Bölge halklarinin düŞmani iNCİRLİK ÜSSÜ kapatilsin


İHA - 12.05.2013 - Tefli düdüklü ’Çözüme Evet’ yürüyüşü



Yüklə 0,88 Mb.
səhifə9/11
tarix02.11.2017
ölçüsü0,88 Mb.
#27163
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11

İHA - 12.05.2013 - Tefli düdüklü ’Çözüme Evet’ yürüyüşü

İzmir’de, kendilerine ’Çözüme Evet Koalisyonu’ adını veren bir grup, çözüm sürecine müzikli yürüyüşle destek verdi. Grup, tef ve düdükler il...

Tefli düdüklü ’çözüme evet’ yürüyüşü Tefli düdüklü ’çözüme evet’ yürüyüşü Tefli düdüklü ’çözüme evet’ yürüyüşü

İzmir’de, kendilerine ’Çözüme Evet Koalisyonu’ adını veren bir grup, çözüm sürecine müzikli yürüyüşle destek verdi. Grup, tef ve düdükler ile ilginç bir gösteri sundu.

Yapılan basın açıklamasında grup, “Çatışmaların sona ermesi ve diyalog sürecinin gelişmesi ‘politik açıdan kimin işine yarar’ diye bir soru sormuyoruz. Çatışmaların sona ermesi, öncelikle, gençlerin yaşamaya devam etmesi anlamına gelir. Bu can alıcı meselenin çözümüne katkı sağlamanın insanlık borcu olduğuna inanıyoruz” dedi.

Evrensel – 12.05.2013 - İzmir'den 'Çözüme evet'

İzmir’de birçok demokratik kitle örgütünün bir araya gelerek oluşturduğu Çözüme Evet Koalisyonu, Konak’ta yaptığı şenlikli yürüyüşle barışa sahip çıkma ve çözümü destekleme çağrısı yaptı.

Konak YKM önünde toplanan grup açtıkları pankart ve dövizleriyle, attıkları sloganlarla, taşıdıkları gökkuşağı renkli şemsiyelerle ve çaldıkları bendirlerle renkli görüntüler oluşturdu. Yürüyüş öncesi dağıtılan broşürlerle de İzmirliler çözüme sahip çıkmaya çağrıldı. İzmir’de son yıllarda gerçekleştirilen en renkli ve coşkulu eylem özelliğine sahip olan yürüyüş boyunca kitle ‘Çözüme Evet’, ‘Silahlar Sussun, İnsanlar Konuşsun’, ‘Çoğunluk Çözüm İstiyor’ yazılı dövizler taşırken sık sık “Şimdi Barış Zamanı”, Dur de, dur de savaşa dur de” sloganlarını attı. Müzisyenler ise enstrümanları ile açıklamada yerini aldı.

GÖZÜMÜZ GİBİ BAKMALIYIZ

Eski Sümerbank önünde bitirilen yürüyüşte Türkçe ve Kürtçe basın metni okundu. Çözüme Evet Koalisyonu adına Türkçe basın metnini okuyan Özlem Özel, Kürt sorununda tarihi adımlar atıldığını ve ilk kez çözüm kapısının net bir şekilde aralandığını dile getirdi. Özel “Bizler, çözüm sürecine gözümüz gibi bakmamız gerektiğine inanıyoruz.Biliyoruz ki çözüm yönünde atılan her adım, ölümün bu topraklarda yarattığı kasvetli havanın bir kader olmadığını herkese, hepimize gösterecek” dedi. “Çözüme engel olmak isteyenlere, “Hayır, bizler bu topraklarda yaşayan milyonlarca insan, çözümden yanayız” diyebilmek için yola koyulduklarını söyleyen Özel, “Çözümü savunan milyonların sesi olmak için hep beraber harekete geçiyoruz” dedi. Kürtçe basın metnini ise koalisyon adına Cüneyt Laloğlu okudu.

ROBOSKİ DE UNUTULMADI

Yürüyüş öncesi, Roboski Katliamı’nın 500. günü dolayısıyla yapılan açıklamada katliamda yaşamını yitirenler de anıldı. Yeni Anayasa için Barış Girişimi tarafından yapılan açıklamayı okuyan Şevki Eren “Mecliste kurulan Uludere Alt Komisyonu tarafından katiller aklanmış ve kasıt yok denilerek üzeri örtülmeye çalışılmıştır. Hükümetten söz ettikleri bu karanlık dehlizleri aydınlatıp, sorumluları açıklamasını bekliyoruz” dedi. Şenlik, İzmir Müzisyenler Derneği üyelerinin çaldığı Türkçe, Kürtçe ve Arapça ezgiler eşliğinde çekilen halaylarla devam etti.

Turnusol.org – 13.05.2013 - İzmir'den barış sesi yükseldi

Çözüme Evet Koalisyonu, 11 Mayıs Cumartesi günü İzmir'de 'Her renge barış şenliği' düzenledi.

Saat 14:00'de Konak YKM önünde buluşan kitle, "Çözüme Evet" ana pankartının arkasında yürüyüşe geçti. Genç, yaşlı, kadın, çocuk, öğrenci, işçi çok sayıda barış aktivistinin katıldığı 'Çözüme Evet Şenliği' sonrası türküler söylendi, halaylar çekildi. Eylem boyunca çözüme ve barışa Türkçe ve Kürtçe sloganlarla destek verildi.

Yürüyüş boyunca, "Dinle, anlat, duy, konuş", "Silahlar sussun, insanlar konuşsun", "Susma, çözüme katıl", "Barışa teslim oluyoruz", "Çözüme Evet", "Çoğunluk çözüm istiyor" dövizleri ve barış bayrakları taşındı.

Oldukça coşkulu geçen yürüyüşte sık sık "Hiç kimse asker doğmaz", "Öldürmeyeceğiz, ölmeyeceğiz, kimsenin askeri olmayacağız", "Şimdi barış zamanı", "Dur de, dur de, ölümlere dur de", "Be zıman jiyan na be", "Barış, çözüm, özgürlük" sloganları atıldı.

İKİ DİLDE BARIŞA ÇAĞRI

Yürüyüşün sonunda Koalisyon'un çağrı metnini Türkçe olarak Özlem Özel ve Kürtçe olarak Cüneyt Laloğlu okundu. İzmir Müzisyenler Derneği'nin ve Koma Berxwedan'ın dinletisiyle biten eyleme katılanlar türküler eşliğinde halay çektiler.

BÜYÜK YÜRÜYÜŞ İSTANBUL'DA

İzmir'deki Çözüme Evet aktivistleri, Diyarbakır'da Newroz günü sokağa çıkan milyonların barış isteğine Batı'dan bir yanıt gelmesi için çalışmaya devam edeceklerini, bu doğrultuda 26 Mayıs'ta İstanbul'da Saraçhane'den Beyazıt'a yapılacak büyük Çözüme Evet yürüyüşüne katılacaklarını duyurdular.

Marksist.org – 11.05.2013 - Çözüme Evet diyenler İzmir’de barışın sesini yükseltti

Çözüme Evet Koalisyonu aktivistleri bugün saat 14:00'te İzmir'de Konak YKM önünde buluşarak bir yürüyüş yaptı. Genç, yaşlı, kadın, çocuk, öğrenci, işçi çok sayıda barış aktivistinin katıldığı Çözüme Evet şenliği sonrası türküler söyledi, halaylar çekildi. Eylem boyunca çözüme ve barışa Türkçe ve Kürtçe sloganlarla destek verildi.

BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, geçtiğimiz hafta yaptığı bir konuşmada, Batı'da çözümden ve barıştan yana olanların savaş çığırtkanları kadar cesur olup olmadıklarını soruyor, barış yanlılarını sokağa çıkarak süreci sahiplenmeye çağırıyordu.

1 Mayıs'ta İzmir'de Çözüme Evet pankartıyla yürüyen aktivistler, bugün de şehir merkezinde düzenledikleri barış şenliğiyle bu çağrıya yanıt verdiler.

Saat 14:00'te Konak YKM önünde Çözüme Evet Koalisyonu'nun çağrısıyla buluşan barış aktivistleri, "Dinle, anlat, duy, konuş", "Silahlar sussun, insanlar konuşsun", "Susma, çözüme katıl", "Barışa teslim oluyoruz", "Çözüme Evet", "Çoğunluk çözüm istiyor" dövizleri ve barış bayraklarıyla "Çözüme Evet" ana pankartının arkasında yürüyüşe başladılar.

Oldukça coşkulu geçen yürüyüşte Kürtçe ve Türkçe barış sloganları atıldı, "Her Türk bebek doğar", "Öldürmeyeceğiz, ölmeyeceğiz, kimsenin askeri olmayacağız", "Şimdi barış zamanı", "Dur de, dur de, ölümlere dur de", "Kürt halkına özgürlük", "Barış, çözüm, özgürlük" sloganları atıldı.

Yürüyüşün sonunda Koalisyon'un çağrı metnini Türkçe olarak Özlem Özel ve Kürtçe olarak Cüneyt Laloğlu okundu. İzmir Müzisyenler Derneği'nin ve Koma Berxwedan'ın dinletisiyle biten eyleme katılan aktivistler türküler eşliğinde halay çektiler.

İzmir'deki Çözüme Evet aktivistleri, Diyarbakır'da Newroz günü sokağa çıkan milyonların barış isteğine Batı'dan bir yanıt gelmesi için çalışmaya devam edeceklerini, bu doğrultuda 26 Mayıs'ta İstanbul'da yapılacak Çözüme Evet yürüyüşüne katılacaklarını duyurdular.



Yeni Şafak – 13.05.2013 - Çözüme EVET / HİLAL KAPLAN

Otuz yıllık bu kabus ilk başladığında, babam yaşındaki gençler toprağa düşüyordu. Herkes ağlıyordu, herkes yaslıydı.Sonra büyüdüm ve artık benimle yaşıt gençler toprağa düşüyordu. Yine herkes ağlıyordu, herkes yaslıydı.

Ve bu seneye kadar kardeşimle yaşıt gençler toprağa düşüyordu ki ufukta bir umut ışığı göründü.

Çözüm süreci, toplumca yüzümüzü güldürecek bir döneme, nihayet adım atmamızı sağlayabilir. Ancak bu, bize de ağır sorumluluk yüklüyor. Yükün farkında olan bir grup, ellerini taşın altına koydular ve 'Çözüme Evet Koalisyonu'nu kurdular. Üstelik sesleri de gittikçe gürleşiyor. Çağrıları şöyle:

30 yıldır, her gün yürek çarpıntılarıyla uyanmamıza sebep olan…Nerede olursak olalım, hayatımıza damgasını vuran dev bir sorun çözülmek üzere.

Kürt sorunu konusunda tarihi adımlar atılıyor. İlk kez çözüm kapısının net bir şekilde aralandığına tanık oluyoruz.

Bizler, çözüm sürecine gözümüz gibi bakmamız gerektiğine inanıyoruz.

Biliyoruz ki çözüm yönünde atılan her adım, ölümün bu topraklarda yarattığı kasvetli havanın bir kader olmadığını herkese, hepimize gösterecek.

Çatışmaların sona ermesi ve diyalog sürecinin gelişmesi 'politik açıdan kimin işine yarar' diye bir soru sormuyoruz.

Çatışmaların sona ermesi, öncelikle, gençlerin yaşamaya devam etmesi anlamına gelir.

Ölümlerin durması anlamına gelir!

Ölümlerin son bulması... Sorunun muhataplarının konuşmaya başlaması...

En önemlisi bu.

Bu yüzden, çözüm için atılan adımları desteklemek ve çözüme engel olmak isteyenlere,

'Hayır, bizler bu topraklarda yaşayan milyonlarca insan, çözümden yanayız' diyebilmek için yola koyuluyoruz.

Çözümü savunan milyonların sesi olmak için hep beraber harekete geçiyoruz.

Ülkemizde birbirini tanıma şansı bulamamış milyonlara…'Dinle, Anlat, Duy, Konuş...' diyoruz

Herkesin ve tüm kimliklerin ortak geleceğinin eşitlik içinde inşası açısından bu can alıcı meselenin çözümüne katkı sağlamanın insanlık borcu olduğuna inanıyoruz.'

Türkiye'de sivil toplumun önemli kısmı, makro siyasetle uğraşıp, siyaset yapmayı sadece devlete seslenmekten ibaret sandığı için bu oluşum ayrıca kıymetli. Çünkü geniş toplum kesimlerini ilgilendiren, onların çocuklarının hayatta kalıp kalmayacağına kadar yaşamlarına müdahil bir dönemden geçiyoruz. O yüzden ne kadar çok el o taşın altında olursa, otuz yıllık ağırlıktaki bir yükü üzerimizden atabilmemiz de o kadar mümkün olacak.

Koalisyon, ilk kitlesel çıkışını 26 Mayıs Pazar günü, saat 14.00'da, İstanbul Saraçhane'den Beyazıt Meydanı'na yürüyerek gerçekleştirecek. Türkiye'nin dört bir yanındaki meslek odalarını, baroları, sendikaları, çevreci grupları, insan hakları derneklerini, yöre derneklerini ve hiçbir sivil toplum kuruluşuna üye olmayanları; kısaca çocuğunun geleceği için çözüme şans vermeyi önemseyen herkesi aramıza bekliyoruz.

Gelin amasız, lakinsiz, fakatsız Çözüme Evet diyelim.

14 Mayıs 2013 – Turnusol.org - Küresel BAK: "Reyhanlı acısını barışla dindirelim"

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 50 kişinin ölümüyle sonuçlanan katliamı 'insanlık dışı' olarak niteleyen savaş karşıtları barışa vurgu yaptı: "Bomba çukurunun başında ellerini açmış, bu büyük haksızlığa çaresizce yakaran ananın acısı bugün hepimizin acısıdır. Bu acının tekrarlanmaması için barış mücadelesini güçlendirmemiz gerekiyor."

Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu yürütmesinden Bülent Aydın tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle:

"REYHANLI ACISINI BARIŞLA DİNDİRELİM

Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013 günü patlatılan bombalar yüreğimizi büyük bir acıyla yaktı. 50 kişinin can verdiği bu insanlık dışı katliamın sorumlularını lanetliyoruz. Olayın faillerinin bir an önce ortaya çıkartılmasını ve tüm ayrıntıların açıklanmasını istiyoruz. Hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Yaralılara geçmiş olsun diyoruz. Halen ağır yaralı olanların sağlığına kavuşmaları ise en büyük dileğimizdir.

Arkasındaki güçler ve tetikçileri kim olursa olsun, bombaların amacı, bölge halklarının arasını açmak ve Türkiye'yi de savaş girdabına çekmektir.

Savaşın gerçek yüzü işte budur. Savaş hiçbir suçu günahı olmayan insanlar için ölüm demektir. Savaş yıkım ve acı demektir. Savaş öfke ve düşmanlık demektir. Reyhanlı meydanındaki bomba çukurunun başında ellerini açmış, bu büyük haksızlığa çaresizce yakaran ananın acısı bugün hepimizin acısıdır. Bu acının tekrarlanmaması için barış mücadelesini güçlendirmemiz gerekiyor.

Suriye'de, Irak'ta, Afganistan'da, Filistin'de ve dünyanın başka bölgelerinde bu acıyı yıllardır her gün yaşayan halklar var. Savaş halkların düşmanıdır. Emperyal emellerle ve kaynaklarına el koymak için ülkeleri işgal eden, halkları birbirine düşüren küresel savaş makinaları insanlığın düşmanıdır. Kendi halkına karşı savaş açmış diktatörler de halk düşmanıdır. Meydanı onlara bırakmamak için barış mücadelesini güçlendirip savaşa hayır demek lazım. Halkların kardeşliğini savunmamız lazım.

Türkiye, bölgesinde barışın sağlanması için rol üstlenebilir ama bunun koşulu ülkedeki barış ve çözüm sürecinin ilerlemesidir. Eğer barışa hep birlikte sahip çıkarsak yeni Reyhanlı'ların yaşanmasını da engellemiş oluruz. Barış için atılan adımlar Reyhanlı'da yaşanan acıları dindirebilir.

Suriye'deki katliamlardan canını kurtarmak için sınırı geçen sığınmacılar düşmanımız değildir. Onlar ve Suriye halkı ülkelerindeki insanlık dramının mağdurudur. Bu ülkede kimse Suriye ile savaş istemiyor. Hükümet gerilimleri artırıcı değil, barıştan yana tutum almalıdır.

Reyhanlı'da yaşanan katliam başka acıların vesilesi olacak şekilde savaş diline ve politikalarına malzeme edilmemelidir. Türkiye hükümeti, savaşçı maceralara ve militarist eğilimlere son vermelidir.

Türkiye hükümeti bölgesel çıkarları için Suriye'ye güç gösterisi yapmaktan vaz geçmelidir. Suriye halkının kaderini halkın kendi mücadelesi belirleyecek. Böyle bir diktatörlüğün ömrünü uzatacak olan şey, bu ülkeye Türkiye veya başka bir ülkenin askeri müdahalesidir. Bu bütün bölge için bir felaket olur.

Tüm savaş karşıtlarını Suriye halkıyla, Kürt halkıyla dayanışmaya çağırıyoruz.

Tüm savaş karşıtlarını ülkemizde ve bölgede barış mücadelesinin sesi, sözü olmaya çağırıyoruz.

Savaşa hayır!

Türk, Kürt, Arap halkları kardeştir!"



18 Mayıs 2013 – ÇÖZÜME EVET balonlu eylem haberleri – İstanbul / Beşiktaş

CNNTÜRK - 18.05.2013 - "Çözüme Evet" için toplandılar

Beşiktaş'ta biraraya gelen Çözüme Evet Koalisyonu üyeleri balon uçurdu.

Çözüm sürecine destek olmak ve süreç için atılan adımları desteklemek amacıyla Çözüme Evet Koalisyonu'na bağlı yaklaşık 30 kişi, Beşiktaş Meydanı'nda toplandı. Ellerinde "Çözüme Evet" yazılı pankart taşıyan grup, "Barışalım Yeter" şeklinde sloganlar attı.

"Çözüm sürecine gözümüz gibi bakmalıyız"

Grup adına basın açıklamasını okuyan Çözüme Evet Koalisyonu İletişim Sözcüsü Nesteren Davutoğlu, dev bir sorunun çözülmek üzere olduğunu belirterek, çözüm sürecine ilişkin tarihi adımların atıldığını kaydetti. Sürece iyi bir şekilde bakılmasını gerektiğine vurgu yapan Davutoğlu, "İlk kez çözüm kapısının net bir şekilde aralandığına tanık oluyoruz. Sürece gözümüz gibi bakmamız gerektiğine inanıyoruz" dedi. Beşiktaş Meydanı'nda toplanan grup ellerindeki renk renk balonlarla, davullar çalıp, şarkılar söyledi. Grup daha sonra iskele önünde balonları gökyüzüne bıraktı.

‘Çözüme evet’ deyip balonları gökyüzüne bıraktılar

Çözüm sürecine destek olmak isteyen ‘Çözüme Evet Koalisyonu’ üyeleri, Beşiktaş Meydanı’nda sürecin Türkiye için önemine vurgu yapıp gökyüzüne balon bıraktı.

Memurlar.net sitesi - 18.05.2013 - ‘Çözüme evet’ deyip balonları gökyüzüne bıraktılar

Çözüm sürecine destek olmak isteyen ‘Çözüme Evet Koalisyonu’ üyeleri, Beşiktaş Meydanı’nda sürecin Türkiye için önemine vurgu yapıp gökyüzüne balon bıraktı. Grup, vatandaşları 26 Mayıs Pazar günü Saraçhane’de düzenlenecek ‘Çözüme Evet’ mitingine davet etti.

‘Çözüme Evet Koalisyonu’ üyesi yaklaşık 20 kişi, Beşiktaş Meydanı’nda toplandı. ‘Silahlar sussun, insanlar konuşsun’, ‘Çözüme evet’, ‘Dinle anlat, duy konuş’, yazılı pankart ve döviz taşıyan grup, ‘çözüme evet’ şeklinde slogan attı.

Grup adına açıklama yapan Nezteren Davutoğlu, “Kürt sorunu hakkında tarihi adımlar atılıyor. İlk kez barış kapısının net bir şekilde aralandığını görüyoruz. Bizler çözüm sürecine gözümüz gibi bakmamız gerektiğine inanıyoruz. Biliyoruz ki çözüm yönünde atılan her adım, bu topraklarda kasvetli havanın, gözyaşının ve kanın bir kader olmadığını herkese gösterecek. Çatışmaların sona ermesi hepimizin işine yarayacak. Çatışmaların sona ermesi ölümlerin son bulması anlamına gelir. Çözümü savunan milyonların sesi olmak için hep beraber harekete geçiyoruz. Bunun için birbirini tanımamış insanlara ‘Dinle, anlat, duy, konuş’ diyoruz.” dedi. Eylemciler açıklamanın sonunda vatandaşları 26 Mayıs Pazar günü saat 14.00’da Saraçhane’de düzenlenecek olan ‘Çözüme Evet’ mitingine davet etti.

Grup, Beşiktaş sahiline giderek yanlarında getirmiş oldukları barış balonların gökyüzüne bıraktı.

Marksist.org - 18.05.2013 - Barış ve çözüm için balonları gökyüzüne bıraktıklar

Çözüme Evet Koalisyonu aktivistleri bugün İstanbul'da, Beşiktaş İskelesi’nde yüzlerce balonu barış şarkıları ve sloganları ile gökyüzüne bıraktı.

Koalisyon adına basın açıklamasını Nesteren Davutoğlu okudu.

Basın açıklamasının sonunda 26 Mayıs Pazar günü, saat: 14.00’de Saraçhane Parkı’ndan Beyazıt Meydanı’na yapılacak olan yürüyüşümüzü hatırlattık ve tüm barış ve çözüm diyenleri tekrar yürüyüşümüze davet ettik.

Balon, düdük ve davullarımızla yoğun ilgi ile karşılanan basın açıklamamız kısa süreli bir bildiri dağıtımından sonra sona erdi. Çözüme Evet Koalisyonu aktivistleri bugün Ankara'da da sokağa çıkıyor. Saat 17.00'de Kolej'den başlayacak barış yürüyüşü Sakarya Meydanı'nda son bulacak.

18 Mayıs 2013 – ÇÖZÜME EVET Basın Açıklaması Haberleri – Ankara

Anadolu Ajansı - 15.05.2013 - Çözüme Evet Koalisyonundan "Barışa Evet" Yürüyüşü

Bazı sivil toplum örgütleri tarafından oluşturulan 'Çözüme Evet Kaolisyonu'nca 18 Mayıs'ta çözüm sürecine destek amacıyla "Barışa Evet" adı altında yürüyüş düzenlenecek.

Bazı sivil toplum örgütleri tarafından oluşturulan 'Çözüme Evet Kaolisyonu'nca 18 Mayıs'ta çözüm sürecine destek amacıyla "Barışa Evet" adı altında yürüyüş düzenlenecek.

Kaolisyondan yapılan yazılı açıklamada, çözüm ve barış sürecini destekleyerek terörün Türkiye'de oluşturduğu yaraları gidermenin mümkün olduğu belirtildi.

Çözüm için atılan adımları desteklemek ve çözüme engel olmak isteyenlere "Bizler bu topraklarda yaşayan milyonlarca insan, çözümden yanayız" diyebilmek için yola koyulacakları bildirilen açıklamada, Kürt sorununun demokratik çözüm kapsamında, tüm kimliklerin ortak geleceğinin inşasına katkı sağlamak açısından "Dinle, Anlat, Duy, Konuş..." kampanyasının tanıtımının insanlık borcu olduğu kaydedildi.

Açıklamada, Cumartesi günü saat 17.00'de Ankara Kolej Meydanı'ndaki yürüyüşe çözüme 'evet' diyen herkesin davet edildiği bildirildi.



Hak-iş web sitesi - 20.05.2013 - ÇÖZÜME EVET KOALİSYONU TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Çözüme Evet Koalisyonu Ankara Yereli’nin toplantısı 19 Mayıs 2013 tarihinde Konfederasyonumuz Genel Merkez Toplantı Salonunda gerçekleştirildi. Mazlumder tarafından organize edilen toplantıya Genel Başkan Yardımcımız Mustafa Toruntay da katılarak bir konuşma yaptı.Çözüm Evet Koalisyonu Ankara Yereli destekçileri ve imzacılarının katılımı ile gerçekleşen toplantıda Şenol Karakaş, Fatma Bostan Ünsal ve Üstün Bol birer konuşma yaparak barış süreci ile ilgili son durum hakkında değerlendirmelerde bulundular.

TORUNTAY: BU TARİHİ FIRSAT HEBA EDİLMEMELİDİR

Genel Başkan Yardımcımız Mustafa Toruntay ise yaptığı konuşmada HAK-İŞ olarak çözüm sürecine destek verdiklerini ifade ederek Genel Başkan Mahmut Arslan’ın Âkil İnsanlar Heyetinde yer aldığını ve şu ana kadar yürütülen çalışmaların başarı ile devam ettiği belirtti. HAK-İŞ Konfederasyonu’nun geçmişten bu yana hazırladığı raporlar, basın açıklamalar ve çözüm önerileri ile toplumsal barışa hizmet etmeyi ön planda tuttuğunu söyleyen Toruntay 21-23 Ekim 2011 tarihlerinde gerçekleştirilen 12. Olağan Genel Kurul toplantısında da “Terörle Mücadeleye Yönelik Sivil Mekanizmalar Oluşturulmalıdır” kararı aldığının altını çizdi. Toruntay “Artık çocuklarımız ölmesin, annelerimiz ağlamasın, eşlerimiz dul kalmasın demenin ötesine geçiyoruz. Artık birlikte varız, birlikte anlamlıyız” diyerek başlayan çözüm sürecinin tarihi bir fırsat olduğunu ve heba edilmemesini istedi.

“Bu ülkede yaşayan herkesin küremize, ülkemize ve bölgemize sorumlulukları vardır. Bu süreçte bir elimiz vicdanımızda, bir elimiz de taşın altında olmalıdır” diyen Toruntay çözüm sürecinin ülkemizin tarihi dönemeçlerinden biri olduğunu belirtti.

22 Mayıs 2013 – ÇÖZÜME EVET basın toplantısı Haberleri

Haber 5 - 22.05.2013 - Çözüme Evet: Barış yürüyüşü 26 Mayıs'ta başlıyor

Kürt sorununda çözüme destek veren çoğunluğun bunu sokaklarda dile getireceği bir barış hareketini inşa etmek için yola çıkan Çözüme Evet Koalisyonu, bugün İstanbul'da yaptığı bir basın toplantısıyla 26 Mayıs günü saat 14:00'te Saraçhane'den Beyazıt Meydanı'na şarkılarla, türkülerle ve halaylarla yapılacak olan barış yürüyüşüne çağrı yaptı.

Çözüme Evet Koalisyonu, PKK Lideri Abdullah Öcalan tarafından yaratılan çözüm sürecine ilişkin aralarında Akil İnsan Komisyonu temsilciler, yazarlar, sanatçılar, gazeteciler ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katılımıyla İnsani Yardım Vakfı (İHH) Merkezi konferans salonunda basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Akil İnsanlar Komisyonu "Doğu Anadolu" Heyeti üyesi Abdurrahman Dilipak, gazeteci Roni Margilues, sanatçı Kerem Kabadayı, Demokrasi ve Özgürlük Hareketi üyesi Yaman Yıldız, Hak-İş Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Paçal, İHH üyesi Gülden Sönmez, yazar-şair Ahmet Mercan, Kafkaslar Forumu üyesi Kuban Kural, Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu temsilcisi Yıldız Önen, Sivil Dayanışma Platformu üyesi Hasan Avşar, Beyaz Hareket Derneği yöneticisi Aydın İnci ve DSİP Genel Başkan Yardımcısı Şenol Karakaş konuşmacı olarak katıldı.

'Çözümü engelleyecek ve hiçbir provokasyona izin vermeyeceğiz'

Moderatörlüğünü Küresel BAK temsilcisi Yıldız Önen'in yaptığı toplantıda ilk söz alan DSİP Genel Başkan Yardımcısı Şenol Karakaş, Çözüme Evet Koalisyonu'nun kurulmasına ilişkin bilgilendirmede bulundu. Sürecin, Türkiye cezaevlerinde 68 gün süren ve PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla son bulan açlık greviyle başladığını söyleyen Karakaş, "Hükümet ve İmralı'da yapılan görüşmelerin ardından 30 yıllık savaşın gidişatı değişti ve yumuşama meydana geldi" dedi. Batıda yaşayan vicdanlı ve farklı siyasi kimliklere sahip insanların bir araya gelerek Çözüme Evet Koalisyonu'nu kurduğunu ifade eden Karakaş, "Batıdan, halk kardeşliğinden yana olanlar olarak bir araya geldik. Çok hızlı bir şekilde örgütlendik" dedi. Çözüm süreci devam ederken devlet içerisinde "savaştan beslenen derin yapıların" provokasyonlar yapabileceğini belirten Karakaş, "Çözümü engelleyecek ve hiçbir provokasyona izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

'Barış Treni yola çıkacak'

Kürt sorununun çözüm süreci ile ilgili İnsani Yardım Vakfı (İHH) adına konuşan avukat Gülten Sönmez ‘’İnsanların artık acı çekmesini istemiyoruz. Herkesin nerde yaşarsa yaşasın onurlu bir şekilde adalet üzerine ve kendi kimliği ile ilgili hiçbir problem yaşamadan bu topraklarda yaşamasın arzu ediyoruz. Bu nedenle Çözüme Evet Koalisyonuna bu düşünceye sahip çözüm sürecini destekleyen herkesi de bunun bileşenleri olarak kabul ittik. Çözüm isteyen her yapı her kesim bu koalisyonunun bir parçası. 26 Mayıs 2013 Pazar günü saat 14.00’te Saraçhane Parkında buluşup Beyazıt’a yürüyeceğiz. Herkesi bu yürüyüşe davet ediyoruz. Daha sonrasında da bir barış treni harekete geçecek. Bu barış trenine Türkiye’yi temsil eden temsilciler binecek. Öncelikle Trakya’da yürüyecek barış trenimiz. Daha sonra da Diyarbakır’da son bulacak bir tren yolculuğu gerçekleşecek. Türkiye’nin topraklarında yaşayan tüm kültürlerin kimliğini temsil eden temsilciler olacak” dedi.

'Evrensel barış dili yakalanmalı'

Akil İnsanlar Komisyonu "Doğu Anadolu" Heyeti üyesi Abdurrahman Dilipak da yaşanan süreçten sorumluluk duyan herkesin destek vermesi gerektiğini söyledi. Süreç karşısında barış dili kullanılması gerektiğini; ancak muhalefet dilinin barış dili olmadığını vurgulayan Dilipak, "Evrensel bir dili benimsemek gerekir. Dilimizin etnik bir grubu değil, bütün etnik yapıları kapsaması gerekir" dedi. Sürecin doğru yönde ilerlediğini ifade eden Dilipak, "Meslek odaları ve baroların da sürece katılması gerekir. Ancak odalar ve barolar yeterli düzeyde destek vermiyorlar. Eksik kalıyorlar" diye konuştu. Devletin inkar ve asimilasyon politikalarını terk etmesi gerektiğini vurgulayan Dilipak, "Bu sorunu kökünden halletmek istiyorsak, devletçi, Kürtçü değil, ezilenden ve mazlumdan yana olmamız gerekir. Birlikte Türkiye'yi kucaklayalım. Barış geleceğimizdir. Barış Allah'ın adıdır benim için" diye konuştu.

Gazeteci Roni Margilues ise konuşmasında, "Bu toplumda hala barışı izah etmeye çalışıyoruz. Toplumda barışa karşı olanlar var" dedi. Yaşanan süreçten dolayı ne Kürt ne de Türk gençlerinin öldüğünü ve bu süreçte en büyük kazanımın bu olduğunu vurgulayan Margilues, "3 aydır kimse ölmedi. Anayasa nasıl çıkarsa çıksın, barış süreciyle Kürtlerin kimliği tanınmıştır" dedi. Barış sürecine karşı duran kimseler tarafından kullanıldığını belirttiği "Demokrasi olmadan barış olmaz" sözünü hatırlatan Margilues, "Bu sözün tamamıyla yanlış olduğunu düşünüyorum. Barışa atılan her adım demokrasiye açılan kapıdır. İki kavram da birbirini tamamlayan unsurlardır" dedi. Bölge halkının uzattığı ele batının da el uzatması gerektiğini vurgulayan Margilues, insan hayatına ve demokrasiye inanan herkesin bu sürece destek vermesi gerektiğini belirtti.

'Yeni anayasanın herhangi bir etnik gruba vurgu yapmaması gerekir'

Newroz'da Kürtlerin çok güçlü bir şekilde batıya mesaj gönderdiğini ifade eden sanatçı Kerem Kabadayı ise "Barış savaşan taraflar arasında yapılır. Türkiye'nin batısında barış için halkı sokağa dökmeliyiz. Kendimizi sokakta göstermeliyiz ve savaştan yana olanların barıştan yana olanları görmesi gerekir" dedi. Demokrasi ve Özgürlük Hareketi üyesi Yaman Yıldız da "Barışı, AKP'ye bırakacak değiliz. Hep beraber barışı getireceğiz" dedi. Barışı, alışverişe dönüştüren ve karikatürize edenlerin barışa saygısızlık ettiğini belirten yazar-şair Ahmet Mercan ise, "Devlet şimdiye kadar yanlış bir akıl kullandı. Devletin aklı, insan aklı kadar çalışmadı. Devletin yanlışını gördü ve bu yanlıştan döndü. Barışın kalıcı olması için, yapılacak yeni anayasanın herhangi bir etnik gruba vurgu yapmaması gerekir. Ancak böyle barış kalıcı hale gelebilir" dedi. Sivil Demokrasi Platformu üyesi Hasan Avşar ise sürecin olumlu bir şekilde sonuca varması durumunda Türkiye'nin Ortadoğu'da ve Avrasya'da en önemli güç haline geleceğini belirtti. Süreç karşısında yaşanacak provokasyonlarda sağduyunun öne çıkması gerektiğini belirten Avşar, "Yeni anayasa revize değil, tamamen sıfırdan demokratik ve sivil bir anayasa olursa çatışmalı bir ortamdan kurtulabiliriz" dedi.

'Devlet 90 yıllık tarihiyle yüzleşmelidir'

Hak-İş Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Paçal konuşmasında, "Çok kritik bir tarihsel momentten geçiyoruz. Devlet 90 yıllık tarihiyle yüzleşmelidir. Bu topraklarda insanı ve tarihiyle yüzleşerek toplumsal barışı sağlanmazsa toplumsal zenginliğini kaybeder" dedi. Gençler adına toplantıya katıldığını belirten Beyaz Hareket Derneği'nden Aydın İnci ise "Hayata dolu dolu bakmak istiyoruz. Gençler olarak, yaşanan süreçten umutluyuz. Barış bize uzak değil. Herkesin elini taşın altına koyması gerekir" ifadelerini kullandı. Sivil Dayanışma Platformu adına konuşan Hasan Avşar, mayasında barış olan toplumun barış istediğini ve bunun gerçeklşemesi durumunda büyük Türkiye hedefinin yakalanacağını ifade etti. Kafkas Forumu'ndan Kuban Kural da "Hepimiz barışın muhataplarıyız ve süreç karşısında inisiyatif almalıyız. Barışı hepimiz birlikte inşa edeceğiz. Türk-Kürt barışı değil, herkesin barışı olması için herkesin inisiyatif alması gerekir" diye konuştu.

Basın toplantısı konuşmaların ardından son buldu.


Yüklə 0,88 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin