лапăшлат-/ лапăштат- (lapwşlat-/ lapwştat-) Yudumlamak, kaşıklamak.
лапка (lapka) Düz, pürüzsüz.
лапкăш(ё) (lapkwş-é) Meydan, saha. лапкăшпех Baştan başa, boydan boya; tümüyle.
лапкипе (lapkipe) Her yerde, tamamen, tamamıyla.
лап-лапчăк (lap-lapçwk) Yap yassı, dümdüz.
лаплат- (laplat-) 1. Düşmek, batmak, dalmak. 2. Kanat çırpmak.
лаплаттар- (laplattar-) 1. Kanat çırptırmak, çarpmak. 2. Düşünmeden konuşmak, baltayı taşa vurmak.
лаплăх (laplwh) Ovalık, düzlük.
лапра (lapra) Çamur, kir.
лапраллă/ лапрака (laprallw/ lapraka) Çamurlu, kirli, pis.
лапрашка пирри (lapraşka pirri) Keten bezi, kaba keten bezi, (çuvallarda kullanılır).
лапсака/ лапсăркка (lapsaka/ lapswrkka) 1. Biçimsiz, uzun, karışık. 2. Çok yapraklı. 3. Pis, beceriksiz, biçimsiz, pis, mundar.
лапсăртаттар- (lapswrtattar-) Saçları salmak, saçları dağıtmak.
лаптак/ лаптака (laptak/ laptaka) Düz, pürüzsüz.
лаптаклан- (laptaklan-) Düz olmak, düzelmek, düzleşmek.
Dostları ilə paylaş: |