тамал-/ тамалан- (tamal-/ tamalan-) Dinmek, yatışmak, sakinleşmek, susmak, çenesini tutmak, azalmak.
тамалтар- (tamaltar-) Yatıştırmak, sakinleştirmek, susturmak.
тaмapинa (tamarina) Pembe maymun.
тамаша (tamaşa) 1. Mükemmel manzara. 2. Çözülemez durum. ак тамаша Bu nekadar harika bir şey.
тамăк (tamwk) Cehennem, uçurum.
тан I (tan) Denk, aynı, aynı düzeyde, eşit, aynı seviyede, aynı hizada. таппа тан Tamamen aynı.
тан II (tan) 1. Sebep, neden. 2. İlkbaharda ve sonbaharda göl veya ırmakların buzunda görülen su.
таната (tanata) Ağ, örümcek ağı.
танкăш- (tankwş-) Hızlı ve büyük adımlar atmak.
танлан- (tanlan-) Gururlanmak, kibirlenmek, övünmek, gurur duymak.
танлаш-/ танаш- (tanlaş-/ tanaş-) Yükselmek, itibar kazanmak, seviyesini yükseltmek, aynı seviyeye gelmek.
Dostları ilə paylaş: |