Can/Can't Örneklerle İngilizce Ders Notları / Konu Anlatımı
*Can yeteneklerimizden bahsederken kullanılmaktadır. Türkçe'de -ebilmek, -abilmek ekine karşılık gelmektedir.
- Tony can swim. (Tony yüzebilir.)
- My father can speak Chinese. (Babam Çince konuşabilir.)
- I can ski. (Kayak yapabilirim.)
- My sister can play the violin. (Kız kardeşim keman çalabilir.)
- My students can dance. (Öğrencilerim dans edebilir.)
*Olumsuz bir cümle kurmak, yani yapamadığımız şeyleri belirtmek için ise Can't(can not) kullanılır.
- Tony can not play volleyball. (Tony voleybol oynayamaz)
- My father can not speak French. (Babam Fransızca konuşamaz.)
- I can not skate. (Paten yapamam.)
- My sister can not play the guitar. (Kız kardeşim gitar çalamaz.)
- My students can not play basketball. (Öğrencilerim basketbol oynayamaz.)
*Olumlu ve olumsuz cümlelerde gördüğümüz gibi Can'in kullanımı cümledeki kişilere göre değişiklik göstermemektedir. Özne I da olsa, He, She, It, They de olsa Can yine aynı kalmaktadır.
*Can'in yeteneklerimizi belirtmek dışında bir başka kullanımı da vardır. Can aynı zamanda yapılması ya da meydana gelmesi muhtemel şeyler hakkında konuşurken de kullanılabilir.
- The doctor can see you at 3.00. (Doktor sizi saat 3te görebilir.)
Yani doktorun sizi görmesi ancak 3'te mümkün olacaktır. Daha önce görmesi mümkün değildir.
- You can not buy flowers at butcher's. (Kasaptan çiçek satın alamazsınız.)
Kasaptan çiçek satın almamız mümkün değildir.Bunu da can not ile söyleriz.
Question Form (Soru Şekli)
*Can ile soru yapmak istediğimizde have got ve has got kuralını uyguluyoruz. Yani Can ile özne yer değiştiriyor.
- Can you speak English? (İngilizce konuşabilir misin?)
Yes, I can. (Evet, konuşabilirim)
- Can your father drive a racing car? (Baban yarış arabası sürebilir mi?)
Yes, he can. (Evet, sürebilir.)
- Can your students play golf? (Öğrencilerin golf oynayabilir mi?)
No, they can not. (Hayır, oynayamazlar.)
*Örnek cümlelerdeki gibi kısa cevaplar verebiliriz. Uzun cevap vermek istiyorsak şöyle devam edebiliriz:
- Yes, I can speak English.
- Yes, he can drive a racing car.
- No, they can not play golf. (No, they can't play golf) takısını getirmekteyiz.
İngilizce Dersi Konu Başlıkları
"TO BE" am-is-are
"TO BE" etrafımızdaki nesneleri tasvir etmek, niteliklerini,konumlarını belirtmek istediğimizde kullanacağımız temel fiildir. İngilizce bir cümle kurarken kesinlikle bir yükleme ihtiyaç duyulur. İçinde yüklem bulunmayan hiçbir yapının cümle olamayacağını zaten biliyoruz.
John zayıftır sıfat
Jane bir öğrencidir isim
cümlelerinde ilk bakışta bir yüklem görülemez.Bunlar Türkçe dilbilgisinde isim ve sıfat fiillerdir. Oysa İngilizce’de isim ve sıfat fiil diye yapılar yoktur.İşte isim ve sıfat cümleleri kurarken bu boşluğı biz olmak (to be) fiili ile kapatırız.
Kısaca TO BE yani olmak fiili ya bir nesneyi yada nesneyi niteleyen sıfatı belirtir. İçinde ( dır-dir ) anlamı saklamaktadır.To be cümleleri kesinlikle eylem cümlesi değildirler.İçinde hareket,ivme içeren hiçbir yapıyı anlatamazlar (gitmek,koşmak,gelmek….)
Biz to be eylemsizlik (nesnenin var oluş eylemi) fiilini tek başına kullanamayız.Çünkü mastar halindedir ve içinde herhengi bir gramerde zaman yoktur.
TO BE
am-is-are was-were
To be fiili ile sadece isim ve sıfat cümleleri yapabiliriz.Kesinlikle fiil ( eylem ) cümleleri yapamayız.
To be + sıfat
To be + isim
To be + fiil kesinlikle olmaz
To be ile etrafımızdaki tüm nesneleri tanımlayabilir onları nitelik yönünden anlatabiliriz.To be çok önemli bir konudur ve İngilizcenin her seviyesinde karşımıza çıkacaktır. Bu yüzden çok açık bir şekilde anlaşılması gerekir.
Şimdi de TO BE yardımcı fiillerinin zamirlere göre dağılımını bir tabloda inceleyelim.
Simple Present Tense Simple Past Tense
(Geniş Zaman) (Geçmiş zaman)
I - am I - was
You -are You - were
He - is He - was
She - is She - was
It - is It - was
We - are We - were
They - are They - were
TO BE yardımcı fiilleri cümle içinde kısaltılarak kullanılır.
I am - I'm
You are - You're
He is - He's
She is - She's
It is - It's
We are - We're
They are - They're
EXAMPLES
She is my daugther ..…………………… O benim kız çocuğum
His shoes are dirty ..…………………… Ayakkabıları kirli
Tom is tired …..………………… Tom yorgun
Shops are closed ……..……………… Mağazalar kapalı
Jane is at home ……………………. Jane evde
I am 21years old ………..…………… Ben 21 yaşındayım
The movie is wonderful …….………… . Film harika
Karen’s eyes are green …...………………Karen’in gözleri yeşil
It is Linda’s bag …...………………… O linda’ın çantası
They are in the kitchen ………………… .. Onlar mutfaktalar
Bazı isimleri sayabiliriz, bazı isimleri ise sayamayız.Sayılabilen isimler tekil veya çoğulolabilirler ama sayılamayan isimler daima tekildirler.
a) Sonu “ o “ ile biten isimler potato , tomato ( es ) alarak , patatoes , tomatoes
b) Sonu “ x “ ile biten isimler box , fox ( es ) alarak , boxes , foxes
c) Sonu “ s “ ile biten isimler glass , class ( es ) alarak , glasses , classes
d) Sonu “ f , fe “ ile biten isimler shelf , knife ( ves ) alarak , shelves , knives
e) Sonu “ y “ ile biten isimler city ( ies ) alarak , cities , stories
f) Sonu “ ch , sh “ ile biten isimler watch ( es ) alarak , watches , dishes
g) Sonu “ y “ ile bitip kendinden önce “ bir sesli harf “ gelmesi durumunda
h) toy ( s ) alarak , toys , boys
i) Bunlardışında kalanlar ( s ) alarak , books , pens alarak çoğul yapılır.
j) Bir kural eşliğinde formülize edilebilen herşey İngilizce Gramerinde “ düzenli “ diye adlandırılır.
Yukarıda belli kurallar çerçevesinde çogul yapılabilen isim katogorileri gösterilmiştir.Belli bir kural sınıfına girmeyen ve bunun sonucunda ayrı ayrı ezberlenmek zorunda kalınan kelimeler ise “düzensiz “ yapılardır. Aşağıda “ s ve türevleri “ile çoğul yapılamayan ayrı ayrı ezberlemek zorunda olduğumuz “düzensiz isimler" yer almaktadır
man adam men adamlar
woman kadın women kadınlar
person kişi people kişiler
foot ayak feet ayaklar
fish balık fish balıklar
louse bit lice bitler
mouse fare mice fareler
child çocuk children çocuklar
tooth diş teeth dişler
sheep koyun sheep koyunlar
goose Kaz geese Kazlar
this bu these bunlar
that şu those şunlar
k) Çift olan herşey çoğul sayılır.
eyes gözler shorts şort
jeans kot pantalon shoes ayakkabı
scissors makas tights tayt
knicers kısa pantalon pajamas pijama
pants pantalon braces askı
glasses bardak binoculars dürbün
trousers pantalon spectacles gözlük
clippers kırpma aleti shears makas
tongs maşa pincers kerpeten
dungarees işçi pantalonu
l) “ d “ şıkkında sonu “ f ve fe “ ile biten isimlerin çoğul yapılabilmeleri için bu harflerin düşüp yerlerine "ves" getirildiğini söylemiştik.Bu isimler aşağıdaki gibidir.
Calf buzağı calves buzağılar
Half yarım halves yarımlar
Wife kadın eş wives eşler
Self kendi selves kendileri
Knife bıçak knives bıçaklar
Leaf yaprak leaves yapraklar
Shelf raf shelves raflar
Thief hırsız thieves hırsızlar
Wolf kurt wolves kurtlar
Loaf somun loaves somunlar
Sheaf demet sheaves demetler
Yukarıdakiler dışında kalan isimler “ f ve fe “ ile bitmelerine rağmen sadece “ s “ alarak çoğul yapılır
Safe kasa safes kasalar
Blief inanç bliefs inançlar
Roof çatı roofs çatılar
Chief başkan chiefs başkanlar
m) Her zamançoğul olarak kullanılan tekili olmayan isimler.
oborigines yerli police polis
archives arşiv remains kalıntı
riches sevet savings tasarruf
cattle sığır surroundings çevre
clothes çamaşır thanks teşekkür
outdoors dışarısı manners terbiye
dregs tortu outskirts cıvar
eaves saçak victuals erzak
environs çevre goods mal
wages haftalık maaş
n) Türkçe’de sayılabilir gibi düşündüğümüz ama İngilizce’de sayılamayan isimler.
Advice öğüt business iş
Baggage bagaj entertainment gösteri
Bread ekmek furniture mobilya
Money para grief üzüntü
Cash nakit knowledge bilgi
Fun eğlence information bilgi
Homework ev ödevi mail posta
Work iş news haber
Şu anda yapılmakta olan eylemleri anlatmak için kullanılan zaman kalıbıdır. Fiile ing eki getirilir yardımcı fiil olarak özneden sonra am , is, are kullanılır.
Genel cümle yapısı özne(subject) yardımcı fiil(to be fiili) esas fiil(verb)+ing diğer şeklindedir.
I am walking on street. (Ben caddede yürüyorum)
You are reading a book.(Sen bir kitap Okuyorsun)
He is talking with me.(O benimle konuşuyor.)
We are cooking meal.(Biz yemek yapıyoruz.)
They are bulding a new house. (Onlar yeni ev inşa ediyorlar. )
Şimdiki Zamanın Olumsuz şekli yardımcı fiilden sonra not getirilerek yapılır.
I am not walking on street. (Ben caddede yürümüyorum)
You are not reading a book.(Sen bir kitap okumuyorsun)
He is not talking with me.(O benimle konuşmuyor.)
We are not cooking meal.(Biz yemek yapmıyoruz.)
Are they not bulding a new house. (Onlar yeni ev inşa etmiyorlar. )
Yardımcı fiil ve özne genelde kısaltılarak kaynaştırılır.
I'm, You're, It's, We're, They're
Şimdiki Zamanın Soru şekli yardımcı fiil cümlenin başına alınarak oluşturulur.
Am I walking on street ? (Ben caddede yürüyor muyum ?)
Are you reading a book ?(Sen bir kitap Okuyor musun)
Is he talking with me ? (O benimle konuşuyor mu ?)
Are we cooking meal.(Biz yemek yapıyor muyuz ?)
They are bulding a new house. (Onlar yeni ev inşa ediyorlar mı. )
Şimdiki Zamanın Olumsuz soru şekli özneden sonra NOT getirilerek oluşturulur.
Am I not walking on street ? (Ben caddede yürümüyor muyum ?
Are you not reading a book ? (Sen bir kitap Okumuyor musun)
Is he not talking with me ? (O benimle konuşmuyor mu ?)
Are we not cooking meal. (Biz yemek yapmıyor muyuz ?)
They are not bulding a new house. (Onlar yeni bir ev inşa etmiyorlar mı )
Olumsuz soru cümlerinde kaynaştırma yardımcı fiil ile NOT birleştirilerek yapılır.
Aren't I, Aren't you, Isn't he, Isn't she, Isn't it, Aren't we, Aren't they.
Present Continuous Tense - Şimdiki Zamanın Kullanım Yerleri
Now, at the moment, still, right now, just now, at present, at this time, at this moment, today gibi şu anı, şimdiyi ifade eden zaman ifadeleri şimdiki zaman kalıbında çok kullanılan ifadelerdir.
Bulunduğumuz sırada devam eden olan olaylar anlatılırken kullanılır.
He is writing an article now. (O şimdi bir makale yazıyor.)
Şu an yapılmakta olan hareketleri ifade etmenin yanı sıra , yakın gelecekte planlanmış eylemleri ifade etmek için de bu zamanı kullanabiliriz.
They are leaving this night from Ankara. (Bu gece Ankara'dan ayrılıyorlar.)
Present Continuous Tense şu sıralar yapılmakta ve devam etmekte olan eylemleri genel olarak ifade etmek için de kullanılır.
They are building new bridge nowadays.(Onlar bugünlerde yeni bir köprü inşa ediyorlar.)
Sürekli olarak rahatsız edici olan olaylar anlatılırken always ile kullanılır.
My brother is always sleeping so late. (Kardeşim her zaman geç uyuyor.)
Duyu fiilleri adı verilen fiiller ing eki almazlar ve geniş zamanda gibi kullanılırlar fakat şimdiki zaman anlamı verirler.
I want to read this book now. (Bu kitabı şimdi okumak istiyorum.)
FUTURE TENSE (GELECEK ZAMAN)
"Yapacağım" biçiminde 'çevirebileceğimiz ve Türkçe karşılığı Gelecek Zaman olan bu tense en yaygın olarak iki türlü ifade edilir:
a) will/shall çekimsiz fiilleriyle
b) be going to kalıbıyla
Will / Shall Kullanılışı
Gelecekte yapılacak eylemleri anlatmak için kullanılır. Will ve shall yardımcı fiilleri çekimsiz fiillerdir ve bu sözcüklerden sonra daima temel fiillerin YALIN BİÇİMİ kullanılır.
Cümle Yapısı:
Olumlu Cümle: Özne + Wıll/Shall + Fiil (Yalın)
Günümüz İngilizce’sinde tüm şahıslar için will kullanılması yaygınlaşmıştır.
Bu yapıyla gelecekte yapılacak, fakat önceden kesin olarak kararlaştırılmamış eylemlerin yapılacağı anlatılır.
Azim, karar, ısrar ve isteklilik gibi özellikler de bu iki çekimsiz fiille anlatılır. Yine tüm şahıslar için will kullanılabilir.
Will olumsuz olarak kullanıldığı zaman kabul etmeyişi ve isteksizliği belirten bir ısrarı gösterir.
The little girl just won't talk to me,
Küçük kız bir türlü benimle konuşmuyor.
Emir cümleleri sonuna getirilen will you veya won't you bir daveti veya ricayı gösterir.
Take it away, will you?
Lütfen şunu götürüver, olmaz mı?
Come in, won't you?
İçeri girmez misiniz?
Söz verme ya da korkutma anlamı için birinci tekil ve çoğul şahıslarda wjll, diğer şahıslarda shall kullanılır.
If you want that car, you shall have it.
Eğer bu arabayı istiyorsan, onu alacaksın.
I will finish it before next week.
Gelecek haftaya kalmadan onu bitireceğim.
Shall Birinci tekil ve çoğul (I-We) şahıslarla, fikir almak istediğimiz zaman soru cümlelerinde kullanılır. Bu soruyu soran kişi, karşıdan gelecek öneriyi yapmaya hazırdır.
Shall I open the window?
Pencereyi açayım mı?
Shall we have some tea?
Biraz çay içelim mi?
Shall we sorusunun cevabı hemen her zaman let's ... ile verilir.
Shall we have some tea? Yes let's (have some).
No, let's not (have any).
Be Goıng To Kalıbının Kullanılışı
Bu kalıp gelecekte yapmaya niyet ettiğimiz, önceden kararlaştırdığımız, hatta bunun için bazı hazırlıklar yapmış- olduğumuz eylemleri anlatmak için kullanılır.
My father has bought some paint; he is going to paint the walls.
Babam biraz boya aldı; duvarları boyayacak.
Herhangi bir olayın olacağını kesin olarak belirten işaretler varsa ve bundan sonuç çıkarabiliyorsak, bu durumu anlatmak için be going to kullanılır.
it is going to rain; look at those clouds!
Yağmur yağacak; şu bulutlara bak!
İkinci tekil ve çoğul (you) şahıslarda hayret ifade eden bir soru ya da bildiri için de kullanılır.
Are you going to kiss her?
Yoksa onu öpecek misin?
DİKKAT: BE GOING TO kalıbı bir kimsenin niyeti söz konusu değilse kullanılmaz.
You will get only what I give you.
Yalnızca ben ne verirsem onu alacaksın.
Böyle bir cümlede will yerine be going to kullanılmaz, çünkü söz konusu kişinin alacağı şey onun kendi niyetiyle ilgili değildir.
Cümle Yapısı
BE fiili özneye uygun olarak am - are - is biçimlerini alır. Going to hiçbir değişikliğe uğramaz, ama to'dan sonra gelecek temel fiilin YALIN olmalıdır.
Olumlu Cümle: Özne + Be Goıng To + Fiil (Yalın)
Be Goıng To Kalıbının Geçmiş Zamanda (Past) Kullanılışı:
Geçmişte niyet edilmiş ama yerine getirilmemiş bir eylemi anlatmak için kullanılır. BE fiilinin geçmiş zaman biçimi olan was ve were ile going to kalıbı kullanılır.
I was going to play football yesterday afternoon.
Dün öğleden sonra futbol oynayacaktım.
Why didn't you?
Neden oynamadın?
it started to rain.
Yağmur yağmaya başladı.
Olumsuz, soru ve soru sözcüklü soru cümleleri de daha önce açıklanmış biçimlerde olur.
PRESENT PERFECT TENSE
1.1 Form Of Present Perfect Tense
a) Affirmative (Positive) Sentences
Have / Has + V3 HE
SHE
IThas eaten hamburger
has written the letter
has washed the carI
YOU
WE
THEY have eaten hamburger
have written the letter
have washed the car
Present Perfect Tense’in olumlu cümle yapısında, özneden sonra have / has yardımcı fiileri ile V3 (past participle)kullanılır.
• I have finished my work.
• They have moved to a new apartment.
• Jim has eaten lunch.
• I have seen that movie before.
• My father has washed the car.
b) Negative Sentences
HE
SHE
IThas not eaten hamburger
has not written the letter
has not washed the car I
YOU
WE
THEY have not eaten hamburger
have not written the letter
have not washed the car
Present perfect tense’ in olumsuz cümle yapılarında, has / have yardımcı fiilerine not eklenir ve V3 (past participle) kullanılır.
• I have not seen Tom this morning.
• The student’s have not finished their homework.
• Maria has not washed the dishes
• The secretary hasn’t typed the letter yet.
• We haven’t received any messages from Jack this week.
c) Question Sentences
Has he
she
iteaten hamburger?
written the letter?
washed the car? Havewe
you
theyeaten hamburger?
written the letter?
washed the car?
Soru cümlelerinde, have / has yardımcı fiilleri özneden önce, V3 özneden sonra kullanılır.
• Have you visited your uncle this week?
• Have you ever eaten Chinese food?
• Has Tim drunk any beer?
• Has she finished her work?
• Have you ever been to Istanbul?
1.2 Present PerfectTense Nerlerde Kullanılır ?
a) Present perfect tense, geçmişte, belirsiz bir zamanda, yapılmış ya da hiç yapılmamış bir eylemi ifade ederken kullanılır. Eylemlerin ne zaman yapıldığı Present Perfect Tense’de önemli değildir ve belirtilmez. Eğer geçmişte belirli bir zaman belirtilmesi gerekiyorsa, ya da eylemin ne zaman yapıldığı belirtilmek isteniyorsa, Simple Past Tense kullanılır.
• They have moved to a new apartment. They moved there last week.
• I have washed the car. (It is clean now!)
• I have never seen such a big building. (All my life)
• I have met Bill’s wife. I met her at a party last night.
• Have you ever eaten at that restaurant yet?
• I think I have seen that girl before.
b) For , since, so far, up till now, untill now ile kullanıldığında present perfect tense geçmişte başlayıp içinde bulunduğumuz ana kadar devem etmekte olan bir eylemden bahsetmek için kullanılır.
• I have been here since 9 o’clock.
• They have been married for 25 years.
• I have has this old car for 10 years.
• She has done great work up to now. I think she will be promoted soon.
• I haven’t seen my uncle since 1990.
• Janet has been very busy with the new project for the last three months.
• I have liked science-fiction films ever since I was a child.
c) The present perfect tense geçmiş ve şimdiki zaman arasında, kesin zamanlar belirtmeksizin, tekrarlanmış olan eylemlerden bahsederken kullanılır.
• I have seen that movie four times.
• I have met many new friends since I came here.
• How many times have you been to France?
• The telephone has rung six times since this morning.
• The scientists have made many important inventions since 1900’s.
d) Bahsedilen zaman dilimi henüz bitmemiş ise present perfect tense kullanılır.
• I haven’t seen Tom this morning. (It’s still this morning)
• My grandfather has written many novels. (He is still alive and writing novels)
• It has rained a lot this year.
• Jane hasn’t called me today.
e) Present perfect tense çok kısa bir süre önce tamamlanmış,geçerliliğini hala koruyan eylemleri ifade etmek için kullanılır.
• I have just eaten a sandwich. ( I am not hungry now)
• Ouch! I’ve cut my finger. It’s bleeding.
• My boss has gone to London. (He is there now)
• The robbers have been put into the prison. (They are in prison now.)
1.3 Using SINCE and FOR
Since bir eylemin geçmişte belirli bir zamanda başlayıp, şu ana kadar devam etmekte olduğunu ifade etmek için kullanılır.Since, bir saat, gün, ay ,yıl ya da geçmişte tamamlanmış bir eylem gibi, geçmiş zaman referansları veren zarf ya da zarf cümlecikleri ile kullanılır.
SINCE + A SPECIFIC POINT IN THE PAST
I have been in this city since +friday.
june
1998
june 29, 1998
the beginning of this semester
yesterday
last week
I got the scholarship• I have had this old car since 1990.
• Alex has not eaten anything since breakfast.
• Roger and I have known each other since last January.
• I have met so many people since I came to this town last year.
• Jane has worn her new blue jeans only twice since she bought them.
For da present perfect tense ile kullanıldığıda, bir eylemin geçmişte başlayıp, şu ana kadar devam etmekte olduğunu ifade etmek için kullanılır. For ile birlikte two minutes, three hours, four days, five years gibi zamanın uzunluğunu ifade eden yapılar kullanılır.
FOR + A LENGTH OF TIME
I have been in this cityfor + ten minutes.
three hours
ten days
about eight years
several weeks
many years
a long timey
years
• I have had this old car for 10 years.
• Alex has not eaten anything for 8 hours.
• Roger and I have known each other for a year.
• Tom has worked on this project for a long time.
• Jane has not worn her new blue jeans for five months.
1.3 Using ALREADY, YET, JUST, EVER and NEVER
EVER
1. soru cümlelerinde
• Have you ever been to Turkey ?
• Has she ever met John?
2. olumsuz sorularda
• Haven’t they ever been to Turkey?
• Hasn’t she ever met John?
3. olumsuz yapılarda : nothing .......ever , nobody ........ever.
• Nobody has ever climbed to that mountain before.
• Nothing has ever been said to us.
4. “the first time .....” gibi yapılarda
• This is the first time I have ever eaten Thai food.
• It’s the first time I have ever been to England.
5. superlative yapılarda
• Helen is the most beautiful girl I have ever seen.
• Istanbul is the most beautiful city I have ever been to?
kullanılır.
NEVER “daha önce hiç...” anlamında kullanılır. Never olumsuz bir zarf tır ve not ile birlikte kullanılmamalıdır.
DOĞRU: I have never eaten caviar.
DOĞRU: She has never failed any exams.
YALNIŞ: I haven’t never eaten caviar. Or She hasn’t never failed any exams.
ALREADY bir eylemin halihazırda ( beklenenden önce) yapılmış olduğunu ve artık yapılmasının gereksiz olduğunu ifade etmek içim kullanılır.
• You don’t need to go to the post office. I have already posted the letters.
• Don’t take the car to the mechanic.I have already fixed it.
• Have you already finished your homework?
• I have seen that movie already.
YET bir eylemin şu ana kadar henüz yapılmamış olduğunu, ama gelelecekte yapılabileceğini ya da olabileceğini ifade etmek için kullanılır. Yet cümlenin sonunda kullanılır.
• It’s 2:00 pm and I am very hungry. I haven’t eaten lunch yet.
• Have you seen Eric yet?
• Has he arrived yet?
JUST eylemin daha çok kıza bir süre önce tamamlanığını, henüz olduğunu ifade etmek için kullanılır.
• No, thanks. I have just eaten a sandwich.
• They have just gone out.
• Mr. GrFUTURE CONTINUOUS TENSE (GELECEK ZAMANDA DEVAM EDECEK ZAMAN)
"Yapıyor olacağım" biçimindeki ifadeler için kullanılır.
Cümle Yapısı
Olumlu Cümle: Özne + Will Be + Fiil (İng)
Kullanılışı:
1. Gelecek zamanda verilen bir zaman diliminin tümünü kapsayacak eylemleri ya da durumları anlatmak için kullanılır.
He will be staying at that hotel all next week.
Bütün gelecek hafta o otelde kalıyor olacak.
I will be reading a book all evening.
Bütün akşam kitap okuyor olacağım.
2. Gelecek zamanda verilen bir zaman diliminden önce başlamış, o sırada devam eden ve daha sonra da sürecek olan eylemleri ya da durumları anlatmak için kullanılır.
I will stili be studying when you come back.
Sen döndüğünde ben hâlâ çalışıyor olacağım.
een has just called yPAST PERFECT TENSE (GEÇMİŞİN GEÇMİŞİ, GEÇMİŞ ÖNCESİ ZAMAN) (İNGİLİZCE DERSİ İLE İLGİLİ KONU ANLATIMLAR, ENGLISH GRAMMER)
"Yapmıştım" biçiminde ifadeler için kullanılır. Dilimizdeki "mişli geçmiş zaman" karşılığıdır.
Cümle Yapısı
Geçmiş öncesi zaman için yalnızca HAD yardımcı fiili kullanılır, tüm şahıslar için aynıdır. Fiilin üçüncü biçimi geçerlidir.
Olumlu Cümle: Özne + Had + Fiil (Üçüncü Biçim)
Kullanılışı:
Geçmişte belirli bir andan daha önce tamamlanmış bir eylemi anlatmak için kullanılır.
Geçmişte belirli bir andan önce başlamış ve verilmiş olan o zamana kadar devam eden eylemleri de gösterir.
İngilizcede sık kullanılan zamanlardan biridir, çünkü bir öykü ya da başımızdan geçen bir olayı anlatırken kullanacağımız geçmiş zamandır.
Anlatım sırasında da sık sık o olaydan daha önce cereyan eden başka olaylar da gündeme gelir ki, bunlar geçmiş öncesi zaman ile belirtilir.
Koşullu cümlelerin üçüncü biçimi olan ve yerine getirilmesi olanaksız olan if li cümlecik veya vvish ile yapılan temel cümlenin ardından kullanılır.
I would have told him, if I had seen him. (Onu görmüş olsaydım, söylerdim.)
I wish I had seen him. (Onu görmüş olmayı isterdim.)
Past Perfect Tense ve Simple Past Tense ile yapılan iki benzer cümlenin anlamları farklıdır.
a) When the teacher arrived, the students had begun to study.
(Öğretmen geldiğinde öğrenciler çalışmaya başlamışlardı.)
Cümlesinde öğretmen geldiği zaman öğrenciler zaten çalışmaktadırlar, yani daha önce başlamışlardır.
b) When the teaeher arrived, the students began to study.
(Öğretmen geldiğinde öğrenciler çalışmaya başladılar.)
Cümlesinde ise, öğrenciler çalışmaya başlamak için öğretmenin gelmesini beklemişlerdir. Öğretmen gelince başlarlar.
ou. PAST PERFECT CONTINUOUS TENSE (GEÇMİŞİN GEÇMİŞİNDE DEVAM ETMİŞ ZAMAN) (İNGİLİZCE DERSİ İLE İLGİLİ KONU ANLATIMLAR)
"Yapıyordum/yapmaktaydım" şeklindeki ifadeler için kullanılır.
Cümle Yapısı
Yardımcı fiili: HAD (tüm şahıslar için).
Olumlu Cümle: Özne + Had + Been + Fiil (İng)
Kullanılışı:
Geçmişte belirli bir andan daha önce başlamış ve
a) o ana kadar devam etmiş,
b) o anda devam eden eylemleri anlatmak için kullanılır.
I had been waiting there for two hours before she finally arrived.
(O vardığında orada iki saattir otobüs beklemekteydim / bekliyordum.)
She had only been studying English for two years before she got the job.
(İşe girmeden önce sadece iki yıl boyunca İngilizce çalışmaktaydı / çalışıyordu.)
Dostları ilə paylaş: |