Bu dosya, Ethem Aydın isimli eserin web üzerinden izinli yayınlanan resimsiz hazırlanmış bölümüdür. Değiştirilemez. Serbestçe kopyalanıp dağıtılabilir. Bu dosyanın orjinali



Yüklə 2,29 Mb.
səhifə57/97
tarix29.10.2017
ölçüsü2,29 Mb.
#19746
1   ...   53   54   55   56   57   58   59   60   ...   97

Sevgili Naci


Önünden iskeliçle ark açıverirsen laf üretmek kolaylaşır diyordun, doğrudur.

Biraz da senin kişiliğinde kendimi arıyor ve kendimi yaşıyorum.

Ünlü ressam Van Gogh’a aşifte bir sevgilisi sitem eder. Derki: “bana kendi emeğini kazancın ve kendinden olan bir hediye getir” der. Sanatçı isteneni yerine getirmek için derin derin düşünür, olanaklarını zorlar, ama bir çıkış yolu bulamaz. Hemen ustura ile kulağını kesip zarfa kor ve sevgilisine yollar.

Bu benzetiye pek yaklaşmamakla beraber, size Mersin’de evimizden güneşin doğuşunu ifade eden bir suluboya resim yolluyorum. Cam ve çerçeve işini de sen yaparsın.

Buralarda yaşam iyice zorlaştı. Dönmeyi düşünüyorum ve özlüyorum.

Ablam gilden verdiğin sağlık haberi ile yetinmek mecburiyetindeyiz. Sağ olsunlar. Sen de sağ ol. Seni ve ufaklıkları kucaklar hocahanıma sevgi ve hörmet ederim.

Bizimkiler, sizinkilere selam ve sevgilerini yolluyorlar.

E. Aydın, 28Haziran1980


KAOSTAKİ PIRILTIYA İLETİ


Bugün pazartesi, Mersin’den döndüm. Muştulu, ödüllü mesajınızı aldım. Cezveye biraz şeker, biraz üzgü, özlem koydum. Ateşe yaklaştırdım. Üzüler kabardı kabardı, şekeri yok saydı, özlemleri solladı

Yudum yudum seni düşündüm, seni içtim. Kekre ve buruk şezlonga uzandım. Geçmiş zaman kesitlerinden mutluluk topladım, tel tel... ve üzerime serdim, tüllercesine. Düşlerim oldu uçuşlar gibi. Sordum nerdesin?

Yaşlı gezegenimize yakın geçtiğinde aloo nuzu beklerim. Öperim.

E. Aydın, 4Mayıs1992


SEMRA HANIMEFENDİ


Ben kendimi mutlu etmek için mektup yazarım, üst tarafı beni ilgilendirmez. Doğru birşey söyleyeceğim, beni şaşırttın, sanki seni hiç görmemiş gibi, tanımamış gibiyim şu an.

Bir defa ummadığım kadar bir kaligrafin var, kreasyon artistik çok kişilerde var olmayacak kadar melodik, ideotizm daha başka boyutta. İdelere gelince, o bir başka alem. Semra şunu iyi bil, okullar ezelden beri hep diploma dağıtır, kaliteyi kişi kendi yapar.

Seni ilk gördüğümde ve sonraları, hep kendini kaderin akışına terk etmiş, uçmayı bilmeyen bir martı gibi görürdüm. Önerim, Richard Bach’ın Martı isimli kitabını oku. Binlerce lise mezunu yıllardır ortalıkta mahsun gezinirken, işte sevdiğin bir branşta yüksek öğretim bazında yer almışsın, daha ne istiyorsun.? Durumun yapısına o kadar kendini kaptırmışsın ki, benim yazdıklarımı ve içeriğini bile duyumsamamışsın, ailevi durumunu yani varlık durumunuzu bilmiyorum ama bu konuda bir gereksinimin olursa demiştim ve bunun için acele yazmıştım, duruma değinmediğin gibi, öğretideki çarpıklıklarla uğraşıyorsun, puan yapmak bildiğime göre zor bir zanaat, burayı tutturmuşsun oh ne ala, hiç kuşkuya kapılmadan hakkını kullan, eksik bulduğun programları da kendi kendine geliştir.

Ben hiç bir zaman parlak bir öğrenci değildim, ama zaman geçince, kendimle baş başa kalınca arzu ettiğim bir yerlere ulaştım vede işin garibi, bana meslekte seçkin derlerdi. Bu arada bir de lisan sahibi oldum.

Nikrin ve kanaatkar ol, yolun iyi yoldur. Biraz da öğünmek hakkındır. Sizin okuldan olduğunu sanıyorum, bir resim bölümü başkanı geçen yıllar Adana'da sergi açmıştı da, iyi bir dostluğumuz olmuştu, adresini, ismini aradım, adres defterinde bulamadım, bana bir gönül borcu vardı. Mektubunuzda seçkin bir adres bile bulmadım. Yine eskisi gibi sallayacağım, ya seni bulur ya bulmaz.

Bu rüyalarımın kızını doya doya öper, başarılar dilerim.

E. Aydın, 18Ekim1992

MEHMET ALİ BEY


Gördüğüm, duyduğum kadarıyla, siz aktif ve üretken bir organizatörsünüz. Konuşmam ve yargım, askerlik şubesinin o dökülen haliyle ele aldığın ve şu kullanımlı alan artı ek bir binayı ortaya koyuşunla verdiğin hizmet çerçevesinde. İnancıma göre yaptıklarınız yapacaklarınızın işaretidir. Bu nedenle size güveniyor ve desteklemek istiyorum. Aslında sizin desteğe de gereksiniminiz yok, ama bizde bir yükseklik hastalığı vardır, baş dönmesi karışık fikirler yürüyüşü durdurur. Gördüğüm kadarıyla isimsiz kahraman olmayı seviyorsunuz. Bu bağlamda yazıyorum.

İlk akla gelen bu güzel kuruluşun ayakta kalması kendi kendini amorti etmesi nasıl sağlanacak

Sizin bu güne kadar düşündüğünüz, dersler ve aidatlar, ara sıra da olsa resim satışlarından alınacak yüzdeler, yemek hizmet gelirleri.

Bunları düşünmüşsünüz, uyguluyorsunuz ama irtifa almaya yetmez sanata gönül verenleri, sergi açılışları dışında oraya nasıl çekebiliriz? Sağlam bir büfe ile programlı akşam sohbetleri, dinletiler, Mersin'imizde yaz uzun sürer, yağışlar geç başlar, ona göre salon faaliyeti gereksinimimiz az olur. Büyük salonda halka açık regriatif çalışmalar (albüm, kutu, cilt, el işleri çeşitlemeleri), yöresel halk oyunları, belli sürelerde daha geniş bir salonda verilebilecek sahne oyunları, otantik olmak şartıyla yöreden davet edilebilecek seyirlik oyunlar, eldeki resim birikimlerinde Adana'da renkli fotokopi ile küçük boy çektireceğimiz röprüdüksüyonların geniş kapsamlı satışı. Bunların kart postal haline getirilmiş, yapanın da özgeçmişini kapsayan harcıalem kartpostallar. Yine elde edebildiğimiz orjinal eserler,ayda bir kere noter önünde artırmalı müzayedeler.

Eğer bunlardan bazılarına okey diyebilir, okey alabilirsen, ben daha domuzluklar yumurtlamak üzere yanınızda olurum.

Sizi öper, arkadaşlara selam saygılar.

Bana lütfen aylık faaliyetlerinizi katılabilmek için bir program ulaştırırsanız sevinirim.

E. Aydın, 21Ekim1992


Mehmet dost


Ben bir çöplüğüm. Hem de dipsiz kuyu.

Bana öyle bir öneri getirdinki, en az bir sene uğraşsam gönlümce bir yanıta varamayacağım besbelli.

Sanıyorum bizler, özyaşamışlığımızı abartılı anımsıyoruz. Belkide yalan söylemeye yatkın olduğumuzdan kendimize öylesine gerçekten uzak, çoğunlukla sanal hem de ütopik özgeçmişler yakıştırıyoruz, savunamayacağımız sınırlar çiziyoruz. Süslü bir balonu hani şişirilince üzerindeki benekler sonsuza doğru genişler ya yaşadıkça yaşanmışlığı abarta abarta , sıradanlığı aşabilmek için, şişire şişire, şişine şişine bir hal olur, büyüyelim derken sonsuz küçülürüz. Örnekleri de o kadar çokki... İnsan onları gördükten sonra “ben” demekten haklı olarak korkuyor.

Bu işi burada kesiyor seni hasretle öpüyorum.

E. Aydın

SEVGİLİ GAZANFER

Geldim. İyiki geldim. Gördüm iyiki gördüm. Bana yazdın, iyiki yazdın. Bu tür işler yapılırken, mağrur olunur, alıngan olunur. Canım, isterse gelsin, isterse gelmesin denilir. Bir yüreğin eksikliği, önemsiz gibi görülür. Böylece, ölçüler içinde bir ölçü oluşturdunuz.Denilebilir ki, insan olduğunuzu, iyi bir insan olduğunuzu geniş anlamıyla kanıtladınız.

Dünya, Gazanfer'lerle dolsa, veya onlar tarafından yönetilse, adı CENNET olurdu.

Yönetici kademelerimiz, bu asil duygulardan o kadar yoksun ki, bütün insanlarımız, öksüz gibi, art niyetli, içe dönük oldu. Beni onlardan soyutlayamazsın. Ekonominin herşey gibi gözüktüğü bir ortamda, yaşamaya zorlanıyoruz.

Yine bu doku içinde, beraber olmanın zevki, sevisi içinde, Mersinde, Mersin liselilerinin beraber olacağı bir organizasyon, evrensel boyutlar içinde, yoruma yaklaşarak sevgi sınırlarını zorluyor. Bu büyük ve kutsal çelişki, göz yaşartıcı geleceğe olan bağların, sağlam ve inandırıcı lifleridir.

Bunu denemek ve uygulamakla, siz maddi olarak, dünyasal kayıplarınızı, geleceğin ölümsüz, Esame defterinin şeref sayfasına yazdırdınız. Yapılan işin çapı, yapanın inancı ile perçimlenince, o iş yalınlık kazanır. Başardınız. Milyonların en derin ırmaklar gibi akan yüze çıkamayan, salt çelişkili duyguları, bir psikolog duyarlılığıyla ortaya çıkardınız. Böyle bir fani yüreğe, devlet kademelerinin en üst düzeyi bile az gelir. Valinin dediği gibi, bu tür davranışlara, Türkiye’mizin, dahası insanlığın ihtiyacı var. Yazdıklarım bir öykü değil, içten olayın irdelemesi, çağa bir nobel görüşüyle girmesi buluştur. Sevgisevgi..., onunla oluştuğumuz ama onsuz yaşamaya itildiğimiz sevgi...

Gazanfer seni seviyorum. Seninle kendimi tamamlıyorum.

E. Aydın, 2Kasım1987



Yüklə 2,29 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   53   54   55   56   57   58   59   60   ...   97




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin