beslenme gücü de çekim, itim (dışlama), sindirim ve depolama olmak üzere dört güçten müteşekkil bilinirdi; midede gıdayı kendisine çeken bir güç olduğuna ve midenin uygun bulmadığı şeylerin de dışarı atıldığına inanılırdı.[1] Karaciğerde de suyu kendisine doğru çeken bir çekim gücünün varlığı kabul edilirdi.

[1]- Bugünse insan vücudu makineye, boşaltım sistemi de tulumbaya benzetilmektedir.

İnsan Dünyasında Çekim ve İtim Gücü


Bu başlık altında işlemek istediğimiz konu, insanın cinsel boyutu değildir. Her ne kadar cinsiyet meselesi çekim kanununa giriyorsa da bu, başlı başına bir konu olduğundan burada cinselliğe değinmeyecek, insanların sadece sosyal boyutlardaki çekicilik ve iticiliklerini ele almaya çalışacağız. Ancak, belli çıkar ve menfaatlere dayalı birliktelik veya çekiciliklerin de konumuzun dışında kaldığını hemen belirtelim.

Arkadaşlık, dostluk ve düşmanlık gibi hususların önemli bir kısmı, insanoğlundaki çekme ve itme gücünün birer tezahürüdür aslında. Bu çekim ve itimler de benzerlik, aynılık veya farklılık ve zıtlık gibi temeller üzerine kuruludur.[1] Bu nedenledir ki, çekicilik ve iticiliğin ana nedenini benzerlik veya zıtlıkta aramak gerekir. Nitekim bugün felsefenin pek meşhur kanunlarından biri olarak bilinir bu: "Benzerlik, birlikteliğin nedenidir; benzer şeyler yekdiğerini çekerler."

Bazen iki yabancı insan yekdiğerine karşı içinde bir sevgi, ilgi duyar, arkadaş olmak isterler. Bu ilgi ve duyulan yakınlığın nedeni aralarındaki benzerliktir. İki insan arasında önemli benzerlikler olmazsa, birbirini böylesine cezp etmeleri ve birbirine ilgi duymaları mümkün değildir. Kısacası birbirine yabancı iki insan arasında oluşan sıcak duygu, sevgi ve dostluk hissi, aralarındaki benzerliklerin sonucudur.

Mesnevi’nin 2. bölümünde ilginç bir hikâye anlatılır:

Bir bilge, bir leylekle bir karganın arkadaş olduğunu görür ve pek şaşırır buna. Sahi, leylekle karganın arkadaş olması mümkün müdür? Müşterekleri, ortak yanları pek olmayan iki kuş... Bilge adam onları dikkatle izlediğinde, ikisinin de ayaklarının aksadığını görür! Evet, aksama müşterek bu iki farklı hayvanı yekdiğerine yaklaştırmıştır.

İnsanlar için de durum bundan farklı değildir. İnsanların dostlukları mutlaka belli neden veya nedenlere dayalıdır. Düşmanlıklar da böyledir, mutlaka bir nedeni vardır.

Kimilerine göre bu çekicilik ve iticilikler ihtiyaçlara ve ihtiyaçların giderilmesi gereğine dayalıdır. İnsan çeşitli ihtiyaçları olan bir varlıktır, yaradılışı itibariyle muhtaçtır. İhtiyaçlarını karşılamak ve boşlukları doldurabilmek amacıyla çalışır durur. İnsanoğlunun bunda başarılı olması ise kendisine paralel grup, imkân ve insanlarla el ele vermesi, kendisine zararlı olabilecek grup, imkân ve insanlardan uzak durmasıyla mümkündür ancak. Yani burada da çekicilik ve iticiliğin bir nedeni vardır.

Bu yalın hakikat gereğincedir ki, insanoğlu çekicilik ve iticilik hassasına sahip olarak yaratılmıştır. Böylece kendisine faydalı olabilecek şeylere ilgi duyabilmekte, zararlı olabilecek şeylerden de sakınabilmektedir. Ne fayda, ne zarar veren, yani nötr olan şeylere karşıysa, o da nötr ve ilgisizdir.

Bu nedenle, insanoğlu için iki önemli ve hayatî unsurdur çekicilik ve iticilik gücü. Bunların azalması hâlinde bireyin hayatında boşluklar doğacaktır. Bu boşlukları doldurabilecek özellik ve kapasiteye sahip olanlar başkalarının ilgisini çekeceklerdir. Bu özellikten yoksun olanlar ise, hiçbir boşluğu dolduramayacakları gibi birçok boşluklar da ortaya çıkaracak ve insanları kendisinden uzaklaştıracaklardır. Nötr ve duygusuzlara gelince, onlar da bir kenarda tıpkı bir taş gibi duracaklardır. 

[1]- Elektro-mıknatıs olayının tam tersi bir durumdur bu; mıknatısta zıt kutuplar birbirini çeker sadece.




Yüklə 0,63 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   17




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin