BiSMÎllahîrrahmanirrahiM 4 BİRİNCİ mesele 5



Yüklə 1,08 Mb.
səhifə26/37
tarix09.01.2019
ölçüsü1,08 Mb.
#94130
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   37
    Bu səhifədəki naviqasiya:
  • FASIL

ONALTINCI MESELE




HAYATTA OLANLARIN YAPTIKLARI AMELLER, ÖLÜLERİN RUHLARINA FAYDALI OLURMU, OLMAZ MI?

Dünyadakilerin amelleri, ölülerin ruhlarına iki sebepten dolayı faydalı olur. Bu hususta ehli sünnet fakîhleri, hadisçiler ve tefsirciler icmâ etmişler­dir.

Birincisi, ölünün, hayatta bıraktığı bir sebep.

İkincisi ise, müslümanlarm ölüye dua ve istiğfar etmeleri; onun adına her ne kadar infak sevabının ölüye ulaşıp ulaşmayacağı tartışmalı da olsa, sadaka verip hac yapmalarıdır. Cumhur-u ulemâya göre, bizzat yapılan amelin sevabı ulaşırken bazı hanefîlere göre infâk sevabı ulaşır.

Dinî ibadetlerden oruç, namaz, Kur'ân okumak, zikir gibi ibadetlerin ölüye ulaşacağı tartışmalıdır. Ahmed b. Hanbel ve çoğu Selefin görüşü, bun­ların ulaşmasıdır. Hanefîlerden de bu görüşte olanlar vardır. Ahmed b. Han­bel yapılan ibadetlerin ölüye ulaşacağı ile ilgili olarak Muhammed b. Yahya el-Kehhâl'dan şunu nakleder: "Ebû Abdullah'a denildi ki: "Bir kimse, na­maz, sadaka gibi hayırlı bir ibadet yapıp, sevabının yansım annesine, yahut babasına gönderebilir mi? Ebû Abdulah da bir rivayette: "Böyle olacağını umarım" der. Diğer bir rivayette ise: "Sadaka gibi hayırlı ameller ölüye ula­şır" dedikten sonra, üç defa Ayet'el-Kürsi'yi, üç defa da İhlas sûresini okumuş ve: "Allahım, kabirde yatanlara bunu fazlınla ver" demiştir. Maliki ve Safîlerin meşhur görüşü, bunların ölüye ulaşmamasıdır.

Kelamcı bir kısım bid'atçılara göre dua vb. amellerden hiçbirisi ölüye ulaşmaz.

Ölünün, hayatında sebep olduğu birşeyden faydalanmasının delili, Müslim'in es-Sahih'inde Ebû Hureyre'den rivayet ettiği hadistir. Rasûlul-lah şöyle buyuruyor: "İnsan ölünce üç şey dışında ameli kesilir: Bunlar cari sadaka, faydalı ilim ve kendisine dua eden evlattır." 488 Bu üç amelin istisna edilmesi bunların o kişiye ait olduğun gösterir. Çünkü sözkonusu amellerin işlenmesi o adam sayesinde gerçekleşmiştir.

İbni Mâce'nin es-Sünen'inde, Ebû Hureyre'den rivayet ettiği hadiste de Rasûlullah: "Mü'min kişi öldükten sonra şu amelleri, haseneleri defterine yazılır. Başkalarına öğrettiği, yaydığı ilim, arkasından bıraktığı sâlih evlat, miras bıraktığı Mushaf, yaptığı mescid, yolda kalmışlara yaptığı han, akıttı-

ğı nehir ve hayatında sıhhatli iken malından verdiği sadaka ölümünden son­ra bunlar ona ulaşır." 489

Sahîhu'l-Müslim'de Cerîr b. Abdullah'tan gelen şu hadis: Rasûlullah buyuruyor ki: "Kim İslâm'da güzel bir çığır açarsa, açtığı çığırın sevabı ya­nında kendisinden sonra o çığırdan gidenlerin aldığı sevaptan da eksiksiz olarak alır. Kim de İslâm'da kötü bir çığır açarsa, açtığı çığırın günahı yanın­da o çığırdan gidenlerin aldığı günahlardanda eksiksiz olarak alır." 490

Bu manadaki hadis, Rasûlullah'tan birçok şekilde sahih ve hasen olarak rivayet edilmiştir.

Müsned'de de Huzeyfe'den şu hadis rivayet edilir: Rasûlullah hayattay­ken bir adam dilencilik yapıyordu. Fakat kimse ona birşey vermedi. Biri bir şey verince diğerleri de verdi. Bunun üzerine Rasûlullah: "Kim iyi bir çığır açıp o çığırdan giderse, açtığı çığırın sevabı yanında o çığırdan gidenlerin al­dıkları sevapları azalmaksızm bir o kadar daha sevap alır. Kim de kötü bir çı­ğır açarsa, açtığı çığırın günahı yanında o çığırdan gidenlerin günahları azal­maksızm bir o kadar daha günah alır" 491buyurmuştur.

Rasûlullah'ın: "Bir canı haksız yere öldürme. Aksi takdirde akıtılan ka­nın günahı Hz. Adem'in ilk oğluna da gider" sözü de bu nıanadadır. 492 Çünkü ilk öldürme çığırını açan Hz. Adem'in ilk oğludur. Azapta, cezada bu iş böyle olunca; sevapta, fazilette evveliyetle oluyor demektir. 493

FASIL


Ölünün, başkalarının sebep olduğu sevapları almasına Kur'ân, sünnet, icmâ ve sert kaideler delildir,

Kur'ân'dan delil, şu âyettir: "Onlardan sonra gelenler derler ki: "Rabbi-miz bizi ve bizden önce inanan kardeşlerimizi bağışla."494 Bu âyeti celîlede Yü­ce Allah, sonrakileri kendilerinden önceki inananlara istiğfarlarından dola­yı övmektedir. Demek ki hayatta olanların istiğfarları ölülere fayda veriyor.

Şöyle de denebilir: Önce inananların sonrakilere iman yolunu açtıkları için sonrakilerin istiğfarları faydalı oluyor. İman konusunda sonrakiler, ön­cekilere uyunca da, Öncekiler sonrakilerin imanlarının oluşmasında çığır açanlar olmuş oluyorlar. Fakat ulemâ, cenaze namazında yapılan duadan, ölünün faydalanacağı konusunda icma etmişlerdir.

es-Sünen'de Ebû Hureyre'den gelen bir hadiste, Rasûlullah şöyle bu­yurmuştur: "Ölünün cenaze namazını kıldığınızda, ihlasla ona dua edin." 495

Sahîhü'l-Müslim'de Avf b. Mâlik'ten gelen bir hadiste, Avf der ki: Rasûlullah'm cenaze namazım kılarken şu duayı okuduğunu öğrendim: "Ey Allah'ım, ona mağfiret et, rahmet et, afiyet vererek onu bağışla. İneceği yeri güzel kıl, gireceği yeri de geniş yap. Onu kar suyuyla, soğuk suyla yıkayarak beyaz elbisedeki pisliği temizlediğin gibi onu ela hatalardan temizle. Yur­dundan daha hayırlı bir yurt, ehlinden daha hayırlı bir ehil, eşinden daha hayırlı bir eş vererek onu cennete sok ve kabir azabıyla, cehennem azabın­dan onu koru." 496 Sünen'de Vâile b. Eska'dan nakledilir: "Rasûlullah'ın, mü'minlerden birinin cenaze namazını kılarken şöyle dediğini duydum: "Ey Allah'ım, falancanın oğlu fülanca, senin zimmetinde sana yaklaşmaktadır. Onu, kabrin fitnesinden, cehennemin azabından koru. Sen, vefa ve hak eh-lindensin. Onu bağışla ve ona merhamet et. Şüphesiz Sen bağışlayan ve mer­hamet edensin." 497

Cenaze namazını kılmak ve gömüldükten sonra da ona dua etmekle ilgili birçok hadisi şerifler gelmiştir.

es-Sünen'de Osman b. Affân'dan nakledilir: Rasûlullah, ölüyü mezara koyduktan sonra durur ve: "Kardeşiniz için mağfiret dileyin. Onun hak sözde kabit kılmasını isteyin. Çünkü şimdi o sorgulanmaktadır" 498 derdi.

Kabir ehlini ziyaret esnasında onlara yapılan duâ da böyledir. Sahihü'l-Müslim'de Beride b. Hasîb'den şöyle nakledilir: Rasûlullah, insanlara ka­birleri ziyaret ettiklerinde şöyle dua etmelerini öğretmiştir: "Ey mü'minler, ve nıüslümanlar yurdunun sakinleri! Allah'ın selamı üzerine olsun. İnşallah biz de size katılacağız. Size de bize de Allah'tan afiyet dileriz." 499

Sahihü'l-Müslim'de de Hz. Âişe'den nakledilir: Hz. Âişe der ki: "Rasû-lullah'a kabir ehlini ziyaret ettiğinde onlara nasıl istiğfar edersin?" diye sor­dum. Rasûlullah dedi ki: "Ey mü'minler ve müslümanlar diyarının sakinleri, Allah'ın selâmı üzerinize olsun. Allah bizden önce gidenlere de bizden sonra gidenlere de merhamet etsin. İnşaallah biz de size kavuşacağız" de. 500

Yine es-Sahîh'te rivayet edildiğine göre, aynı gecenin sonuna doğru Rasûlullah el-Bakî mezarlığına varır ve: "Ey mü'minler diyarının sakinleri, Allah'ın selamı üzerinize olsun. Va'dolunan şey size yarın gelecektir. İnşaal­lah bizde size katılacağız. Ey Allah'ım, Bâkî'ül-Garkıd (ağaçlı geniş Bakî me­zarlığı) ehlini mağfiret et" 501 der.

Rasûlullah'ın bilfiil Ölülere duâ etmesi ve mü'minlere öğütlemesi sahabe ve tabiinden başlayarak müslümanlarm çağlar boyu ölülere yaptıkları dua­lar inkâr edilemeyecek kadar çoktur. Hadiste geldiği üzere, yapılan dualar mü'min kulun cennetteki derecesini artırır. Cennette derecesinin arttığını gören kişi: "Derecem niye bu kadar yükseldi?" diye sorar. Ona denir ki: "Ar­kandan bıraktığın çocuğunun sana yaptığı dua sayesinde derecen yükseldi." 502




Yüklə 1,08 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   22   23   24   25   26   27   28   29   ...   37




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin