BÖLÜM XXIII
KABLOI.ARIN VE TEFERRUATININ DÖŞEME VE BAĞLANMASI
ÖZET
Kabloların döşenmesi :
1.1. Kazık koyma. —1.2. Yol boyunca döşeme. — 1.3. Muhzam korunmalar. — 1.4. Kalabalık yerlerde döşeme. — 1.5. Pupinleme odaları. — 1.6. Kabloların uçlarının belirtilmesi — 1.7. Döşeme plânı
Normal hat ekleri
2.1. Kablonun açılması ve ek yerlerinin hazırlaması. — 2.2. iletkenlerin eklenmesi. — 2.3. Kâğıt masuralar. — 2.4. Koaksiyal çiftlerin eklenmesi. — 2.3. İzomanın tutumu ve yenilenmesi. — 2.6. Kurşun manşon. — 2.7. Font manşon. — 2.8. Bu ek yerinin hesabı.
Pupin bobinlerinin dağıtılması ve bağlanması:
3.1. Dağıtma parçaları. — 3.2 Pupin bobinlerinin başlangıç kablolarına bağlanması. — 3.3. Pupin kutularının Kabuğa bağlanması.
İstasyonlarda ve uç merkezlerde nihayetlendirmeler :
4.1. Umumî durum. — 4.2. B yükünün nihayetlendirilmesi. — 4.3. Tamamlayıcı hatlar.
Kesme ve saptırma noktalan :
5.1. Kesme noktalarında translatörler kullanılması. — 5.2. — Ayrılmasız kesme noktası. 5.3. T. şeklinde ek ile ayrılma. — 5.4. Lokal şebekelerle irtibat.
Basınç altında tutma
1. KABLOLARIN DÖŞENMESİ
1.1. Kazık koyma :
Pupinlenmiş bir kabloyu döşemeden önce, kablonun geçeceği ve bobinlerin konulacağı yerleri iyice tâyin etmek için çok sıhhatli bir kazık koyma (piketaj) ameliyesine ihtiyaç vardır Gerçekten, Bölüm IX da görmüştük ki yükleme noktaları arasındaki mesafenin düzgünlüğü iki telli hatların çalışması bakımından esas ehemmiyeti haizdir. Ameliyeler şu şekilde yapılır: Repetör merkezlerinin yerleri önceden, belli olduğu için, kazık koyma ekibi, ilgili servislerle (köprü, yol v.s.) mutabık kalarak, takip edilecek yolun güzergâhı ve rakımlarım ve yine kablonun yol eksenine nazaran vaziyetini doğru olarak tesbit eder. Bundan sonra 50 metrelik bir mesaha zinciri ile, müteakip iki istasyon arasındaki mesafe ölçülür. Bu ameliyattaki doğruluk en az binde 0,50 dir. Yanlışlıkları önlemek (zincir uzunluklarını unutma v.s.) Bu ameliyat, birbirinden haberi olmayan muhtelif ekipler tarafından. tekrarlanmalıdır. Ayni zamanda bazı nişan noktaları (evlerin köşeleri, kilometre taşları (3) v.s...) de not edilir.
Bundan sonra 1830 metreye en yakın tam bölen aranarak pupinleme adımı tâyin edilir ve arazi üzerinde, nişan noktalarından ve icabına göre yükleme noktalarından hareket edilerek, kazıklar çakılır. Birinci ve sonuncu Pupin odası repetör istasyonlarından yarım kesim uzaklıkta konur ve hesaba dahilî kablajlar da katılır.
Eğer kazık konmuş bir yükleme noktasına bir mania tesadüf' ederse, bölüm IX da gördüğümüz gibi. önceki kerimlerde Pupin adımını yavaş yavaş (metre metre) azaltarak sonraki Kesimlerde de yavaş yavaş çoğaltarak bu noktaların yeri değiştirilebilir (Sek. 1). Mutlak ihtiyaç hâlinde, Pupin noktaları arasındaki uzunluk sabit kalmak şartıyla bir kangal ilâve edilebilir (Şek. 2). Bununla beraber bu hareket çok müstesna hallere mahsus olmalıdır, çünkü böyle kangallar pahalıdır ve âmâlara da sebep olabilir.
Döşeme plânları kazık koyma ameliyesinden sonra tanzim edilir ve tasdik için yollar idaresine gönderilir.
1.2. — Yol boyunca döşeme :
Yol boyunca, zırhlı kablolar, hususi bir koruma tertibatı alınmadan, doğrudan doğruya toprağa konur. Fransa’da kablolar daima, yolla hendek arasındaki yere veya demiryollarının kıygına konur. Pazı ecnebi memleketlerde, meselâ Amerika’da, tarlalara konur.
Yol üzerinde yapılan işler (sû ve gaz borularının inşası ve kol vermesi, ağaçları devirmek için kuyu kazılması v.s.; münasebetiyle kablonun zarara uğramasını önlemek için onu, mümkün olduğu kadar derine koymak faydalı olacaktır. Fakat buna mukabil, çok derine konulan kablonun üzerinde yapılacak bir arıza arama ve tamir işi çok .daha zahmetli ve uzun olacaktır. Hususile, bu takdirde hendekte su bulunması tehlikesi daha fazladır, Bir çok denemelerden sonra (Paris -Strasbourg da 0,70 m, Paris - Lüle de l m.) Fransız P.T.T. İda-esi nihayet toprak seviyesi ile kablonun üst kenarı arasında 0,80 metrelik derinlik bulunmasını kabul etmiştir. Bu derinlik şehirler geçilirken l .metreye çıkmakta kayalık arazide ise 0,60 metreye- düşmektedir. Hendek ya el ile yahut; da ekskavatör veya delici arabalarla açılmaktadır.
Bu hendeğin genişliği iyi bir çalışmaya ancak kifayet edecek kadardır. En uygun ilerleme hızının gün başına ve şantiye başına l kilometre olduğu sanılmaktadır.
Nakliye esnasında kablolar kablo makarası denilen tahta veya demir makaralar üzerinde bulunur." Kablonun makara üzerinde sarıldığı silindirin çapı en az, kablonun, kurşun üzerinden ölçülen, çapının 15 misli olmalıdır.
Kablo, ekseriya müteharrik kollu dökücü (Şek 3) vasıtesile mekanik olarak, kabloyu sarsmadan hendeğin dibine konur. Kablonun bir ağaç sırasının arkasına konması gerekiyorsa, yer yer küçük tahta makaralar konularak toprak üzerindeki sürtünme azaltılmak suretile, bir bocurgatla çekilir. Bundan sonra hendekler kablo üzerine doğrudan doğruya kazıdan çıkan toprağın en incesi gelmesine dikkat edilerekten doldurulur.
1.3. Munzam korunmalar :
-
Bütün meskûn yerlerde köyler, münferit çiftlikler v.s. ve hattâ ileride oturulması muhtemel yerlerde (Şehirler civarı) kablonun üzerine, demir telden yapılmış bir haber verme ızgarası konulur. 300 mm. genişlikte olan bu tel kafes kablodan 300 mm. kadar yukarıda bulunur. Bu kafesin hiç bir mekanik koruyucu kıymeti yoktur sadece, yol üzerinde işler yapabilecek işçilere orada bir kablonun mevcudiyetini haber verir.
-
Daha mühim topluluk mahalleri (küçük şehirler) geçilirken, eskiden kablolar 500x200x40, boyutunda beton şiltelerle korunurdu, bu levhalar metal depluvayeden veya yuvarlak demirden iki tabaka ile teçhiz (anne) edilirdi. Şimdi kemer şeklinde profil verilmiş demirlerin kablo üzerine ona dokunulmaz şekilde, konulması tercih edilmektedir. (Şek. 4). Beton şilteler yalnız, kangallar n muhafazası için kullanılırlar.
-
Bilhassa tehlikeye maruz yerlerde kablo, 3 ilâ 5 mm kalınlıkta profil verilmiş ve katranlı iki demir arasına konur, bu demirlere zores demirleri (Şek. 5) denir. Bu demirler mükemmel bir koruyucudur, fakat pahalıdır.
-
Yolların ve demiryolların geçilmesi :
Mühim yollar geçilirken kablo trafiğe mâni olmamak için iki safhada konulan, bir font boru içinden geçirilir. Çimento borular (künkler) demiryolu elektrikli ise, mecburidir. Umumiyetle ikinci bir boru yedek olarak konur. Fransız demiryol İdaresi (SNOF) ray seviyesi ile borunun üst kenarı arasında 1,30 metre derinlik bırakmağı şart koşmaktadır.
e) Irmakları geçme. — Sanat eserleri geçilirken ekseriya, kablonun profilli demir boru içine konulması tercih edilir, bu demir kolayca söküldüğü için eserin tâdili icap edince kolaylık olur. Eğer eserler titreşimlere maruz ise, profilli demirler esnek yaylar üzerine oturtulur ve yapıya girilirken kablonun kurşun zarfı dalgalı bakırdan bir kılıfla değiştirilir. Esasen emniyet bakımından artık köprülerden geçmektense nehir altından geçmek tercih edilmektedir. Yuvarlak demirden zırhlı kablo bu takdirde nehir yatağına kayılmış hendeğe konur, yahut da bu hendeğin içine döşenen borular içinden çekilir.
1.4. — Büyük şehirlerde döşeme :
Büyük şehirlerde, uzak mesafe kabloları, Şehirlerarası santralın bulunduğu binada veya civarında bulunan röle istasyonlarında veya kesme noktalarımda nihayet bulurlar. Bu şehirlerde daima, şehiriçi kabloları ve başlangıç kablolarımı koyacak kanalizasyon mevcuttur. Bu kanalizasyonlardan umumiyetle şehirlerarası kablolar için de istifade edilir.
Burada hatırlatalım ki, şehiriçi kablolarında ekseriya başvurulan bir çare olan, lâğım içine kablo koyma, şehirlerarası kablolar için mutlak surette yasaktır. Hakikaten rutubet dolayısıyla, dengelemeler imkansızlaşır.
-
Parisin merkezinde, kablolar hususi galeriler içinde raf dizileri üzerine konur (Şek. 6). Bu galerilerin her biri 50 ilâ 200 kablo almakta olup kablo döşeme ve bakım pek kolaydır.
Galeriye konarı kablolar zırhlı iseler, madeni zırhın üzerinde yangın tehlikesi dolayısile juta tabakası bulunmamalıdır. Bu takdirde galvanizli yapraklar kullanılır.
-
Parisin konarlarında ve taşra şehirlerinde, çimentodan, çok delikli borular kullanılması tercih olunur. Bu borular l metre uzunluğunda ve 80,150 veya 120 mm çapında delikler ihtiva eden ve her biri üzerine konulan beton bloklardır. (Şek. 7). Bu suretle dört ilâ kablo alan kanalizasyonlar elde edilir. Ek yereri tuğla duvarlı ve betonarme odalar içine konur.
Odalar yol kenarlarının altında veya sıkıştırılmış topraktan kaldırımlar altında olduğu vakit bunların yüksekliği az olur ve kaldırılabilen beton şiltelerden (bloklardan) yapılırlar (Şek. 8). Odaları şoselerin altında veya örtüsü pahalı (çimento, asfalt) kaldırımların altında iseler, odanın yüksekliğinde olurlar ve fonttan yapılmış tamponlarla kapatılırlar (Şek. 6). Şose altındaki odalar ve tamponlar 22 tona dayanan (ağır topçu dingili) bir çifte dingilin iki çift tekerleğinin yüküne mukavemet edecek şekilde inşa edilmelidirler.
Odaların boyutları o şekilde hesap edilir ki bunlara ek manşonları, kablolar kendi çaplarının en az sekiz katından eksik yarı çaplarda kıvrılmaksızın konulabilsin.
Boru içine çekilen kablolar ya çıplak kurşunla veya dışında juta olmayan arme (zırhlı) kablolardır. Bu kabloyu çekmek için şu şekilde hareket edilir: Evvelâ içinden kablo geçecek delikten, birbirine duylar veya manşonlarla eklenen, demir veya tahta çubuklardan yapılmış katı bir kılavuz çubuğu geçirilir.
Sürgü tertibatile eklenen rulmanlı kılavuzlar mevcut olup bunlar çok kolay itilirler (Şek. 10). Bundan sonra ucuna bir bocurgatla çekme halatı takıldıktan sonra iğne çekilir, araya da boruyu temizleme için bir fırça konur. Kablo bocurgatın halatına kablo çorabı (grip de câble) denilen ve kablo ucuna geçirilip çekme kuvveti ne kadar artarsa o kadar fazla sıkan bir tel örgüden ibaret olan. parça (Şek. 1) ile bağlanır.
Kabloyu çekmeye başlamadan önce, kablonun ucunu boğarak ya zarfın bu parçasını kaldırarak çekme kuvvetinin yalnız kurşuna değil ayni zamanda iletkenler üzerine de binmesini temin etmeğe dikkat edilmelidir.
Zırhlı kablo hâlinde, zırh telleri ile bir çekme halkası yapılan çorap kullanmaktan kurtulmak, kabildir.
Çekme işi bir makara ve askı tertibatı kullanılarak bir bocurgat (vinç) ile yapılır (Şek. 12). Çekme kuvveti, bir dinamotre ile kontrol edilmekte olup, 5 ilâ 600 kiloyu geçmemelidir.
Çekine işi bitince, çorap altındaki uç kesilir ve kablonun ucu derhal lehimlenerek kapatılır ki rutubet girmesin.
Çok delikli künkte bir kablonun yaralanması haline küçük damarda boru kırılır ve arıza yerine yeni bir oda yapılır. Mühim borular birbirine komşu iki oda arasındaki bütün kablo kesimini değiştirmek icap eder.
1.5. — Pupinleme odaları :
Kablonun yüklenmesi, başlangıç kablolu bobin kutularile yapılacaksa, bütün yükleme kutularının örme duvarlı veya beton arme odalar içinde bulunması lâzımdır (Şek. 39). Bu odaların boyutları kutuların sayısına ve büyüklüğüne bağlıdır. Zemin, duvarlar ve örtü, yol üzerinden geçebilecek en ağır vasıtaların vereceği yüke dayanacak şekilde hesaplanmalıdır.
Kabuklu kutular doğrudan doğruya toprağa konulabilir. Az muavini topraklarda kutuların yere gömülmelerine, hendeğin dibine beton şilteler konularak mâni olunur, (Şek.13). Bazı kıymetli noktalarla (selektif ekyerleri, şehirleri geçme, boru içinde kablo) kabuklu kullar tuğla örme veya beton arme odalara konurlar.
1.6. Kabloların uçlarının işaretlenmesi :
Daha önce de söylediğimiz gibi, her pupinlenme kesimi birbirine hemen hemen eşit olan 8 kablo uzunluğundan meydana gelir. Eklerin yapılmasından ve hendeklerin doldurulmasından sonra yolun kenarına yükleme noktası ve hendeklerin doldurulmasından sonra yolun kenarına yükleme noktası ve bu yedi ara ekin turalarına birer işaret konur. Bu uç işaretleri yer seviyesinden bir kaç santimetre yukarı çıkan yatay bir kare şeklinde görülür (Şek. 14).
Bütün, uç işaretleri kablonun başladığı noktadan itibaren numaralanır. Her uç işaretinde 2 işaret bulunur. Birinci işarette 3 rakam mevcut olup birincisi kablo kısmını (Tronçon) diğer ikisi pupinleme kesimini gösterir. İkinci işaret ekyerinin numarasını bildirir P harfi bir yükleme noktasını gösterir. Bu yükleme noktası daima pupinleme kesiminin sonuna konur (Şek. 15).
ÖRNEK: Paris - Bordeaux kablosunun 224 - 5 işaretli ucu 2 nci kısım olan Orleans - Tours kısmının Orleans - Tours yönünde sayılmış 24 ncü kesiminin 5 nci ek yerini gösterir.
Aynı kablonun 224 — P işaretli ucu 2 nci kısmın Orleans dan itibaren 24 ncü yükleme noktasıdır.
İHTAR : Pahalı bir kaldırımın altına konulmuş bir kablo halinde fazla kazılan önlemek için kablonun güzergâhı kaldırım örtüsü içinde bulunup tam yer seviyesinde olarak gözüken küçük font kaldırım taşları ile sahih surette işaretlenir. Bunların üzerinde altı çizilmiş. P.T.T. yazısı vardır Çizgi kablonun istikametini gösterir.
1.7. — Döşeme planı:
Kablo döşeme işi bittikten ve her kısmın ekleri yapıldıktan sonra döşeme işini yapan servis veya şirket bu kısma ait umumi döşeme dosyasını tanzim eder. Bu dosya bir yandan kablonun bakımından ve bozuklukların yerlerinin bulunmasında işe yarayacak, diğer taraftan da Umumî veya hususî hizmet personeline güzergâhın her noktasında kablonun bulunduğu yeri doğru olarak bildirecektir. Umumî dosyada şunlar bulunmalıdır :
a) Uzunluk ve genişlikler için ayrı ölçeklerde tanzim edilmiş. umumî plan. En çok kullanılan ölçekler uzunluklar için 1/2500, genişlikler için 1/200 dür (Şek. 16). Maamafih meskûn yerlerin nasıl geçildiği her iki yönde de ayni 1/200 veya 1/500 ölçeği ile gösterilir. Flama esasını kazık koyma zamanı tesbit etmek faydalıdır. Umumî plânda, kazık koyma esnasında faydalanılan bütün reper noktalarının kotlarının bulunması lâzımdır. Bundan maada kablonun yol eksenine, evlere v.s... olan mesafesini de ihtiva etmelidir. Nihayet, bozuklukların yerlerinin bulunması bakımından bu plânın her pupinleme odası ve ek odası için kablo kısmının başı olan repetör merkezinden itibaren toplu mesafesini de ihtiva etmesi esastır.
Umumî plân çok dikkatli hazırlanmalıdır. Kablonun başına gelecekler, büyük ölçüde bu plâna bağlıdır.
b) Demiryolları geçişlerin detay plânları,
c) Kablonun sanat eserlerini tesbit şeklinin doğru olarak gösteren resimler',
d) Pupinleme ve ek odalarının tip plânları, hesaplarile birlikte.
-
YOL BOYUNCA EKLER
2.1. — Kablonun açılması ve ekin hazırlanması:
Döşeme esnasında, birbirini takip eden iki kablo uzunluğu arasında, eklerin yapılabilmesi için kâfi derecede fazlalık bırakılır. Ayrıca da, ekçi postasının geçmesinden evvel bu noktada, lehimlerin rahatça yapılması için yeter ebatta bir yarık bırakılmalı ve üstü çadırla örtülmelidir. Ekin hazırlanması esas itibarile zırhın ve kurşun zarfın kaldırılmasından ibarettir. Bunun için, kablolar üzerinde üstteki jutanın nereye kadar sıyrılacağım belirten noktayı işaretlemekle işe başlanır ve buraya çizilen çizginin etrafına bir chatelron keten şeridi geçirildikten sonra juta kesilir. Bundan sonra zırh yaprakları petrole batırılmış bir bezle temizlenir, kesilecekleri nokta işaretlenir, yaprakların konulacak olan nihayeti bir bakır telle çevrilip bağlanarak açılmaları beklenir ve iki yaprak bir üç köşe eye veya demir testeresi ile, kurşun zarfa dokunmamağa itina edilerek kesilir. Bundan sonra alt juta ve yağlı kâğıtlar, kurşunu zırh yapraklarının kesildiği yere kadar çıplak, bırakacak surette kaldırılır ve zarf petrole batırılmış bir bezle silinir.
Kurşun zarfı kaldırmak için bir kurşun bıçağı ile, muayyen kesme noktasının bilezik şeklinde, küçük bir oyuk açılır, bundan sonra zarf, baştan bu oyuğa doğru gelmek üzere bir doğru boyunca açılır.
Bu son işlem için kurşun bıçağını çapa nazaran, çok yatık tutmalı saplanıp da iletkenleri yaralamasına mâni olmalıdır (Şek 17).
Sonra, kurşun bir kerpetenle kaldırılır. İcabında öz üzerinde bulunan pamuk bez durulur ve kalın kâğıtlar kurşunim hizasından kesilir. Bundan sonra öz üzerine kurşun zarfın üzerine bir pamuk bez sarılır ve biraz kurşun altına sokularak kâğıtların kurşun zarfa sürtünmesine ve rutubetli havanın kablo içine girmesine mâni olunur.
Nihayet, daha önceden hazırlanmış bulunan kurşun manşonu kablonun bir tarafına kaydırmağı unutmamalıdır. Zırhlı kablolarda, manşonun içini kirletmemek için jutayı bir pamuk bezle kapatmayı unutmamalıdır.
En sonunda, çevredeki iletkenler kabloya doğru bükülerek orta taraf açığa çıkarılır, bu vaziyette kablo şekil 18 deki görünüştedir.
2.2. İletkenlerin eklenmesi :
İletkenlerin ekleri hep ayni düşey düzlem üzerine gelecek şekilde yapılmaz, zira bu takdirde çok kalın bir ekyeri elde edilir. Ekler bir çok sıra umumiyetle de üç ve veya altı sıra üzerine konurlar. Ayni çiftin iki telinin veya ayni dörtlünün dört telinin ekleri daima ayni sıra üzerinde bulunur.
2.2.2. Bükümler. —Küçük çaplı (1,5 mm ye kadar) iletkenler için teller birbiri üzerinde manivela denilen metodla burulurlar. Bu metod şöyle tatbik olunur.
İletkenlerin biri üzerine bir kâğıt manşon (masura) veya sigara geçirdikten sonra ekçi, birleştireceği iki izole teli olur ve birbiri üzerinde, onlara kâğıdı sarın içine sokacak surette (Şek. 19) bir tam devir yaptırarak burar. Bir pense ile kâğıdı ve varsa sicimi bu sarımdan itibaren ve bakır tellere zarar vermeksizin sıyırır. Bundan sonra iki iletkeni sol elinin baş ve şehadet parmakları arasına burulmanın yapılması gereken uçtan alır. Yine bu iletkenleri sağ elile, 150 mm öteden de tutar ve onları sol el etrafında bir manivela hareketile çabuk döndürür (Şek. 20). Böylece meydana gelen büküm, uçların sarımları sol elin parmaklarının baskısı ne kadar az ise o kadar sıkı olur. İyi yapılmış bir bükümün başlangıcı kâfi derecede gevşek olmalıdır ki teller bükülürken karılmasın, uç kısım ise teller arasında iyi bir elektrik kontak temini için çok sıkı olmalıdır. Binaenaleyh başlangıçta telleri iyice sıkmak ve sona doğru yavaş yavaş gevşetmek lâzımdır (Şek. 21). Bundan sonra burulu teller bir pense ile 35 ilâ 40 mm. uzunlukta kesilir. Şehiriçi şebeke kablolarında bu burumlar lehimlenmezler. Uzak mesafe kablolarında ve yine üzerlerinde fantom teşkil edilen bütün tablolarda bükümler uçlarından 10 mm uzunlukta lehimlenir. Bu maksatla hususî bir lehim (% 67 Sn, % 33 Pb) kullanılır. Amerikan lehimi denilen bu lehim, içerisi temizleyici vazifesi gören reçine ile dolu olan tüpler halindedir. Lehimleme üzerinde bir yarık bulunan düz bir havya (Şek. .22) ile yapılır. Lehimci bükümü, önceden ısıtılmış olan havyanın yarığına koyar ve bu yarık üzerinde Amerikan lehimini gezdirir. Büküm (bükülmüş uçlar) lehimlenince onu havya ile yavaşça iter ve yerine gelsin diye ani olarak bırakır, bu hareket lehimin dökülmemesini temin eder. Bu işlem esnasında ekin diğer tarafları üzerine yağlı bir bez örtmelidir ki lehim parçalan oralara dökülmesin.
2.2.2. Bükümlerin lehimlenmesi hakkında ihta:
Uzak Mesafe Hatları Servis-Okulunda yapılan tecrübelerde lehimlenmemiş burumların zamanla artan dirençler arz ettikleri tesbit ediliştir. Başlangıçta çok küçük olan bu dirençler bir kaç ay sonra çok büyük değerler alabilmektedir. Orta değerlerde 100 lük büküm grupları üzerinde büküm başına 0,2 omdan 0,6 oma kadar varan yâni 10 ilâ 30 metre iletkene tekabül eden dirençler görülmüştür. Münferit değerler bazı hallerde bir kaç omu bulmuşlardır. Ayrıca bu değerler iletkenden geçen akımla da değişmektedir.
Bu dirençler devrenin direncini yâni zayıflamasını ihmal edilemeyecek derecede artırılır. Diğer taraftan Paragraf XIX — 3.1. e XVII — 3.5.1. de gördüklerimize nazaran, bu suretle meydana çıkan dirençlerin husule getirdikleri dengesizlikler hakikî ile fantom arasında diyafoni ve muhtemelen devre gürültüsü doğuracaklardır.
İşte bu sebeplerden dolayıdır ki uzak mesafe devreleri üzerinde burumları mutlaka lehimlemek icap eder.
2.3.3. Bakır manşonlar. — 1,5 mm den yukarı kalibralarda telleri büküm yapmak, bunların katılığı yüzünden kabil olmaz. Bunlar çeşitli şekillerde yapılan bakır manşonlarla birbirleri ile birleştirirler.
Meselâ, Baron manşonları, bir yüzlerinde pencere bulunan, yassı kesitli küçük oyuk silindirlerdir (Şek. 23).
İki iletken manşon içine yan yana konur ve Amerikan lehimi, pencere üzerinde, havya manşonun altına konduktan sonra, gezdirilir. Bakır manşonla ek yapmak daima bükümler yapmaktan daha uzun sürer.
2.3. — Kâğıt manşonlar :
Bunlar, kuvvetli kâğıttan yapılmış küçük masuralar olup ekyerlerini izole etmeğe yarar. Çapları telin çapına göre değişiktir. Uzunlukları 50 ile 100 mm arasındadır, dış çapları 5 ilâ 8 mm ve kalınlıkları 0,5 ilâ 0,8 mm dir. Kâğıt manşon (masura) veya sigara tellerden birisi üzerine, iletkenler lehimlenmeden önce geçirilir. Burum burulduktan sonra, iletken üzerine, iletkenleri kırmasın diye hafif bir eğrilik (eşek sırtı) vermeğe itina edilerekten yatırılır ve bunun üzerine kâğıt ma-.sura geçirilir (Şek. 24).
Masuralar kayıp da iletkenleri çıplak bırakmasın diye tertibat alınmalı, ayrıca da ayni yerde ek yapılan bir çiftin veya dörtlünün iletkenlerini birbirlerinden ayrılmayacak şekilde gruplandırmanın çaresini bulmalıdır. Şehir şebeke kablolarında bu, maksatla kavelyeler (yüzükler) kullanılır. Bunlar çok kısa f20 mm) kâğıt manşonlardır. Ek yapılmadan önce bir çiftin iki teli ayni kavalyenin içinden geçirilir ve onları birbirine kenetler. Umumiyetle muhtelif renklerde yüzükler kullanılır. Başlangıç kablolarında veya uzak -mesafe kablolarında da ayni usul kullanılabilir, f Şek. 25 a). Ekseriya da, durdurma için her dörtlüyü çevreleyen bir pamuk iplik kullanılmaktadır. Ayni dörtlünün dört telinin ekleri yapıldıktan sonra dörtlü bu. iplikle çevrilir, kâğıt masuranın her iki ucunda basit düğümle düğümlenir. Daha sonra da iki iplik, masuraların üstüne düğümlenir (Şek. 25 b).
Ek işinin yapılmasından ve kurutmadan sonra kablonun özü iki tabaka pamuk bezle örtülür.
2.4. Koaksiyal çiftlerin eklenmesi :
Bu eklerde, iletkenler aralarında, iç çapları iletkenleri dış çapından birazcık büyük olan bakır borulardan ibaret manşonlar vasıtası ile birleştirilirler. Elektriki devamlılık önceleri kalay lehimi ile temin ediliyordu. Bu işlem yalıtkanların sıcakta bozulması hakkında daha önce söylediğimiz sebeplerle mahzurlu idi. Şimdi bu devamlılığın manşonları iletkenler üzerinde çok yüksek basınç altında mıhlamak sureti ile temini tercih edilmektedir. Bu işlem hidrolik pres prensibi üzerinde çalışan portatif penselerle yapılır. Diş iletkenler için bu iletkenlerin kuvvete mâruz olan kısmının altına bakirli demirden bir halka geçirilir ve iletken mıhlama esnasında bu halkaya yaslanır.
Ekin ısıtılması lâzım gelen kısımlarında, polietilen halkalar yerine tetraflüoretilen (teflon) halkalar konur. Bu plâstik hem mükemmel elektrik özelikler göstermemekte hem de 150° yi bulan sıcaklığa dayanmaktadır. Şekil 26, hâlen 2,6/9,4 mm lik koaksiyal kablolar için normalize edilmiş olan eki gösterir.
2.5. — İzolmanın tutumu ve canlandırılması :
İleriki bölümlerde göreceğiz ki, kablonun heyeti umumiyesi için iyi bir izolman işleme ve iyi bakım için esas sarftır. Öte yandan bölüm XXII de, kablodan fabrikada istenen izolman tel başına, 10000 megon - kilometredir. Şantiyede de bu mertebede bir izolman muhafaza etmek icap eder. Bu da ancak aşağıdaki kaideden çıkan bir tedbirler topluluğuna riayet etmek sureti ile kabil olur.
a) Kurşun zarfın içine rutubet girdimi artık dışarı çıkarılamaz
Bu rutubet zamanla gidecek, bu da izolmanı yükseltecektir, fakat izolman hiç bir zaman ilk değerini bulamayacaktır. Şu halde şantiyede kablonun uçlarından rutubet girmemesi için her türlü tedbiri almalıdır.
b) Yüksek izolman direnci fabrikada, kablo özünün boşluk içinde kurutulması sureti ile temin olunur. Böyle muamele görmüş kâğıt çok hidrofil olur. Yani açık havayı gördümü bu hava içinde asılı olan su buharının kuvvetle emer. Şu halde kablonun özü açık havaya her çıkarılışında, kurşun manşonu lehimlemeden önce rutubeti atmak zarureti vardır.
2.5.1. Birinci kaide her zaman ihtimamla riayet edilmesi lâzım gelen aşağıdaki hareket tarzını gerektirir.
-
Kabloyu, rutubet tesirini bertaraf edecek her türlü tedbiri almadan asla açmamalıdır. Kablo hendekte olduğu vakit daima çadır altında çalışmalı ve çadır büyük olup üstü tamamen empermeabl ve kapalı olmalıdır (Şek. 27), içinde de devamlı olarak bir ısıtıcı yanmalıdır. Ayrıca hendeğin kenarlarına doğru, ekin üstünde, toprak ve çamura karşı korunmak üzere katranlı örtü konulmalıdır.
Eğer hendeğin içine su yükselmesi tehlikesi varsa, civara bir pompa koyup borusunu hendek haricinde bir dereye vermelidir,
Bir yeraltı odada çalışıldığı zaman, ayrıca, kabloyu açmazdan önce, odayı gaz veya benzin yakan bir ocakla ve daha iyisi bir elektrik radyatörü ile kurutmalıdır.
-
Ekler daima çabuk yapılmalıdır. Hiç bir zaman bir ekyeri gece açık kalmamalıdır. İşte akşam bitmeyecekse ek üzerine, bağlanmamış iletkenler yatırılır ve üzerlerine ertesi sabah açılmak üzere muvakkaten bir kurşun manşon lehimlenir.
2.5.2. İzolmanın canlandırılması :
Parafinleme — İlk uzak mesafeli Fransız kablolarında (Paris -Strasbourg - B91e) kullanılmış olan bu usul iletkenler üzerine 190° kadar kızdırılmış parafin dökmektir. Parafin rutubeti kovarak kâğıdı yağlar. İşlem, kablo açılır açılmaz yapılmalı ve ek işi bitince tekrarlanmalıdır.
Paralfinleme kolay ve kullanışlı bir metoddur ve çabuk yapılır. Suya batmış kabloların izolmanlarını iade için çok işe yarar. Buna mukabil, aşağıdaki mahzurları vardır: Parafin kâğıt ve pamuktaki tefrik renklerini bozar, parafinli kâğıtlar çabuk büzülürler ve bazı hallerde iletkenler açığa çıkabilir. Nihayet, parafinli kâğıt kolay çatlar ve yırtılır, bu sebeple, bir yerini açınca kâğıdı işlemek zor olur.
Bu sebeplerle, parafinleme Fransada tamamen terk edilmiş ve yerini kurutma almıştır.
Kurutma — Bu işlem, ekleri yaptıktan sonra iletkenleri ısıtarak rutubeti yok etmekten ibarettir. Bununla beraber zarf içine giren rutubeti tamamen atmak kabil olmadığı için bu metod, ek yapma esnasında alınan tedbirleri artırmağı icap ettirir. Kurutmanın esas prensipleri şunlardır :
a) Kablo düzgün bir sıcaklıkta olarak 100'C den biraz yukarıda ısıtılmalıdır. Isıtma rutubetin tamamen ortadan kalkmasına kâfi gelecek kadar uzun sürmelidir. Uzak Mesafe Yeraltı Hatları
b) Hiç bir kısım 130 oC den yukarıda ısıtılmamalıdır. Çok fazla ısıtılan kâğıt çok kırılıcı bir hal alır ve hatta kömürleşir. Öte yandan da tefrik renkleri zayıflar.
Yukarıki iki şart ancak, kablonun kapalı bir zarf içine konup, yavaş ve metodik surette ısıtılması ile yerine gelebilir. Ayrıca da sıcaklığı bir termometre ile takip etmek zarurîdir.
En iyi tertiplerden biri ek yerini, yatay yönde iki kısma ayrılmış olan, ince saçtan yapılmış, iki zarftan ibaret olan kurutucu içine koymaktır. Alttaki kısım her iki tarafından birer sıkıştırıcı ile kabloya tesbit edilir. Dıştaki zarfın alt tarafında bir delik vardır. Yukarıki iki yarım silindir aşağıki yarım silindirin yarıklarına gömülüdür. Her iki zarfta da yukarı kısımda birer pencere vardır. İç zarfın penceresinde cam dıştakinde ise kayan saç kapak vardır. Bu suretle ne zaman istenirse termometre okunabilir. Âletin uzunluğu o kadar olmalıdır ki her iki tarafta kablo zarfını 10 cm. kadar taşısın. Ek işi bittikten sonra eke bir termometre bağlanır ve bir pamuk bezle örtülür ve kurutucu kablo üzerine kapatılır. Alta aşağıki deliğin karşısına gelmek üzere bir petrol ocağı konur ve üstteki pencereden termometre takip edilir.
Normal şartlar altında eki 20 dakika 120° kadar sıcaklıkta ısıtmak icap eder. Atmosfer çok rutubetli veya ek uzun müddet havada kalmışsa bu müddeti uzatmalıdır. İyice ıslanmış (bozukluk tamiri) bir kabloyu kurutmak icap ediyorsa, ayni zamanda repetör istasyonunda izolmanı kontrol etmelidir. Bu takdirde kurutma bütün iletkenler mükemmelen yalıtkan hale geldikten sonra 20 dakika daha devam etmelidir.
2.6. — Kurşun manşon :
Özü ve pamuk sargıyı kuruttuktan sonra ekin üzerine kurşun manşon (zıvana) geçirilir ve manşonun iki ucu kurşun zarfla lehimlenir.
-
Manşon. — Fransa’da normal olarak kullanılan manşonlar silindir şeklinde borulardır. Daima saf kurşundandırlar, zira alaşımların işlenmesi zordur. Manşonun kalınlığı hiç olmazsa kurşun zarfın-ki kadar olmalıdır. Kalınlıktaki düzgünlük şartları zarflardakinin aynıdır.
-
Lehim. — Manşonu lehimlemek için % 67 kurşun ve % 33 kalay ihtiva eden, tenekeci lehimi kullanılır. Kullanılan lehimin tamamen temiz olması yâni yabancı maddeler ihtiva etmesi lâzımdır. Bilhassa kurşun boruların ıskartalarından imâl edilen lehimleri kullanmamalıdır. Bu ıskartalar daima bir miktar antimuvan ihtiva eder ki bu da erime noktasını düşürür.
-
Manşonun hazırlanması ve yerine konması. — Kurşun manşon, kablonun kurşun zarfını her iki uçta 50 mm, kadar geçmelidir. Manşon kendisine iyi bir silindir şekli veren bir tahta merdaneye çevrilerek hazırlanır. Bundan sonra uçlar 80 mm. kadar bir uzunluk, bir eğe veya çelik telden tarak ile kazılır ve iç kenar şevli olarak yontulur (Şek. 29). Bundan sonra kazınmış kısım onu oksidasyondan korumak için stearin ile örtülür. Bundan sonra manşon, daha önce de söylediğimiz gibi, kablonun uçlarından birinden geçirilir. Ek yapıldıktan ve kurutmadan sonra manşon içinin temizlenmesine ve rutubeti kaçırmak için hafifçe ısıtılmasına itina edilerek, yerine getirilir. Manşonun uçları, bir lehimci tokmağı (hususî biçimde bir tokmak) ile vurarak, zarf üzerine mümkün olduğu kadar tamamen intibak edecek surette yatırılır. Bundan sonra zarf, manşonun ucundan itibaren 100 mm. kadar kazanır ve buralar stearinle örtülür. Nihayet icap ederse zarfın üzerine zamklı kâğıtlar yapıştırılarak lehimin kati olarak nerede duracağı belirtilir. Şimdi manşon lehimlenmeğe hazırdır.
2.6.4. Manşonun lehimlenmesi. — Kurşun manşonu lehimlemek için iki metod kullanılır :
-
Lâmba ile lehimleme. — Bu metod lehim çubuklarım doğrudan doğruya lehimlenecek parçalar üzerinde, onları bir lehimci lambası ile ısıtarak eritmekten ibarettir. İlk önce lehimlenecek olan ve stearinle kaplı yüzeyler sol elde tutulan lehimci lâmbası ile ısıtılır, bu sırada ayni zamanda lehim çubuğu ela aleve tutulur. Bu lehim yumuşar yumuşamaz lehimlenecek yüzeylere, tamamen yapışacak şekilde sürtülür. Bu ilk sürme işi çok mühimdir: Kurşunun lehime iyi yapıştırılması buna tâbidir. Bundan sonra, lâmba ile hamur haline getirilen, kâfi miktarda lehim konur ve lehim taşıyan bir bez ile buna münasip bir şekil verilir. Lehim taşıyan bez kendi üzerine bir çok defalar kıvrılmış ve sonra iç yağı sürülmüş bir kumaş parçasıdır.
-
Kepçe ile lehimleme. — Bazı ecnebi memleketlerde pek çok kullanılan bu metod lehimlenecek kısımlar üzerine, evvelce bir potada eritilmiş olan lehimi dökmekten ibarettir (Şek. 30). Kablonun sıcaklığı kâfi dereceye gelince lehimi yapan ekleme yerine lehim taşıyan çuha ile işleyerek ona nihaî şeklini verir.
Kepçeli lehimlemenin avantajı kurşun parçalarını yeraltı odalarda, aralara çıplak alev sokmadan yani, patlama tehlikesine meydan vermeyerek, birleştirmektir. Lâkin lâmba ile lehimden daha zordur ve daha çok lehim sarfına sebebiyet verir. Hâlen Fransa’da ancak bazı hususî hallerde kullanılmaktadır.
c) Lehimlemenin vasıfları : — Bu özellikler su geçirmezlik ve mekanik mukavemettir.
Su geçirmezlik lehimin kalınlığım artırmakla mutlaka artmaz, zira kütlenin homojenliğini temin etmek kalın lehimlerde ince lehimlerden daha zordur. Esasen lehim ile kurşun zarf arasındaki su geçirmezlik doğrudan doğruya sürme ve yapıştırmaya tabidir.
Mekanik mukavemet kalınlıkla artar, fakat çok fazla mukavemet aramak beyhudedir. Kablonun zarfı veya manşon kadar dayanıklı olmak kâfidir.
Bu mukavemetin rasyonel olarak tetkiki lehim profillerinin normalize edilmesine ve muayyen çaptaki bir kablonun lehimi için kullanılacak lehimin ağırlığının tesbitine imkân vermiştir.
2.6.5. Yarık manşon. — Kabloyu önceden manşondan geçirmek mümkün olmaması veya manşonların tekrar açılması hallerinde yarık manşonlar kullanılır. Yarıklı manşon uzunluğuna yarılmış bir silindir. Çapı normal manşondan biraz (10 mm kadar) büyük olmalıdır. Yarığın iki kenarı eye ile ters yönde yontulmuştur (Şek. 21) manşonun kenarları da normal manşonda olduğu gibi kazınmıştır. Manşon ekin üzerine geçirilir ve uzunluğuna yarık lehimlenir. Soğuduktan sonra manşonun uçları, normal manşonda olduğu gibi lehimlenir.
Burada işaret edelim ki Almanlar bütün ekyerlerinde uzunluğuna yarılmış ve fabrikada şekil verilmiş (Şek. 32) manşonlar kullanmak tadırlar. Bu nevi manşonlar Paris - Bordeaux kablosu üzerinde kullanılmıştır.
2.7. — Font manşonlar :
2.7.1. Manşonun tarifi : — Zırhlı kablolarda kurşun manşonu: üzerine bir de font manşon (ekleme kutusu da denir) konur.
Font manşonun (Şek. 33) rolü zırhın kabloya verdiği mekanı mukavemetin devamı yâni her türlü çekme ve eğme kuvvetine zırhı kendi başına karşı koymasının teminidir, aksi takdirde kuvvetler kurşun manşona veya eklere geçecektir. Font manşon aynı zamanda, kama darbelerine karşı mükemmel bir muhafaza teşkil eder.
Font manşon, somunlarla birbirine bağlanan iki yarım kabukta teşkil olunur. Çemberler alttaki yarım kabuğun kabloyu sıkmasına yarar. Sıkma asla kurşun üzerine veya iç juta üzerinde olmamalıdır, zira kurşun çok yumuşaktır. Şu halde sıkma yapraklar üzerine ve dış çuta üzerinde olacaktır. Sıkma işinin sırh yaprakları veya dış juta (kalafat) üzerine olabilmesi muayyen bir kabloya uygun gelecek şema çapının seçilmesinde serbestlik temin eder. Çemberlerin altına bilezik denilen dairesel kamalar konulması da ayrıca bir kolaylıktır.
Font manşon ile kurşun manşon arasındaki boşluk maden kömürü katranı, reçine veya benzeri bir madde ile doldurularak lehimlerin kırılması halinde rutubet hücumu önlenir.
2.7.2. Kutunun yerine konması.— Kablo açılırken, iki taraftaki zırh yapraklan, aralarında font manşonun boşluğu kadar yer kalacak surette kaldırılır. Eğer çemberler yapraklar üzerinden sıkacaksa üstteki juta, çemberlerin genişliği kadar yaprak açıkta kalacak şekilde kaldırılır. Eğer çemberler dış çuta üzerinden sıkacaksa juta ancak manşonun iç boşluğuna eşit bir uzunlukta kaldırılır. Juta tabakaları üzerine, şaterton şerit sarılarak açılmaları önlenir.
Kurşun manşonun lehimlenmesinden sonra zırhın elektriki devamlılığı devam ettirme telleri ile tesis edilir, yâni birbiri üzerine burulmuş iki bakır tel iki taraftaki kablo parçalarının zırh yapraklarına ve kurşun zarfa lehimlenir.
Bundan sonra, manşonun alt kabuğu konur, betondan yastıkla yapıştırılır ve çemberlerle kabloya sıkılır. Sonra da üst kabuk yer konup somunlu vidalarla tesbit edilir. Daha sonra, önceden ısıtılmış katran bir delikten dökülecek öbür delikten çıkıncaya kadar devam edilir. Katran çabucak büzüldüğü için bu işlemin soğuma esnasında bir kaç defa tekrarlanması lazımdır ki boşluk iyice dolsun. Doldurma delikleri manşona nazaran çıkıntılı olmalıdır ki sıvı katrana doldur için kâfi basınç temin etsin. Nihayet delikler kapanır. Paslanmaya mâni olmak için somunlar üzerine biraz katran dökmek iyi olur.
2.8. — Bir ekin hesabı :
Kâğıt manşonun büyüklüğü sadece iletkenin kalibrasına tâbidir. Kurşun ve font manşonların boyutları ise esas itibari ile eklerin vesayetine, yâni kâğıt manşonların kaç sıra ve her sırada kaç kâğıt manşon bulunduğuna tâbidir.
Fransız şebekesinin ilk kabloları hemen tamamı ile lâğımlara konurdu. O zamanlar, manşon çaplarının mümkün olduğu kadar zarının çapı kadar olmalarına bakılırdı, bundan maksat da kabloları bir biri üzerine yığabilmekti.
Bunun neticesi de kâğıt manşonların bir çok sıralara ayrılması netice olarak kurşun manşonun pek uzun olması idi. Bu nevi bir sebep, artık galerilere, delikli künklere ve toprağa konulan kablolar için mevzuu bahis değildir. Bu son hallerde, uzunluğu az fakat kalın manşonlar kullanmak daha faydalıdır. Hakikaten, yeraltı odalarının uzunluğu esas itibari ile, içlerine konacak manşonların boylarına bağlıdır. Şu halde bu odaların inşası, manşonlar ne kadar kısa ise o kadar kolay olacaktır. Yine, zırhlı kablolarda, arıza halinde bir eki çıkarmak için yapılacak kazının uzunluğu manşonun boyu ile orantılıdır. Niyet, uzun ekler üzerine, tellerin gerilmeleri yüzünden, ortadaki çiftleri bulmak çok zordur.
Amerikalılar ve Almanlar, 1200 çiftli kablolar için bile uzunluğu asla 60 cm yi geçmeyen kurşun manşonlar kullanıyorlar. Fransa’da hâlâ İdare kablolarında uzun manşonlar (900 çiftli kablo için, 16 s: ek manşon boyu l metre) kullanılmaktadır. Uzak mesafe kabloların kalın ve kısa manşonlar (3 veya 5 sıra ek) kullanılmaktadır.
Her yeni tip kablo için, ona benzer kablolarla mukayese Suret boyutlar tâyin edilmektedir. Bununla beraber işaret edilebilir ki, kağıt manşonları 5 mm çapında olan dörtlü kablolar için manşonun iç çapı 24 mertebesinde olup buradan n her sırada lehimlenen dörtlü sayısını göstermektedir.
Misâl: l mm telden 112 dörtlülü bir kablo için lâzım olan manşonları tâyin etmek icap etsin. Bu teller için 60 mm uzunluğunda ve 5 mm çapında masuralar kullanılmaktadır. Ekler 5 sıra üzerinde yani 5x60 = 300 mm üzerinde yapılacaktır. Her iki tarafta, iletkenlerin açılması için 75 mm. İlâve edilmelidir. Şu halde iki kablonun kurşun zarflarının uçları arasında 300 + 2x75 = 450 mm. mesafe bırakmak icap eder. Nihayet her iki tarafa kurşun zarfın doğulup yatırılması için 50 şer mm. kalmalıdır. Sonuç olarak manşonun uzunluğu :
450 + 2x50 = 550 mm. olacaktır.
Yukarıda geçen formül, formülün iç çapı için
24= 120 mm vermektedir.
Daima, bir deneme ek yeri yapılarak hesapla bulunmuş olan boyutların tahkik edilmesi ihtiyata uygun olur.
3. PUPİN BOBİNLERİNİN BÖLME VE BAĞLAMA PARÇALARI
3.1. Bölme ve saptırma parçaları :
Hattın muayyen noktalarında ya bir kabloyu ikiye veya daha çoğa bölmek yahut da bir sapma kablosu ayırmak icap eder. Bu durumla bilhassa santrallere veya repetör merkezlerinde girişte karşılaşılır, buralarda büyük kapasiteli kablolar, her biri bir kablo başına gidecek olan daha küçük kapasiteli kablolara bölünür. Bu hallerde, bölme parçaları denilen hususî lehimleme parçaları kullanılır.
Burada yalnız, uzak mesafe kabloları üzerinde kullanılanları anlatacağız. Böyle bir parçayı elde etmek için alelade bir manşon alınır ve içine esas kablo geçirilir. Bölünen kablolar ya ikiden ibaret olur ve yan yana konur, yahut da bir üçgen veya kare şeklinde konurlar. İletkenlerin birleştirilmesi normal bir ekteki gibi olur. Kurşun manşonu yerine koymazdan evvel bölen kablolar arasına kelebek denilen bir parça sokulur. Bu parça kurşun zarftan kesilen ve kendisine mümkün olduğu kadar, bölme kablolarının arasındaki boşluğun şekli verilen bir parçadır. (Şek. 34).
Kelebeğin, kablo uçları gibi kazınması lâzımdır. Vazifesi ek içinde kablolar arasında boşluk kalmamasını temin etmektir. Manşon yerine konduktan sonra uçları kablolara doğru yatırılır ve lâmba veya kepçe ile (Şek. 35) lehimlenir. Hiç bir zaman dört kablodan fazlasına bölmemek tavsiye olunur. Daha yüksek sayı için, ya bölmeyi müteakip adımlarda yapmak, yahut da önceden hazırlanmış lehimleme parçaları kullanmak tercih olunur.
Bir tarafa ayrılan kabloyu ana kablonun belli sayıda îletkene bağlamak için saptırma parçası kullanılır. Kurşun kısımlar be parçasında olduğu gibidir. Şu halde sapan kablo ana kablonun bir tarafından, meselâ sağından, ona paralel olarak çıkar (Şek. 36). Bu ve de ana kablonun sağından gelen iletkenler sapan kablonu iletken ne uçlu veya kıvrık eklerle birleştirilmelidir. (Şek. 37). Hususu ile, tek başlangıç kablolu Pupin bobini kutularında durum böyledir, şekil 38 de bir iletkenin böyle bir ekteki dolaşmasının şemasını veriyoruz.
3.2. — Başlangıç kablolu Pupin kutularının bağlanması :
Bağlantılar saptırma parçaları ile yapılır. Manşonun kenarından herbiri üzerine bir telle başlangıç kablosu konur.
Bu suretle, ayni manşona iki kutu bağlanabilir (Şek. 39).
Rutubet girmesine karşı munzam tedbir olarak kablonun parafin-eme ile kurutulmuş olan bölme veya saptırma ekyerleri umumiyetle parafinle doldurulur. Bunun için şöyle hareket edilir: Kurşun manşon lehimlendikten sonra üst tarafına 20 mm. kadar çapta iki delik delinir. Birinci delikten sıcak parafin ikinci delikten çıkıncaya soldurulur. Bundan sonra delikler, içlerine küçük kurşun tamponlar sokup lehimlenerek kapatılır.
3.3. — Kabuklu bobin kutularının bağlanması :
Bu kutuların bağlanması hiç bir hususi güçlük arz etmez. Giriş ve çıkış iletkenleri çıkış levhasının enine eksenine nazaran simetrik ola-ak (Şek 40 ve XXIII — 13) ayrılır. Ekler yapıldıktan sonra yukarıki kabuk yerine konur ve lehim çubukları yarıklar üzerinde eritilerek lehim yapılır. Aynı zamanda zarfın ucu pirinç manşona lehimlenir, bundan sonra font manşon birleştirilir ve iki manşon arasındaki boşluk kompund ile doldurulur (Şek. 41). Bu çeşit bağlantı hem ambarlı hem de ambarsız modellere tatbik edilebilir
4-UÇ VE ARA MERKEZLERDE NİHAYETLENDİRME:
4.1. — Umumî vaziyet :
En çok kullanılan vaziyet şudur (Şek. 42). Bir bodruma konan 2 bölme parçası, l esas kablosunun repetörler odasında bulunan 3 kablo başına kadar gitmek üzere bölünmesini temin eder.
H şeklinde yüklenmiş kablolarda uçtaki yarım kesimin uzunluğunu hesaplarken kablo başına repetörlere bağlanan kablo parçasının kapasitesini gözönüne almak lâzımdır.
Eğer meselâ Pupinleme adımı 1840 m. ise 15 m. lik kablonun uzunluğu 15 m. ve bunun kilometrik kapasitesi 54 m F/Km. ise yarım kesimin kablo başına kadar ölçülen uzunluğu şu olmalıdır.
(1840 – 15 x ) = 909,5 m
4.2. — B şeklinde yüklemenin nihayetlenmesi :
B şeklinde yüklemenin yarım kesim olarak nihayetlenmesi, umumiyetle olduğu gibi, H şeklinde yükleme ile beraberken, güçlük arz-eder, çünkü bu sonuncu nihayetlendirme yarım-kesimi B yüklenmesinin tam kesimine denktir.
Bu takdirde devrenin uçlarına yani istasyona, bir yükleme birliği ile Co/4 değerinde bir kondansatör bağlanır. C0 değeri H şeklinde yüklemenin kesiminin kapasitesi kadardır. Binaenaleyh dörtlü üzerinde, dörtlünün üç translatörünün hat sargılarının uçlarına kondansatörler bağlanır (Şek. 43).
Bununla beraber işaret edelim ki, Paris-Lyon 2 kablosunda B 88/ 36 yüklü devreler bir yarım bobinde yâni 444/18 lik bir birlikle nihayetlendirilmiştir.
43. — Tamamlayıcı hatlar :
Bazı müstesna hallerde mahallî şartlar birinci Pupin noktasının yarım adımda bulunmasını icap ettirir. Bu takdirde, doğru bir nihayetlendirme elde etmek için, ya uçtaki kesim kısa ise kondansatöler veya son kesim çok uzunsa kondansatörler ve bobinler ilâve etmek lâzım gelir. Tamamlayıcı kondansatörler kablo başının fiş bloğuna konulabilir (Şek. XXII—17).
5. KESME VE SAPTIRMA NOKTALARI
Olabilir ki bu kablonun bazı devreleri bir merkezde, bu merkez bir repetör istasyonu olmadığı halde dursunlar. Bu takdirde bu merkezde bir kesme noktası bulunur. Bunun için ya kabla merkezi içine kadar getirilir ve orada bir kablo başında nihayetlendirilir, yahut da buraya küçük bir saptırım kablosu getirilir; Bu son tarzda çözüm, kesilecek dörtlü sayısının az olması veya merkezin ana kablo güzergâh için en elverişli görülen yerden uzak olması halinde tatbik olunur. Sırası ile, pratikte rastlanan çeşitli halleri tetkik etmeden önce, kesme noktalarında translatörler kullanılması hususu üzerinde duracağız.
5.1. — Kesme noktalarında translatörler kullanılması :
İlk önce şuna işaret edelim ki translatörler gerek bir dörtlünün tellerinin ayrılmasında (Kombinezonun bozulmasında) (Şek. 44) gerekse bir dörtlünün üç devresinin bir uzatma dörtlüsü veya havaî ha grubunun empedanslarına adaptasyonu hususunda kullanılabilirler (Şek. 45).
Üç translatörün teşkil ettiği topluluk, birinci halde bir uç ayırma birliği ve ikinci halde bir translasyon birliği teşkil eder.
Dostları ilə paylaş: |