Şüpheli BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' m bilgisayarlarında Genel Kurmay Başkanlığı ve Türk Silahla Kuvvetlerine ait bilgisayarlardan alındığı anlaşılan bir çoğu gizlilik içeren belge, bilgi ve povver point sunumlarının olduğu, hatta bu bilgilerden bir kısmının da Türkiye' nin dış devletlere karşı yürüttüğü stratejik ve askeri gizli politikalarma ilişkin olduğunun anlaşıldığı,
ŞÜPHELİDE ELE GEÇİRİLEN BELGELERLE ALAKALI OLARAK YAPILAN ARAŞTIRMALARDA:
-
31.03.21999 tarihli Cemaatler ve İslami Akımlar İzleme Birimi hazırlandığı anlaşılan MİT Müsteşarlığı başlıklı 4 sayfalık yazı ile alakalı olarak MİT Müsteşarlığı tarafından verilen 24.08.2007 tarihli cevapta BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' m teşkilat ile bağlantısına ve bahse konu belgelere ilişkin her hangi bir bilgi kaydına rastlanmadığının belirtildiği,
-
Yine şüphelide ele geçirilen Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kuruluna ait gizlilik ibareli yazı ile alakalı olarak bu kurum ile her hangi bir alakasının bulunamadığı, raporun BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' a resmen verilmediği, ancak raporun çeşitli kurumlara ve Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği 24.08.2007 tarihli yazı ile belirtilmiştir.
-
Yine şüphelide ele geçirilen İç İşleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliğine ait çeşitli gizli soruşturma raporlan ile alakalı olarak yazılan yazıya verilen cevapta;
- BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' a İç İşleri Bakanlığınca her hangi bir görev verilmediği,
- Belgelerin kendisine resmen verilmediği, ^#^"'7^^*.,
- 12.07.2001 tarih ve 117/53 sayılı inceleme araştırma raporunun devletin iç siyaseti ve güvenliği bakımından önemli bir belge olduğu,
- Mülkiye Baş Müfettişi Özcan ERDOĞAN başkanlığındaki bir komisyon tarafından düzenlenen 26.01.2001 tarihli 18/7 sayılı inceleme ve araştırma raporunun ülkemizin iç ve dış siyasal yararları bakımından önemli bir belge olduğu,
-
Diğer raporların önemli bir belge olmadığı,
-
Raporlarm bakanlıkça her hangi bir yerde yayınlanmadığı,
- Gizlilik derecesi bulunanların gizliğinin değiştirildiğine ilişkin her hangi bir işlem yapılmadığı,
28.08.2007 tarihli Teftiş Kurulu Başkanlığınca gönderilen yazıdan anlaşılmıştır.
-
Şüpheli hakkında Genel Kurmay Başkanlığına yazılan yazıya verilen cevapta şüphelinin Genel Kurmay Başkanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde her hangi bir görevinin bulunmadığı, bilgisayarında ele geçirilen bilgilerin 2003 yılındaki bazı değerlendirmeleri içerir Türk Silahlı Kuvvetlerine ait bilgiler olduğu, Özel Kuvvetler Komutanlığı kurslarında verilen brifinglerle benzerlik gösterdiği, bu bilgileri nasıl elde ettiğine dair Genel Kurmay Başkanlığında her hangi bir duyum, bilgi ve belge bulunmadığı, ancak konunun Özel Kuvvetler Komutanlığı yetkilerinin de içinde bulunduğu bir heyet tarafından ayrıntılı olarak incelenmesinin gerektiği Genel Kurmay Başkanlığı Askeri Savcılığının 06.08.2007 tarihli yazısı ve eklerinden anlaşıldığı,
-
Bu konuda Genel Kurmay Askeri Savcılığından alınan 25.09.2007 tarihli yazı içeriğinde,
BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' daki belgelerin heyet tarafından incelenmesi neticesinde, bir kısmının "GİZLİ' gizlilik derecesindeki Ülke Stratejik İstahbarat dokümanlardaki bilgileri içerdiği, bilgilerden önemli bir bölümünün 2003 yılı ve öncesine 2 adet çalışmadaki bilginin ise 2004 yılını kapsadığı görülmektedir.
Yapılan çalışmalarda kullanılan "GİZLİ" gizlilik derecesindeki üç dokümanın askeri birliklerin yanısıra bazı sivil kurumlara da gönderildiği (Dış işleri Bakanlığı, MGK Genel Sekreterliği, MİT Müsteşarlığı), CD.' de yer alan bilgilerin;
Ülkelerle ilgili gizli kalması gereken bilgi ve değerlendirmeleri içermesi, Bu bilgilerin açıklanması veya ilgili ülkelerin eline geçmesi halinde ülkelerin ikili ilişkileri ile güvenlik politikalarını etkileyecek olması sebebi ile devletin veya iç veya dış siyasal yararları bakımından bakımından önemli bir belge olduğu, halen gizli kalması gereken bilgilerden olduğu değerlendirilmektedir denilmiş,
Bilgisayarında askeri bilgiler ele geçirilen Siyasi Ekonomik Sosyal Araştırmalar ve Strateji Geliştirme (SESAR) Başkanı BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ, Türk Silahlı Kuvvvetleri (TSK) çalışanı olmadığı gibi TSK ile ilgisi de yoktur. Bu bilgileri nasıl elde ettiğine dair Genel Kurmay Başkanlığında her hangi bir duyum bilgi ve belge bulunmamaktadır.
Denildiği aynca daha sonra şüpheli ye ait hard disk imajlan genel kurmay başkanlığı askeri savcılığına gönderilmiş olup, gelen cevabi yazıda,
Önceki incelemelerle aynı sonuçlann elde edildiği belirtilmiştir.
Bu CD.' 1er delil olarak adli emanete konulmuş olup içerikleri hem şüpheli hem de avukatlarına verildiği takdirde devletin gizli sırlarının ifşa olması ihtimaline binaen bu CD.' lerin sadece mahkemenizce incelenip gerektiğinde gizli oturumda sadece konu ile alakalı şüpheli ve vekilinin de bulunduğu ortamda incelenmesi, ancak hiçbir şekilde suretinin verilmemesi, bu sebeple gizlilik içerikli belge ve CD.' 1er üzerindeki gizlilik ve kısıtlılık kararının dava sonucuna kadar devam^etogsL^ dava kesinleştikten sonra da ilgili mercilerine gönderilmesinin gerektiği, bp'rîir belgeler^bulundurmanın suç olduğu, ve mahkemeye karşı devlet sırrı niteliğinde bile olsa gizliliğin ileri sürülemeyeceği, ancak bu konuda sadece mankemece gerekli incelemenin yapılacağı CMK da Devlet sırrı niteliğindeki belgeler başlığı altında belirtilmiştir.
d-Şüpheli hakkındaki diğer beyanlar
Şüpheli BEKİR ÖZTÜRK beyanında, " İSMAİL YILDIZ ı Kasım 2005'den bu yana tanırım. Ben kendisinin Tunus Caddesinde bulunan ofisine gittim. Tanışmak amacıyla gittim. Çok sık görüşmeyiz. 2007 Haziran ayında 2 kez görüştük. Bu görüşmemiz internet sitemizde yayınlanacak bir yazı ile alakalıydı " dediği,
KUVVAİ MİLLİYE DERNEĞİ GENEL MERKEZİNDE YAPILAN ARAMADA EL KOYULAN DELL MARKA LAPTOP İÇERİİSİNDE bulunan -DOC. SAFİNİ KAYBEDENLER DOSYASI İÇERİSİNDE BULUNAN YAZIsı bana Tigem Vakfı tarafından Mail olarak gönderildi okuduktan sonra gelen Mail i haber olarak algılayıp Kuvvai Milliye Derneği Sitesine kopyaladım Bu yazıyı ben yazmadım Bu yazı Sesar şirketi sahibi İsmail YILDIZ m yazısıdır Bu şahsı daha önceden tanımam Bu yazı zaten Sesar sitesinde de yayında vardır " dediği
Şüpheli KEMAL ŞAHİN: " Ben bu dokümanda(İsmail YILDIZda ele geçirilen ERGENEKON MİT yapılanması başlıklı yazı) belirtilen İsmail YILDIZ isimli şahsı tanırım, bu şahsı ifademin ilerleyen safhaları da detaylı bir şekilde anlatacağım. Adı geçen diğer şahıslan tanımıyorum, bu doküman hakkında bir bilgim yoktur "
" İsmail YILDIZ ile 2000 yılında tanışmadım. Kendisinden herhangi bir şekilde para istemedim, Kendisinde ele geçen dokümanın 2004 yılında İstanbul'da Emekli olmam nedeni ile sivil hayata uyum sendromu içerisindeyken hayali bir düşünce olarak yazıp hazırladım. İsmail YILDIZ'ın eline ne şekilde geçtiğini bilmiyorum. Kendisi ile 2002 yılında Ankara'da bulunan SESAR isimli iş yerinde Ahmet ÇİNALİ ile beraber giderek tanıştım. Kendisinden bana iş bulmasını söyledim oradan Ahmet CİNALİ ile ayrılmadan önce kartvizit aldım, yaklaşık 5 ay kadar sonra beni telefonla aradı İstanbul'da olduğunu söyledi The Marmara Oteli önünde olduğunu söyledi burada buluştuk, buradan İSBAK Genel Müdürlüğü yanma gittik ve İŞBAK Genel Müdürü ile beni tanıştırdı, İsmail YILDIZ Genel Müdüre benim için iş bulmasını söyledi ve oradan ayrıldık. 3 ay soma beni tekrar telefonla aradı, Üsküdar'da olduğunu söyledi Üsküdar'da buluştuk bana iş ayarlayacağını, Türkmenistan eski Türkiye Büyükelçisini koruyup koruyamayacağımı sordu bende para konusunda anlaşırsak koruyacağımı söyledim. Daha sonra benimle bu konu ile ilgili görüşmedi, aradan yaklaşık 7 ay geçtikten soma tekrar beni telefonla aradı, İstanbul'da olduğunu Çemberlitaş'm yanında görüşmek istediğini söyledi burada buluştuk, kendisinin buluşmaya gelirken bir çok kişi tarafından telefonla aranarak hakaret edildiğini söyledi, bir daha benimle görüşmek istemediğini söyleyerek panik atak şeklinde yanımdan aynldı, bu süreden sonra bugüne kadar kendisi ile hiçbir şekilde görüşmedim " dediği
Savcılık beyanında, İsmail YILDIZ ı 2002 yılında Ahmet CİNALİ'nin vasıtası ile tanıdım, Ahmet CİNALİ'ye bana iş bulmasını söyledim. Ankara'da iş bulabileceğimi söyledi. Birlikte Ahmet CİNALİ'nin Hundai Marka siyah minibüsü ile gittik. Daha soma SESAR olarak olduğu yere İsmail YILDIZ ile tanıştırdı. Ben kendisine bana iş bulup bulamayacağını söyledim ve kendimi anlatım. Bana kart verdi ve telefon numaramı aldı " dediği
Ben emekli polis memuruyuml. 2002 yılında geçirdiğim sendromdan ötürü hayali olarak hazırlamış olduğum "MİT Ergenekon Kuruluşu" başlıklı yazı ve o yazmm içeriğinden ötürü buraya geldim. Göstermiş olduğunuz yazılar bana aittir. Ben İSMAİL YILDIZ' ı polis memuru BİROL AVANOZ vasıtası ile taşındığım AHMET CİNALİ' nin yönlendirmesi ile tamdım. Kendisi bana iş bulmak için bir kaç kez görşümeye davet etti. Ancak daha soma beni aramadı. Bilaharede benim pisikopat olduğumu söyleyJgE^s^a iş bulmayacağını söyledi. Bana gösterdiğiniz belgeyi ben bizzat kendim hazariâmm. Ancâîc^unu İSMAİL YILDIZ' a nasıl verdiğimi, ne şekilde ne zaman verdiğimi hatırlamayorum. REFİK NUHOGLU' nu da yine BİROL AVANOZ vasıtası ile tamdım. Kendisinin eski özel harekatçı olduğunu öğrendim ve zaman zaman görüşüyordum. Toplam 5 kez görüştüm. 5 hafta önce de güvenlik şirketi sebebi ile kendisi ile görüştüm. MEHMET MURAT YÜCEL' i de REFİK NUHOGLU benim ile tanıştırdı. Kendisi Ortaköy' de kahvede oturup REFİK NUHOGLU, MURAT YÜCEL ve ben birlikte görüştük. İşle ilgili danıştım. Telekomda güvenlik amirliği ayarlayabileceğini söyledi, ayarlayamadı, kendisi ile bir irtibatım olmadı. Ben diğer şüphelileri tanımam. Ergenekon yapılanması denen şeylerde benim hayal ürünümdür. Benim özel veya resmi bir görevim yoktur dedi. Ben İSMAİL YILDIZ' m dediği gibi kendisine verdiğim ishitbarat karşılığında para istemedim dedi. İSMAİL YILDIZ bu konuda iftira atmaktadır. İSMAİL YILDIZ' m bürosunda ben, REFİK NUHOGLU ve MURAT YÜCEL görüştük. Kendisini vali olarak tanıttı. Bir arada uzun boylu, düz saçlı oturan bir şahıs vardı. Onun da eski vali olduğunu, meclis komisyonlarında görevli olduğunu söyledi " dediği
İsmail Yıldız'ı , Ahmet Cinali vasıtasıyla tanıdım, Birol Abanoz İstanbul Terörle Mücadele Şubesinde çalıştığı için oradan tanıyorum. Birol Abanoz beni Ahmet Cinali ile tanıştırdı, kendisini önceden tanıyormuş, Ahmet Cinali'nin çevresi vardır, sana yardımcı olarak dedi. Birol Abanoz , Ahmet Cinali ile beni İstanbul'da tanıştırdı, akabinde Ahmet Cinali aracılığı ile İsmail Yıldız'ın yanma gittim, ben eski emniyetçiyim, maddi sorunum var, iş arıyorum dedim, İsmail Yıldız yardımcı olabileceğini söyledi, bana kart verdi, telefon numaramı istedi, telefon numaramı verdim, daha soma ben İstanbul'a döndüm, 3-4 ay sonra İstanbul'dan bana telefon açtı, gel görüşelim dedi, Marmara Otelinde olduğunu söyledi, İsmail Yıldız , İSBAK'daki genel müdürü tanıdığını söyledi, O'nun yanma gidelim sana iş bulabiliriz dedi, onun yanma gittik, genel müdür ismimi telefonumu aldı, oradan ayrıldık, İsmail Yıldız Ankara'ya geri döndü, aradan 5-6 ay geçti, bana iş bulduğunu söyledi, Üsküdar'a gelmem halinde bulduğu işten bahsedeceğini söyledi, oraya gittim, İsmail Yıldız bana Türkmenistan Eski Büyükelçesinin koruma ekibi aradığını söyledi, ben de yasal zeminde anlaşırsak çalışabileceğimi söyledim, daha sonra kendisi oradan ayrıldı, 7-8 ay benimle görüşmedi, 7-8 ay sonra tekrar beni telefonla aradı, Çemberlitaş'da görüşelim dedi, Çemberlitaş'da görüştük, ben sana iş bulamam, beni rahatsız etme dedi, bu olay 2003 yılında oldu, o tarihden sonra kendisi ile ne telefonla ne de yüzyüze herhangi bir şekilde görüşmedim " dediği
Ben Mit Ergenekon Kuruluşu Milli İstihbarat Teşkilatı ile başlayan 5 sayfadan ibaret belgeyi spor salonunda kendim hazırladım, hiçbir şekilde İsmail Yıldız'a vermedim, İsmail Yıldız'ın bürosundan bu belgenin nasıl çıktığını bilmiyorum, ayrıca Ergenekon isimli yasadışı bir kuruluşla ilgim yoktur " dediği
HAYRULLAH MAHMUD ÖZGÜR: " 17 numaralı doküman içeriğinin: El
yazması, 'Hançer Operasyonu' başlı altında, 1-DD ile barış...3-14 Şubat'a dönüş İş
Dünyası Operasyonu, Bürokrasi Operasyonu, Medya Operasyonu şeklinde not bulunduğu, görülmüştür .BU DOKÜMANLAR HAKKINDA DETAYLI BİLGİ VERİNİZ.
" 17 Numaralı Doküman ise İsmail YILDIZ tarafından 2003 yılında Cem UZAN'a verilmiştir. Cem UZAN'a Türkiye'de sorun çözme taktiğine dair bir yol haritasıdır.Bunun içeriği Nedim ŞENER'in "Korku İmparatorluğu" isimli kitabında yayınlanmıştır. Bu kitap Uzanlar Hakkındadır. Bu doküman Cem UZAN'a yapılan teklifinin müsvettesidir " dediği
" Ben 2003 yılında Star'm temsilcisi iken SESAR'm başkanı İsmail YILDIZ ile tanıştım. Sonrasında İsmail YILDIZ ile olan dostluğum arttı. Sonraki dönemlerde Fahri ve ücretsiz SESAR'a medya konusunda danışmanlık yaptım. Hatta İsmail YILDIZ beni onura etmek için Başdanışman olarak kart bastırdı. Benim yazılarım internette e-mail zincirlerinde yer alır ve SESAR 'da kendi düşüncelerine uygun olan yazılarımı beni onore etmek için yayınlamıştır. Ben SESAR ve herhangi bir internet sitesinde yazı yazmıyorum " dediği
Ben bana sormuş olduğunuz şahıslardan İsmaii^YJLDIZ ve Behiç GÜRCİHAN isimli şahıslar dışında kalanlan tanımıyorum. İsraalî^YILDIZ^Şİmli şahıs ile 2003 yılında
tanıştım kendisi SESAR'm başkanıdır. Kendisi ile dostluğumuz vardır. Özellikle son iki yıldır çok sık görüşürüz. Benim yazılarımdan bir çoğu SESAR'm internet ortamında yayınlanmıştır. Benim yazılarımın SESAR'da yayınlanmasından herhangi bir sıkıntım yoktur. SESAR başkanı İsmail YILDIZ benim yazılarımdan seçtiklerini bu internet sitesinde yayınlar. İsmail YILDIZ her hangi bir yasadışı oluşum içerisinde yer almayan bir kişidir. Vatanını seven, işini iyi yapan mesleki yeteneklerine saygı duyduğum biridir.
Behiç GÜRCİHAN ile de 2003 yılında İsmail YILDIZ vasıtasıyla tanıştım. Kendisini SESAR bakan yardımcısı olarak tanıtırdı. Fakat kendisi ile 3 yıldır konuşmuyorum. Kendisini üslubunu sevmem hiç samimiyetim yoktur " dediği Ben şüphelilerden BEHİÇ GÜRCİHAN ve İSMAİL YİLDİZİ tanınm. Ben Sesar Araştırma ve Geliştirme Merkezinde baş danışman olarak çalışmadım, ancak beni İSMAİL YILDIZ onure etmek için böyle bir kart bastırdı. Bu kartada baş danışman yazmış, ben zaman zaman kendisine bazı konularda bilgiler veriyordum. Ben kendisi ile 2003 yılından beri Sesar' da tanıştım. Kendisi bize Haber Türk' deki yazılan yazdığım dönemde tanışmıştık. Daha sonra fikir alış verişi oluyordu. Ancak aramızda paraya bağlı bir iş alış verişi yoktur. Ben yazılan yazar gönderirim, kendisi beğendiği yazıları sitesinde Sesar ismi ile yayınlardı " dediği
Ben BEHİÇ GÜRCİHAN' ı zaman zaman Star Gazetesinde İSMAİL YILDIZ' dan aldığı fikirleri yazması ile tanıyorum " dediği
EMİN ŞİRİN: " İsmail YILDIZ ve Ergün POYRAZ isimli şahıslarla yüzyüze görüştüm. Eğer fotoğrafım çekilmiş ise bu normal herkesin bulunabileceği bir ortamda çekilmiştir. Bir gizli toplantıda çekilmesi mümkün değildir. Her iki şahısla olan ilişkimi de ileriki ifademde beyan edeceğim " dediği
Adı geçen şahıslardan İsmail YILDIZ isimli şahsı SESAR'm sahibi olarak tanınm. Kendisi ile ilişkimiz SESAR'da çalışan Hayrullah Mahmud'un takriben 2-3 sene kadar evvel aleyhime yazdığı bir yazıyı tenkit etmek üzere telefonla oldu. Sonra 1-2 kere görüştüm. Bana "Güya stratejik araştırmalar yapan, askerlerle iyi teması olan" bir kişi olarak kendini tanıttı. Kendisini itimat edilir bulmadım, çünkü kendisine Ankara'da nüfuz ticareti yapan çok insan var, İsmail YILDIZ'da bana bu intibaı verdi. Bilahare de bir temasım olmadı " dediği
İsmail YILDIZ'ı SESAR'ın başkam olarak tanınm. Kendisi ile ilk defa yanında çalışan Hayrullah Mahmud'un aleyhime yazdığı bir yazıyı tenkit etmek üzere telefonla aradığımda görüştüm. Bilahare kendi talebi üzerine görüşmemiz de oldu. Yukanda da belirttiğim gibi özellikle askerlerle ilişkisi olduğunu iddia eden stratejik araştırmalar yaptığını söyleyen ama konuşmalannda itimat telkin etmediğinden bir daha görüşmedim " dediği
12-13 numaralı fotoğraf soruldu; bu resimlerdeki benim. İSMAİL YILDIZ ile 2 yıl önce millet vekili iken İSMAİL YILDIZ' ın talebi üzerine onun seçmiş olduğu Akgün Sinemasına yakın bir muhallebicide görüşürken çekilmiş resimlerdir " dediği
İSMAİL YILDIZ ile daha önce bir sefer HAYRULLAH MAHMUT isimli şahsın aleyhinde yazdığı yazıyı tenkit etmek için görüşmüştüm. 6 ay kadar soma İSMAİL YILDIZ beni telefonla arayarak önemli şeyler görüşeceğini belirterek beni fotoğrafın çekildiği mekana davet etti. Ben de millet vekili olmam sıfatıyla davete icabet ettim. Kendisinin askerlerle en yakın temasta olan kişi olduğunu, Türkiye' deki genel stratejilerin üretimine katkıda bulunduğunu, SESAR isimli şirketin sahibi olduğunu ve iş birliği yapmanın faydalı olacağını söyledi. Siyasi olarak iş birliği yapılmasını ve Ak Partinin yıpratılıp yerine bir alternatif çıkanlması konusunda tekliflerde bulundu. Ben konuşma tarzından şahsın nüfus taciri olduğunu düşündüğümden kendisine itibar etmedim. Bir daha görüşmedim. Benim bu konuda telefon kayıtlanma bakılabilir " dediği kendisinden konu hakkından bilgi almak için, telefonla görüşmemiz oldu. Bunun haricinde yüz yüze bir defa görüştüm ondan sonra yazı ile ilgili bir dava açılmadığını öğrenince yazıyı kendi kitabıma aldım. Bir daha hiç görüşmedim. Bu yukanda bahsedilen doküman hakkında herhangi bir bilgim yoktur " dediği
İSMAİL YILDIZ ile birbuçuk senedir görüşmüyorum. OKTAY YILDIRIM ile yaklaşık bir senedir görüşmüyorum. Ben İSMAİL YILDIZ ' IN merkez valisi olarak kendisini tanıttığını bilmiyorum " dediği
İsmail Yıldız'ın Sesar adlı bir internet sitesinin olduğunu biliyorum, orada bir yazı yayınlamışlardı, o yazıyı da Star Gazetesinden Faruk Mangırcı isimli bir muhabir daha doğrusu köşe yazan bu alıntıyı yapmıştı, yazı içeriği ilginç olduğu için bu yazıyı kitabıma almak istedim, bu yazıyı kitabıma almam için ön araştırma yapmam gerekiyordu, eğer bu siteye veya Faruk Mangırcı'ya dava açıldı ise bu yazıya almama imkan kalmıyordu, bu nedenle dava açılıp açılmadığını sordum, onlar da açılmadığım söylediler, o nedenle bu yazıyı kitabıma koydum, bu konuyu İsmail Yıldız'a , ilgili olan alıntı yapan kişilere sordum, bu şekilde bir görüşmemiz oldu, onun dışında bir görüşmemiz olmadı, bu görüşmeyi de yaklaşık bir yıl önce yapmıştım " dediği
Ş
üpheli MEHMET MURAT YÜCEL: " Muhtemelen sene 2001 döneminde Kemal ŞAHİN beni telefon ile arada ve bana Ankara'da çok güçlü bir şirket var. Bu şirket Güvenlik konusunda çalışmak istiyor bir görüşme ayarlayayım dedi bende tamam dedim. Kemal ŞAHİN Bu görüşme için tarih vermişti ama hatırlamıyorum. Bu görüşmeye giderken ben Feridun Refik NUHOGLU'nu da çağırdım ve beraber Ankara Tunus Caddesinde bulunan Yenigün İnşaattın girişte sağ ofise girdik. İçeriye girdiğimde içeride Kemal ŞAHİN, Ahmet CİNALİ, patron masasında tombul yanaklı tıknaz, 47-48 yaşlannda hatırladım kadanyla ismini Bülent olarak hatırladığım şahıs kendisini "Merkez Valisi" olarak tanıttı. Bu şahısın İsmail YILDIZ isimli şahıs olduğunu burada teşhis ettim. Yanında bulunum diğer Şahıs ise kendisini asker olarak tanıttı. Ama şu anda rütbe söyleyip söylemediğini hatırlamıyorum. Bülent (Kendisini Merkez Valisi Olarak Tanıtan İsmail YILDIZ ). isimli şahıs önce bana kendtnVve şirket hakkında bilgi vermemi istedi. Bende yaptığım işi ve şirketimi özelliklerimi anlattım. Kendîfgfi bizi güvenli konulan için çağırdıklannı söyledi bir süre sonra Bülent (Kendisini Merkez Valisi Olarak Tanıtan İsmail YILDIZ) isimli şahıs Türkiye'nin meseleleri ile alakalı görüş bildirdi. Daha sonra Bülenl (Kendisini Merkez Valisi Olarak Tanıtan İsmail YILDIZ) isimli şahıs hepimize hitaben "Devlet içerisinde çok güçlü ilişkilerimiz var sizler ile beraber çalışalım" dedi. Devlet konulan ile ilgili kitap vb. çalışmalar yapacaklannı bu konuda da birlikte hareket etmemizi söyledi. Bende bunun üzerine bizim şirketimiz ihalelere giriyor bu tarz devlet işleri yapmıyoruz, dedim. Bülent (Kendisini Merkez Valisi Olarak Tanıtan İsmail YILDIZ), isimli şahıs sorgular gibi sorular soruyordu hatta bir ara Feridun Refik NUHOGLU ile aralannda bir gerginlik yaşandı. Kemal ŞAHİN hiç konuşmadı. Sonra Ben Bülent (Kendisini Merkez Valisi Olarak Tanıtan İsmail YILDIZ) isimli şahsa "Siz devletin hangi kurumu adına konuşuyorsunuz" dedim oda bana "Benim gerek askeri gerek sivil bir çok tanıdığım var dedi. Her işi yaptınnz." Bu arada klasörler içerisinde bir şeyler göstererek kendisini devletin kurumu gibi lanse etmeye çalışıyordu. İş ve ticaret amaçlı görüşme farklı konulara kayınca ben ve Feridun Refik NUHOGLU odadan çıktık. Kemal ŞAHİN bizi uğurlamak için dışanya çıktığında Kemal ŞAHIN'eAü adamlar tekin şahıslar değil dikkat et" dedim. Birkaç gün sonra ben bu toplandığımız yerin kime artAlçluğunu öğrenmek amaçlı muhtarlığa giderek kime.ait olduğunu öğrendim. Çünkü bu şahıslardan ŞöJA şüphelenmiştim ve Yenigün İnşaata (Mithat YENİGÜN) ait olduğunu öğrendim. Bu görüşmelerimizi ve topladığım bilgiyi isimlerini hatırlamadığım Devletin ilgili birimlerinde çalışan tanıdığım arkadaşlara aktardım. Hatta bir süre sonra Kemal ŞAHİN ile yaptığım telefon görüşmesinde bu şahıslar ile bir daha görüşmemesini söyledim ve 2003 yılma kadar Kemal ŞAHİN ve diğer şahıslar ile görüşmedim. Fari^öff^efik NUHOGLU ile 3-4 kez telefon ve yüz yüze görüştük " dediği
İSMAİL YILDIZ' ı BÜLENT ismi ile kendisinin merkez valisi olarak tanıyordum. Kendi şerketimize ait iş görüşmesi için gittik. Ancak kendisini birşey zannettiği için ben bundan hoşlanmadım. Kendisi ile bir kez görüştük, bir daha da görüşmedik. Kendisinin davranışlarından şüphelendim, oturduğu yerin adresinin bir başka firmaya ait oludğunu öğrendim. Daha sonra da bunun güvenilmez adam olduğunu anlayınca arkadaşlarıma da haber verdim " dediği
Ben örgüt yapılanmasını kabul etmiyorum, ben bunları menfaat çetesi olarak görüyorum. Benim bilgisayarım yoktur, çete ile de alakam yoktur, ancak biz kendini BÜLENT olarak tanıtan merkez valisi olduğunu söyleyen daha soma İSMAİL YILDIZ olduğunu gördüğüm şahsın bürosuna gittiğimizde AHMET CİNALİ' de ordaydı. İSMAİL YILDIz' ın yanında kendisini güvenlik işlerine bakan biri olarak tanıttı. Bir daha da görmedi. Ergenekon yapılanması içerisinde de değilim " dediği
Kemal Şahin Refik Nuhoğlu'na Ankara'da Tunus Caddesinde çevresi çok geniş olan, etkili ticari işler yapan insanlar var bunlarla sizi tanıştırayım demiş, Refık'de bana söyledi, beraber dosyalarımızı aldık, oraya gittik, İsmail Yıldız denilen şahıs kendisini Bülent olarak tanıttı, merkez vali yardımcısı olduğunu söyledi, biz şirketimizi tanıttık, hangi işleri yapacağımızı ve hangi işleri yaptığımızı söyledik, kendisini devlet adamı olarak göstererek birtakım sorular sordu, bunun üzerine biz de sinirlenerek biz buraya ticari konularda görüşüecektik diyerek orayı terkettik, bize PKK konusunda ne düşünüyorsunuz, devletin şu sorunları nasıl çözülür dedi, bazı yayınlar yapacağını söyledi, bunun üzerine aramızda tartışma oldu, daha soma oradan ayrıldık " dediği
FERİDUN REFİK NUHOĞLU: " Ben İSMAİL YILDIZ ' ı tanımam, ancak KEMAL ŞAHİN' i tanınm. KEMAL ŞAHİN ile zaman zaman görüşmelerimiz olurdu. Emniyette özel harekatta çalışırken istifa ettim. Daha soma da BOTAŞ' a girdim. İSMAİL YILDIZ' a da iş için gittik. Ben Ergenekon diye güvenlik şirketinde çalışıyorum. Bu güvenlik şirketinin sahibi KAZIM ALBAYRAK' dır. Bu şirket şu anda kapandı. 2000 senesinde açılmıştı, ben o şirkette bir müddet danışman olarak çalıştım. Ergenekon şirketi adına İSMAİL YİLDİZİ tanımadığım için gittiğimde kendisinin isminin BÜLENT olduğunu, vali muavini olduğunu bana söyledi. O şahsın hareketlerini beğenmediğim için aynldım. Kendisini derin devlet olarak tanıttı. Devletin her kesiminde uzantılan olduğunu, genel kurmay ile bağlantısı olduğunu beyan etti. Yanında albay olduğuinu beyan eden biri vardı, ancak ismini bilmiyorum, daha soma biz ordan çıktık. Hayatım boyunca da bir daha görüşmedim. Ben KEMAL ŞAHİN' e de bir daha bu insanlarla görüşmemesini söyledim. Kendim de KEMAL ile iş bulmak için zaman9 zaman görüştüm. Ancak onun dışında bir irtibatım olmadı. Benim şemadan haberim yoktur. KEMAL ŞAHİN' in uydurduğu bir şeydir. Benim Ergenekon yapılanmasında hiç bir ilgim yoktur. ERG Ergenekon çalıştığım şirketin adı idi. Benim diğer şüphelilerden MEHMET MURAT YÜCEL çocukluk arkadaşımdır. Birlikte Ergenekon şirketinde çalıştık. Kendisi spor hocası benim gibi. Ben de spor hocasıyım. Ben KEMAL' in yaptığı yapılanmayı neden yaptığını bilemiyorum. Ben MEHMET MURAT YÜCEL ile İSMAİL YILDIZ' ın yanma iş görüşmesi için gittiğimde İSMAİL YILDIZ' da oradıydı ve orada bulunan bir iki şahısta sürekli kendilerinin makam sahibi olduğunu, kimisi albay, kimisi vali olduğunu söylüyordu. Ayrıldık, bir daha da İSMAİL YILDIZ ile görüşmedik dedi. BİROL AVANOZ emniyetten benim devre arkadaşımdır. AHMET CİNALİ ile beni KEMAL ŞAHİN tanıştırdı. Kendisinin albaylardan çevresi olduğunu ve bize güvenlik şirketi ayarlayacağını söyledi. Ben AHMET CİNALİ ile bir kere görüştüm " dediği
M.MURAT YÜCEL' in ifadesi okundu, soruldu ; İSMAİL YILDIZ kendisini merkez vali yardımcısı olarak tanıttı " dediği
" Ben İsmail Yıldız'ı tanımıyorum, Kemal Şahin'i tanırım, Kemal Şahin'i Terörle Mücadele'de görev yapan Birol Abanoz vasıtasıyla tanıdım, Birol Abanoz, Kemal Şahin'i bana getirdi, Kemal Şahin' in de güvenlik amiri olduğunu söyledi, benim de güvenlik amiri olduğumu bildiği için tanışmamı istedi, Kemal Şahin ile 2001 yılında tanıştık, emekli olana kadar çok fazla görüşmedim, görüştüğümüz zamanda emekli olduktan sonra iş bulursan bana haber ver, aynı güvenlik şirketinde beraber çalışırız dedi, boş bulduğumuz yerde çalışmak istiyorduk, 2001 yılında Kazım Albayrak'm kurmuş olduğu Ergenekon adlı güvenlik şirketinde 6-7 ay güvenlik danışmanı olarak çalıştım, ondan sonra ayrıldım. Kemal Şahin'in vasıtasıyla Ankara'da bir yere gittik, biz oraya güvenlik ile ilgili bir iş için gitmiştik, orada güvenlik adına ihale alacaktık, isminin Bülent olduğunu ve vali yardımcısı olduğunu söyleyen birisiyle tanıştık, bir albay ile tanıştık, çok enteresan sorular sordular, ben de kızdım, bana Hakkarideki 101.sınır taşını bilir misin dedi, niye bunu sorduğunu söyledim, sosyolojik sorular sordu, ben cevap vermedim, kızdım, sorulan sorularak Mehmet Murat Yücel cevap verdi, daha sonra oradan ayrıldık " dediği
Dostları ilə paylaş: |