b-Savcıhk ifadesinde Şüpheli MUZAFFER ŞENOCAK;
Emniyette ayrıntılı ifade verdiğini ve her şeyi anlattığını, AYDIN YÜKSEK ' i tanıdığını, diğer şahısları tanımadığım,
Bursa'daki evinde ele geçirilen dinamit lokumu ve fitili 12 Kasım depreminde kurtarma çalışmalan sırasında bulduğunu, o günden beri de evinde bulunduğunu, Jammer cihazının telefon görüşmelerini engellemek için satışına aracılık ettiği bir cihaz olduğunu, kendisinde yakalananın demo olduğunu,
MURAT KARABURUN ile Afrika' da beraber olduklannı, şu anda nerede olduğunu bilmediğini, hiç bir yerde Apo' yu getiren ekipte olduğunu, özel kuvvetlerden olduğunu söylemediğini ve bu şeklinde bir görüşme yapmadığını, kesinlikle kendisini dolandırmadığını, Afrika'ya iş için gittiğini, 3 senedir orada olduğunu, Afrika' dan zaman zaman geliş gidiş yaptığını, inşaat, medikal malzemelerini karşılıklı götürme işini yaptıklanm, SANA JALLOW un Afrika' daki ortağı olduğunu, Afrika' da iş için görüşmeler yaptıklarını, ancak bu konuda kimseyi dolandırmadığını, AYDIN YÜKSEK' in kendisinin gelip kendileriyle ortak olmak istediğini, Aydın YÜKSEK' in iki tane uçak bileti aldığını, 1000 $ ve 1000 EURO olarak bir bedel ödediğini, bunun dışında her hangi bir para vermediğini, kendisi Afrika' da iken ailesinden 250.000 $ para istediğini öğrendiğini,
AYDIN' ın üzerinde ele geçirilen CD' deki bilgileri tam olarak bilmediğini, ancak o resimlerdeki şahsın kendisi olduğunu, Muzo dosyalar klasöründeki ismin de kendisine ait olduğunu, MUZAFFER ŞENOCAK' m kendisi olduğunu,
Üzerinde çıkan A4 kağıdında yazılmış Marjinal grup yazılı kağıdın arkasındaki isimlerin de bir dönem Ankara' da Odak güvenlik şirketinde çalıştığı esnada tanıdığı kişiler olduğunu, yapılan iş programının dökümü olduğunu,
ŞAMİL Binbaşı' nm özel kuvvetlerden aynlmış biri olduğunu, onlann yanından aynldığinda kendisine özel kuvvetlere ait plaket verdiğini,
Afrika' ya gitmeden önce veya gittiği dönemlerde AYDIN YÜKSEK' in evinde 1 ay kadar kaldığını, orada bir kısım kıyafetlerini bıraktığını, bu arada ŞAMİL binbaşının bilgisayarlannı tamir ederken bazı dosyalan ve kendisine ait dosyalan şirketin bilgisayanndan aktardığım, bu aktardığı dosyalann içinde kendisine ait olan iş dosyalan olan üre, demir, hurda, inşaat vb. dosyalann bulunduğunu, Genel Kurmay' a ilişkin gizli bilgilerin bulunduğu CD.' deki dosyalardan ikisinin kendisine ait olduğunu, diğer dosyalan AYDIN' ın oluşturma ihtimalinin muhtemel olduğunu, çünkü CD' nin oluşturulduğu tarihte kendisinin Afrika' da olduğunu, Ocak 2007 'de Afrika' dan geldiğim, CD' nin oluşturulma tarihinin 28.12.2006 tarihli olduğunu emniyette öğrendiğini, ancak Ankara' dan aynlırken askeriyeden emekli olan ŞAMİL binbaşı ve ORHAN isimli şahıslann CD' lerinden de kanşmış olabileceğini düşündüğünü, CD' lerin içeriğini burada öğrendiğini, şirkete- ait bilgisayara herkesin iş
dosyalarını yazdığını, virüs girince kendisinin dosyaların tamamını kopyaladığını, ancak içeriğine bakmadığı için bu dosyaların olup olmadığım bilmediğini, sadece kendisine ait dosyalan bildiğini,
Evinde bulunan saniyeli fitil ve dinamit lokum parçasını depremde bulduğunu, Evinde bulunan boş kovanın içindeki notta ne yazdığını bilmediğini, Afrika' da iken eşine ve birlikte olduğu kız arkadaşına yazdığı mektuplardan kendisinin değişik işler ve özel işler yaptığını abartmak için anlattığını, onlann kendisine bağımlı kalmalarını sağlamak için o mektuplan yazdığını, yoksa özel ve gayri resmi işlere girmediğini beyan etmiştir.
c-Elde edilen deliler;
, Şüphelinin Bursa Osmangazi Hacıilyas Mahallesi Uluyol Tan Sokak Güzeller Iş Merkezi Kat:3/23 adresinde Bursa Emniyet Müdürlüğü görevlilerince yapılan aramada;
(A)- (1) adet san koli bandına sanlı vaziyette içerisinde,
(1) adet "GOLDEN 14 KARAT MADE İN GERMANY"
(1) adet "GOLDEN 21.6 KARAT MADE İN GERMANY"
(1) adet "GOLDEN 18 KARAT MADEİN GERMANY" ibareleri yazılı küçük
tüplerde sıvı madde olduğu (bir tanesinin yanında siyah taşa benzeyen madde)
(B)- (1) adet kısa Marlboro sigara paketinin içerisinde "SC 11 PACKAGE
JAMMER" ibaresi yazılı elektronik cihaz,
(1) adet üzerinde ORA ibaresi bulunan siyah renkli deri el çantasının
içerisinde;
(2) adet PHİLİPS marka 1,5 voltluk AA ebadında kalem pil,
(C)- (1) adet küçük poşetin içerisinde 1 adet 13 cm civannda fitil,
(1) adet san koli bandına sanlı üzerinde mavi renkli yazılarla mak Nobel kimya sanayi kara/turkey ulite ibaresi yazılı kesik poşet içerisinde gri renkli yaklaşık 40-50 gram civannda madde, elde edilildiği,
Elde edilen malzemelerle alakalı olarak Bomba İmha ve İnceleme Şube Müdürlüğünün 17.12.2007 tarih ve (921-1115) sayılı yazısı İnceleme Raporunda;
"patlayıcı ve yakıcı maddelerden olduğu İncelemesi ve açıklaması yapılan bulgu ve delillerin belli bir düzenek içerisinde bir araya getirilerek el yapısı bir bomba yapılabileceği, ateşleme sisteminin fitil ateşlemeli el yapımı bomba yapılabileceği, Söz konusu materyallerin belli bir düzenek içerisinde hazırlanıp kullanıldığında canlılar üzerinde öldürücü, yaralayıcı cansızlar üzerinde ise yakıcı, yıkıcı, tahrip edici özelliğe sahip olduğundan TCK'nun 174.maddeleri kapsamında mütalaa edileceği kanaatindeyiz" şeklinde belirtildiği aynca, bu tür patlayıcı maddelerin adli emanet ve benzeri depolarda bulundurulması ve saklanması sakıncalı olduğundan imha edilmeleri gerekmektedir. Denildiğinden alman mahkeme kararlanna istinaden 27 .12.2007 tarihinde Fikret EMEKten elde edilen patlayıcalarla birlikte imha edildiği.
d-Hukuki durumunun Değerlendirilmesi
Şüpheli Muzaffer ŞENOCAK'da ele geçirilen belgelere bakıldığında şüphelinin kendisini Özel Kuvvetler elemanı olarak göstermeye çalıştığı, şüpheli de birçok nüfus cüzdanı, pasaport sureti ve çeşitli belgelerin bulunduğu, yine şüphelide birçok tapu fotokopisinin olduğu, şüphelide bulunan Özel Kuvvetlere ait plaketi, kişilerle olan özel ilişkilerinde kullandığı, bazı kişilere ait güvenlik araştırma bilgilerinin bulunduğu, şüphelinin sahte kimlik belgeleri hazırladığı, şüphelinin Fikret EMEK ile irtibatı kuran şahıs olduğu, şüpheli Fikret EMEK'in şirketinde bir süre çalıştığı ve Odak Güvenlik Şirketinin kuruluşunda ortak olduğu. Musa YARGIN isimli şahsın nüfus cüzdanı -ve^ şahıs hakkında "biyografi" başlıklı ve "son derece tehlikelidir" şeklinde biten yazı ve GBT bilgilerinin bulunduğu, kız
arkadaşı Ayşe ELVEREN'i Ayşe ŞENOCAK olarak gösteren kimlik yapıp bilgisayarında bulunduğu ve ifadelerinde askeri gizli bilgilerin bulunduğu 16 numaralı CD'yi Odak Güvenlik Şirketinde çalıştığı sırada masanın üstündeki CD Terden karışmış olduğunu beyan etmiş ise de; şüpheli Aydın YÜKSEK'in evinde kaldığı sürede muhtemelen bu CDTeri Aydın YÜKSEK'e verdiği, Aydın YÜKSEK'in de CD'leri şüpheli Mete YALAZANGİL vasıtası ile ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'e götürdüğü, şüphelinin örgütün silahlı kanadını temsil eden ve bir çok silah ve mühimmatı evinde gizleyen şüpheli Fikret EMEK ile ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN arasında irtibatı Mete YALAZANGİL ile sağladığı,
Şüpheli Muzaffer ŞENOCAK'm ERGENEKON terör örgütünün üyesi olduğu, kendisini derin devlet ve özel kuvvetler komutanlığında görevli olarak tanıttığı, ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN hem yurt içi hem de yurt dışı faaliyetlerinin bulunduğu, şüpheli yurt dışı faaliyetleri çerçevesinde çeşitli girişimlerde bulunduğu, beyanına göre yurtdışında paralı askerlik yapmak için çeşitli sahte belgeler yapmaya çalıştığı, devlete ait gizli bilgi ve belgeleri şüpheli Fikret EMEKten alıp amacı amacı dışında kullanarak Aydın YÜKSEK vasıtası ile ZAFER (Kod) Muzaffer TEKİN'e örgüt hiyerarşisi içerisinde devrettiği, Zafer (Kod) Muzaffer TEKİN ve bağlı grupların CD içindeki bilgileri özellikle Süleymaniye'deki Çuval Hadisesini sürekli olarak kullanıp dezenformasyon amaçlı olarak kullandıkları, ayrıca patlayıcı madde bulundurduğu anlaşıldığından,
Şüpheli Muzaffer ŞENOCAK'm üzerine atılı eylemleri nedeniyle, TCK'nun 314/2, 174/1-2 ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunun 4-5, TCK'nun 314/3 ve 220/4. maddeleri yollaması ile TCK'nun 326/1, 327. maddeleri uyarınca cezalandırılması talep edilmiştir.
21-ŞÜPHELİ FİKRET EMEK:
a-Emniyet ifadesinde,
"1963 yılında Emirdağ ilçesinde doğduğunu, ilk orta ve lise tahsilini Emirdağ ilçesinde yaptığını, 1980 yılında Kara Harp Okuluna girdiğini, 1985 yılında teğmen rütbesi ile görev yaptığını, 1985-1986 yılında Tuzla piyade okulunda görev yaptığını, 1986-1989 yılında Edirne Keşan'da 1989-1991 Kıbrıs Güngör Komando Taburu 1991-1993 Urfa Siverek -Midyat Komando Alayında, 1993-1994 Özel Kuvvetler Komutanlığı 2Alay Tim Komutanı, 1994-1995 Özel Kuvvetler 3.Alay Tabur Komutanlığı Vekilliği 1995 yılında Kuzey Irak Dönüşü Cudi dağında Nisan ayında çatışmada göğsümden aldığı merminin parçalanması sonucu iç organlarının hasar gördüğünü, yaralanması sonucu akciğer, mide mide altı ağort karaciğer böbrek üstü bezleri pankreas ağır hasar gördüğünü, 1,5 yıla yakın hastanede yattığını, bu sırada çeşitli ameliyatlar geçirdiğini, pankreasının kalınbağırsağının direk bağlı olarak hayatını sürdürdüğünü, hastaneden çıktıktan sonra nekahet devresi hitamı gazi olarak emekli olabileceği halde vatanına hizmet için görevine devam etmeyi düşündüğünü, bunun üzerine 1996-1999 Muğla seferberlik tetkik kurulu bölge başkanlığında çalıştığını, 1999-2001 Kars Seferberlik Tetkik Kurulu Başkanlığında çalıştığını, 2001-2004 Genel Kurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı Muharebe Arama Kurtarma (MAK) Alay Komutanlığı İstihbarat ve İKK Şube Müdürü olarak Binbaşı rütbesinde görev yaptığını, 24 Ağustos 2004 tarihinde vazife malulü gazi statüsünde ordudan emekli olduğunu, emekli olması nedeniyle yaralanmasından dolayı vücudunda meydana gelen fiziksel eksikliklerin kendisini tam komutan olarak görememe psikolojisinde olması olduğunu, çünkü güney doğuda çalıştığı müddetçe sayısını hatırlayamadığı kadar PKK Terör Örgütü ile yüz yüze çatışmalarda bulunduğunu, onlarca şehit verdiğini, bu fiziksel eksikliğini kendisinde gördüğü için daha fazla göreve devam etme gücünü kendinde bulamadığını, bu dönem içersinde üstün cesaret ve feragat şerit rozetleri, üstün harekat şerit rozetleri ve sayısız takdir ve ödüller
kazandığını, Muğla 'da görev yaptığı dönemde tanıştığı Betül YILDIZ ile 2004 Eylül ayında evlendiğini, emeklilikten sonra Ankara iline yerleştiğini, ODAK inşaat Güvenlik ve Sinerji (Gıda ürünleri üzerine) Ltd.Şti. emekli meslektaşları ile birlikte şirketler kurduğunu, fakat ticari hayatta herhangi bir başarı elde edemediği için şirketlerin ikisini devrettiğini, bir tanesini kapattığını, 2007yılı başlarından beri herhangi bir işle uğraşmadığını, geçimini gazi aylığı ile sağladığını,
1992-1995 yılları arasında, yukarıda bahsettiği gibi ülkenin güney doğu bölgesinde ve Kuzey Irak'ta PKK terör örgütü ile mücadele yaptığı dönemde birçok terörist grupla karşı karşıya geldiklerini, kendisine bahsedilen patlayıcı ve silahları da Kuzey Irak'ta bulunduğu görevlerde teröristlere ait sığınak ve kamplarda ve ölen teröristlerin üzerinden çıkan mühimmat ve silahlar olduğunu, MKE yapımı olan mühimmatlarda yine teröristlerin karakol baskınlarında bir şekilde elde ettiği mühimmatlar olduğunu, Sustalı ve muştada teröristlerin üzerlerinden ve sığınaklarından elde ettiği malzemeler olduğunu, diğer çakı bıçak şeklindeki söylenenlerin piyasadan normal satın aldığı malzemeler olduğunu, Kuzey ırakta teröristlerden elde ettikleri mühimmatların çoğu sığınakların ve teröristlere ait mevzilerin imha edilmesinde kullanıldığını, yanında getirdiği bu malzemeleri yaptığı terörle mücadeleden dolayı biraz hatıra birazda oradaki teröristle mücadele duygusunun verdiği heyecandan dolayı çeşitli zamanlarda parça parça getirdiği malzemeler olduğunu, saydığı malzemelerden susturucu tabanca profesyonel bir yapım olmamakla birlikte el yapımı basit bir susturucu olduğunu, bunu 2002 yılı içersinde Kuzey Irak'ta görevde bulunduğu esnada aldığı bir silah olduğunu, susturucusu da ciddi bir şekilde çalışmadığını, o dönemde deneme yaptığında da normal şiddetli ses çıkardığını, bu malzemeleri dediği gibi o bölgedeki görevin heyecanına yenik düşüp parça parça getirdiği malzemelerden ibaret olduğunu, bu malzemeleri getirmenin nedenlerinden birisi de orduda çalışmasından dolayı aşırı güven duygusu olduğun, bu görev sürecinde adeta kurulu yay gibi olduğunu, etrafındaki herkesten şüphe duyar ve takip ediliyor endişesine kapıldığını, bu saydığı etkenlerin hepside şu an kendisine mantıksız gelen bu malzemeleri biriktirmesine sebep olduğunu, bu malzemeleri kesinlikle hiçbir yerde kullanmadığını, kesinlikle kimseye göstermediğini, yaşlı annesinin zaten kendisine ait eşyaları ne olduğunu ne bilir nede sorduğunu, hatta yaralanma olayından sonra ki süreçte bile bu malzemeleri nelerden ibaret olduğunu unuttuğunu,
Tabanca ordudan aldığı ruhsatı kendi üzerine olan silahlar olduğunu, boş kovanları biriktirmesinin sebebinin de askeriyeden bunları tekrar doldurtup alabilme imkanlarının olduğundan dolayı olduğunu, diğer dolu olan mermileri de ruhsatlı silahına ait mermiler olduğunu, bahsetmiş olduğu uçak savar Mİ 6 ve diğer mermileri güney doğu bölgesinden hatıra olarak vitrine koymak amacı ile bulundurduğun, birer ikişer mermi olduğunu, Yavuz 16 şarjörü yine ruhsatlı olan ordudan aldığı tabancasının şarjörü olduğunu, Ayrıca 200 adet fişek de ruhsatlı tabancasına ait olduğunu,
Yukarıda söylenen isimlerden Muzaffer TEKİN 'i medyada çıkan çeşitli haberlerden dolayı tanıdığını, çünkü kendisi bir dönem ordu mensubu olduğu için bu adamın ilgisini çektiğini, Muzaffer ŞENOCAK 'ın ise emekli olmaya karar verdiği yakın bir dönemde sevdiği değer verdiği MAK Alay Komutanı Levent GÖKTAŞ vasıtası ile 2004 yılı başlarında tanıdığını, fakat Levent GÖKTAŞ 'ta şu anda ismini bilmediği başka bir şahsın referansı ile kendisini tanıştırdığını, çünkü kendisinin o dönem emekli olacağını bildiği için "bu uyanık bir çocuk inşaat işlerinden anlıyor ağabeylerinin Bursa'da inşaat işleriyle uğraştığını" söylediğini, kendisine faydalı olabileceğinden dolayı bir dönem denemesini ve duruma göre hareket etmesini söylediğini, kendisinin de o dönemde şirket kurma çalışmalarının sürdüğünü, çeşitli ayak işlerinde bu çocukla birlikte hareket ettiklerini, bu çocuğu şirketin gündelik ayak işlerinde kullandığını, kendisinin bekar olması hasebiyle birkaç kez askeri lojmanlarda evine davet ettiğini, misafir ettiğini, bununla beraberliklerjgımv^ççşitli fasılalarla beş altı ay sürdüğünü, fakat bu beş altı ay sürecinde birlikteliklerinin 10-15 kereyi geçmediğini,
Muzaffer ŞENOCAK'm "Bursa'ya gidiyorum" diyerek ara sıra ortadan kaybolduğunu, uçuk ticari fikirleri ile yanına gediğini, bu uçuk fikirlerinden dolayı bu şahsa karşı güveninin sarsıldığını, hatta bu dönemde bir keresinde Gambia projesi ile geldiğini, Gambia Devlet Başkanının akrabalarından bir ikisinin tanıdığını, bu ülke ile çok çeşitli ticaret yapılabileceğini kendisinin bu devlet başkanının akrabalarından birisinin Türkiye 'de okuduğu dönemde tanışan bir şahsın aracılığı ile Gambia'ya davet edildiğini söylediğini, ayrıca kendisini Radyestezi yani biyo enerji türü bir uzmanlığı olduğunu söylediğini, fakat uçuk fikirlerinden dolayı bu şahısla ilişkisini 2004 yılı ortalarında noktaladığını, kendisi Gambia 'ya gittikten sonra bir daha görmediğini,
Yine sorulan isimlerden Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ü devre arkadaşı olması dolayısı ile tanıdığını, 1987 yılında Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK ile birlikte İsparta Eğirdir Komando Okulunda beraber kurs aldığını, dönemde o bir sakatlık geçirdiği için kursu bitiremeden ayrıldığını, o gündür hiç görmediğini, kendisine gösterilen resimlerin şahısların hiçbirini tanımadığını,
Kendisine okunan (LOBİ) doküman ile ilgili medyadan bazı duyumları olduğunu, ancak vatanına milletine sonuna kadar bağlı olan bir insan olarak asla böyle bir şeyi tasvip etmediğini ve ettirmediğini,
Yukarıda daha önce bahsettiği gibi Muzaffer ŞENOCAK ile tanışma döneminin emekliye ayrılma sürecinde olduğunu, ancak daha emekli olmadığını, bu dönemde MAK'ta istihbarat şube müdürü olarak çalıştığını, görevi icabı bu tür belgelerle haşır neşir olduğunu, bu tür bilgilerin kendisine çeşitli kaynaklardan ihbar şeklinde isimsiz disket ortamında yollandığını, kendilerinde bunların teyidi ile ilgili komutanlarının nezdinde çalışmalar yaptıklarını, bu gelen ihbarlardan bazılarının küfürlü tehdit içerikli bilgilerde olabildiğini, bilginin önem derecesine göre sıralı komutanlarla paylaştığını, ciddiyetsiz olanları elediklerini, dediği gibi kendisinin çalıştığı dönemde eve gelip giderken bu disketleri yanında getirip götürdüğünün olduğunu, bunun sebebinin de istihbaratçı olduğu için mesaisinin bir kısmını dışarıda geçirdiğini, saç sakal bırakabildiğini, haftada bir işyerine gittiği durumlarda olduğunu, bu yüzden çalışmalarını yalnız yaşadığından dolayı eve taşıdığı günlerin olduğunu, bu dönem içersinde evine misafir ettiği Muzaffer ŞENOCAK'm büyük bir ihtimalle bu disketlerden birisini kopyalamış veya çalmış olabileceğini, kesinlikle herhangi bir işiyle ilgili bilgi ve veriyi hiç kimseye ve kendisine sorulan ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN 'e de kesinlikle vermediğini, bahsedilen Sanna JALLOJV isimli şahsı tanımadığını, Muzaffer ŞENOCAK'm eski boşandığı eşini düğününe geldiğinden dolayı şahsen tanıdığım, başka herhangi bir yakınını tanımadığını,
Kendisinin Odak Güvenlikteki iş yerine ordu ile ilgili hiçbir done götürmediğini, bırakmadığını, ayrıca Odak Güvenlikte Orhan abi'nin olmadığını, Odak inşaatta Orhan KIRATOGLU isimli emekli binbaşı arkadaşının olduğunu, şimdi düşündüğünde Muzaffer ŞENOCAK'm büyük bir ihtimalle evine misafir ettiği dönemde evinden çalmış olabileceğini, kesinlikle Muzaffer ŞENOCAK'a veya başka birine orduya ait hiçbir belge ve bilgiyi ne gösterdiğini nede verdiğini,
Yukarıda da bahsettiği gibi istihbarat çalışmaları için çok sık dışarıda bulunduğunu, bekar yaşadığı için ve evinin de askeri lojman olmasından dolayı ofis gibi kullandığını, fakat 2004 teki emeklilik kararından sonra evlilik hazırlıkları ve ev taşınmayla birlikte telaşla bu miyadı geçmiş evrakları imha etmesi gerekirken unutmak kusuru yüzünden evinde kaldığını, bunları evinde bulunmasının herhangi bir kastı ve maksadı olmadığını, bunların sadece unutkanlık kusuruyla bırakılmış malzemeler olup ayrıca bunların gizlilik dereceleri de kendiniz tarafından verilen ara sıra numaraları olmayan evrak kayıt defterine işlenmemiş evraklar olduğunu, bunlardan özel kuvvetlere'jzit albüm ise takip etmesi gereken subay astsubayın listesi bir nüshası çıkartılıp komu^m^'tarafıMşp. kendisine verildiğini, her yıl güncellenir bir önceki yılki özelliğini yitirdiğin^, .ifhha edilrk0ffgşrekir yukarıda söylediği
gibi evinde bulunması basit bir ihmalden ibaret olduğunu, yine kendisine gösterilen seksen
dört (84) sayfalık alevi yapılanması ile ilgili dokümanı internet üzerinden açık kaynaklardan
temin edilen bir doküman olduğunu, bu dokümanın istihbarat görevi icabı ilgi duyduğundan
dolayı okumak için çıkarılmış dokümandan ibaret olduğunu, yoksa içerisindeki bilgilerinin
teyidi ile ilgili hiçbir çalışma tarafınca yapılmadığını, kendisine gösterilen elle yazılmış nüfus
kayıt örneğinin ise yine ihbar yoluyla gelmiş basit bir doküman olduğunu, bu dokümanı gale
almayıp hiçbir şekilde çalışma yapmadığını, yine kendisine gösterilen belgenin PKK terör
örgütü, DHKP/C, TİKKO, NAKŞİBENDİ ve benzeri grup ve örgütlere yönelik istihbarı
bilgiler doğrultusunda yapılan bir çalışma olduğunu, tamamen görevli olduğu süre içersinde
yaptığı görevlerden birisi olduğunu, yine kendisine gösterilen dokümanın kendisine bağlı
görevlilerin yapmış olduğu çalışmalarla ilgili raporlar olduğunu, çalışması sırasındaki rutin
görevlerden birisi olduğunu, kendisine gösterilen ek bilgi notu başlıklı dokümanın
içersindekilerin tamamen kendisine verilen görevler doğrultusunda yapılan çalışmalar
olduğunu, bu çalışmayı hangi birim tarafından hazırlandığını şu an hatırlamadığını, ihbar
maksadıyla gönderilmiş herhangi bir bilgi olabileceğini, yine gösterilen PKK terör örgütünün
sektör bazındaki finans kaynakları isimli dokümanın ihbar niteliğinde yollanmış bilgilerin
derlemesi olduğunu, Pazarcılık, sahte fatura gibi bilgileri içeren dokümanda görev kaynaklı
olduğunu, göç Alan Bölgelerde Seçimlerin Değerlendirilmesi Başlıklı Dokümanda yine görev
kaynaklı doküman olduğunu,
-(3) adet, Ahmet DOĞAN (Mustafa Emine oğlu 1963 doğumlu) adına tanzim edilmiş Ankara-Keçiören-Aşağı Eğlence Muhtarlığından verilme üzerinde Fikret EMEK'e ait fotoğraf bulunan İkametgah İlmühaberi,
-(1) adet, Ahmet DOĞAN (Mustafa-Emine oğlu 1963 doğumlu) adına tanzim edilmiş üzerinde Fikret EMEK'in fotoğrafı bulunan Nüfus Hüviyet Cüzdanı Sureti fotokopisi,
-(1) adet, Mehmet ALTINSOY (Durmuş-Raziye oğlu 1967 Dutalan doğumlu) adına tanzim edilmiş üzerinde Fikret EMEK'e ait fotoğraf bulunan nüfus cüzdan fotokopisi, tespit edilmiştir, ahmet doğan ve mehmet altınsoy isimli şahıslan tanıyormusunuz, tanıyorsanız ilişkilerinizi anlatınız, neden kimlik bilgileri başka bir şahsa ait kendi fotoğrafınızın bulunduğu kimlik fotokopisi bulunduruyorsunuz? ne amaçla bu ikametgah sureti ve nüfus cüzdanını sureti ile nufüs cüzdanı bulundurduğu sorulduğunda;
Bu ikametinde bulunmuş dokümanlarda ismi geçen bahse konu şahısları kesinlikle tanımadığını, Bunların Özel Kuvvetlerin Özel eğitiminde ve kurslarında kullanılan eğitim amaçlı yapılan dokümanlar olduğunu, bunların asılları görev hitamı imha edildiğini, bunlarda imha edilmesi gerekirken örnek olarak yanında tuttuğunu, bunları hiçbir maksatla hiçbir yerde kesinlikle kullanmadığını, kimseye ibraz etmediğini,
-(1) adet, Mustafa Levent GÖKTAŞ'a ait Türk Silahlı Kuvvetleri Kimlik kartı fotokopisi
-(1) adet, Mustafa Levent GÖKTAŞ (Kemal-Gülten oğlu 1959 doğumlu) adına tanzim dilmiş nüfus cüzdan fotokopisi,
-(1) adet, Adem KOS (İzzet-Ayşe oğlu 1972 doğumlu) adına tanzim edilmiş nüfus cüzdan fotokopisi olduğu,
-(1) adet, Nurettin DEMİR (Nuri-Nazile oğlu 1964 doğumlu) adına tanzim edilmiş nüfus cüzdan fotokopisi
ladet, Kemal SAVAŞ (Hamdi-Badeser oğlu 1955 doğumlu) adına tanzim edilmiş nüfus cüzdanın ön yüzü fotokopisi 1 adet, Ali Rıza KARAGÖL (Mustafa-Meliha oğlu 1968 doğumlu İsparta ilinde verilme B sınıfı sürücü belgesi) adına tanzim edilmiş sürücü belgesi,(l) adet, Rüstem AŞKIN (Mustafa-Şükran oğlu 1961 doğumlu) adına tanzim edilmiş nüfus cüzdanı tespit edilmiştir, mustafa levent göktaş, "adehi^koj, nurettin demir, ali nza karagöl, rüstem aşkın ve kemal savaş isimli şahısları tanıyormusunuz, tanıyorsanız bu
şahıslyarla olan ilişkilerinizi anlatınız? bu nüfus cüzdan fotokopilerini ne amaçla bulundurduğu ile ilgili,
Mustafa Levent GÖKTAŞ'a ait fotokopilerin kendi komutanı olan Albay Mustafa Levent GÖKTAŞ'a ait olduğunu, kendisinde bulunmasının nedeninin bazen banka ve diğer resmi işleri takip etmeleri açısından kendisinin ona onun kendisine verdiği fotokopiler olduğunu,
Ali Rıza KARAGÜL, Kemal SAVAŞ, Adem KOS, Rüstem AŞKIN ve Nurettin DEMİR'e ait fotokopiler ve sürücü belgesi tam kesin hatırlayamamakla beraber birlikte sığınaklarda elde edilen kimlikler olabileceğin, veya yine eğitim kapsamında düzenlenmiş olabileceğini, şu an itibariyle geçmiş zaman olduğu için kesin net bir şekilde hatırlamadığını,
İlgili mahkeme karan gereği ikametinizde yapılan aramada "devlet yöneticileri için devlet yönetimini kısa dönemde çökertme kılavuzu" isimli kitap elde edilmiştir, bu kitabı ne amaçla bulundurduğu ile ilgili,
Bu kitap piyasada normal satılan bir kitap olduğunu, bunu kendisine emri altında çalışan bir arkadaşının M AK Alayına hediye ettiğini, kendisinin de okumak amacıyla aldığını, ancak kendisinde kaldığını, yine kendisine gösterilen Hükümet Darbe Tekniği isimli kitabı da kütüphaneden almış olabileceğini, ancak şu an nedene aldığını hatırlamadığını, normal satılan bir kitap olduğunu,
-(3) adet, Nüfusa kayıtlı olduğu yer bilgilerinde (Tekirdağ-Hayrabolu-Şalgamlı 047/01-31-010/32) kimlik haneleri boş olan Hayrabolu nüfus müdürlüğünden verilme nüfus cüzdan suretleri, tespit edilmiştir, bu nufüs cüzdanı suretlerini ne amaçla bulundurduğu ile ilgili,
Eğitim maksatlı boş fotokopiler olduğunu, yukarıda da belirttiği gibi eğitimlerde kullanılmak üzere çekilmiş olduğunu,
Ordu mensubu olmaktan her zaman gurur duyduğunu, 1995 yılında PKK terör
örgütü mensupları ile girmiş olduğu çatışma neticesinde ağır yaralandıktan sonra 1.5 yıl
tedavi görmeme ve gazi statüsünde emekli olma hakkına sahip olmasına rağmen devletini ve
milletini çok sevdiğinden 2004 yılına kadar aktif olarak orduda görevine devam ettiğini,
ancak 2004 yılında yaralanmadan kaynaklı olarak fiziki durumunun görev yapmasına artık
müsaade etmemesi sebebi ile istemeyerekte olsa ayrılmak zorunda kaldığını, ifadenin
içerisinde de bahsettiği gibi bu operasyon çerçevesinde yakalanan şahıslar ile hiçbir şekilde
ilişkisinin olmadığını, Eskişehir'de annesinin evinde bulunan silah ve patlayıcıları ise
bulundurmasının bir hata olduğunu kabul ettiğini, son derece pişman olduğunu ifade etmek
istediğini, kaldı ki bu silahlar ve patlayıcılar yaklaşık 14-15 yıldır annesinin evinde durmakta
olduğunu, bu silahları hiçbir şekilde kullanmadığı gibi kendisinde bulunduğuna dair hiçbir
kimseye en ufak bir bilgi dahi vermediğini, Ankara'daki evinde bulunan dokümanlar ise
görevli olduğu dönemde görev gereği bilgisinin olduğu, emekli olduktan sonra ise hiç kimse
ile paylaşmadığı arşiv niteliğinde miadı dolmuş evraklar olduğunu,
Dostları ilə paylaş: |