ӳлёмрен/ ӳлмёнчен (ülémren/ ülménçen) Sonra, ertesinde, üzerine, sonra, sonradan, gelecek sefer.
ӳлёмёш / илмёш кунё (üléméş/ ilméş kuné) Arife günü, arifesinde, başka sefere.
ӳлкер- (ülker-) Yetişmek, başarı göstermek, başarmak, ulaşmak.
ӳнелнё курăк (ünelné korwk) Şahtere otu.
ӳпелен- (üpelen-) Emeklemek.
ӳпён- (üpén-) Devrilmek, alabora olmak, düşmek.
ӳпёне (üpéne) Yüzükoyun, yüz üstü. .
ӳпёнтер-/ ӳпелентер- (üpénter-/ üpelenter-) Devirmek, yüz üstü yatırmak, ters çevirmek.
ӳпёнчёк (üpénçék) Yüzü üstü yatan, yüzü öne doğru eğilen, yana kaykılan (Sırtı hafifçe kamburlaşmış).
ӳпке (üpke) 1. Ciğer. ӳпкe тымарёсем Bronşlar. 2. Güceniklik, kırgınlık, dargınlık, yakınma, şikâyet.
ӳпкевсёр (üpkevsér) Hiç karşılık vermeden, itiraz etmeden.
ӳпкеле- (üpkele-) Yüzüne vurmak, sitem etmek, homurdanmak, yakınmak, öfkelenmek.
ӳпкелен- (üpkelen-) Gücenmek, darılmak, incinmek, yakınmak, şikâyetlenmek.
ӳпкелеш- (üpkeleş-) 1. Öfkelenmek, kızmak, 2. Gücenmek, darılmak, 3. İncinmek, şikâyet etmek, yakınmak, sızlanmak, dert yanmak.
ӳпкелешӳ (üpkeleşü) 1. Güceniklik, kırgınlık, dargınlık. 2. Yakınma, şikâyet. 3. Hoşnutsuzluk, üzüntü.
ӳпке-пёвер (üpke-péver) Ciğer karaciğer, iç organlar, осердие.
ӳп кӳр- (üp-kür) Takdir etmek, alkışlamak, tasvip etmek, onamak, onaylamak, kabul etmek.
Dostları ilə paylaş: |