Birinci Bölüm / allah'i tanimak



Yüklə 1,3 Mb.
səhifə69/80
tarix21.08.2018
ölçüsü1,3 Mb.
#73543
1   ...   65   66   67   68   69   70   71   72   ...   80

Ebedî İkametgâha Doğru


Bunlardan sonra Allah'ın hükmü ilân edilecek,[1] iyilerle kötüler birbirinden ayrılacak[2] ve müminler yüzlerinin akıyla neşe ve sevinç içinde cennete,[3] kâfirlerle münafıklarsa yüzü kara, (utanç içinde), üzgün, zelil ve aşağılanmış bir hâlde cehenneme doğru gidecek,[4] bunların hepsi cehennemden geçecek,[5] bu sırada müminlerin yüzlerindeki nurun aydınlığı onların yolunu aydınlatacak,[6] kâfirlerle münafıklar karanlıkta kalacaktır.

Dünyada müminlerle aşina veya arkadaş olan münafıklar onlara seslenip "biraz bize doğru dönün, biz de sizin nurunuzdan faydalanabilelim!" derler ve şu cevabı alırlar: "Nur edinmeniz için geriye (dünyaya) dönmeniz (dünyadaki amellerinizden nur aramanız) gerekir!" Münafıklar "Dünyada sizinle birlikte değil miydik?" derler ve şu cevabı alırlar: "Evet, görünüşte bizimle birlikteydiniz, ama kendi başınıza bela açtınız ve kalpleriniz şüphe ve kuruntuya kapılıp katılaştı ve sonuçta bugün ettiğinizi bulmuş, işiniz bitmiş oldu, sizlerden ve kâfirlerden hiçbir fidye kabul edilmez!" ve sonuçta kâfirlerle münafıklar cehenneme gömülüp giderler.[7]

Müminler cennete yaklaştıklarında cennetin kapıları açılır ve rahmet melekleri onları karşılamaya gelir, selâm verir ve saygı göstererek onları ebedî saadetle müjdelerler.[8]

Diğer taraftan, kâfirlerle münafıklar cehenneme vardıklarında kapılar açılır ve azap melekleri sertlik ve öfkeyle onları kınayıp ebediyen azap çekeceklerini bildirirler.[9]

 

[1]- A'râf, 44.



[2]- Enfal, 37; Rum, 14-16, 43-44; Şûrâ, 7; Hud, 105-108; Yâsin 59.

[3]- Zümer, 73; Âl-i İmrân, 107; Meryem, 85; Kıyamet, 24-42; Mutaffifin, 24; Gaşiye, 8; Abese, 38-39.

[4]- Zümer, 60-71; Âl-i İmrân, 106; En'âm, 124; Yunus, 27; Meryem, 86; Taha, 101, 124-126; İbrahim, 43; Kamer, 8; Mearic, 44; Gaşiye 2; İsrâ, 72, 97; Abese, 40-41.

[5]- Meryem, 71-72.

[6]- Hadid, 12.

[7]- Hadid, 13-15; Nisâ, 140.

[8]- Zümer, 73; Ra'd, 22, 24.

[9]- Zümer, 71, 72; Tahrim, 6; Enbiyâ, 103.


Cennet


Cennette bütün bir yeryüzü ve gökyüzünün genişliğinde bağlar-bahçeler,[1] olgun meyvelerine istenilen anda elin ulaşabildiği her çeşit meyve ağacı,[2] görkemli evler ve billur gibi sular akan nehirler,[3] bal, süt ve temiz şarap,[4] cennettekilerin canının istediği her şey,[5] hatta onların istediğinden çok daha güzel şeyler vardır.[6]

Cennetlikler fevkalade süslü güzel atlas ve ipekten elbiseler giyer,[7] birbirine yakın süslü ve görkemli tahtlarda yüz yüze oturup yumuşak yastıklara yaslanır ve Rablerine hamd ve tespih ederler,[8] lüzumsuz söz söylemez ve boş laflar duymazlar,[9] ne sıcak onları rahatsız eder, ne de soğuk,[10] üzüntü, sıkıntı ve yorgunluk nedir bilmezler,[11] keder ve korkuları yoktur,[12] yüreklerinde asla kin ve nefret bulunmaz.[13]

Güzel hizmetçiler onların etrafında dolanıp dururlar,[14] tarifi imkânsız bir lezzet ve neşe veren ve hiçbir zararı olmayan cennet şaraplarını onlara kadehlerde sunarlar,[15] çeşitli meyveler ve kuş etleriyle beslenirler,[16] çok güzel, sevgi ve aşk dolu, iffetli ve tertemiz eşlere sahiptirler,[17] hepsinden önemlisi, ruhsal bir nimet olan Allah'ın hoşnutluğuna mahzar olurlar,[18] hiç kimsenin tasavvur edemeyeceği bir mutluluk ve sevince neden olan özel ilâhî lütuflar görürler,[19] bu emsalsiz mutluluk, tarifi imkânsız nimetler, Yüce Allah'ın rahmeti, rızvanı ve yakınlığı ebediyen süregider[20] ve asla bitmez.[21]

 

[1]- Âl-i İmrân, 133; Hadid, 21.



[2]- Hakka, 23; Dehr, 6,18,21; Mutaffifin 28.

[3]- Bakara, 25; Âl-i İmrân, 15 vb. ayetler.

[4]- Muhammed, 15; Dehr, 6,18,21; Mutaffifin, 28.

[5]- Nahl, 31; Furkan, 16; Zümer, 34; Fussilet, 31; Şûrâ 22; Zuhruf, 70, 71; Kaf, 35

[6]- Kaf, 35.

[7]- Kehf, 31; Hac 23; Fatır, 33; Duhan, 53; Dehr, 21; A'râf, 32.

[8]- A'râf, 43; Yunus, 10; Fatır, 34; Zümer, 74.

[9]- Meryem, 62; Nebe, 35; Gaşiye, 11.

[10]- Dehr, 13.

[11]- Meryem, 62; Nebe, 35; Gaşiye, 11.

[12]- A'râf, 35; Hicr, 48.

[13]- A'râf, 43; Hicr 47.

[14]- Tur, 20; Vakıa, 17; Dehr, 19.

[15]- Saffat, 45-47; Sad, 51; Tur, 23; Zuhruf, 71; Vakıa, 18-19; Dehr, 5-6, 15-19; Nebe, 34; Mutaffifin, 25-28.

[16]- Sad ,51; Tur, 22; Rahman, 52, 68; Vakıa, 20-21; Mürselat, 42; Nebe, 32.

[17]- Bakara, 25; Âl-i İmrân, 15; Nisâ, 57; Saffat, 48-49; Sad, 52; Zuhruf, 70; Duhan, 54; Tur, 20; Rahman, 56, 70-74; Vakıa, 22-23,34-37; Nebe, 33.

[18]- Âl-i İmrân/15; Tevbe/21, 72; Hadid/20; Mâide/119; Mücadele/29; Beyyine/8

[19]- Secde, 17.

[20]- Bakara, 25-82; Âl-i İmrân, 107, 36, 198; Nisâ, 13, 57, 122; Mâide, 85, 119; A'râf, 42; Tevbe, 22, 72, 89, 100; Yunus, 26; Hud, 23, 108; İbrahim, 23; Hicr, 48; Kehf, 3,108; Taha, 76; Enbiyâ, 102; Müminun, 11; Furkan, 16, 76; Ankebut, 58; Lokman, 9; Zümer, 73; Zuhruf, 71; Ahkaf, 14; Kaf, 34; Fetih, 5; Hadid, 12; Mücadele, 22; Teğabun, 9; Talak, 11; Beyyine, 8.

[21]- Duhan, 56; Fussilet, 8; İnşikak, 25; Tin, 6).


Cehennem


Cehennem, kalplerinde zerrece iman nuru bulunmayan kâfirlerle münafıkların mekânıdır,[1] o kadar büyüktür ki, bütün kötüler oraya konulduğu hâlde "yine yok mu?" der,[2] baştan başa ateş, baştan başa azaptır.

Dört bir yanı çılgın alevler sarmıştır, canhıraş feryatlar ve öfke dolu çığlıkları, duydukları azabı artırır,[3] suratlar asılmış, fevkalade rahatsız, kararmış, çirkin ve buruşuktur,[4] hatta cehennem meleklerinin bile yüzünde merhamet, acıma ve yumuşaklıktan eser bulunmamaktadır.[5]

Cehennem ehli demir prangalarla zincirlere vurulmuşlardır,[6] ateş baştan başa bütün varlıklarını sarmıştır[7] ve bizzat kendileri bu ateşin yakıtıdırlar,[8] cehennemde buranın ehlinin dayanılmaz feryatları, çığlıkları ve iniltileriyle, cehennem bekçilerinin naralarından başka ses duyulmaz,[9] kötülerin tepelerinden, içlerini yakıp kavuran kaynar sular boca edilir,[10] susuzluktan kavrulup da su istediklerinde, verilen kirli ve irinli kaynar suyu hasretle içerler,[11] yiyecekleri, ateşten biten ve yedikçe içlerini yakıp kavuran "zakkum" ağacıdır,[12] giysileri onlara azap veren yapışkan bir siyah maddedir,[13] kendilerinden uzak durmasını arzuladıkları günahkâr cinler ve şeytanlarla bir aradadırlar,[14] birbirlerinden nefret eder, birbirlerine sürekli lânetler yağdırırlar.[15]

Yüce Allah'tan özür dileyip pişmanlıklarını ifade etmek istediklerinde "sus!", "git oradan!" şeklindeki emirlerle susturulurlar,[16] bunun üzerine cehennem bekçilerine yalvarıp "Bari siz Yüce Rabbimizden bizim azabımızı biraz hafifletmesini isteyin…" dedikleri zaman da şu cevabı alırlar: "Yüce Allah size peygamberlerini gönderip hüccetini ve delillerini tam olarak sunmadı mı?!"[17]

Onlardan da umudu kesince tekrar ölme isteğinde bulunurlar, ama bu taleplerine de "Siz ebediyen cehennemde kalacaksınız, buradan çıkış yoktur!" cevabı verilir[18] ve dört bir taraftan üzerlerine ölüm yağdığı hâlde bir türlü ölmezler,[19] derileri yanıp soyuldukça yerine yenisi çıkar ve çektikleri azap hiç kesilmez.[20]

Cennet ehlinden, kendilerine birazcık su ve yiyecek vermelerini isterlerse de "Yüce Rabbimiz cennet nimetlerini size haram kılmıştır!" cevabıyla karşılaşırlar.[21] Cennet ehli onlara "Sizin böyle bedbaht olup cehenneme düşmenize ne sebep oldu?" diye sorarlar, onlar "Biz namaz kılmaz, Allah'a ibadet etmezdik!" der ve şöyle eklerler: "Muhtaçlarla yoksullara yardım etmez, hep kötülerle birlikte olur ve kıyamet gününü yalanlardık!"[22]

Sonra, birbirleriyle çekişip kavga etmeye başlarlar;[23] saptırılanlar, kendilerini doğru yoldan saptıranlara "Bizi saptıran siz oldunuz!" diye çıkışırlar, onlar da "siz kendi arzunuzla ve isteyerek bize katıldınız!" derler.[24] Astlar üstlerine "Bizi bu hâllere sizler düşürdünüz!" der, onlar da "Biz sizi zorla mı doğru yoldan ayırdık?" diye cevap verirler.[25]

Sonunda, şeytana dönüp "Bizim yoldan çıkmamıza asıl neden olan sensin!" derler, şeytan "Allah Teala size doğru ve hak bir vaatte bulundu, kabul etmediniz; ama benim yalan vaatlerimi kabulleniverdiniz! O hâlde beni değil, kendinizi kınayın, bugün hiçbirimiz diğerinin yardımına koşamaz!",[26] böylece itaatsizlik ve küfürlerinin cezasına katlanmaktan başka çareleri olmadığını görür ve ebediyen azapta kalırlar.[27]



Yüklə 1,3 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   65   66   67   68   69   70   71   72   ...   80




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin