Son dönemlerde gerçekleştirilen spor organizasyonlarının hazırlık sürecine ne gibi katkısı olacak?
Londra 2012 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları sırasında yapılan Gözlemci Programı ve sonrasında Rio’da düzenlenen Bilgilendirme Seminerleri, adaylık ekibimiz için tartışmasız bulunmaz bir fırsattı. Bu sayede İstanbul’un tamamında üst seviyelerde sunulacak bir hizmet konsepti geliştirme yolunda önemli adımlar attık. 7 Ocak’ta Lozan’da bulunan Uluslararası Olimpiyat Komitesi’ne (IOC) adaylık dosyamızı sunarak önemli bir kilometre taşını daha geride bıraktık ve bir sonraki adıma odaklandık. Mart ayında IOC Değerlendirme Komisyonu’nun İstanbul’a yapacağı ziyaret. Burada karşılaşacağımız asıl güçlük, yalnızca dört gün içerisinde bu olağanüstü şehri hak ettiği biçimde tanıtabilmek olacak.
Türkiye’nin diğer adaylık süreçlerini karşılaştırdığınız zaman ne gibi farklılıklar yaşanıyor?
2020 Yaz Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nı İstanbul’a kazandırmak için canla başla çalışıyoruz. Bakanlık, TMOK, adaylık komitesi, sponsorlar ve diğer paydaşlarla birlikte büyük bir aileyiz. Daha önceki deneyimlerimizden farklı olarak bu defa, olimpiyat adaylığını milli bir seferberlik olarak değerlendiriyoruz. Başta, ilk imza sahibi Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere herkesin İstanbul için tüm imkanlarını seferber ettiğini görüyoruz. İstanbul’u bir olimpiyat kenti yapmak, olimpizm ruhunu, felsefesini ve değerlerini, başta Türkiye olmak üzere tüm bölgeye yaymak için ne gerekiyorsa yapacağız.
Dostları ilə paylaş: |