кёпер (képer) Köprü. кёпер çинче Köprüde, köprü üstünde. кёпер хыв- Köprü yapmak.
кёпёр (képér) Hemen hep birlikte.
кёпёрлен- (képérlen-) Sığınmak, sıkışmak, toplanmak. кёпёрленсе çӳре-Toplu halde yürümek, beraber yürümek.
кёпёрне (képérne) Vilayet.
кёпёртет- (képértet-) Ses çıkarmak, tıkırtı yapmak.
кёпçе (képşśe) Sapının içi boş birçok bitkinin ortak adlandırılması. упа кёпçи Hindiba (20-100 cm. kazık köklü, rozet yapraklı, mavi çiçekli, çok yıllık otsu bir bitki) шăма кёпçи Melek otu (70-200 cm yükseklikte, çok yıllık, kalın köklü, pembemsi beyaz çiçekli ve otsu bir bitki).