ÇEVİrmeniN ÖNSÖZÜ

MEKTUP 35 Tarih: 27 Zilhicce 1329

"Nas'ların gerisini rica etmek".

Mâşâllah... Delilleriniz ne kadar açık, ne kadar kuvvetli... Açıklamalanını ne kadar net, ne kadar muazzam..

Mümkün olduğu kadar sür atle!. Süı'atle geri kalan müte vâtir, açık nas'larının ikrâm edin, lütfen... İyilik yapmış olursunuz, vesselam.

MEKTUP 36 Tarih 29 Zilhicce 1329

1-İbn Abbas'ın Hadis'i.

2-Ümran'ın Hadis'i.

3-Bureyde'nin Hadisi.

4-"On Husûsiyetler" Hadis'i.

5-Ali'nin hadisi.

6-Vahb'ıa hadisi.

İbn-Ebi Asım'ın Hadisi.

1-O Nas'lardan, Ebû Dâvut At-Tayâlisi'nin -"İsti'âb"taki "Ali'nin ahvâli"nin aynısı-İbn-Abbâs'a istinâden ihraç ettiği hadis, sizi tatmin etmeğe yeterlidir. Demiş ki, İbn Abas:

"Peygamber (s.a.a) Ali Bin-Ebi Talip'e: "Sen, benden sonra her mûmin'in velisi sin, dedi." (1)

2-Ona benzer, Ümrân Bin-Husâyn'dan doğru olarak vârit olan şu hadis der ki: "Peygamber (s.a.a) bır birlik savaşçı gönderdi ve başlanna Ali Bin-Ebi Talip'i verdi. Birlik zafer kazandı ve Ali ganimetten kendine bır cariye seçti. Bunu maiyetindekilerin bazıları hazmedemedi; dört kişi anlaşıp Peygambere şikayet etmeyi kararlaştırdılar. Döndüklerinde biri Peygamberin (s.a.a) yanına yaklaşıp: "Ya Resülullah Ali'yi görüyor musun, nasıl böyle böyle yaptı?" dedi.

Peygamber (s.a.a) duymamazlıktan geldi. Bu sefer ikincisi yaklaşıp ayni sözleri tekrarladı. Yine duymamazlıktan geldi;

üçüncüsü ve dördüııcüsü de aynı şikayet_ tekrar edince Peygamber (s.a.a) onlara dönüp, yüzü sınırden kıpkırnıızı bir şekilde dedi ki: Aliı'den ne istersiniz? Ali benden ve ben Ali'denim.. O benden sonra her mümiıı in velisidir." (2)

3-Keza. Bureyde'nin hadisi... Ahmet'in "Müsned"'inde (C.S;S.356) der ki; "Resulullah (s.a.a) yemeııe iki birlik gönderdi, birinin başına Ali Bin-Ebi Talıb'i diğerine Halit Bin-E1-Velid'i tayin etti ve onlara dedi ki: "Eğer birleşirseniz kumanda Ali'nindir. (1) Tekrar ayrılırsanız, yine herbiriniz birliğinin kumandanıdır..." Ebu Bureyde der ki: "Yolumuza devam ederken önümüze Yemen halkından "Zübeyde oğulları" çıktı. Onlarla savaşlık, onları yendik; esir kadınlardan Ali kendine birini seçti. Bunun üzerine Hâlit, benimle Peygamber'e (s.a.a) bu olayı bildiren bir mektup gönderdi. Peygamber (s.a.a) mektubu okutunca çok sinirlendi. Ben, Yâ Resülüllah dedim, beni bir adamın emrine verdin ve onun sözünü dinlememi emrettin. Ben de emrine sâdık kaldım:

Peygamber (s.a.a) ise şöyle dedi: Ali'nin hakkında bulunmayın... O benden dir, ben de ondazı ım. O. benden sonra velinizdir." (2) Bu hadis, "Nesai'nin yanında şu sözlerle geçer:

(Hasâisi Aleviyye S. 17) Ayâ Bureyde! Bana Ali'yi kötüleme... Ali bendendir ben de ondanım; o, benden sonra velinizdir." İbn Cerir'in (3) yanında ise sözleri şöyledir:

"Bureyde, der ki: Resulullah'ın (s.a.a) yüzü kııardı ve dedi ki: Ben kimin velisi isem Ali'de onun velisidir." Bureyde şöyle devam eder: Bu sözleri duyunca Ali'ye karşı nefsimde olandan eser kalmaz ve kendi kendime dedim ki, hayatta bir daha onu kötülükle anmam." Tabarâni isc bu hadisi tafsilatlı olarak tahric eder, şöyle yazar: "Bureyde, Yemen'den döndüğü gün Mescide girer, Peygamber'in kapısının önünde bir kaç kişi görür... Onu karşılayıp selamlaşırlar ve ne haber" diye sorarlar... O: "Hayırdır, çok şükür Allah bize "Fetih" ihsan etti" der. Onlar: "Oyleyse niye geldin?" deyince şöyle der: "Bir cariye'yi" beşte bir hisse gereğince Ali aldı ben de bunu Peygambere haber vermeye geldim!.." Onlar böyle konuşurlarken Peygamber (s.a.a) kapının arkasından dinliyormuş,' dışarı çıkar ve şöyle der: "Ali'nin hakkında bulunan kimselere ne oluyor? Ali ye kim buğz ederse bana da etmiş olur. Ali'den kim ayrılırsa benden ayrılmış olur. Ali bendendir, ben de ondanım. O benim tıynetimden doğmuş, bende İbrahim Peygamber'in tıynetiııden doğmuşumc_ır. Ben ise İbrahım'den daha efdal'ım... (4) "Öyle bir zürriyet ki, bir birinin parçası'dır, ve Allah işiten ve bilendir" (Ayet) Ey Bureyde; bilmiyor musun ki Ali, aldığı cariye'den çok daha büyük mükâfatlara layıktır. O benden sonra sizin veliniıdir.

(5)" Ve böylece bu hadis'in sâdır olduğu kat'iyetle doğro ve doğruluğundan şüphe etmeye hiç mahal yoktur. Ve Bureyde'ye dayanan yollan çok olduğu gibi hepsıde muteberdir.

Bunun benzerı "Hakim'in ibn-Abbastan tahric ettiği muhteşem bir hadistir. Onda Hz. Ali ye on husûsiyet zikr'eder, Hâkim, (6) der ki: "Peygamber (s.a.a) ona şöyle dedi: Sen benden sonra bütün müminleıin velisisin”

5-Keza Peygamberin (s.a.a) bir hadiste geçen şu sözleıi:

"Yâ Ali Cenab-ı Allah'tan senin için beş dilek diledim.. .

Bunlardan dördünü bana ihsan etti. Ancak birini benden esirgedi... Bana verdiklerinden birisi, senin benden sonra müminlerin velisi olmandır." (1)

6-Bunun benzeri,İbn Es-Sekeıı in Vahb bin Hamzâ dan tahric ettiği hadis. Der ki: -İsabe'de Vahbın tercemesindekinin aynısı-"Ali ile sefere çıktım, kendisinden huşûnet gördüm, içimden dedim ki, dönünce onu şikayet edeceğim..

döndüm ve Peygarııbere (s.a.a)A1'ı'den bahsettim ve hakkında bulundum.. Peygaıııber (s.a.a) bana: "A1'ı'nin hakkında böyle konuşma o benden sonra sizin velinizdir.”

Tabarâniı'de bu hadis'i "Vahbdan tahric eder, ancak şöyle der:

Ali hakkında öyle konuşma, o benden sonra sizin dunımunuzla ilgili insanların en evlâsıdır." (2)

yİbnı-Asim Ali'den naklen, Peygamberin şöyle dediğini tahıic eder: "Ben müminlerle kendi nefıslerinden daha evlâ değil miyim?" evet, dedikleri zaman; "Ben kimin velisi isem Ali'de onun velisidir" der. Sahih'lerimiz. tahir olan Ehl-i Beyt imamlarından inEikal eden hadislerle tevâtür halindedir. Fakat bu kadarı maksadımızı anlatmağa kâfiıdir sanınm... Zira "Kur'an"da geçen velâyet âyeti söylediklerimizi teyid etmektedir... İnsanlann Rabbi olan Allaha hamdolsun," vesselam.

DİPNOT 1-Sünen Sahiplermden Ebu Davuı ve diğerlerl şu şahısların yoluyla tahric ederler: İbn Abbas'tan teselsülen Ömer bin meymun,e Yahya bin Selim El-Fezari'ye, ebu Avane El-Vaddah bin Abdullah El-Yeşkeri'ye... Bu sened'in şahıslarının hepsi birer hüccettir.

2-Bu hadıs'i "Sünen" sahiplerinden bir kaçkişi tahric etmiştir; Örneğin "Nesai" "Hasâsi Alevviye"sinde olduğu gibt Ahmet bin-Hanbel "Müsned"inde (C.4;5 438) Hâkim, "Müstedrek"inde... Zehebi "Müstedrek"in Talhis'inde "Müslim"in şartıyle... İbn-Ebi Şeybe ve İbn Cevir'de tahric etmişlerdir; Bunların ikisinden "Müttekl El-Hindi" tashih ederek nakleder, "Kenzul-Ummâl (C.6;S.400). Hülasa Muhaddislerin Çoğu bu hadisi rivâyet ederler.

1) Peygamber (s.a.a) hayatı boyunca Hz. Ali yi kimsenin emri altınavermemiştir fakat dlğer sahâbelere kendisi defalarca Amirlik yapmışfı. Hatta her taarruzda Peygamber'in (s.a.a)

Sancağını kendisi taşımtştır... Ebû Bekir ve Ömer ise, İİsame'nin askerlerindendi. Peygamber (s.a.a) bizzat kendisi birliği tanzim eder ve her ikisini askerlerin arasına dizer. Bu bütün "haber" sahiplerince ittı aken malumdur. Keza onları "Zatü Seasil" vakasında Amru _nil-As'ın emrine verir. Hatta bu vak'ada onunla aralarında bir hadise cereyan eder, Hâkim "Mlistedrek'inde (C.3;5.43) bu olay'dan bahsettiği gbi, Zehebl'de "talhisinde bu hadis'in doğru olduğunu agıklar...

Hz. Ali ise, Peygamber'e (Sav) Nübüvvet geldiği günden vefâtına kadar, 7,alnız onun emri altına girmiş ve ona tabi olmuştur.

2) Bureyde oğlu Abdullah'ın babasından duyduğu ve Ahmet'in S. 356'da tahric ettiği hadisttr. Ve yine Ahmet Müsned C. 5; 3. 347'de Sait bin cübeyr yoluyla ibni Abbas'tan Bureyde'den bu hadisi şu şekilde tahrtc eder: "Ali ile beraber Yemen Fazvesine gtttim, kendisinden huşiınet gördüm. Dönüşümün akabinde Peygamberi (s.a.a) ziyaret ettim ve onun yanında Ali iıin hakkında bulundum. Baktım ki pe);gamber'in (s.a.a) yüzü değişti ve bana bakıp dedi ki Ey Bureyde... Ben müminlein üzerinde, kendi nefislerinden dahi daha velayet sahibi değil miyim?.. Ben "elbette pâ Resülullah"... dedim. Bu sefer dedi ki: Ben kimin mevlasi isem Ali de onun mevlâsıdır..." hakim de "Müstedrek"inde tahirc eder (C.3;5.110) daha da başkaları... Hadis gördüğünüz gibi Sarih ve hangi maksata dayandığı belli.

3) Müttekı El-Hindi'nin, ondan naklettiklerinden... (C 6:S 39) Kenz El-Ummal)

4) :4li benim Tıynet'imden doğdu" dediği zaman (s.a.a) ve kendisi Nübüwetle Ali'den efdal olması hasebiyle; "Ben de İbrahim'in ttynetinden doğdum" dedi ve ilâve etti: "Fakat ben İbrahim'den efdal'ım" böyle dedi ki, İbrahim kendisinden efdal zannedilmesin, zira böyle bir zan hakikat'e ay'kırı olurdu.

5) İbn Hacer bu hadis'i Tabarani('den nakl'eder (Savaik S.

103) Fakat Alf'ntn Câriyeden başka çok daha büyük mükâfatlara layık olduğunu btlmiyor musun? sözlertne gelince kalem'i durur ve hadisi tamamlamak kendisine zor gelir.

"Ve hadis böyle devam eder" der Zira bu kendisi gibilerden tuhaf sayılmıız... Bize âfıyet bahşedene hamdolsun... başka ne denir?

6) Hakim "Müstedrek"inde (C.3; 5. 134) tahric eder...

Zehebi "Talhts"inde doğru olduğunu itiraf eder.. Nesai "Hasîıisi Aleviyye"sinde, S, 5 Ahmet" Müsned"inde (C. 1;5 331)-Mektup (26)ının başında sözleri7,le zikretmiştik?

1 ) Bu hadis "Kenz"in 6048 hadis'idir (C.6; S. 396)

2) Bu hadis "Kenz" hadislerinin 2579. Sudur. (C. 6; 5.155)