леплет-/ леплетсе ӳк- (leplet-/ lepletse ük-) Çamura düşmek.
лепсёркке (lepsérkke) Uzun saçlı, tüylü, kıllı.
лере (lere) Orada, buraya, şuraya.
лерелле (lerelle) Oraya, şuraya doğru.
лерен (leren) Oradan.
леререх (lerereh) Birazcık uzakta.
леререхри (lererehri) Birazcık uzaktaki.
лери (leri) Oralı, oradaki.
лерке- (lerke-) Saçmalamak, saçma sapan konuşmak.
леç- (le şś-) Geçirmek, götürmek, vermek, geri vermek, iade etmek. леçсе пар- Götürmek.
лешё/ леш (leşé/ leş) O, diğeri. леш енче, леш айккинче Bu tarafında (çukur, ırmak vb).
лётчик (lyotçik) Pilot.
лёкё (léké) Tortu, çamur, kepek. яшка лёкки Köpük, tortu.
лёкёлти (lékélti) Çok gülen adam.
лёкёр (lékér) Alüvyon çamur.
лёкёрти (lékérti) Boşboğaz, geveze.
лёклен (léklen) Mide bulantısı.
лёклентер- (léklenter-) Midesini bulandırmak, midesi bulanmak.
лём (lém) 1. Biraz sıcak, ılık. 2. Tamamen, tam olarak.
лём-лём (lém-lém) Sakin, sessiz.
лёмпёркке (lémpérkke) Güçsüz, zayıf, halsiz.
лёмпёртет- (lémpértet-) Sarsılmak, titremek.
лёмсёркке (lémsérkke) Uzun saçlı, tüylü, kıllı, gösterişsiz, alımsız.
лёмсёртет- (lémsértet-) Yavaştan sallanmak, yavaşça titremek, sarsılmak.
лёпче- (lépçe-) Güçsüzleşmek, zayıflamak, halsiz düşmek, yorulmak.
Dostları ilə paylaş: |